Yeni Üyelik
8.
Bölüm

Gerçek Ailem 7💔

@gogirll

Arkadaşlarrr ikiz değiller o kısmı değiştirdim o yüzden bölümü tekrardan okumanıza gerek yok:)

Ela'dan devamm.

"Evet, herkes burada olduğuna göre sonuçları açıklayabilirim artık" Diyen Ahmet abi ile dalgın bakışlarım onu buldu. Kısa bir ağlama seansından sonra toparlanıp odaya geri gelmiştik. Şimdi de hayatımın değişeceği o testin sonucunu merakla bekliyorduk.

"Sonuçlara göre Ela Güneş ve Eray Güneş %99.9 Şenol Karakurt arasın da uyum vardır. Aynı şekil de Cemre Karakurt ve Ozan Karakurt %99.9 Mehmet Güneş arasın da uyum vardır."(Arkadaşlar DNA testi böyle mi oluyor bilmiyorum o yüzden fazla takılmayın o noktaya.)

Yine yanılmamıştım, ne zaman yanılmıştım ki zaten. Hala olayları kavrayamıyordum, 17 yıl boyunnca boşuna mı şiddet görmüştüm ben? O kadar acıyı boş yere mi çekmiştim? Kulaklarım uğulduyor, ellerimin titriyordu. Doktor bir kaç şey daha söylüyordu fakat ben algılaya mıyordum. Tahminimce hemşireler adına özür diliyordu fakat neye yaradı ki. Benim çocukluğum gitmişti, hayallerim, gülen yüzüm birden solmuştu benim...

Birinin koluma dokunması ile irkilerek kendime geldim. "Kızım iyi misin, geçti ağlama lütfen" Ağlıyor muydum? Hızla elimle gözyaşlarımı sildim. Bakışlarım eski aileme değdiğin de gözlerim yeniden doldu. Bu anı bekler gibi eski annem ona sıkıca sarılmış babam da şefkatle oğlanın saçlarını okşuyorlardı.

Sorun bizdeydi sanırım, hiç bir zaman bu ilginin gramını dahi alamamıştık. Ne yapmıştım ki ben onlara azıcık okşasalardı saçımı, sevseydi annem beni, ne olur du ki?

Kafamı yeni aileme çevirdim, büyük bir özlemle bakıyorlardı ikisi de, "Kızım gidelim mi artık evimize" Dedi baba bey. 'Evimiz' Demişti, benim de artık gerçekten bir evim olacak mıydı, 'yuva' diyebileceğim bir sığınağım mı olacaktı? Eskiden birisi gelip dese ki sen karıştırılmışsın, artık çok mutlu olacaksın deseler gözlerimi devirirdim. İnanmazdım fakat şimdiden daha anne hanım ve baba bey'in bakışlarından kendimi güçlü hissediyordum.

Sağ elini bana uzatmış bekliyordu Baba bey, mecburen gidecektim çünkü henüz reşit değildim hem de gidecek ne yerim ne de param vardı. Titremesini umursamadan elimi onun sıcacık ellerine teslim ettim. En küçük temasla içim sımsıcak olmuştu. Elini tutmamala kendimi onun kolların da bulmam bir olmuştu, bedenim kasılırken ne olduğunu sorguluyordum. O ise beni kendisine daha çok çekiyor saçlarımı okşuyordu. "Özür dilerim kızım, geç kaldık. Affede bilir misin bizi?" Dedikleriyle bir kez daha afalladım resmen 17 yıldır görmediğim baba sevgisini iki cümleyle hissetmiştim... Meğer ne kadar tuhaf ve hoş bir hismiş sevilmek...

"Haydi Şenol geç kalmadan gidelim" Dedi anne hanım. Kollarını yavaşça çözdü bıraktığın da kendimi boşluğa düşmüş gibi hissettim nedensizce. "Tamam Deryacım, gidelim" Adlarını öğrenmiştim. Derya ve Şenol...

***

Ahmet abi ile de vedalaştık, söylediğine göre Mardin de doktor oğlu varmış bir sorun olduğun da onu yanına gidebileceğimi söylemişti, arabaya doğru ilerlemeye başladık. Abim de tam yanımdaydı sesi çıkmıyordu. Korumanın bana kapıyı açmasıyla koltuğa oturdum, herkes yerleştikten sonra ilerlemeye başladık. "Elacım ve Eraycım sizden bir şey saklamak istemiyoruz o yüzden her şeyi size anlatacağım" Diye başladı Derya Hanım. "Biz Mardin de aşiretiz o yüzden Mardine gideceğiz" Mardin de yaşadıklarını biliyordum fakat aşiret olduklarını bilmiyordum, şimdi anlaşılıyordu korumaların nedeni. Sessizliğimizi 'anladığımızı' dair işaret olarak düşündüğünü varsaydım. "Şöyle ki zenginiz bunu inkar edemem, aynı zaman da 5 abiniz, bir tane ikizleriniz ve 1 tane de kardeşiniz var" Demesiyle şok oldum 5 abimi? Ne yapacaktım ben onlarla.

Ya bana kötü davranırlarsa?

Beni döverler mi acaba?

Ya da derimi yüzerler mi?, kemerle döverler mi?, sırtıma kızgın demir bastırılar mı? Ve ya yemeğime uyku ilacı katıp bana dokunmaya çalışırlar mı?

