Yeni Üyelik
24.
Bölüm

✴️20✴️

@handelendin

    

Alex telsizden Andrea ile prenses Nora’nın sesini duyduğunda sığınağa doğru yola çıktıklarını anladı.

Alex andreanın başarısız görev deneyimle birlikte geliyordu.

Alex en yakın dostuyla ve kalbini attığı o adamla birlikte gelmelerini sevindi. İki dostunu görecekti ve Alexi yara bere içinde böyle göreceğini düşünürken yüzü düştü.

Adaya sağ salim gönderip böyle bulmaları hayal kırıklığı yaşatacak iki dostunu.

Alex iç çekip Violettanın tedavi yapmasına izin vermişti. Dokunduğu yerler acıyla inledi ama sesini yuttu.

" Valla geçen geldiğinde o adama bir şey yapmadım dersin diye korkacaktım ayırıcı sinir olacaktım sana ama içimi su septin ya rahatladım."

Alex gülümsedi tedavisinin son gününde biraz daha iyi hissetti son kez inlemişti içinden devamı gelmedi. İzler kalacaktı ama acısı geçip gitti.

" İçimden bir ses benden daha kötüsü olan birinin geldiğini söylüyor. " dedi Alex.

Violetta bundan korkuyordu. Rüyasının gerçek olmasından.

Hoş bir karşılama sofrası hazırlamış kıza bakış atıp gülümsedi " Neyle karşı karşıya kaldıklarını şaşıracaklar "

Liana katılmıştı söze. Karl ile Alex liana ile Violetta ile görev düzenini baktıktan sonra anlatmaya başladı " anladınız mı. Benim yolculuğum prensesi cadının inini bırakırken başlayacak saraya göz atıp ne var ne yok diye bakıp ayrılmayı düşünüyorum "

" Ben ve Lia ikinci adamı bulmaya saklı kente yol alacağız "

" Aynen öyle ben ve Andrea ise prensesten gelen haberleri derleyip geldiğiniz gün size sunmak olacak " demişti konuşmaları devam etmişti ki kız kapıyı açıp içeriye Andrea ile iki gölge vatandaşını içeriye sokmasıyla kesildi.

" Bende mesajlarımı Alex bakacak diye düşünüyorum " demesiyle Nora.

Alex arkasını dönüp Mike ile Noraya bakış attı.

Violetta toparlayan ayakla Andrea bakıp yüzü düştü.

Andrea Violetta’nın gözlerinin nereye kaydığını fark etti " üzülme küçük bir burkulma "

Mike konuştu " Öyle düşünüyor değilim zorlana zorlana bize aldı "

Violetta gerçek olmamasını o kadar çok istemişti ki tam tersini gördü.

" İyi baktılar sana gel de bende sana iyi bakayım "

" Vio sen Andrea bir şifa ver hepimiz masada bekliyoruz "

Nora ayak yolunu sordu Alex nerede olduğunu birlikte giderek göstermişti " Seni sağ gönderdik ayrıldın ve maceraları çıkıyorsun "

" Daha çıkmayı devam edeceğim. "

" Babamla konuştuğun şeyi mi çıkacaksın ? "

" Gölgenin hakkındaki gerçeği öğrenmek için tek tek tüm lordların çıkış yerlerinden geçerek uzun bir macera beni bekliyor. " dedi Alex.

Mike istemsizce kulak misafiri oldu, olmamasına gerek yoktu Alex zaten tekrar planı anlatıp neler olacağını gölge dostlarını söyleyip bilgilendirme verecekti. Andrea düşman ile ilgili topladığı en az bilgiyle elinde anlatacaktı başından geçenleri

Alex geri masaya döndüğünde Andrea kahvaltıya başlamıştı Violetta Andreaya uyarıp durduğunu fark etti. O da çok korktu en çok korkan kişi Violetta, gözünü kırpsa andrea ile konuşsa hatta uyusa hep o olayı hatırlayıp morali düşmesini engel olamamıştı.

Mike Alex'e kaybetmediği o duyguyla bakıyordu Alex Mike ile göz göze geldi bir an olsa. Gözünü ve ilgisini çevirip masaya oturdu. Nora da yanına gelince önce kahvaltıları yapıp sonra içecekle planı tekrarlayan Karl oldu.

" Ben ve Andrea prensesten gelen mesajları biz alacağız liana ile Violetta kralın ikinci adamını bulmaya gidecek Alex ise kendi meselesini çözüme gidiyor "

" Ben doğru duydum değil mi kralın sadık dostunu buldunuz ve şu an nerede "

Karl gülümsedi " Uzun ve zahmetli yolla - Alex'i gösterdi - kralın izniyle eski dostunu bulma amacıyla bizimle geldi "

" Peki o şu an nerede Alex ? " Alex'e sordu Mike.

