@habibefurkan
|
Dün gece Ciğerlerine çektiği nefesle yatağından sıçradı Selena. Yine ve yeniden kabus görmüştü. Terden sırılsıklam olmuştu. Kollarını bedenine sarıp dizlerini kendine çekti. Yan dönüp titremesinin geçmesini bekledi. Gözleri baygın ve yorgun bakıyordu. - Aria. Diye kurduna seslendi. Kurdu hergün daha kötü hale geliyordu. Zayıflamıştı. Güçsüzdü. Kendisine göre daha kötü görünüme sahip olmuştu. Eş bağının zayıfladığı her gün kurdu bağı güçlendirmeye çalışmıştı. Doğa kendisine güzellik verirken, kurduna care olamamıştı. Aria inleyerek başını kaldırdı. Selena daha fazla yorulmasına dayanamıyordu. - Git Aria. Acı çekmen beni çok üzüyor. Yalvarırım git. Diye ağlamaya başladı. Dmitriy kapıdan çıktığı an Aria da kendisi de acı çekiyordu. Aria ile defalarca konuşmuştu. Aria da Dmitriy'in tutumundan hoşnut değildi. Yıllar içinde bağın zayıflaması, Dmitriy'in acı ve özlemin azaldığını hissetmesine neden olmuştu. Hayır bağ bir tel saç kadar incelmişti. - Sadece son kez görelim. Aria inleyerek konuştu ve başını ön ayaklarının üzerine bıraktı. Ertesi gün... Saatlerdir Selena ve Aria onun bir bakışını bir sözünü bekledi. Bedeni acıyla kasıldı. Aria yüzünü yaşlarla yıkıyor yerinde hareket edemez hale geliyordu. Selena ona dikkatle baktı. Dmitriy'i inceledi. Sonra konuşmasını yapıp veda etti. Araba hareket ettikçe nefesi kesildi. Aria gidiyordu. Önünde duran varlığı fark etmesi ile frene bastı. Lycan. Karşısında dikilen Dmitriy'in lycanıydı. 'Mitya' diye seslendi Aria yorgun sesle. Selena arbadan inip ayakkabılarını çıkardı. Toprağa bastığında bedeni canlandı. Hüzün toprağa karıştı. - Kral lycan. Diye seslendi. Başını sağa yatırdı. - Mitya yolumdan çekil. Diye istekte bulundu. Ses tonunu samimi tutmuştu Selena. - Onu görmek istiyorum. Sesi derin ve hırıltılı çıkmıştı. Dmitriy Lycanın gözlerinden bakıyordu Selena'ya. Arabanın içindeki hali kötüydü. Ayakkabılarını çıkarışını izlemiş toprağa basan ayaklarını görmüştü. Daha canlı ve güçlü görüntüsüne kavuşmasını izlemişti. Lycan'ı konuştuğunda onu dudurmadı. Selena şiddetle başını salladı. - Olmaz. Dedi. - Göster. Dönüş. Lycan Mitya öfke ile emir verdi. Eşini görmek istiyordu. - Yapamam. Yapamam çünkü o.. o.. dedi Selena ve sustu. Boğazı düğüm düğüm olmuş. Bir yaş gözünden taşıp yanağında yuvarlandı. - Bağ zayıfladı. Acı dinmedi. Sen hissetmedin çünkü acıyı Aria aldı. Zayıf bağ sana acımızı göstermedi. Lycan yerinde sallandı. Dmitriy'e öfke ile hırladı. - Tabiat bana güç verdi ama Aria faydalanamadı. Yerimi ona verirsem dönemem. İkimizde .... Selena kısık sesle konuştu. Kelimeler tıkanmıştı.Dmitriy dizlerinin üzerine çöktü. Yine. Başını ellerinin arasına aldı. Kendine vurmaya başladı. Eşi ölürken o acısının azaldığını sanmıştı. Eşi ölüyordu. Lycan zihnine haykırış dolunca dikleşti. - Giderseniz peki? Diye hırıltılı ama alçak sesle sordu. - Kahretsin. Diye Selena dizlerinin üzerine düştü. - Denedim ama olmadı. Bana hayat veren Doğa Ana ona veremedi. Olmadı..olmadı.. olmadı... Toprağı yumruklarını vurdu. Her 'olmadı' deyişinde bir göçük açtı. Lycan omuzlarından tutup Selena'yı durdurdu. Siyah gözler ile toprak rengi gözler birleşince aralarından bir kıvılcım çaktı. Selena nefes nefese kaldı. Kurdu Aria başını kaldırıp gözlerini açtı. ' Yap' diye seslendi. Selena kurduna yer verdi. Lycan da Dmitriy de hüzünle bakıyordu. Aria inleyerek yerde uzanıyordu. Beyaz tüyleri sönüktü. Kemikleri görünüyordu. Karnı içine göçmüştü. Mitya hızla kollarına aldı. Bağ ağ ördü ve çevrelerini sardı. Mitya zayıf kurdu dizlerine yatırınca Aria yorgunca gülümsedi. - İyi olacaksın bebeğim. Diyen Mitya ile elinin altından geçen enerji Aria'ya ulaştı. 