Yeni Üyelik
6.
Bölüm
@gssevdalisibirnunu

Barışın dediği şeyle dona kalmıştım. Bizim ayrrıldığımızı benden iyi biliyordu resmen. Böyle demesi ona olan güvenimi azaltmıştı.

"Ayrılalı çok oldu aslında ama..."

"Tamam boşver canını sıkma. Diyorumki bugünde bir şeyler mi yapsak? Benim bir kaç arkadaşım daha geldi dün."

"Aaa öyle mi? İyi yapalım. Ne yapalım"

"Futbol maçı" dedi barış. Öküzlük yaptı sanki ama olsun futbol severiz.

"Olabilir. Ama akşam yapmak mantıklı değil mi"

"Tamam akşam yaparız" dedi. Kapı çalınca Barış kapıyı açmaya gitti. Gelen kişiler keremle yunustu.

"Ooo kız sen ne ara geldin ya" Dedi yunus.

"Çok olmadı ya"

"Aga diyorum ki futbol maçı yapalım. Diğerlerini de çağırırız." dedi barış.

"Olur" dedi aynı anda kerem ve yunus"

"Ha bu arada senin sevgilinle buse birliktelerdi." dedi kerem. Tam konuşacakken barış konuştu.

"Sevgilisi değilmiş. Buse yalan söylemiş" dedi. Onlar aralarında konuşurken ben az önce duyduklarımı idrak etmeye çalışıyordum. Nasıl yani, gerçekten fıratla mı konuşuyordu? Anlamıyorum.

"Seni birileri ile tanıştıracağız. Tabi tanışma denir mi orasını bilemem." diyip göz kırptı barış.Neyi kasdettiğinni anlayamdım.

"Nasıl yani"

"Gidince görürsün" dedi. Bir süre daha birlilkte sohbet ettikten sonra bizim eve geçtim. Busede gelmiş kahvesini içiyordu.

 

"Eee fıratla sohbetiniz nasıldı" dedim pat diye.

"Fırat ne alaka"

"Eski sevgilim. Ah pardon söylediğine göre sevgilimmiş"

"Neyden bahsediyorsun"

"Seninle fırat için kavga edemem"

"Bizi rahatsız etmemesini söyledim sadece"

"Eminim öyledir"

"Off kızım ben öyle biri miyim"

"İyi bari inanayım. Neyse akşa futbol maçı yapacağız geliyorsun değil mi"

"Evet gelirim."

 

Akşam üstü...

Gün batımı çok güzeldi. Otelin sahasını kiralamıştık. Oraaya vardığımda şok olmuştum. Karşımdaki insanlar Rizeden arkadalşlarımdı.

"Selin..."

"Ayşe..." dedim. Birbirimize sarıldık. Karşımda eskilerden 5 arkadaşım vardı. Ayşe, Ozan,Yiğit,Eslem ve Pelin vardı. Onlar Rizedeki mahalle ve okul arkadaşlarımdı. Hepsine doya doya sarıldım ve biraz muhabbet ettik.

Takımları ayırdık. A Takımında; Barış,Ayşe,Buse,Kerem ve Yiğit vardı. B takımınsdaysa; Ben, Ozan, Eslem, Pelin ve yunus vardı.

Maç başladığı gibi gol yedik. Golu kerem atmıştı. İlerleyen dakikalarda Yunusun attığıo golle beraberlik oldu.

Gole giderken bir anda bana biri kaymıştı. Öyle bir düştümki acaıdan nefes alamamıştım. Mecburen maç durdu. İstemeden gözümden yaş geldi. Uzun süredir zaten futbol oynamıyordum. Herkes etrafıma toplanmıştı.

" Allah belanı vermesin barış" dedi biri. Böylelikle bana kayan kişinin o olduğunu farkettim. Ayıp ayıp...

"Selin, Özür dilerim."

"Ben devam edemem. Siz devam edin."

"Sen devam etmezsan bende etmem." dedi barış.

"Hayır abartma" dedim. Ama neye yarar? Kolumdan tuttu ve yavaş yavaş halı sahadan çıktık. Bacağımın acısından yüzümü buruşturuyordum. Bir banka oturduk.

"Özür dilerim. Bir an hırslandım da."Dedi. Güldüm.

"İnsanların abarttığı kadar güçlüsün gerçekten"

"Eh tabi kızım" dedi. Güldük.

 

İki gün sonra...

İki gün içinde iyice yakınlaştım herkesle. İlk haftası bitmişti. Bu hafta gidecektik. Bugün akşam Buse ansızın çıkmıştı. Bende yürüyüşe çıktım. Yunusla karşılaştım ve birlikte yürüdük.

"Ayağın nasıl? Öküz barış biraz sert girdi."

"İyi iyi"

"Kız az bir şeyler söyle."