" Güvenli bir yerde diyelim. "

" Adada mı peki burada ? "

" Bunu neden sordun şimdi neyse Alex haritayı çözdün mü şimdi ne zaman yola çıkacaksın."

Mike her şeyden habersiz dinliyor kafasını takılan şeyleri sormaktan çekinmedi.

" Ben tek habersizim galiba nereye gittiğin hakkında?"

" Senin bir işin çıktığın için yanımızda değildin Mike. Alex dört lord anıtlığa gidiyor ortağının geçmişini bulmaya? "

" Ha o konu anladım." dedi.

" Karl alfabeyi öğrendin değil mi ? "

" Biraz okuyor biraz yazıyorum yani kralın yanıtları benim elimde yazılmış Alex bu yaraları rol yaptığı sahtekar ekibini çökertme amacıyla oluştu. "

" Biraz zahmetli oldu. " dedi Alex.

Andrea öksürüp bulduğu ve başından geçenleri anlattı beş gün görevini bir başarısız bir başarıyla anlattı.

 

Ben stefanı sığınakta bırakmış batı kanunsuz dostumla beni saraya kadar eşlik etti. Tabi kamp kurdum orada uzakta. İlk biraz saçma bir yerden giriş yaptığımı anlamadım ilk gün tabi ama ışık tuttuğum yer tehlikeli nasıl yaratık olduğunu görmedim. Işık tuttuğum an huysuzlanıp homurtu çıkardı.

Tabi çıktım oradan ama dış kapıda iki görevlinin sesini duydum bunu anladım ki iki kapılı bir depo.

Tehlikeli ve saraydan uzak tutmayı hevesli bir düşman neyse özel servis gelince onun canavarlara yem verdiği sırada ben orta kısmını geçtim örtüyü kapatıp kapıdan çıktı oradan mutfağa kadar ilerledi o anda hızlıca çıkıp üst kata çıktım. Nasıl bir şeyin benzediğini kağıda çizdim beyaz kafatası kasları belli olan ayrım kolları kırmızı kas yığını bacakları dahil tek orta taraf iskeletimsi kemik gösteriyordu. İçinden çıkardığı havadan süzülen dumansı kargaları fark ettiğimde. Stefanın ağzından duyduğum o kelimeyi hak verdim.

Midemi bulandıran ve tüylerimi diken diken eden atmosfer yüzünden odaklanamadım.

Kız su getirdiğinde krala verecek sıra yine yeteneğimi kullanıp düşmanın üstüne su döktüğümde işi yaramadı. Daha da sinirlendirdim.

Şimdilik buradan çıkıp daha iyi planla ve tabi arkamda bıraktığım izleri alıp kamp çadıra gelip bunu ekip arkadaşlarla konuştuğumda bana fikirler sundular.

Odasını söylemişti Stefan ama ben kontrol ettim aynı ve karga dostunu camda görmüştüm.

Yukarı çıkma gereğinde bulunacaktım ama karganın dikkatini dağıtalım diye düşünürken karşıda gözlerini oraya baktığını fark ettim

Elini karşıdaki ağacı uzatıp ağacın dallarını oynattım

Karga ağacı gördüğünde bu iyi fırsat deyip arkamda iz bırakmamak için kargayla aynı anda hareket edip o gelene kadar çıkıntılı olan taş duvarı tırmandım olabil değince hızlı tırmanıp camdan içeriye bakıp kimsenin olmadığını görerek camdan sessizce içerden kilidini açıp içeriye ayak bastım.

Arkamdan pencereyi kapatıp zayıf noktalarını nereye saklamış olabilir diye düşünerek masanın üstüne baktım tek tek çekmeceleri bakıp bir şey bulmayı çalışmıştım.

Her çekmecenin altının üstüne getirip bir eşya nesne ya da zayıflığını gösterecek bir şey aradım aradım tam kapatacaktım ki çekmecenin içindeki şişe aşağıya doğru yuvalandı.

Ne olduğunu bilmiyorum defterden bir sayfa koparıp şişeyi tuttum ışığa doğru tutunca içindeki sıvı hiç hoşuma gitmedi simsiyah bir sıvı onun arasında böcek boyutunda minik şeyler vardı. Belki bir ipucu diyerek çantamda bunu tutacak bir şey var mı diye ararken yokluğunu anlayıp işimi yarayan şeyler aldığımı sevindim ne güzelde bir şişe iksir şişesi almayı unutmam peki.

Deftere ona benzeyen bir çizim çizip içindeki şeyleri belirterek yazdım.

Aklıma dahi bir plan geldi acaba kargalarından birini yok etmenin yolu var mıydı diye düşündüm. Kitaplıkta o tür kitaplar varsa işimi yarayabilir diye tek tek kitapları incelerken karganın sesini duydum. Beni görmesin diye yatağın altına saklanıp ve burada takılı kalmam ne peki.

