Oy sınırı:30

Valla o kadar bölüm attım. Bir oy Allah için. Dkekekdke

*****

Ege üstüme geldikçe ne yapacağımı şaşırıyordum.

-Sen... Benden hoşlanıyor musun?

Ne diyecektim çocuğa anonimden evlenme teklifi etmiştim.

İç sesim biraz cesaretli olmam gerektiğini söylüyordu.

Omuzlarımı dikleştirdim ve onaylarcasına başıma sallarken evet dedim.

Önce biraz şaşırdı sonra alayla gülmeye başladı.

Kaşlarımı çatmış ona bakıyordum.

-Sen benden mi hoşlanıyorsun? Ne yani sana bakarım mı sence?

Kalbim öyle bir kırıldı ki sesi kulaklarımı acıttı.

Yine de cesurca bakmaya devam ettim ve konuştum.

-Benim gibi biri sana bakıyorsa senin bana bakman çok büyük bir ihtimal olur.

-Bak sen bizim salağa birde sevdiği çocuğu azarlıyor.

Artık sinirlenmeye başlıyordum.

-Ege senden hoşlanabilirim ki bu çok normal ama eğer böyle konuşmaya devam edersen seninle öyle bir dalga geçerim ki sana olan sevgimin nefrete ne kadar çabuk dönüştüğünü anlayamazsın.

Elimle kapıyı gösterdim.

-Şimdi gereksiz egon ve sen odamı terk edin.

Ege hiçbir şey demeden gitti.

Yavaş adımlarla kapıya gittim ve kapattım. Yine aynı uyuşuklulukla yere çöktüm ve ağlamaya başladım.

İç sesim ne kadar onun yanında güçlü olduğum için benimle gurur da duysa şuan ağladığım için ne kadar ezik olduğumu söylüyordu.

Yaklaşık bir saat kadar ağladım. En sonunda biraz kendimi toplayıp banyoya gittim.

Aynadan kendime bakınca Egeye daha fazla sinirlendim. Gözlerim şişmiş, altları ise mosmor olmuştu, içleride kızarıktı.

Elimi yüzümü yıkayıp tekrar aynaya baktım. İç sesim tekrar etti. Yüzünde değişen birşey yok ama hiçbir erkek için böyle ağlamaman gerek.

Odama geçip yatağa yattım. Ağlamanın yorgunluğu ile hemen uyudum.

******

-Şerefsiz Ege

Umay'ın söyledikleri ile sırıtıp onu onayladım.

-Ee ne yapacaksın? Ona öyle birşey yapalım ki gebersin.

-Bilmiyorum ama ona bunun bedelini ödeteceğime eminim.

-İşte benim kankam bee.

Umay'ın sözleri ile gülüp ona sarıldım.

*****

Bahçede dolaşırken Ege ve arkadaşlarını görmemle göz devirdim.

Ege yanımıza doğru gelirken bağırdı.

-noldu küçük hanım düne kadar seni seviyorum diyordun şimdi göz devirmeler falan red yedin diye mi bunlar?

Bahçedeki herkes etrafımıza gelirken. Acıtsa da güldüm. Hatta kahkaha attım.

-Ege red yemek benim seninki kadar zoruma gitmedi.

Ege sorgularcasına tek kaşını kaldırdı.

-Geçen sene bizim sınıftaki Senaya açılmıştın çok da güzel bir red yemiştin. Hatırlatmamı ister misin?

Ege sinirli bir şekilde bakarken söylememi istemediği her halinden belli oluyordu ama fırsat bu fırsattı.

-Sana aynen şöyle dedi "ne yani sana bakmamı mı bekliyorsun. Ahh Ege kaslı ve tipin az da olsa güzel diye herkes seni sevmiyo. 3 gramlık beynindeki kötü düşünceler bile seni reddetmek için bir sebep"

Alayla güldüm.

-Burada herkesin içinde bunları söylemem seni sinirlendiriyor dimi. Bak bana sana dün seni sevdiğimi söyledim ama her insan hata yapar benim için bir hatadan farksız olmayacaksın. Ama senin yediğin redi kimse bilmiyor neden? Ahh neden olacak o gereksiz egona zarar gelmesin diye Senayı okuldan attırdın da ondan.

Solunlandım ve tam gözlerinin içine baktım.

-Söyleyen oldu mu bilmiyorum ama tam bir şerefsizsin.

Söylediklerimden sonra tuvalete gittim. Aynaya baktığımda bu sefer gülen kız beni karşıladı. Ege ne yaptığını daha yeni fark ediyordu.

Yeni bir bölüm ve olaylar biraz çözüldü sanki ha.

Ahh Ege ahh kapımızın önünde paspas olacak haberi yok.

Bir sonraki bölüm görüşmek üzere...