"Ne söyleyeyim ya"

"Siz barışla bir kaç gündür çok yakınsınız. Bir şey var da bana mı söylemiyorsun yoksa"

"Yok be"

"Olmasa bile bence sen boş değişlsin" dedi. Evet biraz boş değildim Kabul ediyorum hoşlanıyorum. Ama her şey çok hzlı gelişiyor.

"Yani biraz olabilir."

"OOOOO"Dedi ve koluma vurdu. Güldüm.

"Kimseye söyleme bozuşuruz ha"

"Tamam söylemem".

"Sence o benden hoşlanıyor mu"

"Bana sorarsan evet"

Bir süre daha konuştuk sonra karşımıza Buse ile fırat çıktı.

"Buse, fırat?"

"Eee kanka şey"

"Ney"

"Biz sadec-"

"Yazıklar olsun..." bunu derken sesim kısılmıştı. Benim 1 ay önce ayrıldığım sevgilimle flörtleştiğini gördüm. Yılın en büyük kazığı!

"Ben sadece konuşuyordum"dedi. Şimdi analdım olanları. Fıratın arabasındaki sarı saç telleri ve ruj Buseye aitti. O ruju birlikte almıştık, çok iyi hatırlıyorum. Hatta onun parasının yarısını ben vermiştim. Gerçekten nasıl farketmedmiştim. Ayrıca telefon numaraları birbirinde var. Engellenmemişti hemde.

Hızlıca Yunusla oradan uzaklaştık.

1 gün sonra...

Ayşelerin evinde boş bir oda varmış orada kalıyordum. Akşam kız gecesi yapıyorduk.

"Pelo çayımı uzatsana" dedim.

"al aşkım." dedi ve çayımı verdi. İstanbulu özledim. Bu tatil sıkmaya başladı. Kızlarla konuşurken konu eski günlere gelmişti. Aklımdan çıkmayan pek çok anı vardı. Özellikle Barışla. Onlar konuşurken ben camın yanına oturmuş aya bakıyordum.

 

eski günler...

"Yaa barış yuh" dedim. Su savaşı yapıyorduk mahallecek. Kovayla ıslatıyordu herkesi.

"Ne yuhu. Sana az yapıyorum ben."

"Niye"

"Kıyamıyorum" dedi. İçim bir hoş olmuştu.

"Kıyabilirsin sorun yok"

"Yok yok yapama-" O sözünü bitirmeden yüzüne su attım. Bu benim pislik bir insan olduğumu gösteriyor.

"Bunu sen istedin LAN" dedi ve kovalamaya başladı. Ben hızlı olmadığım için beni yakaladı ve kovayı başımdan aşağı boşlattı.

"Ya öküz! Ben bu kadar yapmadım..."

"İntikamım ağır olur benim" dedi. İkimizde gülüyorduk.

şimdiki zaman...

Aklıma bu anı gelince tebessüm ettim. Keşke o günler gibi olsak. Hayat umrumuzda değildi.

 

Bir gün sonra akşam...

Yunus acil çağırmıştı.

"Noldu lan yunus balığı"

"Barış..."

"Barışa noldu"

"O.."

"Yahu tek tek anlatmasana"

"Barış Eslemden hoşlanıyor" dedi.

"Ne" dedim. Evet hiç beklemiyordum. Ben gerçekten ondan hoşlanıyormuşum. Yine ters köşe yedim. Üzülmek istemiyordum. İki üç güne gidecektim ve eskisi gbi bir daha beş yıl sonra belki görüşecektik. Ve bu günlerde düşününce tebessüm edeceğimiz bazı anılardan birileri olacaktı. Ve yıllar gittikçe unutulacaktı.

"Kader..." Diyip gülümsedim.

"Gözlerin dolmuş"

"Hep dolu bu aralar" dedim. Yunusla vedalaşıp deniz kenarına gittim. Kulaklığımı açtım ve Cesaretin var mı aşka şarkısını açtım.

"Cesaretin var mı aşka

Çarpıyor kalbim bir başka

Sende böyle sevsen keşke

Desen bana yar"

1 saat sonra...

"Eslem! Dur lütfen..." diye bir ses geldi. Sola döndüğümde Barış Eslemin arkasından bağırıyordu. Eslem ise hızla gidiyordu. Büyük ihtimalle barış red yedi. Ah dünya, barışın red yediği dünya...

Yarın gitme kararı almıştım. Bu yüzden Barışı yanıma çağırdım.

"Acil demişsin noldu" dedi. Bu bana Rizeden ayrıldığımız günüleri hatırlattı.

"Yarın gidiyorum."

"Ne"

"Yarın gidiyorum."

"Şey tamam"

"Diyeceklerim var"

"Dinliyorum."

"Senden hoşlanıyorum" dedim. Eyvah ben bunu demeyecektim...

Loading...
0%