4. Bölüm (yiğit timi)

Tam Dilek konuşacaktı ki lafını kestim

"Bir şey olduğu yok abi. Biraz antrenman yaptım"

"Tolga. Oğlum sen misin?" Diye konuşmaya başladı yalaka hanım.

"abi sakın kanma buna bana da böyle dedi. Sonrasında kabloları bozuluyor."

"Ben senide istedim kızım" ney?

"siktir lan! Yalana bak"

"Tamam durun" dedi abim.

"Yıllar sonra ne hakla geliyorsun sen buraya?"

"Burnumda tütüyorsunuz oğlum. Sizi merak ettim"

şimdi kafayı yiyeceğim az kaldı.

"yalanını sikeyim senin!" Üstüne doğru giderken abim tuttu beni

"Sakin"

"Ne sakini abi ya! Yıllar sonra gelmiş. Sebebi ziyareti bizi özlemek! Yok ya!"

Kulağıma eğildi.

"En sonunda gidecek zaten boşver"

"İyi"

Dileğe döndü.

"Biz senin yalanlarını dinlemek zorunda değiliz hadi git artık hadi"

"Oğlum" dedi. ay bayıl istersen Feriha.

Dilek Aktaş.

"Bas git!" Bismillahirrahmanirrahim. Abi o neydi ya aklım çıktı.

"Tekrar geleceğim" dedi tehdit eder gibi.

"Mümkünse gelirken gebermeni tercih ederim"

"Sabrımı sınıyorsun zeynep"

"Siktir git!"

Arkasını döndü ve gitti

"Leşlerini unuttun burada" Dedim ve yerde baygın olan korumalarını gösterdim.

Birşey demeden gitti.

"Ya kızım seni tek bırakmamak lazımmış onu öğrendim" dedi abim

"Lanetliyim ben lanetli" Dedim gülerek

"Hadi gel askeriyeye gidelim gülerek Anlatırız bizimkilere"

"Bu anı bekliyordum zaten. Hadi gidelim"

Askeriyeye geldiğimizde tim oturmuş gülerek konuşuyorlar dı.

El sallayarak "sürrpriizz!!" Diye bağırdım.

"LAN Zeynep gelmiş" dedi kopuk.

"Harbimi lan" Diyerek arkasını döndü efe

"Kalk lan kalk" dedi çapkın diğerlerine

"Kızım koşsana bekletiyorsun bizi burada." Dedi kurt.

Onlara doğru koştum önlerinde durup asker selamı verdim.

"Zeynep naber kız" dedi duman.

"Dedikodu istermisiniz?" Dedim alttan alttan bakarak.

Hepsi birbirine baktı sonra hepsi birden

"İsteriz!" Dediler. Gülerek oturdum ve anlatmaya başladım. Abimde yanıma oturdu.

Dileğin yalanlarını anlatınca hepsi birden

cık cık cık cık yapmaya başladı. Güldüm.

"Yalancı karı." Dedi efe.

"Harbiden ya." Diyip onu haklı çıkardım.

"Komutanım gelene kadar tek nasıl durabildin orada?" Diye sordu çapkın.

"Ya orası biraz karışık. Kadın iki tane korumayla gelmiş. Beni kaçırmaya çalıştılar" siktir. Bunu abime söylememiştim.

"Ne?!" Dedi abim Şok ve sinirle.

"Eyvah" diye mırıldandım

"Zeynep hemen açıkla"

"Ya kadın biraz atar gider yaptı. Kolumu tutunca sinirlendim bende onun kolunu büktüm. Korumalarını söyledi alın bu kızı diye. Öyle yani. Ama valla dövdüm onları. Pişmiş tavuğa döndüler"

"Seninle bu konuyu sonra konuşacağız"

"Bir dakika ben anlamadım. Zeynep iki tane adamımı dövmüş?" Dedi kurt.

"Hasbinallah" Diyerek yüzümü ellerimle kapattım"

Hepsi birden kıpırdadı.

"Komutanım bu arada benim kardeşimde burada" dedi kopuk.

"Senin kardeşin mi vardı?" Diye bir soru yönelttim.

"Evet seninle yaşıt adı mert"

"Oğlum niye söylüyorsun ya" diye araya girdi abim.