 

 

 

Bir akşam olmuştu. Herkesin yattığı ve burada mahsur kaldığım bir günüm oldu artık.

Kapının açılmasıyla kendimi susturdum.

Yere sarsıp deprem yaratması. Kendisini aynada baktığında gözlerinin neden kapalı olduğunu anlamadım. Taht odasında da kapalıydı acaba kargalar onun gözü olabilir mi bunun öğrenmenin yolu yarın buradan çıkarken kargayı yok etmek olacak.

Stefan buna ne diyordu unuttum ama ben buna kaslı iskelet bozması lakabı taktım. Öyle çünkü.

Neyse pencereyi açtı gökyüzüne bakıp karganın başını tüylerini okşadığını fark ettim. Seviyordu sanırım.

" Dikkatsiz bir kızın üstüme su dökmesi sinirimi bozdu acaba onu kargalara yem olarak mı atsam "

Mutant olan yaratıklar dev kargalar mı yani.

" Cadı kraliçenin istediği kızı bulursa buradı benim olacak lorddan kurtulup batı benim olacak " ne güzel hayaller kuruyor bu.

Siz öyle sanın demiştim içimden. İlk günü böyle bitirmiştim. Sıra ikinci gündeydi. Biraz az tehlikeli bir şey yapacaktım karga bu sefer gitmişti ama tekrar geleceği için acele etmem lazımdı.

Kitapları incelemeye bitirip basit şeyler düşündüm mesela yanıcı madde bulmam lazım tüm şeyleri deneyip dokunduğu ellediği şeyler yapmak en iyisi olacak ama aklıma müthiş bir fikir gelmişti. Kargayı ateşe versek nasıl olurdu.

Yanar mıydı yoksa yanmaz mı bilmediğim bir şeydi ikisini bir anda yapacaktım

İlla odada mı yapacağım yemeklerin içine dökebilirim yakıcı bir şeyler değil mi…

 

Alex dikkatle dinlerken Andreanın raporunu kafasına takılan bir konu vardı.

" And yani o sıvıyı almadın değil mi? "

Andrea gülümseyerek çantadan defterini çıkarıp çizdiği sayfayı açıp masaya koydu " Alamadım ama her detayını çizdim. "

" Bize gününü anlatma ne gördüğünü söyle boş şeyleri geç "

Andrea hay hay deyip bir gününü yarıda kesip önemli şeyleri anlatmaya başladı.

 

Bir gün onun odasında geçirmiştim. Ne koyduysam yan etkileri vardı kısa sürede geçip gittiği gördüm. Şu sıvı aklıma takılmıştı kargayı yakma fikrini gerçekleştirmenin sırası gelmişti belki bir çok karganın dikkatini çekerdim arada neye benzediğini çizmeyi aklıma koydum.

İlk tenha bir yerde odun toplayıp odunu ateşe vermeyi çabaladı boş hüsranla bitince pes edecektim ki vazgeçtim. Boş dönemem değil mi o yüzden tek tek elimi zarar verene kadar denedim en sonunda yanan ateşi bakıp dumanı kargaların görmesi için horladım. Kargaların sesi geldiğinde uzak bir ağacın yaprakların arkasında saklanıp kargaların kanatlarını çırparak gaklamalarını dinledim.

Aşağıda bir taşı havaya kaldırıp uzaktan bir karganın başına attım diğerleri bağırıp durdu bir çok karganın başını vurup ateşin içine atsam acaba karga bozuntusunun bir yerine zarar verebilir miyim diye düşündüm tabi ki. İçerde ne oluyor emin bile değilim iyice gözlem yapmalıyım bugün üçüncü gün eğer kısa sürede bitirir geri gelirsem almaya giderim diye düşüncemle bir çok kargaları başından ağır yaralayıp dokunmadan hepsini ateşe attım ve yere inip ateşi söndürdüm.

Kargaların içi dışına çıkmıştı eğilip neyden yaratıldığını emin değilim.

 

Kaleye doğru ilerledim karga göremez çünkü dışarıya gözetleyen karganın sonu ateşten gitti.

Ama görünmeyecek yaprakları dolu bir ağaca sığınıp dürbünü çantadan çıkarıp olan biten var mı diye bakındım.

Odaya kimse gelmemişti bir süre defterde ne gördüğümü neresi olduğunu düşünürken kapı açılma sesi duyunca dürbüne sarıldım ve onun geldiğini, çekmeceye doğru yürüyüp not aldığım sıvının gözlerine damlattığını görünce ağzım açık kaldı. Bir zayıflığını bulmuştum eğer bir tahmin yaparsam bedenini yaratık yapmak için harcadığını söyleyebilirim.

