@guguizp
|
" Hadi daha hızlı " dedim saat sabahın beşiydi ve ben timi idman yaptırıyordum. " Komutanım bizim bu saatte ne işimiz var " dedi Derviş " Dokuza kadar buradayız söylenmek yok " dedim . İlk olarak şınav çekmekle başlamışlardı ben ise onları takip ediyordum. " Belinizi gevşek tutmayın hadi hanımlar " dedim aralarında sadece Selen kadındı ama ben yinede onlara hanımlar demeyi seviyordum .
İlk Aslan kalktı " Bitti komutanım " dedi sonra Kartal derken hepsi sırayla bitirdiler . Dokuza kadar hepsini çalıştırmıştım şuan hepsi yere oturmuş nefes almaya çalışıyorlardı " Bugünlük bu kadar yeter " dedim ve arkamı dönüp askeriyeye ilerlemeye başladım . İçeriye girip adımlarımı Albayın odasına yönelttim, sert ve hızlı adımlarla ilerledim . Kapıyı çaldım içeriden gel komutu gelince kapıyı açıp içeriye girdim .
" Yüzbaşı/ Asena Şahin, Mardin emredin komutanım " dedim asker selamımı vererek . " Rahat ol asker " Dedi Mehmet albayım , Mehmet abi başarılı bir askerdi albay olmuştu bende asker olunca benide yanına almıştı. Leyla abla ve onun üzerimde çok emeği vardı .
Mehmet albay ayağa kalkarak kollarını açtı " Gel bakayım " dedi tebessüm ederek sarıldım oda bana sarıldı "Aslan kızım benim " dedi görevden döndükten sonra sadece törende karşılaşmıştık ben onlardan ayrı yaşıyordum . İlk başta buna çok kızdılar ama ben ısrar edince ikiside kabul etmişti, zaten yıllarca yük olmuştum dahada yük olmak istememiştim . " Babam " diyerek sıkıca sarıldım "Annen çok kızdı bu akşam ikimizde eve gidiyoruz şöyle güzel bir akşam yemeği yiyoruz tamam ' ı " dedi . Beni evlatlık olarak almışlardı bana bir aile olmuşlardı . " Peki " dedim " Yeni bir binbaşı gelicek askeriyeye o gelir gelmez timin ve o , önemli bir göreve gideceksiniz ama şimdiden söylüyorum bu görevde komutan o " dedi " Görev bitince gidecekmi " dedim " Hayır burda bizimle çalışmaya başlıçak ona yeni bir tim verilecek " dedi .
" Görev ne albayım " dedim " Görevi ikinizin birden öğrenmesi daha iyi olur " dedi biraz daha babamla sohbet ettikten sonra izin alıp odadan çıktım.
Büyük ihtimal benim timim yemekhanedeydi bunu bildiğim için adımlarımı yemekhaneye yönelttim . Selen ve Aslan konuşuyorlardı , Demir ve Kartal ise gülerek yerde şınav yarışına girmiş Buğra ve Derviş ' e bakıyorlardı , Güney ise kenarda telefonla konuşuyordu . Boğazımı temizleyerek içeriye girdim hepsi birden ayağa kalktı " Rahat " dedim hepsi birden tekrar eski hallerine döndüler ben Selenle , Aslan ' nın yanına gidip oturdum .
" Napıyor bunlar yine " dedim Kartala doğru " Valla komutanım ikiside inatlaştı sabah en fazla ben çektim diye şimdi tekrar şınav çekiyorlar " dedi . Derviş şınav çektiği yerde konuşma ya başladı " Ama öyle değilmi komutanım en fazla ben çektim " dedi " Oğlum malmısınız siz hepiniz 500 tane çektiniz ya madem yarışa gireceksiniz en hızlı ben çekiyorum diye girseydiniz " dedim ikiside bir anda doğruldu " He gardaşım ,komutanım doğru söylüyor biz niye mal gibi tekrar 500 tane çekiyoruz la " Buğra . Demir " Günaydın " dedi Derviş ayağa kalktı " Hep bunlar yüzüne yine bizi gaza getirip kenardan izlediler " dedi .
