( 1 yıl sonra )

( Asena ' nın anlatımıyla )

Kollarını arkadan belime sardı Aktuğ ,

" Kendini yorma güzelim , yeni yeni iyileşmeye başladın " dedi , gülerek ona döndüm kollarımı boynuna sardım .

" İyiyim ben , kendimi daha toparlanmış hissediyorum sayende " dedim .

Alnımı öptü , " Seni seviyorum " dedi .

" Bende seni " dedim .

Gözlerimi açtığımdan beri bana kendini hatırlatmak için elinden gelen herşeyi yapıyordu ama bir türlü ona ve bana ait olan bir anımızı hatırlamıyordum , çok şanslı bir kadındım beni deliler gibi seviyordu

Aktuğ .

Telefonu çalmaya başladı Aktuğ ' un , ellerini belimden çekti .

" Üzgünüm hayatım , işler işte " dedi .

" Kahvaltı hazır çabuk gel " dedim .

Kafasını salladı , domates tabağınıda masaya yerleştirdim .

Gözlerim bir anda karardı , ve masaya tutundum .

" Gitme "

" Gitme "

" Gitme "

Genç bir kadın vardı karşımda ,

Gözlerimi ondan çektim etrafa baktım .

Üzerimde asker üniforması vardı , kadın beni durdurmaya çalışıyordu .

Sonra karşımda bir çift mavi göz belirdi .

Derin nefesler alarak kendime gelmeye çalıştım , yine aynı halisilasyonu görmüştüm . Dolaptan bir bardak aldım ve su doldurup içmeye başladım .

Doktor kafama aldığım darbeden dolayı böyle halisilasyonları sık göreceğimi söylemişti ama bu sıralar bu çok olmaya başlamıştı .

" Derin iyimisin " dedi Aktuğ .

" Birşeyim yok , yine halisilasyon gördüm " dedim .

" Gel otur görevliler yapar , sana kaç kez kendini yormamanı söyledim " dedi koluma girdi ve beni masaya oturtu . Başımın tepesine öpücük bıraktı ,

" Kahvaltını yaptıktan sonra doktora gidelim " dedi , Kafamı salladım .

👩‍✈️👩‍✈️👩‍✈️

" Bilmiyorum kıvılcım , bugünlerde kendimi garip hissediyorum " dedim .

" Abim ilgilenmiyormu seninle " dedi .

" Hayır , aksine eskisindende yakın ama şu olaydan sonra kendimi bir türlü toparlayamadım " dedim .

" Zor senin için , neredeyse ölümden döndün kurtulman mucize eseri Derin " dedi kıvılcım .

" Abin olmasa ne yapardım hiç bilmiyorum , en büyük desteğim " dedim . Gülümsedi elimi sıktı

" Noluyor burda dedikodumumu yapıyorsunuz " dedi Aktuğ içeriye girerken , yavaş adımlarla ilerledi ve yanıma oturdu .

Dışarda öyle bir ses yükseldiki , bu yüksek ses başımı ağrıtmıştı . İki elimle kulaklarımı kaldırdım yüksek ses kaldıramıyordum .

" Noluyor lan " diyerek ayağa kalktı Aktuğ ve solandan dışarıya çıktı .

Bende peşinden ilerledim ,

" Lan ben size bu evde , bu kadar yüksek ses olmayacak demedimmi " diye bağırdı .

" Özür dileriz efendim gerçekten yanlışlıkla oldu " dedi genç olanlardan biri .

" Oğlum ben Yengeniz rahatsız oluyor , bu evde ses olmayacak diyorum adam yanlışlıkla oldu diyor duyuyormusun Sezai " dedi Aktuğ .

" Tamam Aktuğ zaten çok rahatsız olmadım , hadi içeriye girelim " dedim .

" Bir saniye sevgilim " dedi .

Sezai 'nin beline elini sokup silahı çıkardı , " Yapma Aktuğ " dedim ama beni dinlemedi .

" Efendim özür dileriz , nolur yapmayın" dedi koruma ağlamaya başlayarak .

" Sakın ol oğlum birşey yapmayacağım , şimdi şöyle hanginiz yanlışlıkla o düğmeye bastı " dedi .

Adam yavaşça parmağını havaya kaldırdı ve karşısındaki gençi gösterdi .

Aktuğ " Sık kafasına yoksa ben senin kafana sıkarım " dedi .

" Efendim nolur yapmayın " dedi genç .

" Yap şunu " dedi Aktuğ .

