Bu bölümüm de az bir şey texting olacak haberiniz olsun.

başlayalım:

Ezgi

1 haftadır konuşuyorduk Polat ile. Arzu her ne kadar konuşmamam gerektiğini söylese de onu taktığım söylenemezdi.

Sohbeti sarıyordu, onunla konuşurken nedense içim sıcacık oluyordu. Hatta yüzümüz haricin de bazı fotoğraflar atıyorduk birbirimize.

O bana sürekli "Güzelim" "Balım" Gibi iltifatlar ediyordu artık alışmıştım.

Ezgi-Polat

Ezgi: Ne yapıyormuşş benim mafyam?

Mafya kocam: iyiyim, oturuyorum.

Bana soğuk mu yapmıştı o.

Ezgi: Neler oluyor🧐, bir sorun mu var mafya bey yoksa turşuların mı kaçtı Hahahaha.

Mafya kocam: AZICIK CİDDİ OL EZGİ HER GÜN AYNI ŞEY, ben seninle konuşurken ciddiye alamıyorum. SÖYLE SANA GÖRE TAKILMALIK BİRİ MİYİM. Sırf sen istiyorsun diye hayatını araştırmadım , soruyorum cevap vermiyorsun bana açıklama yap Ezgi.

Ezgi çevrimdışı

Ezgi çevrimiçi

Ezgi yazıyor

Ezgi çevrim içi

Ezgi: Gerçekten böyle mi düşünüyorsunun Polat? Ben bir mafyayla konuşuyorum korkmadan yarın bir gün evime girip beni kaçırmayacağın ne malum. Sana güveniyorum, seninle yazışırken mutlu oluyorum. 1 hafta boyunca seni tanıdığımı düşünmüştüm az da olsa. Ama sen beni tanıyamamışsın ben sadece değer verdiğim kişilerin yanın da çocuklaşırım, ciddi kalmam. Eğer düşüncelerin hala böylesi engelle beni.

Ezgi çevrimdışı

Polat yazıyor

Mafya kocam: Ezgi... Ben sâdece...beni de anlamaya çalış korkuyorum anladın mı? Ben bu yaşıma kadar kimseye karşı gardımı indirmedim sürekli ciddiyim işkoliğim anladın mı? Birine karşı bu kadar savunmasız olmak beni korkutuyor. Sana karşı kazanamıyorum... Ve özür dilerim kafam bir konudan dolayı karışık ve istemeden bunu sana yansıttım.

Ezgi çevrimiçi

Ezgi yazıyor

Ezgi: Seni anlıyorum Polat... Bana yansıtmak yerine neden bunu benimle paylaşmıyorsun belki yardımım dokunur.

Mafya kocam: olmaz ki... Balım senin o merhametini yerim de. Anlatamam işte çıkmaz sokaktayım olmuyor... Anla

Ezgi: ANLAT İŞTE BELKİ YARDIM EDERİM ÇIKARIRIM SENİ O SOKATAN NEDEN ANLATMIYORSUN.

Mafya kocam: Ezgi anlatamam işte anlamaya çalış beni lütfen.

Ezgi: ANLAMAYACAĞIM SENİ YA YETER HER DAKİKA AYNI ŞEY ANLA BENİ SEN BENİ ANLAMYA ÇALIŞTIN MI. Bana anlatmaya karar verdiğin de yaz Polat. 💔🥺

Ezgi çevrimdışı

Mafya kocam: Özür dilerim her şey benim suçum zamanı gelince her şeyi anlatacağım. ✔️(tek tık)

Mafya kocam: Telefonunu kapattın değil mi? Tamam anladım ben🥲 ✔️

***

"Ügühggg (ağlama sesi), ALLAH BELANI VERSİN"

" Vazgeçtim, VERMESİNNN (ühühgggg) "

"Kızım bi dur ya geldiğinden beri ağlıyorsun ne oldu anlat" Dedi Arzu dehşet içinde.