" Tamam geçin oturun kenara gevezelik yapmayın " dedim Selen bana döndü " Yeni binbaşı gelicekmiş duydunuzmu komutanım " dedi kafamı salladım " Timden kimse gitmez demi komutanım " dedi Aslan bu benide korkutuyordu timim dağılsın istemiyordum . " Hayır böyle birsey olsa bile izin vermem " dedim ve ekledim gülerek " Ama dervişi isterlerse hemen veririm " dedim Derviş şok olmuş bir şekilde " Aşk olsun komutanım ben olmazsam sizi kim güldürecek, eğlendiricek . Hem görevlerin hepsini benim sayemde kazanıyorsunuz ben olmasam bunlarla zor biraz komutanım " dedi Kartal " Güldürecek, eğlendiricek kısma şunları unuttun kim gevezelik edicek , ceza alacak " dedi gülerek .
" Beni göndermeyin komutanım , bu Demir' i gönderin gitsin " dedi Derviş tekrar " Sen kendi ağzınla diyorsun Derviş madem bu kadar başarılısın , Yeni gelicek komutanada yardım edersin aslanım " dedi . " Doğru söylüyor Demir " dedi Aslan " Sizdemi komutanım" dedi Derviş kırılmış bir şekilde . Onlar sohbetine devam ederken ben ayağa kalktım hemen el hareketi yaparak onlarında kalkmasını engelledim rahatsız olmasınlar. Gitmem gereken çok önemli bir yer vardı.
👩✈️👩✈️👩✈️
Mezarlığa gelmiş Annemin mezarına doğru yürüyordum sonunda Annemin yanına gelmiştim. Mermerde yazan yazıyı tekrar okudum . Derya Şahin yazısını göz yaşlarım yine benden izinsiz akmaya başlamıştı mezarına gidip yanına oturdum . " Anne yine ben geldim " dedim " Görev yüzünden uzun süredir gelemiyorum affet beni , Görev demişken rütbe aldım Yüzbaşı oldum , senin dediğin gibi güçlü bir asker olmak için elimden ne geliyorsa yapıyorum sağolsunlar Mehmet abi ve Leyla ablada çok destek oluyorlar " dedim göz yaşlarımı ellerimle silip derin bir nefes aldım " Hayalini kurduğum hayatı yaşıyorum ama bir sen yoksun Anne " dedim omuzlarım buraya her gelmemde çöküyordu , dik duramıyordum sanki hala o geceki on dört yaşındaki kız çocuğuydum.
Buraya ilk Mehmet abi ve Leyla ablayla gelmiştim sonra okuldan , evden kaçıp gelmeye başlamıştım her nefes alamadığımda kendimi burda buluyordum . Sonra Harp okulunu kazanınca buraya gelmiştim saatlerce sevincimi Anneme anlatmıştım , sonra üniformalı bir şekilde geldim, sonra ilk rütbemi alınca hayatımın her dakikasını burda Saatlerce anneme anlatıyordum . Yine burda biraz oturunca ayağa kalktım hava kararmıştı arabaya binip . Bizim eve sürdüm akşam yemeği için büyük ihtimal beni bekliyorlardı.
Yarım saatlik bir yolun ardından evimize ulaşmıştım kapıya ilerleyip zile bastım . Kapı açılır açılmaz Leyla abla kollarını boynuma sardı " Güzel kızım" dedi sarılışına karşılık verdim Bende kollarımı beline sardım. " Hadi geç içeriye çabuk yemek soğumadan otur " dedi "Asena " diye koşarak sarıldı Selda , yirmi beş yaşındaydı ama hala çocuktu , bende ona sarıldım. " Noldu cimcime özledinmi beni " dedim " Özledim hemde çok " dedi gülerek yanağından kocaman öptüm .
