Her şeyi anladı da gönlüm,
Bir kendimi anlatamadım kimselere.
Kayboldum ince düşünceler de,
Bir kendim bulamadım yolumu.
Hani sözün bittiği yer vardır,
Konuşmak istersinde dilin tutulur.
Sonra ince bir elekten geçersin.
Haram olur gözlerine uykular.
Her geceyi yeniden ,
Bir sabahla karşılarsın..
Attığın her adım yalnızlığa çıkar,
Düşer bir odanın kapısın da,
Boynuna doların kolların
Aldığın nefes boğar seni
Duyguların boz bulanık
Bir suya dönüşür
Hayat şizofren bir masaldır artık
Kelimeler ile anlatamadığım her şeyi.
Yalın ayak bir yalnızlığa terk ediyorum.
Yolumun sonu karanlık,
Kırılan bir hayale döndü umutlarım.
Gönlüm de sonsuz bir ızdırabın,
Çengeline takılmış izleri kaldı.
Varlık ikliminde yanarken yüreğim,
Kar yağıyor üzerime.
Ellerim üşüyor,
Soğuk bir elvedaya büründü sözlerim.
Bilirsin suskunluğu en iyi ben bilirim.
Ağlamaz, dilsizdir gözlerim,
Bilirisin üzülmeyi en iyi ben bilirim.
Kirletilmemiş baharları özledim,
Yağmur kokan çocukluk sevinçlerimi.
Aşık olmak kadar zordu büyümek.
Ve birde masumsa düşlerin,
En dirençli çağında yaşlanırsın.
Rüzgarlar geçer ömründen
Alır götürür sorgusuz sualsiz
Gücün yetmez dur demeye
Her bir zerren zamana meydan okur
Ruhundan kopan her bir parça
Dağılır gider mazinin çöllerine