 

Alex az bilgi bu mu diye Andrea bakarken elini omzuna koyup " Başarısızlık değil az bilgi o kadar işe yarar ayrıca tahmin etmiş olursun bu bilgi bize yeter "

Andrea rahat bir nefes alarak başarısız olduğunu düşünürken aklında önemli bir şeyi çıkardığını hatırladı " Şunu söylemeyi unuttum cadı bölgelere verdiği dostlarını çağırıp görüşme yapacağını söylemişti ayrıca batı bölgesine Stefan görevli kaleye gidip geliyor ressam olarak olan biteni anlatacak bize "

Alex daha da güzel haberleri duydukça yüzü güldü " Bir işe yaradın hemde çok Andrea biraz dinlen sen. " dedi

Nora " Bana iki gün müddet verin kızı oluşturayım. "

Andrea " Bir prenses fakir biri olacak komik "

" Değil mi Andrea aşırı komik? " dedi gülmeyerek.

Andrea şakasını alındığını fark etmemişti " Bence komik değil sözümü geri alıyorum. " dedi çekinerek sustu.

Nora fazla mı abarttı sözüne diye kendisine sordu. Çok tatlı biri gibi göründü Andrea Noranın gözünde.

Nora Andreanın yanına gelip " Sen çok tatlı bir karizmaya sahipsin görevden sonra belki benimle arkadaş olabilirsin seni sevdim. "

Andrea büyük bir sevinçle Noranın gözlerini bakıp gülümsedi. Gözleri parladı teklifi duyunca kekelemeye başladı " S sen ger gerçekten benle arkadaş ol olmak mı is istedin "

Nora evet olarak başını salladı. Alex ve diğerleri Nora ile Andreaya bakıp konuşmalarını şaşkındı.

Mikenin yanına gidip " Ne ara dost oldular. "

" Görevden sonra yanımıza geldi biraz konuştu o kadar " dedi Mike o da şaşkındı.

" Krala haber ver prens bulundu kızı için " dedi sırıtarak söyledi.

Mike kabul eder gibi baş salladı. Birbirine döndüler güldüler bu yakınlığı kapatmak isteyen Mike daha da yaklaştı Alex yakınlaşan dostunu baktı.

Alex geriye çekildi, Mike boşluğa düşüp kendini toparladı.

Nora " İlk durak neresi olacak peki Alex ? "

" İlk durağım ilk lordun çıkış yeri ışık kente doğru yol alacağım. "

" Beni içeriye soktuktan sonra mı gideceksin ? "

" Hayır içeriye sokup saraya araştırıp ondan sonra çıkacağım. "

" Anladım kız bu mu ? "

Alex evet olarak salladı. Kızı yanına çağırıp " Bu senin yerine geçecek kişi prenses Nora Gölge prensesi. "

Kız şaşırıp kendini toparlayıp selam verdi. Nora gülüp " Şimdilik kimse benim burda olduğumu bilmesin tamam mı ? "

Alex evet olarak baş salladı.

" Kendinden bahsederken gölge benlik hafızasını toparlayacak işin sonucunda senin dublörün olacağım. "

Kız başını salladı ne ihtiyaç olduğunu ne anlatması gerektiğini bildiği için önce o süre boyunca başından geçenleri tek tek Norayı anlattı sonra kişiliğini anlattı saç renginden tut göz rengine kadar hatta cadıdan darbe aldığı günleri kaçırmadı önemli bir detaydı. Ailesinden birini kurtarmak için gittiğini ailesini anlattı.

" Senden bir ricam şimdi anlattığın gibi tekrarı yarın anlatman hafızaya kaydetti son aşama son anlatış şekillenme aşaması bunda dikkat edeceğin bir nokta var…" noktayı anlatıp kızın anladığını emin olmuştu.

Bu konuyu yarına devam ettirecekti.

Alex Nora’nın Andrea arkadaşlık etmesinin devamını çok net tahmin ediyordu.

" Mike bu iki sevimli arkadaşın ileride birbirine bulacağı konusunda içimde eminim ki "

" Keşke benim sana olan hissimi görsen ." iç bırakarak söylemişti Alex ne dediğini tekrar etmesini söylemişti

Mike duymadığı için rahatlamasına rahatlasın da tekrarını söylememek için bir şey bulması gerekecekti. " Aynen diyorum ileride prenses gölge prensini buldu. "

Alex güldü. Nedense aynı his içine doğmuştu " Biliyor musun sen yoksun yanımda ama sanki yakınımda olduğunu hissediyorum. "

Mike " Ormandan çıkmayan biriyim herhalde sana da o hastalık bulaştı. "

Alex kahkaha attı. Kahkahasını duyan arkadaşlar ona bakıp iyi misin diye sormuştu.

