Yeni Üyelik
3.
Bölüm

Şans Eseri-2

@gokkiz

İşittiğim cümleyle elimden kaşığı düşürmüştüm. Ne demek Tunç Amasya'daydı? Ne demek gorevdeydi? Yanlış mı duydum diye anneme dönüp "ciddi misin?" Diye sordum. Annemden "yavrum bunun şakasını yapar mıyım" cümlesini duyunca aklım çocukluğuma gitti.

Trabzonu hatırladım. İpek'i Baran'ı hatırladım. Küçük ağaç evimiz geldi aklıma. Orada oynadığımız oyunları düşündüm. Tunç'u hatırladım. İpek'in abisini... Ne kadar hayrandım ona...

Düşüncelerimi annem böldü "Çocuk polis olmuş. Annesi Binnur'u hatırlıyor musun?" Deyince kafamı onaylar gibi salladım. "Binnur'la birlikte Amasya'ya gelmişler. İpekte gelmiş. Onu yerleştirip gideceklermiş. Gitmeden bize gelmek istediler. Yarın misafirimiz var" diyince ne diyeceğimi bilemedim. Dondum kaldım. Ne yani yarın çocukken ki en yakın arkadaşımı ve ilk aşkımı mı görecektim?

Yemeğimi bitirmeden kalktım. Odama geçtim. Yıllardır gardırobumun alt çekmesinin en arka kısmında duran kutuya elimi attım. kutuyu alıp çıkardım. Bu kutu benim bende gizli çocukluğumdu. İçinde ilkokul anılarım bebeklik fotoğraflarım ve en önemlisi babam vardı. Babamdan ayrılıp Trabzon'dan çıktığımız günde 10 yıl sonra terk etmek zorunda kaldıklarımı yeniden görmek düşüncesi beni geriyordu.

Anı kutumdan çocukluk fotoğraflarımı aldîm. Onlara baktım. Bizim küçük çetemize... Neler yaşamıştık birlikte... Mahallede kirilmadik cam bırakmamıştık. Buna rağmen severdi mahalleli bizi kendi çocuklarından sayardı.

Odamın kapısının tıklatılmasıyla kafamı kapıya çevirdim. Kapı tıklatılıyorsa abim gelmiştir. Kendisi kız olduğumu sadece odama girerken hatırlar. Hemen kutuma çıkardıklarımı koyup açık olan çekmeceye kaldırdım. Sonrasinda "Noldu abi?" Diye seslenince kapıyı açıp içeri kafasını uzattı. Odayı gözüyle taradıktan sonra içeri girdi. Yatağımda her zamanki gibi rahat rahat uzanıp yatmak yerine sandalyemi çekip oturunca gergin olduğunu anladım. "Noldu abi Karadeniz'de gemilerin mi battı?" Dememle "Karadeniz deme bana geliyorlar" demesi bir oldu.

"Niye abi Rusya mısın sen?" diyince bana sen gerizekalısın bakışı attı. Noldu yani keyfini yerine getirmeye çalışıyoruz şurda. "Aynen aptal en çok doğal gazı ben çıkartıyım diye planlar kuruyorum " diyince güldüm. "Ee abi uzatmada söyle noldu?" Diyince gözlerime baktı. "Annemle konuşmanı duydum. Yarın Tunçlar geliyormuş. "Dedi. Bende "Evet bende çok şaşkınım" diyince kafasını sallayarak beni onayladı. "Sence degismisler mıdır?" sorusunu beklemiyordum. Abim Tunç ve Baran yakın arkadaşlardı. Bizden 3 yaş büyüklerdi. Ortaokula ve ilkokulda aynı sınıflarda okumuş aynı sıraya oturmuşlardı. Ve yıllardır birbirlerini hiç görmemişlerdi. "İllaki degişmişlerdir abi kaç yıl geçti?" deyince "Nasıl değişmişlerdir?" Dedi. Benden " Ne nasıl değişmışlerdir abi boyları falan uzamıştır" cevabını alınca yandan aldığı kitabı ustume fırlattı. "Bir kere de ciddi ol. Gerginim şurda" derken attıği kitabımi tutmakla meşguldüm.

"Tamam be ne dedik sanki. Ne biliyim ben nasıl değişmişlerdir. Kaç yıl oldu?" der demez pişman olmuştum. Çok yıl olmuştu. Olayın farkına varınca bende gerildim. Yarın 10 yıl sonra çocukluk arkadaşlarımızı gorecektik. Abim "Acaba bizi hatırlıyolar mıdır?" diyince içime bir korku doğdu. Yıllardır biz onları unutmamıştık. Onlarda bizi unutmamışlardır değil mi?


Sizce unutmuşlar mıdır?Böyle bir durumda olsaydınız ne düşünürdünüz?


Kitabın akışıni ve yazım dilimi begeniyor musunuz? Eğer birhata veya göze çarpan bir yer varsa lütfen söyleyin ki duzeltebileyim.

Loading...
0%