" Aktuğ lütfen " dedim .

Adam silahını kaldırıp kafasına sıktı gençin . Aktuğ adamın yanına ilerleyip omzunu sıvazladı , " Aferin sözümü dinlemen güzel " dedi . Bana doğru dönüp bana ilerlemeye başladı ama aklına birşey gelmiş gibi geri döndü adama . " Ama ben bu vicdan azabı ile yaşayamam o ölmüşken senin yaşaman büyük haksızlık " dedi ve adamın kafasını silahını kaldırıp sıktı .

Adamdan fışkıran kan yüzüme sıçradı ,

" Ah güzelim bu pislik senide kirletti " dedi Aktuğ eline aldığı mendille yüzümü silmeye çalıştı .

" Kırmızının sana çok yakıştığını söylemişmiydim " dedi .

Bazen gerçekten tambir psikopat gibi davranıyordu bazen ise olduğunun tam tersi bir adama dönüyordu .

👩‍✈️👩‍✈️👩‍✈️

Günüm böyle geçiyordu son derece hiçbirşey yapmadan sıkıcı birşekilde .

Yatakta sadece uzanıyordum şimdi , öğlen olan olaydan sonra hala kendimi toparlaya bilmiş değildim .

Başımda felaket bir ağrı vardı ,

Yataktan doğruldum ve odadan çıktım .

Merdivenlerden inerek mutfağa girdim kendime su doldurdum ve içtim .

Aktuğ hala gelmemişti eve , saate epey geç olmuştu .

Telefonu elime alıp aradım ama defalarca aramama rağmen açmamıştı telefonlarımı . Bahçeye çıktım ve ilerlemeye başladım , biraz dolaşsam baş ağrıma iyi gelebilirdi .

Salıncağa oturdum , yavaşça öne arkaya gelmeye başladım tam sallanıyorum diyemezdim sadece öne ve arkaya yavaşça gidip geliyordum .

Gözlerim yıldızların güzelliğine dalmışken arka bahçede bağırma sesleri gelmeye başladı .

Yavaşça ayağa kalkıp oraya ilerlemeye başladım noluyordu .

Etrafta korumalarda yoktu , sesler atları koyduğumuz ahırdan geliyordu .

Tahta çubukların arkasından baktığımda gözlerim gördüğüm manzaraya inanamayarak bakıyordu .

" Bana gelen bir zararın karşılığı nasıl olur biliyormusun Fedai " dedi Aktuğ elinde kerpeten vardı .

Adamın yüzüne eliyle kavradı ,

" Yüzünden bir parçalar vererek " dedi ve adamın yanağından bir et parçası kopardı .

Ellerimle ağzımı kapattım , adam haykırmaya başladı acıyla .

Aktuğ ise zevkle kahkaha attı .

" Şimdi şöyle bana ihanet etmen için kim para verdi sana " dedi .

Adam konuşmuyordu ,

" Konuşmuyormusun sen bilirsin " dedi , eline bu sefer el testeresini aldı .

" Bende ayaklarından başlarım " dedi , ayağım ayağıma takıldı ve önümdeki cam şişe yere düştü . Sesle birlikte parçalanması bir oldu .

" Kim var orda " diyerek Aktuğ bana döndü , beni görünce yüzünden ifade büyük bir şok oluştu . Eve doğru koşmaya başladım ,

" Derin dur " diye arkadan bağırıyordu

durmadım koşmaya devam ettim .

Kolumu kavradı arkadan ve göğsüne çekti bedenimi sıkıca sarıldı .

" Kaçma benden , ben sana zarar vermem " dedi . Saçlarımı koklarken .

" Başkalarına veriyorsun Aktuğ , korkutuyorsun beni " dedim ağlayarak .

Elleriyle yüzümü kavradı ,

" Tamam başkalarınada vermem , sen yeterki korkma benden . Kaçma uzaklaşma benden " dedi alnımı öptü .

Delirmiş gibiydi , göz bebekleri küçülmüş korkarak bana bakıyordu .

Yüzümdeki ellerini çekip beline sarıldım .

👩‍✈️👩‍✈️👩‍✈️

" İyimisin şimdi " dedi , kafamı salladım göğsüne yatırmıştı beni .

Ellerini gözlerimin önünde defalarca yıkamıştı , kan akmıştı ama hala kokuyordu . Ellerinde başkalarının kanının kokusu vardı .

" Böyle bir manzaraya şahit olmanı istemezdim , özür dilerim " dedi .