" Albayım nerde benim daha gelmedimi " dedim " İçerde haberlere bakıyor " dedi Annem içeriye gittim koltukta oturan babama " Yüzbaşı/ Asena Şahin, Mardin emredin komutanım " dedim " Nerde kaldın asker " Dedi " İşim vardı komutanım " dedim Rahat demedi sorguya çekeçeği kesinleşmişti " İşin neydi asker " Dedi babam " Özel bir sebep komutanım " dedim " Sevdiğin bir erek yok demi asker " Dedi babam çok kıskanç bir babam olduğu için sorguya çekilmeden içeriye giremiyordum " Var komutanım , boyu 1. 82 , biraz yaşlanmış ama hala askerine nefes aldırmayan, hafif göbeği olan , bir albay " dedim gülerek " Aferin asker şimdi rahat olabilirsin " dedi .
" Bu ne böyle Mehmet kız destur demeden sorguya çekiyorsun " dedi " Benim kızım benden başkasını sevemez " dedi bakışları seldaya döndü " Bu sizin içinde geçerli küçük hanım " dedi " Aynen yoksa sevdiğin oğlana yazık olur bir topuğuna ben diğerine babam sıkar şimdiden söyleyeyim " dedim " Anne ya " diyerek Anneme döndü Selda " Rahat bırakın kızımı, yoksa ben sizin topuğunuza sıkaçağım " dedi büyük bir kahkaha attım.
Yemek masasına oturduk , yemeğimi yemeğe başladım " Baba bu yeni gelicek olan binbaşı için tim oluşacak ya benim timimden kimseyi vermezsin demi " dedim " Halletmeye çalışırım kızım ama söz veremem " dedi " Tamam " dedim . Yemeğin geri kalan kısmı sesiz geçmişti .
Gece geç olunca annemle ve babamla vedalaştım Selda koşarak geldi " Asena bende sende kalayım bu akşam " dedi " Olurmu kız öyle sabah erkenden çıkıyor Asena ,seninde sabah hastaneye gideceksin " dedi Annem " Ya anne gideyim lütfen sabah ben kalkar giderim hastaneye " dedi Selda " Gelsin birşey olmaz hem ne zamandır görüşemiyoruz benim içinde iyi olur " dedim " Tamam ama sabah buradasın " dedi Annem , Selda" Tamam " çantasını alıp dışarıya çıktı .
Bende son kez vedalaşıp dışarıya çıktım . Arabanın kilidini açtım Selda yan koltuğa binerken bende şoför koltuğuna geçtim. " Hastanede işler nasıl " dedim " Cerah asistanlığı çok zor , üstüne nöbet eklenince çok zorlanıyorum " dedi . Arabayı çalıştırıp sürmeye başladım " Bu binbaşı meselesi ne " dedi " Ne bileyim yeni bir binbaşı geliyormuş onun için yeni bir tim toplanaçakmış korkum benim timimden birini alması , timim ve ben ayrılmak , dağılmak istemiyoruz " dedim .
Yol boyunca sohbet ettik , askeri lojmana yaklaşınca arabayı durdurdum ikimizde arabadan inip eve yöneldik . Asansöre bindik kapıyı acıyıp eve girdim Selda çantasını yere atıp koltuğa oturdu. " Anlat bakalım sevgilin varmı Asena " dedi " Benim işim yok ilişkiyle sen söyle varmı " dedim . " Hayır , ciddi ilişki adamı yok etrafta " dedi " Baban albay ken zor bulursun " dedim " Evet ya , kime babam albay desem oldu ozaman görüşürüz diyor " dedi güldüm bu haline " Gülme babam yüzünden evde kalacağım " dedi . Sohbet böyle devam ederken Selda uykuya daldı ben onun üzerine battaniye örtüp odama yöneldim .
Üzerime siyah şortum ve sıfır kollu gri tişörtümü geçirip yatağıma uzandım uyku bedenimi esir almışken yavaşça gözlerimi kapadım.