"En fazla ne olabilir ki komutanım. Hem tanışırlar fena mı olur"

"Fena olur kopuk. Fena olur"

"Ya abi ne olacak ya" Bana öyle bir bakış attı ki tek kelime edemedim kıskanıyor mu ya? Yok be

o sırada abimin telefonu çaldı.

"Hemen geliyorum" diye masadan Kalktı

"Kim?" Dedim hemen

"Mustafa usta"

"Tamamdır"

Abim masadan kalkıp biraz uzaklaştı.

"Ya abi ben hala şoktayım. İki adamı nasıl dövdün kızım sen?" Dedi kopuk. Güldüm hemde baya

"Ya abicim sen hala o konudamısın" dedi çapkın

"O konudayım tabi oğlum. Şu kıza dışarıdan bak. Masum mu masum bişey bu" dedi kopuk

"Ayıp ediyorsun" Dedim

"Pardon abla" dedi sonrada

Buna herkes kahkaha atmaya başladı.

Sonra abim geldi.

"Mustafa usta ne diyor?"

"Neden tamirhanede kimse yok diyorda olayı anlattım bende"

"Anladım"

Koşarak bir asker yanımıza geldi.

İlk önce asker selamını verdi sonra konuşmaya başladı.

"Erdem komutan sizi çağırıyor komutanım"

Dedi. Birden hepsi ayaklandı

"Zeynep sen bizim salonda oturur dışarıda kalma hadi" dedi abim bende kabul ettim. Onlar toplantı odasına gitti bende salonda oturmaya başladım.

tolga'nın ağzından.

Toplantı odasına gidiyorduk. Kopuğun kardeşinin konusunu açması biraz kötü olmuştu. Kardeşimi tanıyorsam çocuğa bir yumruk çakmak için bile tanışmak isteyebilirdi. En kötüsü benim kardeşim neden bir erkekle kanka olsun? ​​kıskançlık yapıyordum evet. Ama bir çizgi çekmek lazımdı.

Toplantı odasına girdiğimizde Erdem komutan bizi karşıladı. Sırayla selam verip yerimize geçtik.

"Sizi iyi haberler için çağırmak isterdim fakat durum vahim."

"Ne oldu komutanım" diye sordum

Erdem komutan tahtaya bir fotoğraf yapıştırdı ve anlatmaya başladı

"Çolak diye biliniyor. Örgüt lideri. Şu sıralar kendisine paralı askerler tutmuş. Ve Türkiyem sınırına bir devlet kurmakla bizi tehtid ediyor."

çolak (terör. Örgüt lideri)

"ayak uçlarında bomba patlatıcam onun" dedi duman

"Sakin! Şuan şehrimizde 2 tane canlı bomba var. Bir tanesi metroda bir tanesi şehrin AVM sinde sizi ikiye ayırıyorum."

"1. Grup. Tolga. Kopuk, efe"

"2. Grup. Kurt, duman, çapkın"

"Telsiz den sesleniş ismimiz nedir komutanım?" Dedim

"Ona Zeynep karar verecek" dedi gülerek

"Neden?"

"Time bir isim vermek istiyordu. Versin bakalım"

"Emredersiniz komutanım" toplantı odasından çıktık ve soyunma odasında hazırlandık salona doğru gittik.

zeynepin ağzından.

Hepsi birden üniformayla salona girince ayaklandım.

"Görev mi çıktı?"

"Evet ama kısa sürede döneriz merak etme"

"Tamam o zaman"

"Ha Zeynep bu arada. Bizim time isim yok mu?"

"Var var olmaz olurmu"

"Söyle bakalım"

"Yiğit timi olsun"

"Ama o bir isim"

"E siz yiğit gibi yiğit değilmisiniz. Nazar değmesin ama kafam kadar kasınız var bence gayet uyumlu oldu"

Hepsi kıkırdadı.

"Komutanım ben bu ismi sevdim" dedi kurt

"Valla bende" dedi çapkın

"E o zaman biz gidiyoruz."

"Hayırlısıyla gidip gelin" Dedim

"Amin"

Daha sonra salondan çıktılar ve gittiler bende salonda sap gibi kaldım şaka şaka benim gibi bir kız sap olabilir mi? Tek kaldım anlamında.

____________________________

Canlarım selaaam

Bölümü nasıl buldunuz?

Biraz kısa oldu gibi ama diğer bölümde daha uzun olacak merak etmeyin.

Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum görüşmek üzereee