" Komiklik yaptı bu arkadaş ona güldüm. "

 

Nora önüne dönüp Andrea ile sohbet etti. Alex onların sohbet edişini bir şey izler gibi izlemişti.

" Bu arada tekrar tanışalım ben Nora bana prenses deme Alex bile demiyor sen bile deme! "

Andrea gözleri açmış uzatılan eli görmüştü ama tutmaya yüzü yeter miydi bilmiyordu. Çekine çekine elini tuttu yutkunup konuştu.

" Tamam Nora, ben Andrea gördüğün gibi buranın küçük üyesiyim. "

" Tanıştığıma sevindim. Sen ilk görevini yaptın bende ilk görevimi yapıyorum. "

" Ciddi misin baban sana yetki vermiyor mu Nora ? "

Nora kıkırdadı " Eğitildim ama görev sırası bana gelmedi. "

" Nelerden hoşlanırsın peki Nora."

" Nelerden mi hoşlanırım ben bir düşüneyim kitap okumayı, yazı sanatını yazmaya Karl'a giden mesajları hepsini ben yazdım. "

" Becerikli bir gölgesin, "

" Küçük yaşta bu alfabeyi öğrendik değil mi Alex ? "

" Evet hep birlikte öğrenip yazmayı başladık " dedi Mike.

Alex'in söz hakkını alarak.

 

" Yatacak yerimiz yok şu an o zaman Liana ve Violetta benimle uyuyorsunuz Mike sen liananın odasına kullan Nora sen Violettanın odasına bir sürelik "

" Bir kızın odasına kullanmam ben burada uyurum "

" Emin misin sen " dedi Alex. Mike başıyla onay verince tamam demişti.

Nora " Saraya nasıl gitmem gerek sen mi yönlendireceksin yoksa kendim mi bulacağım "

" Basit kız bize geldiğinde yolunu kaybetmişti sende aynı şekilde öyle gideceğiz senin gölgende saklanacağım ben " dedi Alex. Nora kabul etti cadıyı alt etmek için en iyi tercih olabilirdi.

Alex Andreaya dönüp " şu çizdiğin sıvıyı bir aç bakalım kitapta yazıyor mu "

Hay hay deyip defteri açıp sayfayı açtı. Bir iksir şişesi çizmişti içini belli olması için hafif tonda karaladı içine küçük küçük beyaz taneler çizmişti.

" Ayrıca yaktığım sıra demiştim ya iskelet kalmadı sadece göz sıvısı aktı. Eğer karga göz görevini görüyorsa o büyük dev kargalar el ve ayak görevi görme olasılığı çok düşündüm "

Alex haklılık payını sezmişti Andreanın.

" Doğu kötülükten uzak ayrıldığı için sadece kuzey bölgesi kaldı ondan bir haber gelmiyor "

Nora ile Andrea konuşmalarını devam ettirdi sıkı fıkıydı.

Nora aniden bir şey sormak için Andreanın yanından ayrılıp Alex'in yanına kulağın dibine girerek " Andrea ile Violetta mı ismi birbirine yakınlar mı "

" Ne açıdan demeye çalışıyorsun " anlamamıştı tekrar düzgün sormasını bekledi.

" Şey açıdan aşk açısından "

Fısıltıyla " Ne " dedi Alex. Nora bunda şaşıracak ne olduğunu anlamadı.

Alex arkadaşı Noraya dönüp gözlerinin içine baktı ellerini tutup " O hepimizin küçüğü Violetta onu kardeşi gibi görüyor Lia da bende yani aşk ilişkisi romantik bağ yok bizde " dedi Alex

Noranın içi rahatlamıştı. Alex bunu neden sorduğunu merak etti. Nora da gelir gelmez Violettanın davranışlarını gördüğü için demişti.

" Kaç gündür rüyasında sakatlandığı görüp üzülüyor tabi kim aptalca tuzak olan eve bakmak için girip patlatır ki "

" Ciddi misin tuzak evin içine girdiğini "

Maalesef diyen gözleriyle başını olumlu sağlamıştı dudaklarını birbirine bastırarak.

Nora eliyle ağzını kapatıp şaşırdı.

" Daha ilk görevi bilmez onu " dedi Nora Alex onayladı arkadaşının söylediği.

" Çok detaylı bilgiler verdi böylece hepimiz yeteneğimizi kullandık Karl kaosu yönetti. Andrea ise telekinezi yoluyla nesneleri uçurdu vio hep kullandı zaten tek liana gideceği görevde kullanacak "

Liana konuşanları duymuş " Ben saklanmasına yardım ettim ya patlattım "

" Evet burada küçük bir bölümünü kullandın yeteneğini " dedi Alex.

Uzunca konuşmaları bitmişti.