"Kızım terk etti beniiii aahggg" Dedim elimi bağrıma basarak ağlamaya devam ediyordum.

"KİM TERK ETTİ KIZIM SÖYLESENE" En sonun da beni kendine çekip tokat attı.

Ateşe değmiş gibi hemen sustum. Arzu bana mahcup bir şekil de bakıyordu. Ortamda ölüm sessizliği olmuştu.

"Ezgi... Ben şey kanka kendine getirmek için yapmıştım" Dedi mahcupla.

"Sorun yok" Dedim kafamın üstün de ki yıldızları sayarken.

Elini yüzümün önün de sallayıp dikkatimi oraya çekti. "İyi misin? "

Gözlerim arkasın da ki beyaz ak sakallı dedeye kaydı. Aynı bir sarhoş edasıyla.

"Aaa, ak sakallı dede hoş geldinnn" Dedim kollarımı ikiye açarak.

"NE KIZIM NE DİYORSUN DELİRDİN Mİ? "

Ona çapkınca bir bakış atıp saçlarımı diktim. "Güzelim bir sorun mu var? " Dedim.

"AMANN, senin hatlar gitmiş ahh vahhh napcaz şimdi yaa" Demesi bayılmadan önce duyduğum son şeydi. Nasıl bir tokat attıysa artık mübarek. Osmanlı tokadını atan adam gelip tebrik edecek.

***

Sizce ne oldu? Arzunun uyarı(?) amaçlı tokadındane sonra bayılmıştım, hastanede bir sarı serum yedikten sonra eve gelmiştik.

Şimdi de beni aşırı sevdiğim(şüpheli) arkadaşım Ata yeni clüp açmış, Arzu beni oraya götürmek için zorluyordu.

"Hadi kızım yaa gidelim işte kafamız dağılır" Dedi Arzu kolumu tutup çekmeye çalışırken.

"Bırak beni Arzu... Aşk acısı çekmem lazım. " Dedim arkadan çalan Müslüm abimin kaç kadeh kırıldı şarkısına eşlik ederken.

"Kızım salak mısın sen? Ne aşk acısı ya eski kafalı mısın sen gel işte sarhoş olursan unutursun."

"KAÇ KADEH KIRILDI SARHOŞ GÖNLÜM DEEE"Ben deli gibi bağırıp şarkı söylerken Arzunun tehtidi ile susmak zorun da kaldım.

" Eğer gelmezsen bir tokat daha atarım" Dedi. Beden bir tepki alamayınca devam etti. "Telefonunu alıp Polat'a benim kuzenim ile fotoğrafınızı atarım yakın olduğunuz"

Gözlerim dehşetle açıldı. " SAKIN ARZU SAKİN, Nasıl arkadaşsın sen ya düşmanım yapmaz" Dedim mecburen gardırobumdan elbise seçerken.

Elbise ve kombin bu arkadaşlar.

***

"Nasıl oldum kız"

"offf taş gibi kızım ya. Acaba cinsiyet mi değ-" Derken sözünü kestim.

"Tamam be o kadar da abartma. Yavşamaya ne meraklısın"dedim.

" Tabii yavrum sen sandın"dedi çapkınca göz kırpıp.

"hadi Arzu boş yapma da gidelim"

başıyla onaylayıp beraber çağırdığımıd taksiye bindik.

***

Mekan eğlenceliydi, elim de bir votka(tek bildiğim alkol jsdjdjjs) haffiten sallanıyordum.

Tahmin ettiğimin aksine fazla sesli bir yer değildi. Normal de şuan da deli gibi dans etmem gerekiyordu fakat ben "o" Şahıs yüzünden modumu yükseltemiyordum.

Aklımdan bir saniye bile çıkmıyordu. Son ettiğimiz kavga morelimi çok düşürmüştü.

Birinin omzuma dokunması ile irkilerel oraya döndüm. Sarışın çapkın bir çocuğa benziyordu. "Neden sen de eğlenmiyorsun, biraz gevşe" Dedi çapkın çapkın sırıtırken.

