Yeni kurgum umarım beğinirsiniz.

Uçak hava limanına iniş yaptığı sırada korkudan tiz bir çığlık atmıştım. Koskoca savcı uçaktan korkuyor şaka gibi Serhat elimi sıkaca tuttu hafif bir tebbessüm ile yüzüne baktım. "Korkma sevgilim yanındayım" elimi bırakmasına izin vermiyordum tırnaklarımı avuç içlerine batırdığımda kalın sesiyle inledi."Yavaş avucumu yaracaksın" ani çıkışı ile irkilmiştim ama bozuntuya vermedim. Uçaktan indikten sonra etrafa baktım.

Cumhuriyet savcısı Asel Karahan İstanbul'dan Hakkari'ye atanmış kişiyim. Serhat ile gelen özel arabaya bindik direk Başsavcı'nın yanına gittik içeriye girdiğimizde odasını öğrenip ikinci asma kata çıktım kapıyı tıklatıp içeri girdim. "Oo! Savcım hoş gelmişsiniz." dedi Yaz. En yakın arkadaşım tek dostum gülümseyerek yanına gidip ona sıkıca sarıldım.

"Seni çok özledim"dedim gülümseyerek. Yaz kendi koltuğuna geçer iken bende karşısında ki koltuğa oturdum. "Serhat nerede?" dedi. Nişanıma katılamamıştı rizeye gelememişti o yüzden Serhatı kanlı canlı görmek için can atıyordu evet Serhat ile iki ay önce nişanlandık. Doktor Serhat Koç benim aşık olduğum adam. " Bir işi çıktı gitmek zorunda kaldı. Akşama bir kaç arkadaşını eve davet edicek seninde gelmeni istiyorum " dedim gülümseyerek.

"Tabi en yakın arkadaşımı tek bırakmam. Konuya gelirsek bir kaç gün iznin var Asel hem adliyede hemde karargahta olacaksın en çok karargah ile ilgileneceksin o yüzden karargaha en yakın ev benim evim seni asla bırakmam bende kalıcaksın. " dedi beni tembihleyerek. Asla ısrar edemezdim buraya onun ısrarıyla geldim benden biraz çekeceği var.

Başımı onaylarcasına salladım bir kaç saat güzelce sohpet etmekle geçmişti. Birlikte bana ayrılan odaya gittik Yaz'ın tam yanında ki odayı ayırtmıştı odam oldukça büyük ve ferahtı akşam üzeri olmak üzereydi Yaz ile adliyeden çıkıp eve geçtik üzerimizi değiştirip Serhat'ın evine geçecektik.

"Nasıl oldumuş mu?" dedi Yaz. Gülümseyerek karşımda ki güzelliğe baktım. Bana göre çok daha güzeldi kumral uzun saçları, koyu kahve gözleri, esmer teni, kısa boyu ile güzelliğine güzellik katıyordu. Ben tam tersiydim aynadan kendime baktım giydiğim uzun kırmızı sade elbisenin içinde nasıl birisi olduğuma baktım. Uzun siyah hafif dalgalı saçlara sahiptim, ela gözlerim , beyaz tenim, uzun kipriklerim , doldugun kırmızı tonda olan dudaklarım vardı. Yaz'a göre ben daha uzundum kendimi beğeniyormuyum? o soruyu hiç cevaplamamayı seçiyordum.

"Çok güzel olmuşsun balım. Ama biraz daha kalırsak Serhat canımızı okuyacak" dedim montumu giyerken Hakkari oldukça soğuktu kış ayını hiç sevmiyordum.

Serhat'ın evi karargah'a yarım saatlik bir yol kadar uzaktı arabadan hızlıca inip hızlı adımlar ile kapıya doğru ilerledim kapıyı çaldıktan sonra titreyerek kapının açılmasını bekledim. Kapı açıldığında karşımdaki kişi ile dona kalmıştım beni baştan aşağı süzerken onun gözlerini takip ediyordum. Boyu benden oldukça uzundu ona bakmak için başımı iyice yukarı kaldırmak zorunda kalıyordum.

Koyu kumral saçları hafif çıkmış sakalları dolgun dudakları ve yeşil gözleriyle oldukça etkileyici duruyordu vücut yapasını saymıyorum bile kol kasları kafam kadar olduğu giydiği silah kısa kollu polo yaka töşörtten belli ediyordu ve karın kasları .....daha adam beni süzer iken fark etmeden bende onu süzmüştüm.

"Sevgilim" Serhatın sesi ile düşüncelerimden arınıp adamın arkasındaki nişanlıma baktım ve gülümsedim adam kapıyı açık bırakıp kenarı çekildi Yaz ile içeri girdikten sonra Serhat sıkıca sarıldı benden ayrıldıktan sonra Yaz' a ve adama baktı.

