*Ağır bir smut vardır!

Okumak istemeyenler aşağıya doğru insin bittiğini haber vereceğim!

Elleri belimde hızla geziniyordu. Şeffaf dudaklarıyla dudaklarımı kendine hapsetmişti.

O beni öpüp somurdukça ona aynı şekilde karşılık verip bende onun dudaklarını dilimle öpüp emmeye başladım.

Bedeni semsertti ve beni kendine bastırıyordu.

Bacaklarımı daha da sıkıp ona doladığımda alt bölgem yoğun bir şekilde onun erkekliğini hissediyordu.

Beni tutkulu bir şekilde öperken ilerlemeye başladı ve bir anda sırtım ağaca çarptı.

Ağaç ve Kharoon'un arasında sıkışmıştım bedenim arzunun ateşiyle yanıyordu.

Kendime hakim olamadan kadınlığımı onun üzerinde ileri geri yaptırdım. Bunu hissedince dudaklarını benden ayırdı.

Başını geriye atıp "Offf Ohh" diyerek o da erkekliğini bastırarak benim derinlerimde hareket ettirdi.

Bunu yapınca içten bir şekilde "Ahhh hıkh" diyerek inledim.

Sesim yüksek çıkınca parmağını dudağıma koydu.

"Şişştt sessiz olmalıyız" dedi ve bedenini geri çekip alt bölgesini tekrar bacaklarımın arasına sertçe yerleştirip vurdu.

Bu sefer kendime hakim olamadan "Ahhh Kharoon" diye bağırınca dudaklarıyla ağzımı kapatıp bir yandan öpüp bir yandan alttan kadınlığıma vurmaya başladı.

Dudakları arasında homurdanarak inliyordum. Hem zevk alıyordum hem de onun bedeni öyle sertti ki büyük ihtimalle bacaklarıma kadar her yer kızarıp acıyacaktı. Hatta yürümekte bile zorluk çekebilirdim...

Dudaklarını benden ayırıp kalçamı bacaklarıyla sabitledi ve rastgele doladığım korsemin ipini çözüp belimden çekti ve hızla yere attı.

Kalbim deli gibi çarpıyordu.

Başını göğüslerime gömdüğünde istemsizce ellerimle saçını tutup okşamaya başladım.

"Ahhhh Vanth ah bu çok etkiliyor" dediğimde göğüslerimin ucunu somurup emmeye başlamıştı.

Bir yandan da erkekliğini kadınlığıma sertçe bastırıyordu.

Zevkle dudaklarımı ısırmaya başladım ve başımı geriye atıp ağaca yasladım. Bacaklarımı onun bedeninden ayırmadan kalçamı oynatmaya başladım.

Bu hareketimle Kharoon başını göğüslerimden ayırdı.

"Ahh çıldırtıyorsun beni insan" derken soğuk nefesi yüzüme çarpıyordu.

"Haa nasıl?" Deyip kızarmış bir şekilde ona baktım ve yavaşça kalçamı oynatıp kadınlığımı onun erkekliğinin üzerinde gezdirdim.

Bunu yapınca başını geriye attı ve bir anda ellerini belimden çekip bacaklarımı kollarının üzerine yerleştirdi.

Hala iç çamaşırım altımdaydı eteğim yukarı doğru katlanmıştı.

Ne yapacağını bilmeden onu merakla izliyordum.

O anda zifiri karanlık gözlerini bana çevirdi.

"Çok güzelsin Roesia" dedi ve dudaklarımı somurdu. Belim tekrar ağaçla buluştuğunda kollarımı yukarı kaldırıp ağaçtan tutundum.

O da alttan tüm sertliğini özel bölgeme hissettirerek bana erkekliğiyle vuruyordu.

"Ahhh Kharoon çok sertsin" dediğimde "lütfen biraz dudaklarını ısır" dediği an dudaklarımı ısırarak inlemeye başladım.

"Hı hı hı uh hıı" dudaklarımın arasından inlemelerimi tutmaya çalışıyordum.

Öyle sert vuruyordu ki göğüslerim bu vurduruşlara hakim olamadan sallanıyordu. Kharoon da vurdururken beni süzüyordu.

Acıyla karışık verdiği zevk beni kendimden geçirtiyordu. Dudaklarım, vücudum şehvetle titriyordu.

Beni böyle gördükçe de hırlama sesleri çıkartıp ara ara vücuduma öpücükler konduruyordu.

Bedenim adeta onun koca vücudunda kayboluyor. Büyük kolları vücudumu ona kilitleyip bıraktırtmıyordu.