👩✈️👩✈️👩✈️
" Anne " dedim " Ne kadarda büyümüşsün sen böyle " dedi annem yüzümü elleri arasına alırken " Evet büyüdüm ama sen yoksun nerdesin Anne " dedim " artık burdayım ayrılmak yok " dedi " Gercektenmi bırakmıçaksın demi beni " dedim " Hayır kuzum ben burdayım artık yanındayım" gözleri boynumda ki askeri künyeme kaydı" Asker olmuşsun " dedi " Evet asker oldum hatta timim bile var Anne " dedim .
" Kuzumada bu yakışır " dedi sonra annem arkasına baktı " Benim gitmem lazım kuzum " dedi " Ne hani bırakmıçaktın beni neden gidiyorsun Anne " dedim " Gitmek zorundayım ama yine geleceğim bekle beni " dedi " Hayır bende geleceğim seninle " dedim " Gelemezsin burda kalmak zorundasın " dedi ve arkasını döndü ilerlemeye başladı " Anne " dedim .
"Asena kabus görüyorsun uyan "
" Anne" dedim .
"Asena kabus görüyorsun uyan " dedi bir ses . Nefes nefese yattığım yerden doğruldum " Ne , ne oldu " dedim Selda bana su uzatıyordu elinden alıp içtim " Kabus görüyordun " dedi dizlerimi kendime çektim " Saat kaç " dedim " Saat dört " dedi Leyla.
Ayağa kalktım dolabıma ilerledim üstüme siyah pantolon ve siyah tişörtü geçirdim " Sen iyimisin Asena " dedi Leyla " İyiyim bir şey yok " dedim " Eminmisin bak eğer kötüysen babamı arayayım " dedi kafamı olumsuz anlamda salladım " İşe geç kaldım gitmem lazım " dedim " Ama saat daha dört " dedi " İdman yaptırmam lazım timime o yüzden " dedim dolabımdan deri ceketimide aldım kapıya yöneldim " Dolabta bir şeyler var açıkırsan kendine kahvaltı hazırlasın , banyonun suyuna dikkat et kapattığına emin ol ben çıkıyorum sonra görüşürüz " dedim " Görüşürüz " deyip boynuma sarıldı.
Kapıdan çıkıp asansöre bindim , binadan çıkıp arabamı park ettiğim yere gittim . Arabanın kapısını açıp içeriye girdim kabuslarla uyanmaya alışmıştım ön dört yaşımdan beri ya uyarıyordum yada kabus dolu bir gece geçiriyordum .
Arabayı çalıştırdım babam mesaj atmıştı .
Babam: Acil askeriyeye gel binbaşı gelmek üzeredir
Siz : 5 dakikaya oradayım
Yazıp mesaj sayfasından çıktım arabamı sağa çevirdim , ben karşıya geçiçekken soldan gelen bir araba neredeyse bana çarpıyordu neyseki son anda ikimizde fren yapmıştık . Fren yapmanın etkisiyle biraz öne doğru savuruldum . Arabadan sinirle çıktım kapıyı sertçe vurdum araba hasar almışmı diye öne bakmaya geldim çok az sıyırmıştı. " Kardeşim araba sürmeyi kasabtanmı öğrendin sen " dedim sinirle .
Oda arabadan indi siyah saçlı, mavi gözlü bir adam aynı benim gibi sinirle arabadan indi " Yok hanımefendi kasabtan öğrenmedim ama bakıyorum ki siz kasab' tan öğrenmişsiniz " dedi
" Ha gelen arabanın durmaması benim suçum Öylemi ,asıl siz sürmeyi bilseydiniz böyle olmazdı beyefendi " dedim sinirle hem suçlu hem güçlü .
