@happystrawberryy
|
Durduğum yerden sıçradım. Salak gibi sesli düşünmüştüm. Duymuştu söylediklerimi. Önümdeki kıyafetleri alıp giymeye başladım. Üstüme en son kemikten bir zırh geçirmiştim. Daha ne olduğunu anlamadan ölümün eşi mi olacaktım. Bunu kesinlikle istemiyordum. Odadaki yatağın solunda bir boy aynası vardı. Hızla oraya gidip kendimi incelemeye başladım. O sırada ölüm de kapıyı aralayıp içeri girdi ve kapıyı kapatıp oraya yaslanıp bana bakmaya başladı. Aynadan bana bakışını izliyordum. Karanlık, olmayan gözleriyle beni süzüyordu. İçimde bir şeyleri yakıyordu onun bakışı. Ben onun yüzüne bakmaya devam ediyordum. O da kıyafetimi süzdükten sonra benim gözlerime bakmaya başladı. Aynada buluşmuştu bakışlarımız. Onunki zifiriydi soğuk ve ürkütücüydü. Yüzünden hiçbir ifadeyi anlayamıyordum. Sadece sertçe bakıyordu. "Hazır mısın?" Dedi. Arkamı döndüm ve ona bakıp konuştum. "Neye hazır mıyım?" Deyip kaşlarımı çattım. "Benim kadınım olmaya?" "Ya bunu istemezsem?" Dedim. "İsteyeceksin" dedi kendinden emin bir şekilde. "Nereden biliyorsun bunu ya seni sonsuza kadar istemezsem ne olacak ha bana süre ver?" Dedim. "Bu şehirde beni istemeyen tek bir kadın bile yoktur" dedi bilmiş bir şekilde. "Peki ya neden ben? Neden onlardan birisiyle evlenmiyorsun? Dediğin gibi ben zavallı bir insanım" dedim çaresizce. Bana baktı ve gözlerime odaklandı. "Binanın üzerindeyken seni gördüm" "Evet gördün ne oldu. O acınası hayattan kurtulmak isterken bir diğer acınası hayatın içerisine düştüm şimdi" dedim. "Sen beni isterken içimde bir şeyleri uyandırdın. Hiçbir hayat barındırmayan vücudumda ilk defa yaşamı hissettim. Yüzyıllardır aradığım ışıktı bu" dedi. "Sırf içinde bir şeyler uyandı diye beni buraya mı getirdin" dedim. "Anlamıyorsun Roesia ben ölümün efendisiyim. Hiçbir duyguya sahip değilim halkımın aksine. Ben ölümün ta kendisiyim. Bu ülke ise tamamen benim işlerimde yardımcı olan halktan oluşuyor. Onlar kendi içinde çoğalabilirler. Ama benim için böyle değil" dedi. "Neden değil ölüm binlerce yıldır böyleyken neden şimdi bende değişti bu durum sen milyarlarca insanın canını almadın mı? Benimkini neden almadın?" Dedim. "Bilmiyorum kahretsin. Sadece kemik ve kastan oluşan vücudumun tek bir yeri yaşam canlılığı kazandı. Belki yanımda olursan bu ölümün efendisi yaşamın da efendisi olur" dedi. "Anlıyorum demekki sen de beni kendi çıkarların için istedin. Yaşamın da efendisi olabilmek için bana ihtiyacın vardı bu yüzden getirdin beni. Ama biliyor musun ölüm ben hala ölmeyi istiyorum ya kendimi öldürmeye çalışırsam " Dedim. "Sen ne diyorsun Roesia! Senin canını almaya gelecek olan her ölüm görevlisinin canını hiç acımadan alırım"
. . . . . .
Evettt bölümün sonuna geldik :))) Neler düşünüyorsunuz bakalımmm😽 Ölümde canlanan yer neresi sizce ♥️ Oy vermeyi ve bolca yorum yapmayı unutmayalım birlikte okuyalım birlikte eğlenelimmm⭐️ Sizleri çok seviyorumm 😽😽😽 |
0% |