@happystrawberryy
|
Kalbim korkuyla tekliyordu. Jophiel hızla yanıma gelmiş "neler oluyor burada?!" Deyip şaşkınca yerde yatan adama bakıyordu. "Ben ben bilmiyorum geri çekilmek istemiştim ama o bir anda üzerime doğru geldi" dediğimde gözlerim dolmuştu. Metatron ve Kharoon aynı anda bana bakıp "Senin bir suçun yok Roesia" dediler ve dedikleri an birbirlerine kısa bir bakış atıp tekrar yerdeki adama baktılar. Gözüm bir ona bir ona kayıyordu. Ama Kharoon'un koluma dokunması içimi yakıyordu. Çünkü o Carmente'yleydi kolumu hızla onun elinden kurtardım ve Metatron'a doğru yanaştım. Metatron'da usulca beni kendisine çekti. Kharoon bana şaşkın gözlerle bakıyordu. Dudaklarımı yavaşça oynatıp ona "git" dedim. Gözleri önce dudaklarıma kaydı sonra gözlerime baktı. Göğüs kafesi hızla inip kalkıyordu. Daha gitmemişti. Ona bakarken araya Jophiel girdi "Anlaşılan birileri çoktan ne olduğunu görüp müdahale etmiş bile. Bir şey yok müzik devam etsin lütfen ben bu iblisin işine bakarım" dedi ve önüme gelip kollarını göğsünde bağladı. "Demiştim değil mi Roesia, iblisler bile sana tapacak diye" dediğinde göz kırpıp yerdeki iblis olduğunu öğrendiğim kişiyi çekiştirmeye başladı. O anda Kharoon arkasını dönüp Carmente'nin yanına doğru yürüdü. Giderken tekrar başını çevirip bana baktı bende ona baktım. Saniyelik gözlerimiz buluştuğunda geri kafasını çevirip devam etti. Kalbim tekrar garip bir şekilde teklerken ilgimi yaşanan duruma verdim. "Ne yani o bir iblis miydi? Ama onun burada ne işi var?" Dedim. "Doğru ya insanlar haklı olarak iblisleri sevmezler ama onlar da bu evrenin bir parçası Roesia. Aslında herkes kendilerine verilen rolleri oynuyor diyebilirim" dedi Metatron. "Bu evren cidden kafamı karıştırıyor. Ama ona ne oldu?" Dedim merakla. "Ne olacak Kharoon sol yüzünü ben de sağ yüzünü yumrukladım. Şiddetimize dayanamayınca yere yığılıp kaldı. Artık geçsek iyi olur Roesia" deyip bana baktı. "Çok teşekkür ederim Metatron" deyip ona bakarak gülümsedim. "Senin iznin olmadan sana kimseyi dokundurtmayacağım. Ayrıca böyle gülümsemeyi alışkanlık haline getirmelisin" dediğinde hızla gözlerimi ondan kaçırdım. Ama bu sefer görüş alanıma Kharoon girdi. Bir elini saçlarının arasından geçiriyordu ve diğer eliyle bardağı sıkarak buraya bakıyordu. Metatron ile olmam onu sinirlendiriyordu anlaşılan. Ama o da Carmente'nin yanındaydı. O zaman bana yaşattığın hissiyatın ne demek olduğunu biraz olsun sen de hisset Ölümün Efendisi. Metatron elini belime koyup beni kendine doğru çekti. Ondan kendimi çekeceğim esnada Kharoon'un elindeki bardak yere düştü ve paramparça oldu. Ama o buna rağmen gözlerini ayırmadan bize bakıyordu. "Benim yanımda olman Kharoon'u gerçekten delirtiyor olmalı" diyerek Metatron'da Kharoon'un elinden düşen bardağa bakıyordu. Kharoon ise bana bakıyordu. Bende onun gözlerinin içine bakarak başımı Metatron'un koluna doğru koydum ve ona