" İlk benim geçmem sizin beklemeniz gerekirdi, öncelik benim hakkımken sizin geçmeye çalışmanız yüzünden oldu . Arabayı sürmeyi bilmiyorsanız madem sürmeyin " dedi arabanın önüne gidip benim gibi hasar yemişmi diye bakmaya gitti " Centilmenlik sizin gibi erkeklerde olmadığı için ben suçlu oldum iyimi . Zaten sizin yüzünüzden geç kaldım özür dilemeniz gerekirken gelip bana burda ahkam kesemezsiniz " dedim " Siz geç kaldınız ben kalmadım zaten bir tek sizin aceleniz var zaten bir tek siz çalışıyorsunuz, ha bu arada suçlu ben değilken özür beklemediğim halde sizin beklemeniz biraz gülünç " dedi " Bende kabahat siz erkekler ne zaman suçunuz üslendinizki " dedim .
Arabama yöneldim " Biz suçluyuz zaten hep " diye homurdandığını duydum " Aynen öyle ne kadar suç varsa siz erkeklerin " dedim pislik adam . " Siz kadınlar masum melek rolünü oynamaya devam edin ozaman " dedi daha fazla uzatmadan arabama bindim, geç kalırsam iyi bir azar beni bekliyordu. Geçmeden son kez ters ters bakmayı ihmal etmedim kafamı önüme çevirip yoluma devam ettim .
👩✈️👩✈️👩✈️
Söyle erkeklerin hepsini yakalayıp kafalarına sıkmak istiyordum, hızla askeriye gelmiş üniformamı giydim başımda borda beremi taktım . Hızlı adımlarla ilerledim Albayın odasına gittim kapıyı çalıp içeriye girdim kafamı kaldırır kaldırmaz karşımda gördüğüm kişiyle " Ne " dedim . Daha yeni kavga ettiğim arabama çarpan adam . Oda şaşırmış olucaktı ki göz bebekleri büyümüştü " Senin burda ne işin var " dedim benim gibi üniforma giymişti kafasından bordo bere vardı. " Asıl senin ne işin var " dedi .
Aramıza babamın yani Albayın sesi girdi " Siz tanışıyormusunuz " dedi ikimizden aynı anda .
" Malesef " dedi .
" Malesef " dedim .
Babam bu sefer " Nerden " dedi o tam konusucaktı ki araya girdim " Beyfendi araba sürmeyi daha öğrenememiş olacak ki arabama çarptı " dedim babam şok içinde " Ne " dedi " Hanım efendi olayı yanlış anlatıyor öncelik benimken geçtiği için arabasına çarptım ve hala suçunu üstlenmek yerine benim üzerime atıyor " dedi .
" İnanın suç bende olsaydı mertçe suç benim derdim ama görüyorum ki suç benim değil sizin " dedim " Sandığınız kadar mert değilmişsin demekki , çünkü hala suç sizin " dedi şimdi o yüzünün ortasına yumruk çakmak vardı ama Albayın odasında böyle bir şey yapamazdım " Bu konuşmayı daha fazla ilerletmek istemiyorum o kadar iyi yalan söylüyorsunuz ki olayda ben olmasam size neredeyse inanırım " dedim " Yalan kim söylüyor açık bir şekilde ortada malesef sizin gözünüz kör, kulağınızda sağır " dedi " Bence daha fazla konuşmayın sizin açınızdan hiç iyi şeyler olmayacak " dedim " Gücünüz yetiyorsa buyurun " dedi .
Derin bir nefes alıp babama baktım yani albayıma " Ben hala bir şey anlamadım ama neyse konumuz bu değil , tanıştırayım binbaşım , yüzbaşı Asena Şahin aynı zamanda kızım " dedi
" Yüzbaşım, binbaşı Gurur Çevik " dedi " Hiç memnun olmadım " dedim " Duygularımız karşılıklı " dedi öfke bütün bedenimi ele geçirdi " Memnun olsanız iyi olur çoçuklar siz çünkü çok önemli bir görev sizi bekliyor " dedi ikimiz tekrar aynı anda " Ne " dedik .
Söze ilk ben başladım " Baba pardon albayım ben bu arkadaşla aynı görev de bulunmam " dedim " Bu değil Yüzbaşım komutanım demen lazım " dedi ha birde bu benim komutanım olmuştu demi . " Asıl ben olmam komutanım siz beni bunla dağ başına mı göndereceksiniz " dedi " Bu değil Binbaşım asker deseniz daha uygun " dedi babam . Allahım biz ne diyoruz babam ne diyor şimdi onamı takıldın be adam .
