Yeni Üyelik
45.
Bölüm

45.Bölüm: Hırçın Su...

@happystrawberryy

(Mehemmed Cavadov-Umutsuz Aşk, sözsüz bir parça dileyen açıp okuyabilir (umarım açarsınız...).

Tavsiye değildir!)

.

.

.

 

"Dikkat et!!!"

Ne olduğunu anlamadan çalıların arasından yuvarlanmaya başladım. Vücuduma bir sürü kesici şey batıyordu. En son sırtımı bir ağaca çarptığımda durabilmiştim.

Arkamdan bağıran kişinin kim olduğunu bile bilmiyordum.

Ellerimi nemli toprağa koyup kendimi yavaşça kaldırdım. Her yerim yara bere içerisinde kalmıştı.

Bacaklarımda sıyrıklar vardı. Dirseklerimin derisi yüzülmüş arasına taş girmişti. Üzerimi hafif çırpmaya çalıştım.

Ama sonra kendime bakmayı bıraktım çünkü zihnimde tekrar Kharoon'un, Carmente hep bana aitti deyişi dolmuştu.

Kalbim acı bir çarpıntıyla teklerken ellerimle toprağı sıktım. Saçlarım yüzümü kapatacak şekilde aşağıya doğru sarkmıştı.

Gözlerim yaşlarla dolduğu için toprak bulanıklaşmıştı.

Dünyadaki son günümdeki gibi acı içerisindeydim. Bedenim yaralar içerisindeydi ve kanıyordu. Her yanım toz toprak olmuştu.

Gök gürültüsünün sesini duyduğumda kafamı kaldırıp göğe çevirdim. O anda yüzüme damla damla yağmur yağmaya başladı.

Kırmızı elbisem utanmaz bir şekilde kanımı gizlemeye çalışıyordu. Yağmur hiçbir şey olmamış gibi üzerimdeki çamuru yıkıyordu.

Hıçkırarak ağlamaya başladım.

"Bu kadar kolay mı ha! Bu kadar kolay mıydı Ölüm?! Yanımda başka bir kadın için o hep bana aitti ve sonsuza kadar bana ait olacak diyecek kadar alçalacak mıydın?!! Ben sana güvendim sana güvendim BEN SANA GÜVENMİŞTİM..."

Bir kez daha soluk aldım ve kendimi zorlayarak ayağa kalktım çarptığım ağacın arkasında bir uçurum vardı.

Uçurumun kenarına doğru gidip aşağıya doğru baktım.

Soğuk esen rüzgar, yağmuru sivri bir ok gibi bedenime saplıyordu.

Şuan İskelet denizinin ilerisindeki kısımda olmalıydım çünkü karşımda iskelet denizindeki o kuru kafa vardı.

Her yerde o vardı. Ne yapacağımı bilemiyordum.

Korktuğum olmuş muydu? Onu kayıp mı etmiştim? O hala Carmente'yi mi seviyordu yani.

Ben düştüm, her yanım acı içinde ama neden sen yoksun?

Gözyaşlarımı yağmur bile kaybedemiyor? Peki ya bu suya atlasam o kaybeder mi?

Belki de o her şeyi değiştirir.

"Sen her şeyi değiştirir misin su beni al götür yalvarırım" deyip adımımı boşluğa doğru attım.

"Hayır dur! Yapma özür dilerim ben sadece bencilce efendimizi sevmiştim bu yüzden o kötü şeyleri söyledim!"

Bu tanıdık sesi duysam da arkama dönmeden diğer ayağımı da boşluğa doğru atmamla güçlü hava dalgası bedenimi kucakladı.

Aşağıya doğru düşmeye başladım. Gözlerimi sıkı sıkı kapatıp derin bir nefes aldım.

Bedenim sertçe denize çarptığında tuzlu su bedenimdeki yaraları yakmaya başladı ve hızla derine doğru süzülmeye başladım. Kollarım ve bedenim çırpınmadan sevgiyle karşıladı bu hırçın dalgalı suyu.

Gözlerimi açmıştım ağlıyordum hem de için için. Su her yanımı sarmıştı ellerimi kaldırıp gözlerime dokunduğumda denizin gözyaşlarımı kaybettiğini farkettim.

İçimden sonunda deyip acı bir mutlulukla gülümseyip kendimi suya teslim ettim.

"Hayallerimden, umutlarımdan geriye ne kaldı ki? Bana gerçekten aşık olan bir adam benim için neleri göze alabilirdi ki? Ya da o aşk yalan mıydı? Kalbimde yanan acı bir ateş var. Hiç tereddüt etmeden aşık olduğun güzelini tek celsede öldürdün. Tabi ya sen zaten Ölümdün en sonunda bunu yapacaktın bana..."

İçim suyla dolarken gözlerim kapandı...

 

.

.

.

 

 

•Yazardan•

Kırmızı elbisesiyle Roesia kalbindeki acıyı taşıyamadan bilinçsizce koştu ve farkında olmadan kendini uçurumun kıyısında buldu.

Acı içindeki çığlığını ise kimse duymadı. Umutsuzdu. Yaşamayı arzuluyordu ama onu yaşama tutacak bir dal bile yoktu. Şimdi bu paramparça olmuş kalbi ne onarabilirdi?

Sevginin anlamını bilmeyen bir kıza verilen sevgi ona hayat vermek gibidir demişler. Peki ya o sevgi giderse kızda hayat kalır mıydı?...

Sessiz, soğuk, karanlığa alışkın bir beden derin sevgiden mahrum kaldığında o beden tanıdık olduğu yere dönmeye mahkum olacaktır...

 

.

.

.

 

 

Eveet bölüm sonu 🥹

*Arkadaşlar Kitap Pad'e giriş sorunu yaşadığım için bölümü şimdi atabiliyorum.

Diyecek bir şey bulamadım yutkuna yutkuna yazdım her satırı...

Dilerim ki bedenleriniz, her zaman sevgi, iyilik, hoşgörü, umut çevresinde dolanır. Acı sadece size bir şeyler öğretmek için uğrasın ve hayatlarınız hep mutlulukla dolu olsun çiçeklerim...♥️

Her satırda birlikte ağlayıp birlikte güleceğiz🧚🏻‍♀️

Loading...
0%