Anılar tek tek zihnime boşalırken gözlerimi sımsıkı yumdum hatırlamak istemiyordum...Pek de başarılı olamadım ama;

***Ela 6 yaşın da***

Yazardan

Küçük kız evin her köşesine bakıyordu, abisini odası hariç her yere bakmıştı. Umutsuz bir nefes verdi. Öğretmenleri ailelerini çizmelerini istemişti, heyecanlamıştı küçük kız ilk defa resim yapacaktı. Etrafa bir kez daha göz gezdirdikten sonra sıkıntılı bir nefes aldı, nereden bulacaktı kağıt ve kalemi şimdi o. Gözü ara da bir abisinin odasına kayıyordu lakin hemen gözlerini çekiyordu çünkü en son odasına girdiğin de onu sopayla dövmüştü, çok ağlamıştı küçük kız o gün...

Annesi pazara abisi de arkadaşlarına gitmişti ,babasının da kumara gittiğini düşünüyordu küçük kız. Tek çaresi o odaya girmekti başka çaresi yoktu, yoksa ödevini yapmamış olacaktı o yüzden de öğretmeni ailesini çağıracak, küçük kız da bu yüzden dayak yiyecekti. Ev de kimsenin olmadığının cesateriyle sessiz adımlarla abisinin odasına doğru ilerledi küçük kız. Adımları kapının önün de durdu, hafiften kafasını kapıya yasladı ses var mı diye. Herhangi bir tehlike görmediği için kapının kulbunu ağırca açtı aralık kapıdan gözlerini kısarak baktı görünür de kimse yoktu.

Nereden bilebilirdi ki kapının sensörlü olduğunu....

Adımlarını çekmeceye ilerletti. İlk gözü açarak bakındı, bitmiş cips paketi ve oyun CD leri dışın da farklı bir şey yoktu. İkinci çekmeceye baktığın da ona dairbir eşya gördü anlayamamıştı tabi neden abisin de olduğunu, karışmıştır diye düşünerek kapattı. Bakışları bu sefer masanın üzerini buldu. İşte, oradaydı aradığı şeyler. Masaya doğru ilerlemeye başladı, boyu yetişmiyordu oraya bir kaç zıplama denemesinden sonra sandalyeye çıkma kararı aldı.

Sandalyeyi masanın yanına koyarak üzerine çıktı küçük kız. Dengesini sağlamaya çalışarak kağıt ve kaleme uzanmaya çalışıyordu. Haberi yoktu abisinin eve geldiğinden...

Parmak uçları değiyordu biraz daha uzandı öne, uzanması ile dengesini kaybetmesi bir oldu. Dengesini sağlayamadan yeri boyladı kağıt ve kalem de yanına düşmüştü onun la birlikte. Poposunun üzerine düşmüştü küçük kız dirsekleri soyulmuş kafası da hafiften şişmişti. Dayanamadı ağlamaya başladı küçük kız.

Yukardan gelen ağlama seslerini duyan abisi ise gözlerini bölertmiş yukarıya doğru ikişer ikişer adımlıyordu. Sinirden boynun da ki damarları belirginleşmişti. onu artık kimse elimden alamaz düşüncesiyle odasına girdi. Kardeşi yer de oturmuş ağlıyordu yanın da da bir sürü kalem ve kağıt vardı.

Sonrası da malumdu zaten, küçük kız o gün hiç unutamayacağı bir gün geçirmişti. Her ne kadar ağlasa da resmi yapmayı başarmıştı, babasına göstermişti bir parti de ondan dayak yemişti biz seni boş yere masraf et diye mi okutuyoruz diye...

***Şimdi zaman***

"Ela, kızım iyi misin bana bak lütfen" Uzaklardan gelen bir sesle irkilerek geriye yaslandım. Derya hanım endişe ile beni süzüyordu. "Sana seslendik fakat duymadın, geldik diyecektim." Dedi, bu aralar kendim de değildim zaten. Kafamı iyiyim anlamın da salladım, camdan baktığım da havaalanına geldiğimizi fark ettim.

"Hadi o zaman gidelim, eşyalarınızı korumalar tarafından getirilecek merak etmeyin" Dedi Şenol bey Eray ve bana hitabet. Kapıyı açarak indim arkamdan da Eray indi, derin bir nefes çektim ciğerlerime. Daha doğrusu çekemedim, yanım da Eray varken benim için tehlike bitmemişti henüz. O yanım da iken nefes alamıyormuşum gibi hissediyordum.

Bir kaç gözlemden sonra bu uçağın bizim olduğunu fark ettim.

Ee, kızım o kadar zenginiz yani bir zahmet

Ben de diyorum nerede bu iç ses...

Evet, iç sesimle konuşuyordum ve bu durumu da anormal görmüyordum, ne de olsa kendimi anlatabileceğim birileri yoktu, o benim her şeyim olmuştu...

VIP bölümün de olduğumuz için koltuklar tekliydi, bu da benim işime gelirdi açıkçası. Rahatça kendimi bıraktım koltuğa kendi yatağımdan daha rahattı. Zaten uykum olduğu için göz kapaklarım bu rahatlığın verdiği sıcaklık ile kapanmışlardı.

Veee son pandalarımm.

Bölümleri uzun yazmaya çalışıyorum, gittikçe okunmalar artıyor ve bu da beni aşırııı mutlu ediyor. Bilgisayardan yazdığım için daha çok olur bölümler burdan daha hızlı yazıyorum çünkü. Hepinizi çoook seviyorumm. Yorum yapmayı unutmayınn.

Bi de şöyle ki spoiler ola bilir azıcık. Abisinden kurtulacağı merak etmeyinnn. O yüzden kızımız için endişelenmeyinnn.

Öptümm Pandalarımmm. Bölümü tekrardan okuyarak yazım yanlışlarını düzeltiyorum merak etmeyinn.

Loading...
0%