12. Bölüm

hıçkıra hıçkıra ağlarken birisi gelip beni kucağına aldı ve salona götürüp koltuğa yatırdı ama kim olduğunu göremiyorum çünkü GÖZLERİM BULANIK

ağladığın için olabilir mi acaba

bilmem olabilir

salak sen nasıl asker oldun

her şeyi söyle ama mesleğime laf etme okeyy

okey değil tamam

tamam

biraz daha ağlayıp kendime geldikten sonra gözlerimi açtım ve karşımda bana su uzatan bir gökçe hanım gördüm

gökçe hanımın uzattığı suyu içip yattığım yerden doğruldum neredeyse herkes dolu gözlerle bana bakıyordu ' ne bakıyorsunuz ayı mı oynuyor' demek istesem de bu isteğimi bastırıp telefonumu bulmak için etrafa bakındım

telefonumu ararken sarp bana telefonumu uzattı, telefonumu hemen alıp aklıma ilk gelen numarayı yani albayın numarasını aradım ve 2. çalışta açıldı albay durgun bir sesle "beni aradığına göre olanları duydun demek

ki afra" dedi ve bende düz tutmaya çalıştığım sesimle " komutanım görevin ve olayın detaylarını alabilir miyim?" diye sordum "görev gizliliği hakkında bilgileri verebilmem için üstlere sormam gerek, olayın detayları için ise istediğin zaman karargaha gelip bilgileri raporlardan alabilirsin." dedi ve tam kapatacakken "komutanım son olarak cenaze ne zaman olacak?" diye sordum ve yarın öğleden sonra olacağını öğrendim

daha sonra telefonu kapattım ( komutan suratıma kapattı )

________________________________________________________________________________

biraz zaman geçmişti saat şuan 12 civarıydı ve biz bahçede oturuyorduk herkes konuşmalara katılırken ben köşede oturmuş timimi düşünüyordum

beraber gittiğimiz görevler, yemekler, birlikte geçirdiğimiz zamanlar ve daha niceleri

ben bunları düşünürken hizmetli abla geldi ve "afra hanım ismi ege olan birisi buraya geldi sizin misafirinizmiş." diyince abi tayfasını ve ahmet beyin gözlerindeki kıskançlığı gördüm ve ablaya dönüp " abla sen onu buraya çağırır mısın, sizin içinde sorun olmazsa?" dedim son cümlemi aile takımına bakarak söylemiştim ahmet bey de kafasıyla onaylayarak gelebilir dedi.

sonra ege bahçe kapısından dışarı çıktı ve beni gördüğü gibi kalktım ve egeye sarıldım hemen sonra ayrılıp suratıma bakınca demek istediklerini anladım ve gözlerimin tekrar dolmaya başladığını hissedince kafamı tekrar egenin omuzuna yasladım ve yüzümü saklamaya çalıştım

bir süre böyle kaldıktan sonra ahmet bey yalandan öksürüp " ege oğlum isterseniz geçin şöyle oturun bizde seninle tanışmış oluruz" dedi ve ege de benden ayrılıp elimi tutarak benim önceden oturduğum yere oturdu ve beni yanına çekti

gökçe hanım hemen bize dönüp hem egeye hem bana bakarak " siz sevgili misiniz?" diye sorunca abi takımından bazı kişileri, adının deniz olduğunu öğrendiğim çocuğu ve ahmet beyi öksürük tuttu

o sırada biz egeyle bakışıp gülmeye başladık, evet baya yakındık ama biz neredeyse bebekliğimizden beri arkadaştık hatta ege benim kardeşimdi bu yüzden gülüyorduk

hemen egeye bırakmadan ben söze başladım " yok gökçe hanım biz egeyle neredeyse bebeklikten beri arkadaşız o yüzden böyleyiz." dedim ve gökçe hanım da anladım dercesine kafa salladı bu sefer ahmet bey soru sordu " eee yaşın kaç peki?"diye sorunca ege de "26" diye cevap verdi, ahmet bey bu sefer " mesleğin ne?" diye sordu ege bana baktı ben de söyle anlamında kafamı salladım ege de " askerim ben" diye cevap verdi ahmet bey bu sefer " hangi rütbedesin?" diye soorunca ege de " yüzbaşıyım" diye cevap verdi

sonra aklıma ahmet beyin albay olduğu geldi ve ahmet bey de tahmin ettiğim şeyi yapıp " iyi iyi ben de albayım" diye karşılık verince ege de ilk ciddimi diye baktı ve ciddi olduğunu anlayıp tekmil verdi

________________________________________________________________________________

hello guyssss yine geldimmmm

bu bölüm bu kadardı

şimdilik byeeee