Kızın bir ismi vardı ve sürekli kız diye çağırmak istenmiyordu o yüzden ismini masada duyuldu " İsmim Ayça arkadaşlar afiyet olsun "

Herkes Ayçaya kulak kesilmişti. Alex bu tepkisinin altında rahatsız hissettiğini görmüştü " Evet Ayça sana katılıyorum bir isminiz var tamam bundan sonra sana isminle sesleneceğiz"

Nora sohbete katıldı " Bundan sonra senin ismin Ayça diyeceğim "

Ayça sevindi gülümseyerek kendi yemeğini yemeye giderken " Ayrı oturma gel bizimle " dedi. Ayça çok şaşırdı ve isteği geri çevirmedi tabağını eline alıp masaya geçip aralarına katıldı.

Nora bu neşeli ortamı nasıl bir olduğunu merak ederek sordu " Nasıl tanıştınız Alex "

Alex gülümsedi Andrea artık daha konuşkan oldu " Hepimizin bir geçmişte kalan izi var. Ben ailemi kaybettim "

Nora üzülmüştü Andreaya baktı ama duygu belirtisi bile yoktu " Geçti burada yeni aile kurduk aramızda. "

Alex devam etti andrea den izin alarak. Andrea başıyla onaylayıp bardağını alıp ağzına götürdü.

" beni mağarada bulup karargaha getirdiğinde her birimiz birbirini tanımıyordu ekibi biz değil usta kurdu ondan sonra zaman geçirip eğitimler alınca aramızda bağ oluştu "

" Nasıl yani usta sizi seçip ekip oluşturdu ama neden öyle yapma gayretini bulunsun "

" Bizden başka özeller yoktu demiştim ya ormanda vio şifacı kabilesinden geliyor liana akım elektrik bükücü andreani telekenezi Karl kaos efendisi ben ise gölge bizi bir yapan yeteneklerden diğer kanunsuzlarda yok "

Nora şaşkın şaşkın baktı Alex'e.

" İyi ki görevi atıldım seni özledim kızıl gölge "

" Bende seni " birbirine sarılıp yataklarına döndüler. Ayça sofrayı toplarken bu gece nöbeti Alex yapacaktı.

Ayça ile göz göze gelip gülümsedi " nöbete mi "

Alex başını evet olarak salladı. Mike gözlerini kısmış görmese bile duyuyordu.

Kapıdan çıktı biraz nöbet yürüyüşü yapmak en iyisi olacak diye düşündü. Sığınaktan çıkıp sessiz sakinliği dinleyerek yürüdü evlere doğru. Çekirgelerin sesi ve gölgesizlerin ayak izlerinden başka ses yoktu. Alex çok başladığı o hana doğru ilerledi.

Uzun bir süre içeride yanan ışığı seyretti sonra ışık birden sönünce yoluna baktı.

 

✴️

 

Gölge yeni duyduğu öğrendiği bilgileri affettirmek için saraya kadar gelmiş gölgesizlere acil bir mesele olduğunu inandırmaya çalışırken geçirdi.

Cadı gürültünün sebebini camda bakınıp kara lorda gölgenin o önemli bulduğu bilgileri getirmesini emretti.

" Nasıl isterseniz " demişti saraydan çıktı gölgesizlerin yanına gidip kapıdan geçiş izni vermişti.

Gölge öne doğru afallanıp yere düştü.

" Cadı senin önemli dediği bilgilerini istiyor "

Gölge ayağa kalkıp kendini toparlayıp kara lordla birlikte saraya oradan cadının çalışma odasına kadar ilerlemişti. İlk kara lord cadıyı göründü sonra kapılar açılınca gülümseyip cadıya selam verdi.

" Şu güzel haberlerin ne anlat " diye emretti.

" Gidenler geri geldi cadı ayrıca sizin toplantı yapacağınızı biliyorlar. Ve saraya bir casus yerleştirme gibi planları var önemlisi kanunsuzlardan biri dört lord anıta ziyaret etmeyi düşünüyor "

Cadı duyduklarını inanamadı. " Aferin gölgecim iyi iş çıkardın demek lordluk anıtına gidecek sana görev veriyorum o gideni peşine takıl "

Gölge bir şey unuttuğunu hatırlayıp " Kraliçenin aradığı adam burada bu adada "

Cadı yüksek sesle " Ne " diye haykırdı " Bu adada mı kraliçe bunu duyduğunu pek sevinmeyecektir "

" Sen bunları nereden biliyorsun "

" Kanunsuzlardan birine yakınım ama benim kim olduğumu bilmiyor " demişti cadı kim diye sormuştu kara lordda.

" Söyleyemem çünkü benim ne veya kim olduğumu bilmediği için kendimi riske atarım "

" Onları izle bu da sana ikinci görevin olsun " dedi cadı. Gitmesini izin vermişti.

