Selam nasılsınız? Beni sorarsanız kötüyüm. Neden mi? Yaa bu bölümü ikinci yazışım diğerini kaydetmedim de mal gibi.

Neyse normalde dün gelecek olan bölüm bu gün geliyor.

Emin olun daha geç atardım ama #nurfityy'nin bir yorumu sayesinde bölümü atıyorum:))

Evet bölüme geçelim.

Stresten neredeyse kendimi yiyecektim ama bu mümkün olmadığı için tırnaklarımı yemekten başka çarem yoktu.

Zil çalınca Ege ile konuşup derdini öğrenmek için onu kafeye çağıracaktım.

Tahtanın hemen üstümde olan saate baktım zilin çalmasına 5 dakika vardı.

-Hocam lavaboya gidip gelebilir miyim?

-Tenefüste neredeydin? Neyse hemen git gel daha da kimse lavaboya gitmek istemesin.

Hocanın konuşmaları biterken bende sınıftan çıkmıştım.

Lavaboya gelip sınıftan çıkarken cebime koyduğum telefonumu aldım. Açıp Tost içinde erimemiş kaşar yazısına tıkladım

Siz: Konuşmak istiyorsan konferans salonuna gel.

Yazdıktan sonra aynaya bakıp üstün körü saçlarımı düzelttim.

Gloss ve maskara da sürdükten sonra hazırdım.

İçses:Sanki düğünün var alt tarafı çocukla konuşucan

İçsesimin haklılığı karşısında ben bile bişey diyemedim.

Ben lavabodan çıkarken zil de çalmıştı .

Hemen üçerli beşerli merdivenleri çıkıp konferans salonuna geldim.

Biraz sonra Ege'nin de kafası kapıdan göründü.

İçses:Bir çocuk okul formasının içinde nası bu kadar iyi durabilir şu omuzlara, şu kaslara bak hayy maşallah.

Yine haklı olan bir içses.

-Selam

-Selam, Ege hiç uzatmayacağım ne olduğunu ve neden böyle davrandığını açıklayabilecek misin?

-Evet

-O zaman okul çıkışı Sare kafaye gel

-Tamam ee şey peki benimle daha konuşucak mısın?

-Söylediklerinin mantıklı bit tutarı varsa

-Peki

Ege ile birlikte aşağı indik ve sınıflarımızın ayrımına gelince konuşmaya başladım.

-Görüşürüz

-Görüşürüz

Bunu neden dediğim hakkında bir bilgim yoktu ama umurumda da değildi.

******

Kafede oturmuş Ege' yi bekliyordum.

Dersler bittikten sonra direk buraya gelmiştim.

Biraz sonra Ege de gelince karşıma geçip oturdu.

-Direk konuşmaya başlamamı mi istersin?

-Evet

-Peki

Derin bir soluk verip duraksadı ve kendini cesaretlendirmek ister gibi hızlı nefes alıp veriyordu.

-Bak belki inanmazsın ama bunların tek nedeni babam.

Söyledikleri karşısında kaşlarım çatıldı.

-Nasıl yani?

-Yani baştan anlatmak gerekirse.. Elisa ben seni uzun zamandır seviyorum ama babam yüzünden söyleyemedim. Çünkü bir gün sana açılmayı düşündüm ve sana mesaj atıyordum babam mesajımı okudu ve o günden beri bana hem fiziksel hem de psikolojik baskı uyguluyor. Senin beni sevmeyeceğini bana öyle bir aşıladı ki sana gerçekten seni sevdiğimi söyleyemedim. Utandım, çekindim beni sevmessin sandım.

Konuşması bittiğinde sanırım ağzım bir karış açıktı.

Selam tekrar nasıl olmuş bebişlerim?

Umarım beğendiniz. Beğendiyseniz oy verin yaa.

Bir sonraki bölüm görüşmek üzere sizi seviyorum...