eşlik ederek yerimize doğru yürümeye başladım. Derin derin nefes alıp veriyordu. Gözleri kızarmıştı. Öyle sert bakıyordu ki bu hali nedense içimin titreyip korkmasına sebep oluyordu. Sanki biraz sonra her yeri yıkıp parçalayacak gibi duruyordu. Masaya geldiğimizde kendimi ondan çektim ve biraz rahatlamak için elime bir soda alıp içmeye başladım. "Hımm bu sodanın tadı daha önceki içtiklerimden baya farklı ve güzelmiş" dedim. "Evet bu Kemikler Şehrine özel bir sodadır içinde egzotik meyveler ve mayhoş tat bırakması için iksir ekliyorlar kabul etmeliyim ki bende çok seviyorum" deyip gülümsedi Metatron. Ona gülümsedim ve içmeye devam ettim fakat aklıma bir şey gelmişti. "Bir şey soracağım sana Metatron" dedim. "Evet sor Roesia" "Sen Ölümün ismini biliyorsun. Onun daha önceki balolarına da katıldığını söyledin. Siz daha önce yakın mıydınız?" Dediğimde Metatron'un yüz ifadesi değişmişti. "Ah ıhm nereden başlayacağımı bilemedim açıkçası şuan. Sadece kısaca şunu söyleyebilirim. Zamanında Kharoon ile iyi anlaşırdık. O şehri için ben ise diyarım için gerekli iksir ve enerji avına çıkardık. Tabi çoğu zaman en ender enerjilerin olduğu yerlerde karşılaşırdık ve o enerji için savaşırdık. Tabi bir süre sonra bu savaş yerini gülüşmelere ve sıra meselesine dönüştürdü. Sonrasında ise uzun zaman boyunca dost kaldık. Taa ki devamını biliyorsun" deyip gülümsedi. "Taa ki Carmente ile Kharoon olana dek" diyerek ona baktım. O da kafasını salladı. "Peki ya şuan hiç mi bir şey hissetmiyorsun? Yani bilemiyorum inanması zor gerçekten Metatron. Sen Carmente için her şeyinden vazgeçmiştin" diyerek ona doğru meraklı gözlerle baktım. Ama o tahmin etmeyeceğim bir şey yaptı. Bir elini yüzüme getirip baş parmağıyla yüzümü hafifçe okşadı. "Carmente artık çok mutlu ve istediği gibi Kharoon'un yanında. Kharoon'da tüm anılarını hatırladığında ona eşlik etmeye devam edecek. Ama sen, sen bir masumsun Roesia. Senin bu yüzün, kalbin, iyi niyetin tüm taşları değiştirdi" dediğinde biraz daha yüzüme doğru yaklaşmıştı. Tam o esnada Jophiel'in sesini duydum. "Roesia! Metatron!" Metatron'da duyunca elini yüzümden geri çekti. "Vuhuu geldim. İblisi şehrine gönderdik. Birazdan gelişme dansı çalacak ayy çok heyecanlı acaba nasıl olacak? Bakalım Ölümün Efendisi dansları nasıl belirleyecek?" Diyerek benim belime elini bastırınca kafamı elini koyduğu yere indirdiğimde işaret parmağıyla Kharoon'u gösteriyordu. Kharoon masanın tuttuğu kısmı eliyle paramparça yapmış buraya bakıp duruyordu. Luna ise onun kolunu tutup bir şeyler söylüyordu ama ona bakmıyordu. Anlaşılan Jophiel durumu fark etmiş bir sorun çıkmasını önlemek için araya girmişti. "Bakıyorum da bu Balo en çok sana iyi geldi Jophiel" deyip Metatron gülmeye başladı. "Yoo başkalarına da iyi gelmiş gibi görünüyor" deyip bana doğru baktı. Elimle kendimi işaret ettim "ne ben mi? Hiç de bile" diyerek kollarımı bağladım. Ardından