@guzelkadinlar.01
|
KARŞILAŞMA Acı bir inleme döküldü kadının dudaklarının arasından ama bu fiziksel bir acı değildi . Karşısında işkence gören adam Lina ' nın birçok şeyiydi ; bebekliğiydi , çocukluğuydu , gençliğiydi , birçok deliliği birlikte yaptığı , en büyük sırlarını paylaştığı , en güzel mutluluklarını yaşadığı ve en acı anlarında göğsüne sığındığıydı . Bedenindeki kesikler değil ama karşısında ki adamın her bir iniltisi öldürüyordu Lina ' yı , görmek istemediği bu görüntüyü saçlarından tutarak kafasını kaldırmış zorla izletiyorlardı . Kaya işkenceleriyle ün salmış bir deliydi onun eline düşen kimse bu zamana kadar kurtulamamıştı . Belki Lina ve Barlas ' ta ölecekti ve ölüme bile birlikte gideceklerdi . Saatlerce işkence görmelerine rağmen ne Lina ' nın , ne de Barlas ' ın tek bir kelime bile söylememiş olması Kaya ' nın sinirlerini bozuyordu . Kaya elindeki demir sopayı yere atarak Barlas ' tan uzaklaştı her bir adımını Lina baygın gözlerle izliyordu . Lina sıranın tekrar kendine geldiğinin farkındaydı ama bu işkencelere daha ne kadar dayanabilirdi işte bunu o da bilmiyordu , Barlas ' ın öksürükleri şiddetleniyor ve her öksürdüğünde ağzından kan geliyordu . Kaya eline aldığı iki bıçakla Lina ' ya doğru adımlıyordu yüzündeki gülümseme her adımında derinleşiyordu . Aklında ne tür bir vahşetin olduğunu Lina bile anlamıyordu çünkü Kaya alışıldıkların dışında , bir kere yaptığı bir işkenceyi ikinci kez yapmaz ve sadece fiziksel değil psikolojik şiddet uygular ve bundan inanılmaz dercede zevk alırdı . Kaya ' yı durduran şey en sadık adamlarından olan müptaz ' ın söylediği iki isim olmuştu . " Abi kraliçe ve avcı yerimizi buldular " " Bir taşla iki kuş desene " bu sözlerin üzerine Lina bunun zaten olacağını bildiklerini anladı . Kaya sevinirken Müptaz yine araya girdi . " Abi yanında hayalet ve ekibi de var hemen çıkmalıyız " " Kahretsin bunlar nereden tanıyor birbirlerini " Lina ' nın son duyduğu sözler bunlar oldu sonrası tamamen karanlık . Bedeninin üç farklı yerine saplı bıçaklar ve kırılan birçok kemiğin çıkardığı sesler duyuluyordu hareket bile edemez hale gelmişti . Kaya ve adamları ikiliyi orada bırakarak gizli kapıdan çıkıp gitmişlerdi avcı ve kraliçe en önde içeri girerken arkalarından hayalet girmişti ekibin diğer üyeleri çevreyi kontrol ediyordu . Depoya giren herkes nefesini tutmuş içeriyi kontrol ederken karşı karşıya bileklerinden tavana asılmış ve her yerinden kanlar akan ikiliyi görmeleriyle hayaletin dışarıdaki adamlarından tıpçıya bağırması bir oldu . " Tıpçı hemen buraya gel " Sesi duyan tıpçı yanında robot ile içeriye girdi gördüğü vahşet ile ne diyeceğini bilemedi . Kimse dokunamıyordu Barlas ve Lina ' ya herhangi bir kalıcı hasar vermekten korkuyorlardı tıpçı bile nasıl dokunması gerektiğini bilmiyor sanki daha yeni başlamış bir acemi gibi bakıyordu . " Acele et . " Kraliçenin yüksek sesini duyunca transtan çıkmış gibi kendine geldi ve önce Lina ' nın yanına gitti " iki kişi lazım indirmemiz için kızı " tıpçının sözleri üzerine kraliçe ve hayalet Lina ' ya doğru ilerlediler ve tıpçının söylediği gibi tuttular tıpçı yavaş bir şekilde bileklerinde ki ipleri kesti ve yere indirmelerin de yardım etti . Hayalet dikkatli bir şekilde Lina ' yı kucağına aldı ve depodan çıkmak üzere hareketlendi . " Kızı götürüyorum , dışarı temiz mi ? " Hayaletin sözlerinin üstüne dışarıda kalan kişilerden aynı sözleri duydu ve hiç zaman kaybetmeden hızlı ama bir o kadarda dikkatli hareketlerle dışarı çıktı hırsız hızla arabalardan birinin kapısını açarak hayaletin geçmesini sağladı Lina ' yı kucağından indirmeden arabanın arka koltuğuna oturdu ve Lina ' nın kafasının göğsüne düşmesine izin verdi o sırada Lina ' nın fısıltısını duydu, ilk başta anlamadı kızı duyabilmek için kafasını eğerek yakın bir mesafede durdu. " Baba " bu sözlere anlam veremedi gerçi düşünmekle zamanda kaybedemezdi . " Hırsız daha hızlı sür şu arabayı " Lina ' nın nabzı yavaşlıyor ve titremeleri artıyordu o sırada bir telefon çaldı arayan avcıydı . Hayalet hiç vakit kaybetmeden telefonu açtı ve avcının konuşmasını bekledi . " Kızı malikaneye götürün biz de oraya geçiyoruz " kucağında ki kız son nefeslerini vermek üzereyken hayalet buna izin vermezdi " hayır durumu çok ağır , nabzı düşüyor bu çok riskli " avcı sanki hayaleti duymuyor gibi sözlerine devam ediyordu " sana söyleneni yap gerisine karışma ." Hayalet derin bir nefes aldı onun işi öldürmekti yaşatmak değil o yüzden bu kızı da yaşatmaya çalışmamalıydı emir geldiyse yapmak zorundaydı hiçbir şey söylemeden telefonu kapattı . Hırsıza malikaneye gitmesini söyledi ve önce yüzünün her yeri kanla kaplı kıza baktı sonra kızın saçlarına bir an " acaba gözleri nasıl ? , bakışları nasıl ? " diye düşündü ama sonra parmağındaki nişan yüzüğüne gözleri ilişti kafasını iki yana sallayarak bu düşünceden vazgeçti . Kısa bir zaman sonra malikaneye geldiler hırsız kapıyı açarak hayalete yol verdi hızlı adımlarla Lina ' yı malikaneye getirdiler arkalarından ise diğerleri Barlas ' ı getirdiler .
|
0% |