"Ohhh ahhh" onun o şeytani kalın sesi bu arzu dolu inlemeleri her söylediğinde kendimden geçirtiyordu beni.

"Ahh Vanth dayanamıyorum" dediğimde.

Kollarını bacaklarımdan çekip beni ağaçtan ayırdı ve belime güçlü bir şekilde sarıldı.

"Birlikte" deyip dudaklarımı somurup tekrar tekrar kadınlığımı büyüyen erkekliğiyle dövmeye devam etti.

O esnada dudaklarımızın arasından inlemelerimiz şiddetli bir şekilde yükseldi ve "ahhh uhhh huhhh" ikimizin de ritmi yavaşlamaya başladı. Vücudum zonkluyordu.

Alt bölgem sırılsıklam olmuştu.

*Smut bitmiştir buradan devam edebilirsiniz!

"Hahh" dudaklarımızı ayırdığımızda nefes nefese kalmıştık.

Kharoon ilerleyip benimle birlikte suyun içerisine girdi.

Suyun içerisinden yukarıya doğru siyah sisli bir duman süzüldü.

"Bu da nedir?" Dedim.

Kharoon başını eğip "şey benim bu bedenimin içerisinde karanlık yoğun bir akış var. Kas dokularımdan öhm sıvı şekilde dışarıya çıksa da en sonunda duman şeklinde yükselip kayboluyor" dediğinde şaşkın bir suratla ona bakıyordum.

"Bu gerçekten havalıymış" dediğimde başını kaldırıp bana "ne?!" Dedi ve hafifçe güldü.

"Sen cidden çok farklısın" diyerek altımdaki eteği yavaşça sıyırıp yana doğru koydu.

"Ben uyumuyorum ama sen uyuyorsun bedenin yorgun düşecek sana iksir vermeliyim" diyerek vücuduma nazikçe dokunup suyu üzerimde gezdirmeye başladı.

"Ama yanında var mı ki?" Deyip ona baktım biraz önceki yaşadığımız şeyi hala sindirememiştim. Heyecandan ve utançtan yüzüm yanıyordu.

"Sarayda odamda var" dedi ve yavaşça kulağıma doğru eğildi.

"Daha sabah olmasına 3 saat var seni pelerinim içine gizleyip odama götürebilirim" dediğinde tekrar hıçkırmaya başlamıştım.

"A-ama ikiye bölünmek istemiyorum" dediğimde gülmeye başlamıştı.

"Sana zarar vermeyeceğim sadece rahatça duş aldıktan sonra tekrar görünmezlik iksiriyle seni odana götüreceğim" deyip gülümsedi.

"Şey bu suretini özlemişim" dedim gülümseyerek.

"Hımhım farkettim" diyerek gülümsedi ve sudan çıktı.

Beni yere indirip kanatlarının iç kısmından pelerinini çıkardı.

"Biraz kendini kurula seni saracağım" diyerek kendi takımını üzerine geri giymeye başladı.

Ben de pelerinle vücudumu kuruladım ve ağacın yanındaki korsemi almaya giderken titreyen bacaklarım yüzünden yere yapıştım. Kharoon hızla yanıma gelip eğildi ve korsemi alıp üzerime geçirdi.

"Ben özür dilerim Roesia bir an kendimi kaybettim sana fazla zarar vermiş olmalıyım" dedi.

Yavaşça elimi kaldırıp koluna koydum.

"Ben bundan rahatsızlık duymadım Vanth. Sadece bu insan bedenim çok güçsüz" diyerek elimle bacaklarıma dokundum.

Bacaklarımın iç kısmındaki derim parçalanmış yer yer kanamıştı. Sürtünmenin etkisiyle kadınlığım bile çok acıyordu. Bacaklarımı tekrar kapattım ve eteğime uzandım giyeceğim esnada Kharoon "dur" dedi ve eteği alıp iyice suyunu sıktı. Ardından katlayıp ceketinin içine yerleştirdi.

"Odamda şifacının getirdiği ilaçlardan var yarım saatte iyileştirir bu yaralarını seni hemen odama götürüyorum" dedi ve yere düşen pelerinini alıp dikkatli bir şekilde bedenimde dolamaya başladı.

Bedenimi bir kelebeğin kozası gibi sardıktan sonra beni kucağına aldı.

"Başını ceketimin arasına gömebilir misin güzelim?" Deyip gülümsedi.

