Ey benim, benden bi haber
Uykulara bürünen yârim
Sen yağmur kokan, hasret kokan
Sızlatan, ağlatan, kanayan,
Ve bağrımı yarıp çatlatan,
Yüreğim avuçlarında,
Can çekiştiğim, sürgünümsün.
Sen serâbım,
Uçsuz bucaksız çöller de,
Kaybolmuşluğum, şaşkınlığım,
Dua, dua yakarmışlığımsın..
Sen iki yakamın boğazım da düğümlendiği
Gözyaşlarımsın.
Ömrümde bir vakit,
Seni uzaktan uzağa izlerken,
"Sevdiğim" diyemediğimden beridir.
Öyle hâyâl meyâl değil,
Ayan beyan hatırlayarak gözlerini,
Kahrolduğum gecelerim var.
Kurulutulmuş gül yaprakları gibi,
Savurulurken sokağından,
Rüzgarların yarenlik ettiği,
Sürgünlerim var.
Birde, birde sana gölgen kadar yakın,
Gök yüzü kadar uzaklardan ağlayan,
Söz dinletemediğim yüreğim var.
Seni uykusuz gecelerimin sarhoşluğunda
Sabahlara dek, şiirlerimin mısralarına
Kitaplarımın, terkedilmiş,
Hikayelerine yazıyorum.
Sana, ayyuka çıkan duygularımı
Haykıramadığım için
Böyle bi çare, ve kimsesiz
Şiirlere vuruyorum kendimi.