Yeni Üyelik
1.
Bölüm

Kırık Camlar|Bölüm Bir - Giriş

@gulkokanhikayeler

Çaresizdi, en özelliği ise yalnız... Kalbi buruktu. Cezaevine yakın olan sahilin kenarında boş bir bankta oturuyordu öylece üzerin de giymiş olduğu siyah kıyafetleriyle. Soğuktu, hem de çok soğuk. Üşüyordu Azra. Kulaklarından hiç gitmiyordu çınlamaları. Bir boşluğa bakar gibi bakıyordu gözleriyle masmavi renge bürünen denize. En ihtiyacı olduğu dönem de sevdiği adamın yanında olmasını isterken ellerinin arasından kaybetmişti. Önce annesi, sonra babası, daha sonra erkek kardeşi merti ve şimdi ise sevdiği adam.. Bu dünya da yapa yalnız kalmıştı. Kadere mahkumdu Azra. Kaç saat geçmişti bankın üzerinden otururken bilmiyordu. Ama gidecek başka bir yeri de yoktu. Beyni donmuştu. Ayağa kalktı, ağır adımlarla yan tarafına dönüp önüne çevirmişti bakışlarını. Parmakları arasın da tuttuğu siyah poşetin içine sığdığı kıyafetleriyle beraber öylece insanların arasına karışarak ilermeye devam etmişti.

 

Sonra durdu, öyle bir yürümüştü ki kendini terminalin önün de bulmuştu. Bakışlarını yan tarafına çevirip baktı. Herkes ellerinde bavullarıyla ve el çamlatalarıyla beraber girip çıktıklarını görüyordu. Kalbi bir kere daha acıdı. Tek bir gözünden damla yaş akmıştı. Hakan'la burada tanışmıştı çünkü. Ama başka bir otogarda.

 

" İnsan en azından bir özür diler. " Dedi ve ekledi . " Anlaşılan aileniz size bir bayana karşı nasıl terbiyeli olduğunuzu öğretmemiş. "

 

" Sizinle tartışmayı çok isterdim hanımefendi ama üzgünüm. Bir arkadaşımı alacağım izniniz olursa eğer. " Sesler beynin de yankılanmıştı karşısında ki terminali iyice izlerken. Adımlarını tekrar yeniden ağırlaştırarak ilerledi ve terminale girdi. Kalabalık insanların arasına karışmıştı. Boş bir yer bularak oturdu sonra. Siyah poşeti ayakların dibine koyup içini açarak karıştırdı. İçinden, kendisine ait olan telefonunu gördüğün de aldı. Ekranı açık bir şekil de duruyordu. Karşısına çıkan resimle ise Hakan'la beraber çekildiği duvar kağıdı fotoğrafı vardı.

 

Hayatı bitmişti Azranın. Bütün ailesini kaybetmişti. Öyle yalnız ve çaresiz kalmıştı ki , bundan sonra nasıl davranacağını zira kendisi bile bilmiyordu. O sırada telefonu çaldı yüksek bir sesle. Sıçrayıp irkilerek baktı ekrana. ' Zümrüt Sultan. ' yazısını görünce ne yapacağını şaşırmıştı. Çıkacağından, Hakan ile beraber o eve döneceklerinden haberi vardı çünkü. Yutkundu, açıp açmamak arasın da kaldı. Açmak istemişti önceden, ama sonra açmamaya karar vererek telefonunu yan tarafına koydu. Ne yapacağını bilmiyordu , ellerini kucağına düşürüp parmaklarıyla oynamaya başladı.

 

Derin bir nefes verip önüne düşen saç tutamını kulağının arkasına sıkıştırdı. Uzun uzun çalıyordu telefon. Herkesi rahatsız edecek şekil de çalmaya da devam ediyordu. Gözlerini kapatıp açarken omuzuna dokunulan bir el ile irkilip geri çekildi yan tarafına dönecek şekil de. Ayağa kalktı sonra.

 

" Sakin ol sana bir şey yapmayacağım. " Deyişiyle Azra öylece baktı karşısın da sarı saçlı, mavi gözlü olan genç bir kıza. Hem tedirgin hem de ürkek bakıyordu. Çünkü bu şehre bir o kadar da yabancıydı.

 

Azra " Kimsin sen?. Tanımıyorum seni ben? . " Diye sordu gergin bir ses tonuyla ürkekçe.

