Yeni Üyelik
17.
Bölüm

17.Bölüm: Yan Yana

@happystrawberryy

Roesia'nın Gözünden

Alice beni saraya getirdiğinde direkt odama girip kapıyı örttüm.

Yatağa uzanıp iyice düşünmeye çalıştım. Kharoon da daha dünyadan dönmemişti.

O bana güvenip ismini bile söylemişti. Duyguları yoktu ama canlanan kalbiyle bana çok yakınlık gösteriyordu sanki o değişiyordu.

Kayıktayken bana o kemiksi yüzüyle mahçup ama muzip bir ifadeyle gülümseyişi bilemiyorum ondan korkuyordum ama o sanki çok tatlıydı.

Offf bilmiyorum ama cennete gitmeyi de istiyordum ve bu fırsatı kaçıramazdım. Aklımı bulandırmamalıyım. Daha tam olarak Kharoon'u tanımıyorum bile ya Alice'in dediği gibi beni kilitlerse. Ya beni zorlarsa.

Hem onunla evlenmezsem hafızamı silip beni dünyaya götürecek. Her şeyden önce Tanrılar, Alice'in dediği gibi bu şehri gazaba uğratabilirdi. Bunu onlara yapamazdım.

Evet galiba kararımı vermiştim. Ona kendi içimde sessiz bir veda edecektim. Kalkıp hızla çantamı hazırladım pek bir şeyim yoktu ama buraya ait nesnelerden ve birkaç kıyafet alıp koydum yinede.

Şimdi ise biraz uyuyup dinlenmeye ihtiyacım var.

.

.

.

.

Çığlık atarak yataktan hızla kalktım. Yine lanet bir kabus daha görmüştüm. Kalbim küt küt atıyordu. Korkuyordum. Her yer karanlıktı ama bir anda önüme gelen bardaktaki suya yansıyan ay ışığı gözüme çarptı.

Kafamı hızla çevirdim.

"Kharoon sen dönmüşsün" dedim.

"Evet daha önce geldim ama uyuyordun uyandırmak istemedim" dedi.

Ellerim titriyordu. Bu sefer kabusumda anne ve babamın bana yaptıkları işkenceleri görmüştüm ve üstümden kolayca atamıyordum.

Bunu gören ölüm, suyu bana kendisi içirdi usulca.

Bana suyu içirince bardağı masaya koyup arkasını döndü tam çıkmak üzereyken ona seslendim.

"Gitme"

Kendimi iyice kaldırıp yatağın başlığına yaslandım. Sabahın ilk ışığında buradan gidecektim. Bu yüzden onunla son kez vakit geçirmek istedim.

Kharoon bana doğru döndü ve yatağın yanındaki sandalyeye oturdu.

"Yatağıma yanıma oturur musun?" Dedim.

"Rahatsız olmanı ya da benden korkmanı istemiyorum Roesia" dedi ama onun heyecanlanışını görüyordum ve bu hoşuma gidiyordu.

"Hayır senden rahatsız olmuyorum lütfen" deyip ona baktım.

O da yavaşça yanıma yatağın ucuna oturdu.

Kafasını eğip ellerine bakıyordu ve hızlı hızlı nefes alıp veriyordu. Ardından başını bana çevirdi.

"Artık korkma, kabus görme Roesia"

"Bu benim elimde değil ki Kharoon"

"Senin intikamını aldım. Sen burada acı çekerken sana bunları yaşatanlar da acı çekecekler bundan emin olabilirsin"

"Nasıl yani ne yaptın Kharoon? Sana inanamıyorum umarım bu sana zarar vermez" dedim.

"Bunları düşünme sen hadi uyu"

Ne yapmış olabilirdi ki merak etmiştim ama bana söylemeyeceği belliydi ve eminim ki yine bir yasağı benim yüzümden çiğnemişti.

Ona bakıp yatağın içerisine doğru iyice yerleştim.

"Sen uyumayacak mısın?"

"Ölüm hiçbir zaman uyumaz Roesia sadece sana eşlik edip yanında kalacağım" dedi.

O hiçbir zaman uyumuyor muydu yani. Gerçekten onun hakkında bilmediğim çok şey vardı.

"O zaman sen de benimle uzan" deyip elini tutup yatağın içine çektim onu.

Şimdi yan yana birbirimize bakıyorduk onun yüzüne ay ışığı vuruyordu ve vuran ay ışığıyla birlikte kemiksi yüzü pırlanta gibi parlıyordu.

"Sen parlıyorsun ama nasıl?"

 

.

.

.

.

.

Eveet bölüm sonuna geldikk☺️

Şeyy... hazırlayın kendinizi bundan sonraki 2 bölümde fena şeyler olacak 🔥

Tahminleri alalım sizce Roesia gerçekten gidecek mi? Yoksa kararını değiştirecek mi?

Seviliyorsunuz beybilerr 🍓

Loading...
0%