Cadı kraliçeye bir görüşme ayarladı ayna kürede.

Karlar kraliçesi sinirden köpürüyor. Cadı hiç olmadığı kadar tedirgin olmuştu.

" Kraliçe hazretleri ilk biraz karı azaltın size öğrendiğim ve pek hoşunuza gitmeyecek bir haberim var "

Karlar kraliçesi sakinliğini geri korudu " Anlat neymiş bu haber "

" Casusum aralarına girip aradığın adamın nerede olduğunu öğrendi "

" Bu ne güzel bir haber neden öyle dedin ki "

" İşin kötü tarafı o bu adada bir yerde saklanıyor olması "

Kraliçe olta atıp sinirlenmemek için kendini tutup nefesini bıraktı " Beyaz adada ve senin elin altında saklanıyor bana o adamı getir derhal saygıdeğer eniştemi bulup bu soyu yok edeceğim "

" Anlaşıldı kraliçe " demişti ayna kapandı ve cadı kraliçeden emir almayı sevmedi hiçbir zaman.

Soytarı kolunu tutup çekine çekine cadının yanına gelmişti. Cadı üst üste kötü haberler alarak sinirleri tepesindeydi.

" Gözüm görmesin soytarı sana yüklenirim çık git "

Soytarı korkup çekildi.

 

 

 

Alex yataktan kalktığında Mike hala aynı pozisyonda uyuduğunu fark etti. Ayçaya sormuştu hiç kıpırdama oldu mu diye ayça nasıl gördüyse aynı şekilde uyuduğunu söylemişti. Yarın oyunu başlıyorlar.

Nora Ayça ile birlikte sohbet ettiğini fark etti.

Sabahın ilk ışıkları hala uykulu olan Alex Ayça ile konuşan dostuna bakış attı.

" Şimdi iyice izle güzel bir dönüşüm yaşanacak "

Ayça gözlerini dört açıp Noranın nasıl dönüştüğünü izledi.

Ayça aynı kimliksiz olan kız gibi hafızası kaybetme kendi benliğini yok sayma gibi bir şey olur mu diye sormuştu. Nora ise olmayacağını gölgelerin benlikleri ikiye ayrıldığını dile getirdi.

" Nasıl iki benliğe sahip olabilirsiniz " şaşırmıştı ayağa fırlayarak.

Nora Ayçayı yanına oturtup " Gölgeler şekil değiştirme özelliğine sahip olanlardır. Her gölgeyi dönüşebilme gibi bir yeteneği var "

" Yani bir kendi benliğin bir de gölgenin benliği yani gölge benliği şekil değiştirmeni sağlıyor " dedi Ayça anladığını böyle gösterdi.

" Anladıysan iyi izle " demişti Nora iç acılarını hissetti ve cadıdan bin kat nefret etti. Saç rengi değişti ten rengi karadan aka dönen ten rengi, mavi gözler elaya dönmüştü elleri bedeni her şeyi değişmişti.

Nora gözlerini açtığında ağzı açık kalan ayçaya baktı.

" Senin duyguların bana yansıyor acını hissediyorum "

" Bir daha anlatayım durumu birlikte çıkacağız kimse seni almadığını sokakta yattığını babanın serbest kalmasını isteyeceksin "

" Biliyorum Alex "

Esneyerek saçlarını kaşıyan Andrea norayı gözüyle bakındı sonra " Nora nerede Alex "

"Koltukta gören ayçaları görüyor musun " dedi Andrea.

Alex kahkaha attı.

" Koltukta iki Ayça var neden "

" Biri Nora sağda oturan sana bakıp gülümseyen " demişti Andrea ona gülümseyen Noraya bakış attı.

Nora kendini tekrar bölünüp Andrea baktı.

" Vay anasını kimliksiz gibi bir zorlama yok "

" Aynen ama dikkat çekmemek için insan formunu döneceğim " dedi Nora

" Bana insan formunu gösterir misin " dedi Andrea.

Nora gölge formundan insan formuna döndüğünde esmer tenli siyah uzun dalgalı saçları yanaklarında elmacık kemikleriyle koyu mavi gözlerle saçında kırık dallarla bağlanmış tacıyla Andrea karşısında insan formuna döndüğünde hayran kalmıştı.

" Alex ben nöbeti Nora ile çıkabilir miyim " dedi Andrea. Alex şaşırdı Andrea Noraya karşı bir şeyler beslediği şüphelenmeye başladı.

" Tamam çıkabilirsin gezdir biraz ama sıradan biri gibi görün prensesi burada evde bırak "

" Anlaşıldı lider " demişti gülerek kanunsuz gibi görünerek gömlek ceket ve pantolon gibi göründü.

