***

Kaç saat geçmişti bilmiyorum ama bir sürü şey almıştık. Ben 'asil in parasıyla bişe almam' dediğimde tarık 'salla, ben sana alırım' demişti. Canım kankam.

Elimizde üç market arabası kitap, ve yaklaşık on beş araba giysiyle avm nin kafesine girdik. İşin komik tarafıysa o kıyafet arabalarından sadece biri benimdi, onları de zorla aldırmışlardı. Ama Kayra ve Tarıkla vakit geçirmek aşırı sarıyordu. Her gün çıkabilirdim yani.

Herkes çay istemişti, çaylarımızı beklerken yorgunluktan gözlerim kararıyordu, şuraya bayılıp düşecektim! Hayır, ben bayılsam bile düşemezdim.
Birkaç dakika sonra bizim masaya doğru biri geliyordu ama göxlerimin karartısından net göremiyordum.

Kayra "ooo reis paşa hazretleri gelmiş, hoş geldiniz efendim soframızı şenlendirdiniz, bunu neye borçluyuz" diye dalga geçti ve tarıkla kayra kahkaha atmaya başladı. Asil hiçte mutlu gibi durmuyordu. Sandalyede olmamı umursamadan beni kucağına alıp kardeşine ve kayraya döndü, "siz ikiniz, karımdan uzak duruyorsunuz".