Yeni Üyelik
30.
Bölüm

DOSTLUK

@gul_turbas

TEKAMÜL SENESİ

 

Yaz bitmiş, okullar açılmıştı, benimde tekamül başlamıştı. Ben tekamüle giderken İlayda ile bir sorun yaşadım ve küstük. Ben kendimi günlerce çok kötü hissetim. Davamda o kadar haklı olmama rağmen ilayda’ yı çok sevdiğim için, en son gidip konuştum ve sorunlarımızı hallettik. Sorunları size anlatamıyorum çünkü diğer kitabımın konusu bu olacak. Tekamül zamanı durumumuz iyiye gidiyordu. Benim de dişlerim kötü olduğu için tel takılacaktı, ön dişime dolgu yapıldı ve sonrasında tel takıldı, özgüvenim gelmişti, kendime güvenim artmıştı, kendimi çok güzel hissediyordum. O dönem annem sürekli benimle küsüyor, konuşmuyordu, sebebi de olmuyordu, keyfi gelince bana küsüyordu bende barışmak için yalvarıyordum, kaç ay beni yalvarttıktan sonra barışıyorduk, hatta bir keresinde benimle küsüp, herkesin içinde benide suçu yokken ablamıda evlatlıktan reddetti. Olay trajikomik, dişçiye giderken minibüste annemin yanında oturmamışım, onun yanında oturmak istemişim çünkü annemden utanıyormuşum. Asla böyle bir şey yok, annem utanacağım en son insan bile olamaz, annem benim gurur kaynağım, kendi başına onca olaylara aslanlar gibi göğüs gerdi, zorluklarla büyüttü, hep bunun bilincinde olan bir çocuktum. Kendi kafasında kurmuş inanmış ve öyle bir şey yok desemde aylarca benimle konuşmayıp, barışmak için yine beni yalvartmıştı. O hafta şansıma abimin telefonu bozuldu ve benim telefonumu aldı. Bir kaç ay kullandı ve ben hafta sonları telefonsuz kaldım, teyzemin kızının telefonunu aldım. Ve ona karşı çok mahcup hissediyordum, abime ne zaman kendine telefon alıp telefonumu vereceksin dediğimde “ kes sesini” diye beni tersliyordu. Kurstan çıkıp her geldiğimde annem benimle konuşmuyordu, ve nedeni olmuyordu. Bir gün annemle dişçiye gittik aramız gayet iyiydi geldik ve annem benimle konuşmuyordu “ ne oldu diyordum” cevap vermiyordu. Anne ne oldu diye sesimi yükselttim ve bana “ sen ne kötü bir evlatsın, seni doğuracağıma taş doğursaydım diyordu. Ve çok acı ki, bunu bütün kuzenlerimin yanında yapıyordu, “anne yapma, herkesin içinde beni rencide etme, evimize gittiğimizde gerekirse beni döv ama herkesin yanında yapma dediğimde” onlar benim ailem, kes sesini diyordu. Bu Annemin bizi ailesi olarak görmüyor demesi oluyordu. Kimse çocuğuna bizim yanımızda kızmıyordu, bunu bir tek annem yapıyordu. Sürekli bize bağırıp, bizi evlatlıktan reddediyordu. Ne kadar uyarsam da dinlemiyordu.

İlayda ile barışmıştık, arkadaş olarak bana çok iyi giriyordu. Annemle küsmeden önce İlayda ile arada dışarı çıkabiliyorduk hatta ilk kez İlayda ile dışarı çıkmıştık saat on ikide eve dönmüştüm ve annem hiç bir şey dememişti. İlayda benim için gerçekten inanılmaz bir değere sahipti.Annem bana küstükten sonra dedi ki; bir daha benden izin almak için gelme, izinlilerin abine ait. Ben ne zamana abime gitsem, nereye gideceğim umrunda olmadan gidemezsin diye bağırıyordu. Annemin benimle konuşmadığı bir günün ardından gece yatağıma uzanmış neden böyle olduğunu sorgularken İlayda beni aradı hüngür hüngür ağlıyordu, ne olduğunu sordum, çocukluk arkadaşı vardı onun vefat ettiğini öğrenmiş. Öyle ağlıyordu ki, içim yandı annem izin verse çıkıp o an yanına gidecektim. Telefonda sakinleştirdim ve uyuması için telefonu kapattım. Sabah uyanır uyanmaz kahvaltı bile yapmadan abimin yanına gittim ve durumu izah ettim, İlayda’ nın yanına gitmek için izin aldım, ölüm söz konusu olduğu için izin verdi ama vermeseydi bile gidecektim İlayda’ yı o halde bırakmazdım. Hemen hazırlanıp, çıktım hilal de vardı, kafasını dağıtmak için dışarı çıkarttık, sarıldık elimizden geldiğine destek olduk. Vakit geç olunca İlayda’ yı eve bırakıp bende eve geçtim.

 

Loading...
0%