"Kartal bu nişanlım Asel" dedi eliyle beni göstererek. Adam memnun oldum dercesine gülümseyip başını salladı bende aynı şekil ona yanıt verdim."Enişte " dedi Yaz gülümseyerek.Serhat gülümsedi Yaz ile konuşur iken ben montumu çıkardım.

"Arkadaşın çok tatlı birisi Asel" dedi Serhat.

"Öyledir."dedim onaylarcasına.

"Hadi herkes içeride seni tanıştırayım"Serhat bir eli ile belimden tuttu salona girdiğimizde üç kişi daha vardı.

" Arkadaşlar tanıştırayım nişanlım Asel" Herkese gülümseyerek baktım.

" Duygu Kartal'ın sevgilisi, Caner ve Mete timden askerler" dedi Serhat. Hepsi ile tek tek tanıştım Duygu hariç herkes ile iyi anlaşmıştım. Kartal sessizce bizi dinliyordu ona soru sorulduğunda zorunlu olmadığı sürece kısa cevaplar veriyordu. Tek dikkat ettiğim Duygu gözlerini benden hiç ayırmıyordu sanki onun elinden birşey çalmışımda suçluymuşum gibi bakış atıyordu.

" Vay Rizelisin demek" dedi Caner gülümseyerek.

"Evet"

"Bakmayın bu kadar iyi konuştuğuna bir şivesi var inanamazsınız" dedi Yaz gülerek.Yaz'a ölümcül bir bakış attım o bakışımdan sonra susup ellerini bağdaş yaptı.

"Bizde de yüzbaşım öyledir çok iyi türkçeyi konuşur ama bir kürt damarı var inanamazsınız "dedi Caner gülerek.

"Aa! Kartal sen kürtmüsün?" Yaz şaşkın şekilde soruyu sormuştu kürt yerine tam bir türk gibi duruyordu.

"Evet......Mardinliyim" Kartal sakince cevabını yanıtlamıştı kürtlerde gen çok iyidir ama bu kadarını beklemezdim Kartal bambaşka birisiydi bu boy pos endam nereden geldiği belli olmuştu.

" Siz ne zamandır nişanlısınız?"dedi Mert bize bakarak.

" İki ay oldu" Serhat direk cevaplamıştı. Nedense kendimi rahatsız hissediyordum gülümsemek zorunda olduğum için hafif tebbüssüm edip bakışlarımı çekiyordum. Masaya geçtiğimizde herkes sohpet ederek yemeklerini yerken ben sadece yemeğime odaklanmıştım.

" Asel sen niye bizim sohpetimize katılmıyorsun? Ortam hoşuna mı gitmedi yoksa?" Duygu'nun sorusu üzerine son lokmamı alıp ona baktım gözlerimi kısıp yüzünü iyice süzdüm kanım ısınmıyordu neden bilmiyorum.

" Asel yemek yerken sohpet etmeyi pek sevmez yemeğine odaklanır."dedi Yaz.

"Senin gibisini de ilk defa görüyorum."dedi mert alaycı bir tavırla.

"Siz birde tek başına bir şeyler yediğinde domates, salatalık, peynir, reçel vesayre kahvatılıklar ile sohpetini görseniz inanın onu izlerken doymuş kadar olursunuz" Yaz gülerken ayağını çimdikledim sessizce inledi herkes gülmeye başlamıştı Kartal hafif gülümseyerek bana baktı.

"Belki bir gün tanık oluruz" dedi Kartal göz kırptı zorlada olsa ağzımdaki lokmamı yuttum. Herkesten önce masadan kalktım salona geçip oturdum fazla uzun sürmeden salona gelmişlerdi güzelce sohpetin ardından Yaz ile mutfağa gittik. Makinaya bulaşıkları dizdikten sonra Yaz çayları doldurdu tepsiyi eline alıp mutfaktan çıktık . Salona girdiğimizde Serhat yoktu .

"Serhat nereye gitti?"dedim.

"Telefon ile görüşme yapıcakmış odasına çıkmıştır"dedi Hasan.

" Duygu niye hala gelmedi?" Kartal gözleri ile Duygu'yu arar iken ben salondan çıktım. Üst kata çıktım odasının kapısı kapalıydı kapı kulubunu tuttum tam çevirecek iken kadın inleme sesleri duydum. Kalbim hızla atmaya başladı kim di bu? Serhat içeride olamaz ama bu evde bizden başka çift yoktu.

"Serhat"Kadının nazik sestonuyla inlemeli sesi kulağımı deşip gitti o an afalladım. Kapıyı hızla açtım karşımda gördüğüm manzara ile öylece baka kalmıştım. Serhat ve Duygu nişanlım olacak adam arkadaşının sevgilisi ile yatağında öpüşüyordu elinin her santimi kadının vücudunda geziyordu kadının zevk dolu inlemesi ve hareketlerini görmem tanık olmam. Gözümden bir damla yaş süzüldü elim ayağım titriyordu.