" Şipşak yaptın bravo " dedi Alex gülerek.

Herkes uyanmıştı masaya geçip sohbet ettiler.

Karl bile ikisi arasında iletişimi ağzı açık kalarak izlemişti. Mike Andreanın Noranın yakınlığını engel olmak istemişti ki Alex Mikenın kolunu tutarak baktığında hayır olarak başını salladı.

Mike geri bastı. Alex için geride kaldı onun hatırı için.

Alex elini çekip konuşmalarını dinledi.

Alex kahvaltıdan sonra çalışma odasına geçti ve kitabı açıp gideceği yerlerin tehlikeli olup olmadığını araştırdı hazırlıklı olmak için yaratıkları varlıklarını bakındı.

Işık kentin muhafızların varlığını okudu kapı bekçileri olarak görülen kanatlı bir yaratıklar beyaz tüylü anka kuşu tüyleri parlak mavi süzülen kanatlar mavi ile beyazın uyumu ışık gibi parladığını yazılanları okudu.

En zayıf noktası olmayan sizin içinizden geçenleri gören kuş türünün tek örneği.

Diğer bölge neresi diye bakındı haritada sonraki yere buldu gözünde.

Kara topraklarda kanatlı kuyruklu kara kartal gökyüzünün efendisi yazıyordu.

Gölge halkının koruması gölgeler kapladığını okumuştu en masum olanı doğa lordları huzuru buld- Alex küçük doğa lordları hiç görmediği duymadığını emindi ama şimdiden nasıl diye düşünerek başını kaşıdı durumu anlamayı çalıştı ama kesin olamadı.

Beş lord mu var diye düşünerek geçirdi. Eğer küçük lordlar varsa neden adını dört lord anıtı olmuştu ama neden ne olmuş ki kafası yoğunlaştı. Birde bu çıkmıştı o ikiz doğa lordlarının başına ne geldiğini araştırması gerek olacaktı. Ofladı pufladı bu çözümsüz soruların çözümü onu baya zorlayacağını emin olmadığı kadar emin oldu.

 

Akşam kimsenin ses çıkarmadığı saatlerde Andrea ile Nora sığınaktan pelerinli olarak çıktılar.

Gölgesizlerin daha uğramadığı sokakta birlikte nöbet yürüyüşü yapıyorlar.

" Buranın hiç ruhu yok gördün değil mi ormanı "

" Evet hep orada kalmak istedim ama görev beni çağırıyor " demişti Andrea karı erimemiş yollarda yürürken.

" Aklıma bir şey takıldı Mike değil mi yanındaki "

Nora başını evet olarak salladı " E ne olmuş"

" Alex' e karşı bir şeyler besliyor gibiydi bizim konuşmamızı engel olacak sıra Alex kolunu tutup durdururken ses çıkarmadı ayrıca bakışları aşık birinin bakışları gibiydi"

Nora sessiz güldü " Çocukluk arkadaşını seviyor dersem gitmeden önce itiraf etti ama Alex hasta olduğunu söyleyip geçiştirdi o günden sonra hislerini hep sakladı Alex'in duygularını fark etmesini istemeye devam ediyor kendisi o durmasının sebebi Alex'in hatrı olduğundan "

Andrea ağzı açık şekilde duyduklarını şaşırdı.

" Alex o duyguları tatmadığı için bilmez sevgiyi bizle yaşadı dostluk sevgisi aile sevgisi ama aşkı hiç yaşamadı"

" Katılıyorum ilki eğer Mike olursa doğru düzgün bir anıyı çevir-" sözü yarıda kesildi. Andrea sesleri duymuş Norayı oradan uzaklaştırdı onların olmayacağı bir yere sürükleyip konuşmalarını devam etti " Nerede kalmıştın Mike anı yaşatacağını söylüyordun "

Nora yutkunup gözlerini Andreadan çekip konuşmasını devam ettirdi " Bir anıyı çevirirse belki aşkı hisseder " dedi.

" Öyle umarım öyle olsun. Alex ihaneti pek hoş karşılamaz "

" Neden öyle dedin ki şimdi " Nora merak edip sormuştu.

" Hiç içimdeki ses bana gölgenin Mike olacağını söylüyor eğer ihanet eden arkadaşın ise hayatından çıkarır "

" Olamaz ki sürekli ormanda benimle birlikteydi gölgelerden biri olmalı "

" Kesin gölgelerden biri " dedi imalı imalı konuştu. Nora daha fazla bu konuşmayı konuşmayı istemedi. Sessizce yürüdü.

 

—---------

Acaba Andrea Mavi gölge tahmini doğru mu yoksa değil mi ?

" Mavi gölge kim olabilir ?

Andrea ile Noranın arasındaki ilişki büyüyecek mi ?

 

Loading...
0%