Kharoon Vanth (Ölüm) Gözünden

Luna sürekli bana bir şeyler söyleyip peşimi bırakmıyordu. Zamana ihtiyacım olduğunu söylememe rağmen her fırsatta soluğu yanımda alıyordu ve yaşadığımız anıları bana hatırlatmaya çalışıyordu. Bazı anılar belirgin olsa da bazılarını hala net hatırlayamıyordum ve bu da kafamda ağrılar yaratıyordu.

10 gün geçmişti ve Balo hazırlığının son gününe gelmiştik. Bu akşam ki gerçekleşecek balo için gerekli tüm hazırlığı yapmıştık. Hatta tüm süreçle bizzat ben ilgilenmiştim. Bu sayede Luna'dan uzak durabilmiştim.

Şimdi sarayın dışında son rutin değerlendirmeleri yapıyordum.

"Alice saraylar hazır değil mi?"

"Evet efendim Elf diyarı, Periler Şehri geldiler ve yerleştiler bile burada hazırlanacaklar"

"Tamamdır. Noah ve Harvey güvenlik önlemi nasıl?"

"Balo salonunun içinde ve dışında koruyucu büyüler yapıldı. En ufak bir tehditte donma iksirleri devreye girecek efendim" dedi Harvey.

Noah "efendim Balonun dışındaki ormanın içerisine de ekstra büyülü kazıklar yerleştirildi. Olası bir saldırganlık durumunda çalışacaklar. Askerlerimizde şehrin önemli konumlarına yerleştirildiler" dediğinde memnun bir şekilde gülümsedim.

"5 gün boyunca aksilik çıkmasını istemiyorum. Tekrar ediyorum bugün Balo günü olacak yarın ise dinlenme ile karışık ormanda ata binme yarışı olacak. 3. Gün İskelet denizinde av düzenlenecek. 4. Gün arenada diyarlar ve şehirler arası güç yarışı olacak. 5. Gün ise daha sakin olan Renkli Denizde tekne yarışı düzenlenecek. Her şeyi en iyi şekilde ayarlayın eksik istemiyorum" dediğimde üçü de başlarını sallayıp yanımdan ayrıldılar.

Emirlerine bir sürü kemik insanı vermiştim. Her şey hazır görünüyordu.

Gökyüzüne yükselip Balo Salonuna doğru gittim. Salon tamamlanmıştı ve her şey istediğim gibi olmuştu.

2 saat sonra herkes giriş yapabilecekti.

Saraya geri dönüp siyah takımımı giydim ve hizmetlileri çağırıp saçımı yaptırdım.

Luna için de siyah elbiseler ayarlatmıştım. Sonuçta o da artık buradaydı. Sarı saçları olduğu için üzerinde sarı bir renk bulundurmasına gerek yoktu.

Ne giyeceğini de bilmiyordum açıkçası pek ilgilenmiyordum da.

En çok merak ettiğim Roesia'nın ne giyip geleceğiydi. Onu öyle çok özlemiştim ki...

Bileğime çelikten iksirli bir bileklik taktım. Bu bileklikte görünmezlik iksiri vardı.

Nerede kullanacağımı kim bilir?...

Son kez aynaya baktıktan sonra odadan çıkıp Luna'nın kapısını tıklattım.

Luna gösterişli bir siyah elbise seçmişti. Bu Balo için geçerli bir görünümdü.

Bana bakıp "benim için yorum yapmayacak mısın?" Dedi.

"Baloya tam uygun olmuşsun Carmente hadi gidelim misafirlerimizi karşılamalıyız" dediğimde çantasını da alıp hızlı adımlarla yanıma geldi.

"Senin pencerenden çıkalım daha hızlı olur" deyip pencereye yönelip atladım. Ardından o da arkamdan atladı.

Birlikte Balo salonuna geçtik. İçeride gelmiş olan önemli kişileri karşılayıp herkesle tek tek sohbet ettikten sonra dans alanına doğru inip orada ikimize ayrılan sandalyelere oturduk.

Herkes sırayla geliyordu. Belli bir süre geçmişti ve galiba beklediğim an gelmişti. Melekler diyarındaki melekler tek tek salona giriş yapmaya başlıyordu.