 

" Telefonun susmadan çalıyordu. Ben de seni uyarmak istemiştim. " Dedi ve eklerken, Azra bakışlarını arkaya çevirdi . Ekran da ' Hakan . ' yazısını görünce önüne döndü sonra kızın gözlerine bakarak. " Ailen merak etmiştir seni. Aç istersen. "

 

Aile kavramı neydi bilmiyordu Azra . Her şeyi o kadar hızlı bir şekil de unutmuştu ki, hiçbir şey hatırlamak istemiyordu. " O telefon benim değil. Birisi unuttu herhalde. "

 

" Emin misin?. " Sorusuna başıyla onayladı Azra.

 

" Eminim. "

 

" Gel istersen başka yere geçelim. " Diye verdiği teklifle önce bir durdu. Düşündü sonra ve başıyla onaylayıp başka yöne geçtiklerin de, camda ki yansıma dikkatini çekmişti. Azra camın yansımasından gördüğü kişiyle ne yapacağını bilememişti. Bir sağına, bir de soluna baktığın da bir duvar görerek oraya doğru ilerledi. ' ne oluyor!. ' diye seslenen kızı arkasında geride bırakmış duvara yaslanmıştı. Sırtını duvara verip elini de kalbinin üzerine yerleştirdiğin de susmayı deniyordu. Çünkü terminale giren kişi Hakan ve Candı. Boğazını düğümleyen yumrudan zar zor yutkundu ve başını az hafif dışarıya çıkararak sırtı dönük terminalin ortasın da kendisini arayan Hakan'a şahit olmuştu. Telefonu yeniden çalmaya başladığın da kendini tekrar sakladı.

 

Görsün istemiyordu. Önce boşanalım diyen ve kendisini cezaevinin önün de öylece bırakan adamın buraya gelmesiyle aramasından sonra karşılaşmak istemiyordu.

 

" İyi misin? . " Yanında hemen biten o kızı görünce ne yapacağını bilememişti . Öylece durarak bakıyordu kıza. " İstersen şurada güvenlik polisi var. O sana yardımcı olur ne dersin?. "

 

Başını iki yana salladı. " Hayır, hayır polis olmaz. " Demişti. " Benim buradan gitmem gerek. " Kendi kendine söylendiğin de, az hafif yeniden başını çıkardı Azra. Hala kendisini deli gibi arayan adama bakıyordu. Terminalin çıkışın da elin de tuttuğu siyah poşetle öylece duruyordu. Can ise telefonla konuşuyordu.

 

" İstersen benimle gel. " Deyişiyle durdu Azra. Kaşları çatık bir şekil de kıza döndü ve anlamaz ifadeyle baktı.

 

" Nasıl?. " Diye bilmişti sadece.

 

" Benimle gel Trabzon'a. " Dedi ve ekledi. " Hem o kişi de seni kolayca bulamaz. "

 

" Benim üzerimde hiçbir şey yok ki. " Demişti çaresiz ve sesi yorgun bir şekil de.

 

" Olsun, ben yardım ederim. Benim üzerime keseriz biletini. Yeter ki kabul et. " Deyişiyle Azra önüne dönüp tekrar terminal çıkışına baktı. Uzun uzun Hakan'a baktı öylece Azra. ' ben boşanmak istiyorum Azra. Olmuyor, yapamıyorum üzgünüm. ' diye sesi kulakların da yankılandığın da daha adını bilmediği kıza döndü. Başıyla onayladı.

 

" Gidelim. " Demişti tüm ciddi kararlılığı ile beraber. Kızın uzattığı ele baktı önce. Sonra hiç tereddüt etmeden kızın eline parmaklarını doladığın da saklandığı yerden başka noktaya geçmiş kalabalık insanların arasında kaybolmuştu.

 

 

Azra Yılmaz { Aydın }

 

 

 

Hakan Aydın

 

💫

 

 

' Merhabalar '

Acısıyla, tatlısıyla geçireceğimiz dökülecek dökülmeyecek olan göz yaşlarımızla bu kurgu da yansıtacak olduğumuz duygular olacak. Azra ile Hakan çiftimi başka koşulda yazmaya karar verdim.

Bu kurgu biraz önceden yayınlanmış ve final olup bitmiş elimi bırakma dizisinden uyarlanacak şekil de yazılacaktır. Diğer uyarlamalar da kendimce olacaktır. ( Şimdiden anlayışınız için teşekkür ederim ☺ )

Yarın değil, ondan sonra ki gün istanbul yolcusuyum... Üç haftalık bir tatilim var. Çok aktif olmaya bilirim.

Görüşmek üzere...

Loading...
0%