ikisi de bana bakarak güldüler. O anda müzik kesildi ve Kharoon tekrar konuşma yapmaya başladı. "Sayın konuklar umarım eğleniyorsunuzdur. Şimdi sırada gelişme dansı var bu dans oyunlaştırılıp son dans ile bağlanacaktır. Oyunlaştırma esnasında eş değiştirmek serbesttir" dedi ve Luna'nın elini tutup onu dans alanına götürdü. Luna bana yan bakış atıp gülerek ellerini Kharoon'un boynuna koydu. Sanki biraz önceki iblis olayı için nispet yapar gibi daha da yapışmıştı ona. Bu görüntü karşısında elim istemsizce kalbime gitti. Çok acıyordu. Canım yanıyordu. Kharoon ile gözlerimiz buluştuğunda anlamazcasına kaşlarını çattı. Onları buğulu bir denizde görmeye başlayınca gözlerimin dolduğunu anladım. Metatron "Roesia hadi bu dans için hazırlanmıştık. Kendine gel güzelim" dediğinde başımı hızla ona çevirdim. "Bana sakın bir daha güzelim deme sakın!" Dedim. Aklıma bir anda Kharoon'un bana güzelim deyip beni öptüğü anlar gelmişti. Ne olursa olsun ondan başka kimsenin bana bunu demesini istemiyordum. "Ta-tamam sakin ol bir daha demem olur mu? Hadi gel benimle" deyip elini uzatınca Metatron'un elini tutup usulca onunla dans alanına ilerledim. Yerde adımlarımızı atıp dönerek dans ediyorduk ve adeta dans alanında bir harita çiziyorduk. Herkesin dansı uyum içindeydi eminim ki üstten bakıldığında şahane bir görüntü oluşuyordur. Yan tarafa baktığımda Mars'da, Jophiel'i kaldırmıştı. Silvanus'da Anna ile dans ediyordu. Bize doğru yavaşça süzülüyorlardı. Mars "heyy Düşmüş Melek birazdan Roesia'yı senden alacağım haberin olsun" deyip göz kırptı. O anda "ama önce biz yer değiştirelim" diyerek Silvanus ve Anna bize doğru geldiler ama Metatron beni hızla çekip döndürdü. "Onu dans bitene kadar kimseye vermeyeceğim" dedi yüksek sesle. "Çok fena bir meleksin sen" diyerek güldü Silvanus. Onların bu hallerine bende güldüm. Metatron "hiç öyle gülme sende kimsenin elini tutmayacaksın" dediğinde arkadan Mars bana işaret veriyordu. Eliyle Jophiel'i gösterdi anlaşılan Jophiel Metatron'u hızla kendine çekecekti ve Mars beni yakalayacaktı. Herkes eğlenerek eş değişimi yapıyordu ve şuanda Silvanus ve Mars dörtlüsü bize doğru hızla yanaşıyordu. Jophiel, Metatron'un omuzlarını sertçe tutup çekti Metatron ne olduğunu anlayamadan kendini Jophiel'in eline teslim etti. Metatron'u bir anda çektikleri için bende geriye doğru sendeliyordum ki biri beni hızla belimden tuttu. Ama beni tutan kişi Mars olmalıydı fakat o şuanda karşımda duruyordu. Belimi tutan kişi bedenimi hızla kendine döndürdü ve başımı göğsüne gömdü. Hiçbir şey göremiyordum. Kimdi bu? Tam konuşacağım esnada burnuma tanıdık bir koku doldu. Yavaşça başımı göğsünden çekip yukarı doğru kaldırdım. "Vanth" "Asıl ben onu dans bitene kadar kimseye vermeyeceğim"
. . .
Eveett bölümün sonuuu🐥 Neler hissediyorsunuz? Bölümü nasıl buldunuz? Beğendiğiniz kısımlar var mı?🧚🏻♀️ Diğer bölümde görüşmek üzere🌟🌟🌟 |
0% |