'Mitya... çok.. hari..kasın.. Aria'nın sesiyle ve sözleriyle Mitya dişlerini gösterdi. Farklı bir hırıltı çıkardı. - Sende çok güzelsin kurt eşim. Dedi. Dmitriy gördüğü kurtla geriye düştü. - Mitya ava çık. Yemek getir. Eşimizi besle. Diye seslendi. ' Sus! Hepsi senin suçun! Milyon yıl orada kalacaksın! Pislik bok! Diye öfkeye konuştu Mitya. Aria'nın başını okşarken pençeli ellerinin altından sıcaklık akmasını hissetti. - Bekle beni küçüğüm. Yemek bulup geri döneceğim. Dedi Mitya. Aria sadece gözlerini açıp kapattı. ' Bekliyorum' diye seslendi. Lycan Mitya ava çıkıp tavşanla geri dönmüştü. Eşini besliyor ona destek olmaya çalışıyordu. Aria mutluydu. Eşinin ilgisi ona sevgiyle dokunması kucaklaması hayat veriyordu. Tatlı kelimeler ile kurt ruhunu besliyordu. Ayrıca ona yemek bulması beslemesi güç kazanmasını sağlıyordu. Selena zihninde mutluluk göz yaşı döküyordu. 'Çok mutluyum Aria. Mitya sana sevgi besliyor.' Diyerek sevinçle konuşmuştu. Dmitriy tedirginlikle volta atıyordu. Selena için endişe ediyordu. ' Dur yoksa ayaklarını av diye Aria'ya yediririm.' Lycanı Mitya cidden ona çok öfkeliydi. Floria lycanına dönüşüp ormana girdiğinde, uzaktan her şeyi görmüştü. Yolun ortasında duran araba çok şeyi açıklıyordu. Kral Lycan eşini durdurmuştu. Yıl kış aylarına giriyordu. Şehire inip, taze et alıp, ormana girdi. Mitya ayağa kalkıp dişlerini gösterdi. Arkasında yerde yatan eşi vardı. - Sakin ol Mitya. Size taze et getirdim. Kışa giriyoruz. Biraz da battaniye. Eğer izin verirsen ileriye bir barınak kurmak istiyorum. Sadece Selena ve Aria iyi olsun istiyorum. Mitya durulup bitkin eşine baktı. Kış aylarında zorlu dönem oluyordu. Av ve sıcak yer bulmak zor oluyordu. Başını salladı. Iki gün içinde ahsap bir ev yapılmıştı. Içeriye bolca battaniye atılmış, bir soba konulmuştu. Et dolu dolap yerleştirilmişti. Kapısının önüne yığınla odun bırakılmıştı. Mitya kollarında bitkin eşi ile tek katlı kulübeye girdi. Battaniye yığının içine yatırdı. Günler günleri takip etmişti. Bir hafta olmuştu. Aria o sabah daha dinç uyanmıştı. Mitya'nın karnının üzerinde uzanıyordu. 'Mitya' diye seslendi ve burnu ile karnına dokundu. - küçüğüm. Diye gözlerini açtı Mitya. ' Dönmeliyim. Selena çok bitkin. Aç.' Mitya hemen doğruldu. - Çabuk dönüş. Kahretsin! iyi mi? Diye sordu. Aria geri çekilip yerini Selena'ya bıraktı. Sarı saçları pürüzsüz teni ile battaniyelerin içindeki bedene baktı Mitya. - Su. Diye fısıltıyı duyduğu gibi yerinden kalktı. Kulubenin kapısını açıp dün gece yağan kardan bir avuç aldı. Geri döndüğünde Selena'nın dudaklarına eriyen kar sularını damlattı. Selena güzel bir gülümseme verdi. - Gücümü direnmeye kullandım. Biraz güç kazanayım Aria'yı tekrar göreceksin. Mitya sarı saçlarını okşadı. Üzerini bir battaniye daha örttü. - Dinlen meleğim. Ben biraz et pişireyim sana. Dedi. Selena dolu gözlerle araladı gözlerini. Yüzündeki gülümseme kırıldı. Kalbi ise hızlandı. - Sen çok harika bir Lycansın. Sadece sahip konusunda şanssızsın. Dedi. Pişmiş etle karnını doyuran Lycana baktı. - Mitya o daha kötü. Geri gelmeli. Diye seslendi Selena. - Gebersin pislik! Selena anında irkildi. Bedenini saran battaniyeye gömüldü. - Bu senin için kötü olur Mitya. Diye seslendi. Mitya başını öne eğdi ve burnundan soludu. Yerini Dmitriy'e bırakmadan önce uyardı. - Ona bir pislik gibi davranırsan seni öldürürüm! Omuzları düşen lycanı fark etti Selena. Battaniyelerin içine daha da gömülüp bedenini sardı. Sırtını döndü. Dmitriy'i görmek istemiyordu. Yıllarca ona bakmayan adamla yan yana daha olmak istemiyordu. - Selena. Derin erkeksi sesi ile gözlerinden birer damla yaş düştü. Gözlerini sıkıca kapattı. Sessizlik sürdü ve uykuya daldı. |
0% |