@hamish
|
Türkiye Spor Federasyonu Özel Organizasyonu | Çırağan Sarayı | 20.00 Cankut, içeceğini yudumlarken Esra'nın kendisini izlediğini fark etmişti. Gözlerini kadından kaçırarak, derin bir nefes aldı. Esra'nın bakışları Cankut'u adeta hapsediyordu. Kafasını kaldırıp gözlerinin içine bakamıyordu; bu durum, adeta bir şaka gibi geliyordu. İçindeki cesaretini bulmaya çalışarak, yerinden kalktı ve yanındaki değneğini aldı. Yavaşça yürüyerek Cankut'un masasına yaklaştı. "Merhaba," dedi Esra nazik bir ses tonuyla. Cankut, bardağını Esra'nın sesiyle soğuk mermerin üzerine bıraktı. Ses tonu televizyondan duyduğundan çok daha güzeldi. Dudağındaki damlaları hafifçe yalayarak sessizliğini korudu. Bekir, heyecandan dilini yutacak gibi oldu. Hayranı olduğu kadın masasına gelmişti. "Mer..haba," Bekir kekelemişti. Esra, Bekir'in selamını başıyla kabul etti, ancak bir selam bile almadan Cankut'un yanına yöneldi. Cankut, kadının ne düşündüğünü adeta okurcasına konuştu. "Maç öncesinde sizinle görüşmek hoş olmaz, Esra Hanım." Cankut, pot kırdığının farkında değildi; Esra hakemlik kariyerine devam ettiğini sadece bir kişiye söylemişti. Esra'nın yüzünde büyük bir gülümseme belirdi. "Çok şükür yüzümü güldürdün, Can Polat," dedi Esra. Cankut, kadının gözlerine odaklandı, karşısında zafer kazanmış gibi duran kadına baktı. Anlaşılan, geri dönüş yoktu; inkar etmeye devam edebilirdi ama her iki durumda da rezil olacaktı. "Cankut olacak o," dedi Cankut, "Kendinize gelin, Esra Hanım." Sonuna kadar inkar etmeye devam edecekti. Esra'nın gülümsemesi yavaşça soldu. "Pekala, öyle olsun. Cankut Bey, kusura bakmayın, biriyle karıştırdım." Esra topallayarak kendi masasına doğru yürürken, Deniz Harun koluna girdi. "Üvey kardeşim, iki Beşiktaşlının masasında ne işin var?" İkili, dışarıdaki şakalaşan çiftler gibi görünüyordu ama gerçek durum çok farklıydı. Esra'nın babası, Deniz Harun'un annesiyle evliydi ve Esra ile Deniz Harun asla anlaşamazlardı. Esra ve Deniz Harun kedi ve köpek gibiydiler. Birbirlerine tahammülleri dahi yoktu. "Hiç, maçı ne kadara satarım, onu soruyorlar?" Esra'nın yüzü ciddiydi. Bir anda kahkahalarla gülünce, Deniz Harun'un kaşları çatıldı; kendini kandırılmış hissetti ve cevabı alamamıştı. İkili masalarına geldiğinde, yanlarına gelen Utku ile Deniz Harun kibarca Utku'nun elini öperek uzaklaştı. "Yani ağabeyin akıyor, keşke biraz daha az piç olsa," dedi Utku iç çekerek. "İmkansızı istiyoruz be Utku," dedi Esra, Utku'nun omuzuna hafifçe vurdu. "Hani gelmeyecektin?" Utku'nun sesi meraklıydı. Esra, karşı masada oturan Cankut'a kısa bir bakış attı. "Bir şey olmuş, bilinmeyen bir şeyle mi ilgili?" Arkadaşının bu kadar zeki olması Esra'yı bazen ürkütüyordu. "Anlatırım eve geçince." Utku, koyu Fenerbahçeli bir taraftardı ve bir ağabeyi vardı; o da futbolcuydu. Abisi Beşiktaş'la anlaşma aşamasındayken araları bozulmuştu. Utku, abisinin biletini kullanarak Fenerbahçeli oyuncularla fotoğraf çekinmek istiyordu, ortamın biraz daha sakinleşmesini bekliyordu. Utku ve Esra, ilkokuldan beri ayrılmayan ikiliydiler. Esra'nın annesinin ölümüyle bağları daha da kuvvetlenmişti. Esra, on sekiz yaşına kadar babasının evinden çok Utku'nun evinde vakit geçirmişti; Utku'nun annesi, Esra'yı kendi çocuklarından ayırmamıştı. "Hadi git," dedi Esra. "Hıh," Utku derin düşüncelerinden sıyrıldı. "Hadi git, bak oradalar. Babam da yanlarında." Utku heyecandan kıpkırmızı oldu. "Sana demesi kolay tabii." "Önce git bir yüzünü yıka, heyecandan bayılma." Utku, kafasını olumlu bir şekilde salladı. "Haklısın," dedi ve lavaboya gitmek üzere hareketlendi. Çantasını alarak yürüdü, lavaboların ayrı bölümüne geldiğinde yüzünü yıkamak için suyu açtı. Bir süre yüzüne su serpti. Havluyla kurulayıp çıkışa doğru ilerledi. O kadar dalgındı ki karşıdan gelen Bekir’i fark edemedi. Kafasını Bekir’in bedenine çarpınca oldukça sinirlendi. Utku gerilemek istediğinde, Bekir bileklerinden tutarak düşmesini engelledi. "Dikkat etsenize," dedi Utku, sesi sertti. Bekir, nefesini dışarı verdi ve "Hem suçlusunuz hem güçlü," dedi. İkili birbirine bakarken, Utku'nun bileğindeki kanarya dövmesi ve Bekir’in aynı yerdeki kartal dövmesi gözlerinin önüne serildi. İkili, tiksinircesine birbirlerinden uzaklaştı. |
0% |