" Kusura bakmayın albayım ama bu görev için binbaşıya ihtiyacım yok timim ve ben bu görevinde üstesinden geliriz " dedim " Asıl benim bu görevde kimseye ihtiyacım yok ben tek hallederim komutanım " dedi .
" Son sözü ben söylerim ikinizde bu göreve gideceksiniz şimdi gidin konuşun aranızdaki mesele neyse çözün hatta askeriyeyi binaşıma sen gezdir yüzbaşım " dedi şok gözlerle babama bakıyordum, burda iki saattir birbirimizi yiyorduk babam kalk sen gezdir diyor, ben bunu gezdirsem gezdirsem cephaneliği gezdiririm oda içinde onu patlatır çıkardım . " Yok istemez komutanım ben tek gezerim " dedi " Gezdirmek isteyende yok zaten sizi komutanım " dedim sert bakışları babamdan çekip bana döndü " Laf dalaşına devam edin Yüzbaşım ama bundan önce 1000 tur koşuya kendinizi hazırlayın " dedi tam ağzımı açıp konuşuçaktım ki " Asıl ikinizde susun yoksa bu yaşta ikinizede 1000 tur koşuyu ben vericem " dedi Albay sinirle .
İkimizde susmak zorunda kaldık babam sinirlenmişti biz susunca devam etti " Ne söylediysem o gidin aranızdaki sorun neyse çözün " dedi bizden ses çıkmayınca " Anlaşıldımı " dedi sert bir sesle " Anlaşıldı komutanım " dedi bende aynısını tekrar ettim .
İlk odadan ben çıktım kollarımı birbirine doladım binbaşı ' da odadan çıktı " Senden kurtulamıçakmıyım ben " dedi " Asıl Ben sizden kurtulacakmıyım ne bu böyle " dedim " Benle konuşurken ses tonuna ve konuşmana dikkat et rütbe olarak senden üstünüm " dedi " Rütbe olarak belki ama zeka konusunda bir şey söylemek çok zor baksanıza iki saattir bir laftan anlamıyorsunuz komutanım " dedim " Senin dilin çok uzamış ama şimdiden söylüyorum ben diğer komutanlara benzemem " dedi ben konusucakken " Bu böyle akşama kadar devam eder sus ve şurayı gezdirmeyi bitir biririmize maruz kalmayalım " dedi .
Ben sinirle yürümeye başladım oda beni takip etti " Şurası yemekhane " dedim ellerimle İleriyi gösterek " Kapalı idman yeri aşağıda , açık idman yeri arka bahçede, yatakhaneler solda üstte kadın ve erkekler için olduğu yazıyor eğer bakmayı akıl ederseniz. Size çalışma odası verdiler mi bilmiyorum ama vermiş olmaları lazım onuda albaya sorun , toplantı odasında yoldan geçen bir askere sorsanız gösterir benden bu kadar görüşmemek dileğiyle komutanım " dedim arkamı dönüp gidecekken " Gitmeni söylediğimi hatırlamıyorum asker " Dedi derin bir nefes aldım izin isteyecektim Öylemi " Gidebilirmiyim komutanım eğer bir emriniz yoksa " dedim Elliyle çenesini tutup düşünüyormuş gibi yaptı " Dur bir düşüneyim gitmene izin versem mi vermesem mi " dedi .
Gerçekten sinir den patlıyaçaktım " Git hadi bu sefer saygısızlığını görmezden geliyorum ilk günün hatrına birdahakine bu kadar anlayışlı olmam " dedi " Anlayışlı haliniz buysa " dedim homurdanarak " Duyamadım " dedi " Emradersiniz komutanım diyordum " dedim ve sert adımlarla ilerlemeye başladım.