"Serhat!" dedim donuk sesimle Serhat dudaklarını kadından ayırıp kafasına bana doğru çevirdi beni ikisi görünce acele bir şekilde ayağa kalktılar.

"Asel" Serhat korkmuş halde bana bakıyordu.

"Siz.... burada" Konuşmakta zorlanıyordum. Derin nefes aldım devam ettim."Siz ne yapıyorsunuz? " Serhat öne doğru bir adım attı yutkundu.

" Sevgilim dinle beni" bir adım daha attı işaret parmağımı ona uzattım.

"Yaklaşma sakın bana sevgilim deme" dedim bağırarak.

"Bağırma sana anlatacağım ama şimdi değil misafirler var."

" Bunu arkadaşının sevgilisi ile öpüşmeden önce düşünseydin. Sen ne alçak bir adam çıktın benim sevdiğim adam bu değil benden başka bir kadına yan gözle bile bakmazdı Serhat biz evlenicektik" dedim ağlayarak o bağırışım ile Herkes odaya geldi gördükleri manzara karşısında dona kalmışlardı. Kartal benim önüme geçip ikiliye baktı onun canı da yanmış mıydı? bir süre sessizlik olmuştu ve o sessizliği bozan Serhatın yüzüne fırlatıp yere düşen yüzüğümdü.

" Sakın karşıma çıkayım deme yoksa ......" daha fazla konuşamıyordum ağlayarak odadan hızla çıktım. montumu alıp evden çıktım elimin tersiyle gözyaşlarımı sildim. Yaz arkamdan koşarak geldi ardından Kartal, Hasan ve Mert çıktı Kartal sinirli adımlarıyla yürür iken Duygu sahte göz yaşlarıyla Kartal'ın arkasından koşuyordu.

"Kartal beni dinle ne olursun" Duygu Kartal'ın elini tuttup kendine çevirdi Kartal hışımla kolunu geri çekti sinirli olduğu dişlerini sıktığında belirgenleşen çene kaslarından belli oluyordu.

" Ne Duygu neyi dinliyeyim? en yakın arkadışım ile fingirdeşmeni mi? yoksa aşk yaşamanı mı? hangisini? onun nişanlısı vardı nişanlısı seninde sevgilin vardı. Bana açıklama yapma bitti kalbini kırmak istemiyorum sabrımı zorlama" sesi heryeri inletirken sulu gözlerimle onları seyrediyordum Serhat kapının ardından boş boş bize bakıyordu Yaz bana sarılınca tekrar ağlamaya başladım arabaya bindikten sonra eve gittik.

Ağlamaktan yürüyemiyordum eve girdiğim anda kendimi dizlerimin üzerinde buldum hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Yaptıkları gözlerimin önünden gitmiyordu canım yanıyordu içim acıyordu sanki derin bir çukurun içinde eriyip gidiyordum. Yaz eğilip bana sarıldı saçlarımı okşadı onun yardımıyla montumu çıkardım beni yavaşça ayağa kaldırıp pijama takımımı giydirdi ve sadece ben ağlıyordum susturamıyordum kendimi.

"Ağlama Asel'im sen güçlü bir kadınsın. O seni kaybetti gerçek yüzünü öğrenmiş olduk."

" Nasıl ağlamıyım Yaz gözlerimin önünde zevkle öpüşüyorlardı eli o kadının her santiminde gezer iken ben sessizce izledim. Arkadaşının sevgilisi ile bunu yaptı içim açıyor Yaz ben o yüzüğü büyük hayaller ile taktım bu olmamalıydı"

"Ağlama kuzum geçicek ikiside allahından bulsun en azından öyle şerefsiz ile evlenmek zorunda kalmadın. Kendini toparla bir kaç gün zaten izinlisin bir hafta daha sana izin yazarım dinlen toparlan Sen Savcı Asel Karahan'sın bu gece ağla dök içini sonrada toparlan" Ben çok küçük iken ailem beni bırakıp gitmiş teyzem bildiğim anne yarım olan yan komşumuz beni büyüttü bu yaşa getirdi Serhat beni ondan istedi yüzüğümüzü o taktı ailem beni terk etti şimde ise sevdeğim adam beni aldattığını gözlerim ile gördüm.

Evli olan kadınlar bu duruma nasıl göz yuma biliyor? aşırı kötü bir his kendine ait olan bir malı başkası alıp kullanıp bitirmesi gibi birşey . Elinden alınan eşyan artık senin olmaz senin gibi kokmaz başkası ona siner onun olur o sahiplenir. Serhat tek gecede elimden gitmişti ve bu canımı çok yakmıştı onu sevsem bile asla hayatımda artık bir yeri olmiyacak bunun için kendi üzerime yemin içtim.