Melekler diyarını temsil eden Jophiel yanımıza gelip baş selamı verdi.

"Jophiel en az bir meleğin yayacağı bir ışıkla parlıyorsun" deyip gülümsedim.

"Ouv Ölümün Efendisi sen de en az bir ölümün ruhsuz soluğu gibi kapkaranlıksın" deyip güldü.

Ben de ona gülümsedim ve ekledim "umarım keyif alırsınız"

O da "umarım" deyip müzik aletlerinin olduğu tarafa doğru yöneldi.

Tanrılar şehrindeki önemli kişilerin hepsi gelmişti birkaçı yukarıdaki izleme yerinde oturuyordu. Birkaçı ise dans alanındaydı.

Meleklerin neredeyse hepsi giriş yapmıştı ama Roesia hala yoktu. Gözlerimle durmadan her yeri tarıyordum.

5 dakika sonra Balo salonunun kapısı sonuna kadar açıldı ve çalan hareketli müzik durdu. Galiba müziği durduran kişi Jophiel'di. Ardından kapıdaki görevliler o tanıdık ismi anons etti.

Kalbim hızla çarparken kırmızılar içindeki Roesia'yı gördüm. Öyle masum ve güzeldi ki...

Adımları bir ceylan kadar ürkekti.

Başı dik olsa da etrafına korkuyla bakıyordu ve yanında getirdiği pisliğe bir şeyler söylüyordu o da sırıtıp duruyordu.

Oradan beni göremezdi ama ben onu görüyordum. Süzüle süzüle merdivenleri inmeye başladı. Ama bakışları hala çevresindeydi.

Metatron beni görünce Roesia'yı biraz daha kendine çekti ve zafer kazanmış bir edayla sırıtıyordu.

"Şunlara da bakın bu insan kız işini biliyor. Meleklerin En Ulusunu kendisine aşık etmeyi başarmış" Luna cümlelerini söylerken ona sinirli bir şekilde baktım.

"Ne var doğruları söylüyorum harika bir çift olmuşlar" dediğinde istemsizce ellerim kasılmaya başladı. Ona dokunmasına bile tahammül edemiyordum ki Luna'nın söyledikleri daha da sinirlenmeme sebep oluyordu.

Başımı tekrar onlara çevirdiğimde Roesia'nın o masum yüzüne tekrar kapılmaya başladım. Üzerindeki kırmızı taşlar teninde değerini kaybetmişti. Şaşkın yüzle tek tek hazırladığım Balo salonunu izliyordu. Umarım beğenmişsindir güzelim çünkü her şey senin için...

Özellikle de kırmızı güller...

En son basamağı ineceği sırada tavandaki avizeye bakarken ayağı kaydı, hızla adımımı attım ama Metatron şerefsizi onu belinden tutup düzeltti.

O anda Roesia başını kaldırdı ve gözleri benimle buluştu.

Ah o pisliğin Roesia'ya her saniye dokunması beni çılgına çeviriyor. Çatılı kaşlarla bakarken gözlerimin içine doğru bakan Roesia'nın bakışlarıyla içim rahatladı ve vücudum onun gözlerinde erimeye başladı.

Kulaklarım uğultuyla çınlıyordu kalbim öyle güçlü atıyordu ki...

Onun o okyanus gözlerinde kayboluyordum adeta. Balodaki kişiler benim için yok olmuştu.

Sadece o vardı...

O çok acıyla yoğrulmuş yorgun bir ruhu taşıyordu. Onun bu hayattaki tek ışığı ben olacaktım. Ama onu kendi ışığımla yakmıştım. Bu içimde acı bir yumru bırakmıştı. Ama bu acınası Ölüm seni bir Anka Kuşu gibi küllerinden doğduracak ve acının sana uğramaması için elinden gelen her şeyi yapacak...

Şimdi ise dudaklarıma hükmedemeden onlar kendiliğinden oynadı.

"Roesiam"

.

.

.

Eveet bölüm sonuna geldik🥹

Neler hissediyorsunuz???

En beğendiğiniz kısım neresi oldu?🌟

Diğer bölümde görüşmek üzere oy vermeyi unutmayın çiçeklerim hepinizi çok seviyorum❤️