👩✈️👩✈️👩✈️
Bir yumruk daha , neymiş saygısızlıkmış bir yumruk daha , neymiş binbaşıymış kum torbası neredeyse elimde kalacaktı . " Yeter kum torbasını parçalayaçaksın " dedi Selen ben susunca devam etti " Kim sinirlendirdi seni bu kadar " Dedi .
Kum torbasına vurmayı bırakıp " Binbaşı olacak gerizekalı adam " dedim .
" Rütbe varmı şuan aramızda " dedi kesin küfür edicekti , kafamı hayır anlamında salladım " Beş dakikada ne yaptıda seni bu kadar kızdırdı " dedi " Daha ne yapsın, ilk arabama çarptı, sonra suçlu benmişim gibi davrandı, odada babamın yanında laf dalaşına girmemize sebep oldu, yetmezmiş gibi odasından çıkarken rütbesini kullanarak üste çıktı. " dedim ve kum torbasına çok sert bir şekilde vurdum . " Benim bildiğim Asena rütbeye rağmen allta kalmamıştır " dedi " Babam olmasa ağzına yumruğumu çakacaktım ama dua etsin babam vardı " dedim .
" Tamam bırak hadi burayı ,gel bizimkilerin yanına gidelim " dedi elimdeki bandajlari çıkarıp saçlarımı yukarıdan topladım . Yemekhaneye çıkıp kenara oturdum Selen ' de yanıma oturdu biraz bizim timle konuştuktan sonra yanıma bir asker geldi. Asker selamı verdi " Rahat asker " dedim " Albay siz ve timi toplantı odasında bekliyor komutanım " dedi kafamı sallayarak ayağa kalktım " Tamam sen git bizde geliyoruz " dedim " Emredersiniz komutanım " dedi " Tim toplan çabuk " dedim .
Hepsi bordo berelerini takıp peşime takıldılar . Toplantı odasına ilerledim Albaya asker Selamı verip yerime geçtim aynı saniyeler içinde içeriye binbaşı Gurur girdi . Selen kulağıma yaklaşıp " Bumuydu komutanım " dedi kafamı sallayarak onayladım . Gıcık geldi tam karşıma oturdu " Evet bu seferki göreviniz biraz zor gençler " dedi Albay " Bizim için zor diye bir şey yoktur Albay 'ım bunun da okadar zorluyaçağını düşünmüyorum " dedi Binbaşı İlk defa dediğine katılıyorum bu adamın . Babam gülerek " Orası öyle ama siz yinede işinizi sağlama alın bu görevde komutan binbaşı Gurur " dedi babam, Derviş " Hayırdır oğlum bu daha bugün geldi komutanmı olucak şimdi " dedi cevabına gülesim geldi ama uyarmak zorundaydım " Derviş " dedim .
Gurur sert bakışlarını Dervişe çevirdi, nasıl baktıysa Derviş yerinde sindi . " Pislikler bu sefer köylere dadanmışlar küçük, yaşlı, kadın demenden kaçırıyorlar ellerinde elliye yakın tutsak olduğu tahmin ediliyor " dedi sonra büyük ekrana bir resim gözüktü " Ele başları Cafer , 5 tane askerin katili bunu bulur bulmaz bana getirin burnu bile kanamıcak Tamam ' ı " dedi kafamı salladım gözlerim karşımdaki binbaşıya baktım elini yumruk yapmıştı alnındaki bir damar' ı belirginleşmişti . Beş şehit , Beş tane eve ateş düşmüştü, Beş tane Anne gözleri yaşlı acı çekiyordu , Beş tane daha ölümün ne olduğu bilmeyen çocukları yetim , öksüz bırakmıştı .
" Şehit istemiyorum gençler ,gittiniz gibi gelin bu şerefsizlerin yüzünü güldürmeyin sakın " dedi babam .
"Kahramanlar can verir yurdunu yaşatmak için " Hep bir ağızdan bağırdık timimle her göreve gittiğimizde söylediğimiz sözü .
Selam....
Oy vermeyi unutmayın kankişler .
|
0% |