"Sanane" Dedim boş bakış atarak. "Ahh, yapma güzelim gel biraz dans edelim" Dedi tek kolu belimi diğer eli de beni piste çekerken.

"Ya bırkasana" Dedim kaşlarımı çatarak. "Rahat dur güzelim"

Beni bırakmayacağını anlayınca 2.kişiliğe girdim. Bedenini iterek

"LAN OĞLUM BIRAK LAN BENİ KİMSİN OĞLUM SEN HAYIRDIR NE SANDIN BENİ SEN" Üzerine yürüyüp bağırıyordum. O ise dehşet için de bana bakıyordu.

Hırsımı alamayıp sert bir yumruk attım. İyi ki ailemden gizli kursa gitmiştim...

Tüm sesler susmuş. Tüm herkesin dikkati bize kesilmişti.

Pistten gelen sesle kendime geldim.

"EZGİ" Arzu koşarak yanıma geliyordu. Beni var köşesine çekip konuşmaya başladı.

"Ezgi ne oluyo" Dedi endişe ile. "Yok bir şey hadi gidelim" Drdim, çıkışa doğru yürümeye başladık.

Tam çıkacakken aşırı sevdiğimiz arkadaşımızın sesi duyduk. "HİÇ BİR YERE GİDEMEZSİNİZ BUNUN HESABINI VERECEKSİN EZGİ AVCI" Ardından ekledi. "PARALARI ÖDE İÇTİKLERİNİN"

Ben gözlerimi kapatıp içimden sabır çekerken yan masadan gelen sesle gözlerim istemsiz açıldı. "Ne dersin varsa benimle konuş! Ben öderim. " Esmer yakışıklı bir beyefendiydi. Şuan da ona hesap sormayacak kadar yorgun ve sarhoş hissediyordum. Arzunun elinden tutup dışarı çıkardım.

Elimle durdurduğunum taksiye binip evin adresini verdim.

Polat

Kendinden nefret ediyordum. Nasıl böyle bir salaklık yapabilirdim. Atlas Avcının ihanetini Ezgiden çıkarmıştım. Çok pişmandım.

Türkiye'ye gelmiştim. Atlasa sorulması gereken bir hesap vardı...

Ondan önce biraz kafa dağıtmak istiyordum. Oğuz ile yeni açılan bir bara gittik.

Gözüm yarım saatten beri bir kıza takılmıştı. Diğerleri gibi eğlenmek yerine olduğu yerde sallanıyor bir şey mıtıldanıyordu. Acı çekiyormuş gibi bir hali vardı.

Sıkıldığım için elime telefonu aldım, istemsiz Ezginin fotoğrafına gitmişti elim. Yüzü yoktu fotoğrafta giyindiği bir elibise vardı. Nasıl barışacaktım onunla?

Kızın yanına sarışın bir çocuğun gelmesi ile dikkatim oraya çevrildi. Kızı zorla piste çıkardı. Tam ayağa kalkacakken kız bir anda çocuğu itip bağırmaya başladı. Şok olmuştum, çıt kırıldım bir kız olduğunu sanıyordum.

Bir kız yanına geldi, konuştular. Tam gitmek için kapıdan çıkacaklardı ki mekanın sahibi olduğunu düşündüğüm kişi bağımaya başladı. Bu durum da bile hesap soruyordu.

Son dediği şey ile beynimden vurulmuşa döndüm.

Ezgi Avcı

Ezgi Avcı

Ezgi Avcı

O Ezgi olabilir miydi? Yeniden fotoğrafa baktığım da boyu kilosu benzerdi...

Benimle hesaplaşmasını söyledim. Şuan da benden mutlusu yoktu. Üzgün olmasının sebebi kavgamız olsa gerek...

Ve sonnn

Sizce nasıldıı

bol bol yorum yapınnn