Selammmmm.

İyi okumalarrr.

🪴🪴🪴

"Asla bu mektuplardaki kendimden fazlası olmayacağım. Bunlar, Benim kuş yolu haritalarım ve bunlar doğru olacağını bildiklerimin hepsi."

🪴🪴🪴

Bölüm Şarkısı: Çağan Şengül-Çok Yazık

Pencere Kenarındaki Çiçek : 3. Bölüm

*Bazen bir hata yapıp sevilmek istiyordum...*

"Günaydın Çiçeğim!"

Ya bu kız neden bu kadar enerjik !? Hayır, sen sabahın altısında kalkıyorsan, ben niye kalkıyorum kızım ya ?

" Biliyorum içinden bana sövüyorsun çiçeğim fakat, sövmemelisin. Çünküü sesine yandığımla bugün konuştuk vee akşam oyuna gireceğizz !"

Sövdüğümü de nereden çıkardı bu ? Ben sen miyim kızım ?

" Ayrıca instagramını stalkladım. Gayet yakışıklı..." dedi ve durdu. Sonra da şöyle bir düşünerek bana döndü, " Çiçek, acaba aradığım kişi o mu ?"

Ben de bilmiyorum güzellik, fakat eğer oysa yandık. Her gün oyun onlar bunlar.

Bir dakika! Bu akıllı o çocukla oynarken küfür etmiyor ki? İnşallah o'dur.

"Tanıştığımızdan beri düşünüyorum," Acaba, o mu ?" diye. Fakat bilmiyorum. Her tanıştığım çocuğu aradığım kişi sanıyorum. Sonra da yanıldığımı fark ediyorum. Ya yine yanılıyorsam ? "

Onu anlıyordum fakat bunu ona nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum. O, aslında gerçekten özel biri. Onu özel yapan ise, düşünceleri.

" Neyse kızım boşveer. Bu akşam oyun oynayacağız diyorummmm! "

Bir de şu birden gelen enerji patlamaları yok mu...

🪴

10 Saat sonra

Odanın kapısının birden açılmasıyla, güzel uykumdan sıçradım...bu kadar sakin anlattığıma bakmayın, dellenmek üzereyim!

Ya zaten bütün gün rahat ettirmediler, vay kornasıydı, yok çocuğuydu, sütçüsüydü... Hm, birde bu deli kızın çenesiydi. (Çiçekler göz devirir mi ? Evet ve benim çiçeğim tam burada göz devirdi.)

Yine okuldan yorgunlukla gelmiş, odasına girdiği gibi kapıyı kapatıp oyununu açmıştı. Tabi odasına girerken beni uyandırmayı da unutmamıştı...

Sırf oyuna geç girmemek için önce oyunu açıyor, oyunu açılırken de aynı anda üstünü değiştiriyordu.

Neyse ki, sonunda istediği vakit gelmişti. O çocukla beraber oyun oynuyorlardı. Bizim kız bayağı bir heyecanlı gözüküyordu. Elleri terliyordu ve ellerini sürekli üstündeki tişörte siliyordu. Onu bu kadar terleten neydi merak ediyordum doğrusu...

Yarım saatin ardından beklenmeyen şeyler olmuştu. Anladığım kadarıyla çocuk Ela'ya bağırdı. Neden bağırdığını sorgulamayacağım çünkü Elaya bağrılıyorsa, haklılardır. Çocuğu kulaklıktan dolayı duymuyordum ama Ela'nın şu cümlesine bakarsak, " Önemli değil... benden bu zamana kadar bağırdığı için özür dileyen kimse olmamıştı biliyor musun ?Bağırdığın için özür dilediğinde bu yüzden afalladım, alışık değilim. " özür dilediği anlaşılıyordu.

Ela'yı hüzünlü görmek beni de üzdü. Ama bizim çocuğu sevdim, özür dilemesini bilen biri...

Kısa bir süre sonra oyunu kapattılar ve Ela ile o çocuk İnstagram uygulamasına geçtiler. Ela Aslında bu hatayı yapıp babasının sözünü çiğnememeliydi fakat Ela o kadar yalnızdı ki, o kadar sevilmeye ihtiyacı vardı ki, ona kızamıyordum.

Ela bizim çocukla olan yazışmalarını hem bana anlatıyor, hem de geri dönüp yazışıyordu. Gerçi şimdi bana anlatmayı unutup yazışmaya dalardı. Deli kız.

İnstagram Sohbeti

____________________

Daha iyi misin ?

İyiyim. Teşekkür ederim.

Fotoğraf.

(Çay Kupasını kameraya yaklaştırıp sadece gözlerinin görünmesini sağlayan bir açıda fotoğraf çekilen Ela.)

Sksjjdjdjdjjssjd

Ee sen ne yapıyorsun ?

Öyle oturuyorum.

Kitaplarım bitti yaaa ):

Ne kitapları ?

Romanlarım :)

Hmm, bende test felan sandım.

Yok, benim testlerle ne işim olur yaa ?

Anladım.

Benim yatmam gerekiyooor. Daha doğrusu babam telefonu istiyor.

Peki o zaman iyi geceler.

Kendine dikkat et.

Geceler iyi değildir, sana iyi uykular.

Neden geceler iyi değildir ?

Boşver, görüşürük öptüü.

Ay öpmedi.

Çok tatlısın Ela.

Ya :)

Görüşürüz.

Görüşürüz.

____________________

Bu delinin neden güldüğünü merak etmiyor değildim açıkçası. Ama merak ediyor da değildim sanki...karar veremedim.

Neyse, zaten niye güldüğünü biliyoruz. Büyük ihtimalle A-

Aaa! Şey... size bir şey söylemeyi unuttum.

Ela bana çocuğun adını söyledi fakat, size söylememem gerekiyormuş. Sadece baş harfini az önce yanlışlıkla söylediğim için biliyorsunuz. Size söyleyemediğim için üzgünüm. Belki sahibim bir gün izin verirse söylerim.

Nerede kalmıştık...

Heh. Bu kızın neye güldüğünü bilmek o kadar da zor değil yani.

Neyse.

Ela'nın, A. ile konuşması bittikten sonra, telefonunu babasına verdi ve odasına geçti. Daha sonra da kurduğu güzel hayallerle manyak bir uykuya daldı.

Fakat gecenin sonunda o ve A, pencere kenarlarındaki çiçekler de dahil olmak üzere tüm insanlık neyle karşılaşacaklarını bilmeden uykuya dalmışlardı.

Çünkü bugün, 6 Şubat gecesiydi..

🪴🪴🪴

Nasılsınız bebekler ?

Ben bu aralar kötüyüm. Ama her zamanki halim. Alıştım.

Umarım sizde bir şeylere alışmak zorunda kalmazsınız.

Sizleri seviyorum.

İyi uykular. 🌙

🪴

Devam edecek...