" Sorun yok " dedim .

" Yarın davet var , senin için bir kaç elbise baktım beğendiğin birini seçip giyebilirsin " dedi .

" Ben gelmesem " dedim kafamı ona doğru çevirdim .

" Üzgünüm bebeğim , o gürültüye bende seni sokmak istemem ama gitmek zorundasın " dedi . Kafamı salladım .

" Hadi kapat gözlerini bugün çok yoruldun " dedi .

Gözlerimi yavaşça kapattım .

" Orası çok karanlık Gitme " yine aynı kadın sesiydi .

Etrafıma baktım , karanlık bir ormandı burası sağıma döndüm bir gölge vardı .

Hızla koşmaya başladım

" Gitme " diye çığlık attı kadın bu sefer ,

Ellerimle kulaklarımı kapattım .

Ama ses durmuyordu gözlerimi gökyüzüne çevirdim ağaçların üzerinden kargalar uçuyordu .

" Git rahat bırak beni " diye bağırdım .

" Buraya gel , ben sana zarar vermem " dedi kadın sesi .

" Sende kimsin " dedim .

Kadının sesi bir anda yok oldu , sert adım sesleri duymaya başladım . Ama etraf bir anda dahada kararmıştı .

Karanlığın içinden sadece tek bir şey gözüküyordu . Bir çift mavi göz .

Hızla yerimden doğruldum . Nefes nefese , yüzüm sırıl sıklam kalmıştı .

" İyimisiniz Efendim " dedi kadın .

" Su verirmisin " dedim , kadın hemen eline bir bardak alıp su doldurdu ve bana uzattı .

Alıp içmeye başladım , bardaktaki su bitince dudaklarımdan çektim bardağı

" Teşekkür ederim " dedim .

Kendime biraz gelince konuşmaya başladım , " Ne yapıyorsunuz " dedim .

Elindeki elbiseyi gösterdi

" Aktuğ bey sizi akşama hazırlamam için beni gönderdi " dedi .

" Saat kaç " dedim .

" On iki Efendim " dedi .

Saat çok geç olmuştu , hızla ayağa kalkıp banyoya ilerledim .

👩‍✈️👩‍✈️👩‍✈️

Üzerime siyah derin yırtmaçlı , bir abiye giymiştim altına siyah sitellettolarımı geçirmiştim .

Saçımı ensemde dağınık bir topuz yaptırmış önünde sadece iki küçük tutam ayırmıştım , makyajım biraz abartmış olabilirdim ama yinede güzel duruyordu .



" Güzelim hadi çıkalım " dedi Aktuğ , içeriye girdi . Beni böyle görünce ilk süzdü " Bu elbisenin bu kadar yakışacağını düşünmemiştim " dedi .

Gülümsedim , " Galiba oradaki bütün erkekleri öldürmem gerekiyor " dedi .

" Aktuğ " dedim azarlar bir ses tonuyla .

" Sadece şaka yaptım " diyerek ellerini havaya kaldırdı .

Davet salonuna gelmemiz çok kısa sürmüştü , hemen varmıştık .

Aktuğ elimden tutarak beni içeriye soktu , içeriye girer girmez yükselen şarkı sesi ile başıma inanılmaz bir ağrı girmişti bile .

" Az dayan sevgilim hemen kalkacağız geri " dedi Aktuğ .

" Ah merhaba Aktuğ " diyerek yanımıza biri geldi . Onlar sohbete dalarken ben etrafa bakmaya başladım .

Nedense garip bir şekilde , içimde tuhaf bir his vardı .

" Aktuğ ben bir lavaboya gideceğim " dedim . Ama sohbete öyle bir dalmıştıki beni duyduğundan bile şüpheliydim hızla yanından ayrılıp lavaboya ilerlemeye başladım ama etrafta dolaşan gözlerim bir yerde durdu .

Adam bana çok garip bakıyordu , sanki yıllardır birini arıyormuşta bulmuş gibi . Öyle baktığı için acaba tanıyormuyum diye bende ona dik dik bakmaya başladım ama hiç tanıdık gelmiyordu .

Sadece gözleri , okyanusu anımsatan gözleri çok tanıdık geliyordu . Bu gözler halisilasyonda gördüğüm mavi gözlerin aynısıydı .

Selam .....

Yıldırım timi yeni bolumle sizlerle , oy vermeyi ve yorum yazmayı unutmayın . Kafa karıştırmaya devam kankisler .