"Hıhı" diyerek başımı ceketinin içine doğru iyice gömdüm. Beni tamamen kamufle etmişti.

Havalandığımızı hissettiğimde derince bir nefes aldım. Aldığım nefeste Kharoon'un kokusu içime dolmuştu. Onun kokusunun tarifi imkansızdı. Öyle eşsiz ve ferahtı ki büyü gibi beni kendine çekip kafamı uyuşturuyordu.

Biraz ilerledikten sonra esen rüzgar kesildi. Anlaşılan odaya gelmiştik.

Bedenim yumuşaklıkla buluştuğunda başımı onun ceketinden çıkarttım.

"Geldik Roesia ben suyunu hazırlıyorum önce bir duş almalısın" diyerek yanımdan ayrılıp yan taraftaki banyoya gitti.

Onun yatağının üzerindeydim. Yavaşça elimi bu yumuşaklıkta gezdirdim. 5 dakika sonra Kharoon yanıma geldi.

Elinde iksir vardı.

"Bu uyku için kendini 10 saat uyumuş gibi hissedeceksin ama tabi bir insan ilk defa deneyimleyecek bu yüzden seni odana bıraktığımda biraz daha uyu güzelim" diyerek iksiri bana verdi.

"Tamam Kharoon olur" diyerek iksiri iyice içtim.

Etkisini vücudum hemen hissetmişti. Rahatlık ve dinçlik içimi sarmıştı.

Ardından beni tekrar kucağına alıp banyoya doğru taşıdı. Üzerimdeki pelerini açarak kollarımı ortaya çıkardı.

"Duşunu kendin alabilecek misin? Yoksa yardımcı olmamı ister misin? İlacı yaralarına temizlendikten sonra süreceğim" deyip gözlerimin içine baktı.

"Galiba kendim halledebilirim" dediğimde kafasını sallayıp banyodan çıktı.

Pelerinini tamamen üzerimden çıkardım ve geri kalan kıyafetlerden kurtulduğumda kendimi odanın içindeki büyük küvetin içindeki suya bıraktım.

Ilık su vücudumu gıdıklandırıyordu ve bacağımdaki yaralarım suyla birlikte yanıyordu.

Kendimi yıkarken yükselen kalp atışlarım bir anda elimin kalbime gitmesine sebep oldu.

Biraz önce Kharoon ile yaptığımız şey ah. Bu hayatımda yaşadığım ilk ve benzersiz bir şeydi. Şuan bu banyodan onun yanına nasıl çıkacaktım onu bile bilmiyordum.

Bedenimi iyice yıkadıktan sonra banyonun duvarındaki raflarından Kharoon'un siyah havlularından birisini alıp bedenime doladım.

Derin bir nefes alıp banyodan çıktım. Kharoon yatakta uzanıyordu. Beni görünce ayağa kalktı. Elinde kıyafetler vardı.

"Bunlar benim kıyafetlerim" diyerek bir tişört, kendi iç çamaşırı ve pijama vermişti.

"Kharoon sanırım sadece tişörtünü giyebileceğim"diyerek elinden aldım.

"Neden ki öyle üşütebilirsin" deyip diğerlerini de uzattı.

Elinden alıp siyah pijamasının belinden tuttum.

"Bu koca şeyleri giydiğim anda belimden düşer" dedim gülerek.

"Tamam sen giy tişörtünü ben bacaklarına ilacı sürdükten sonra sana giydiririm beline ip bağlarsam bir sorun olmaz herhalde" deyip gülümsedi ve komodinin üzerinden bir ip aldı eline.

"Ee peki o zaman arkanı dön" dedim kızararak.

Kalbim hala deli gibi çarpıyordu.

Üzerimdeki havluyu bedenimden çıkartıp Kharoon'un tişörtünü üzerime geçirdim.

Arkamı dönüp baktığımda aynadan onu görüyordum. Kharoon eliyle gözlerini kapatmış beni bekliyordu.

Tam ona doğru adım atacağım sırada kapı şiddetli bir şekilde çalmaya başladı.

"Kharoon neredesin lütfen aç kapıyı. Beni yanına al lütfen bana bir şeyler oluyor"

.

.

.

Eveet bölüm sonuna geldiiikk😻

Bölüm nasıldı yorumları alayımm☺️☺️

Hislerinizi özgürce ifade etmekten çekinmeyin lütfen🫶🏻

Sonda kimin geldiğini tahmin ediyorsunuzdur 🙂

O zamaaann diğer bölümde görüşmek üzere🧚🏻‍♀️