Gözlerimi yavaş yavaş açtığımda bir adam beni kollarının arasında tutmuş kaşlarını çatarak bana bakıyordu.

Belirgin çene yapısına sahip gözleri bal rengindeydi o gerçekten film yıldızlarına benziyordu.

*ELDON

(görsel ekleyeceğim)

Görsel temsilidir. Eldon'un özelliklerini iyi taşıdığını düşündüğüm için ekliyorum. Hayalinizdeki her zaman en güzelidir♥️

Uyandığımı görür görmez beni kucağından yere atıverdi. Evet yanlış duymadınız beni yere attı.

Üstüm başım toprağa bulanmıştı. Hızla yerden kalktım ve toz toprak olan ellerimi çırpmaya başladım.

"Beni yere atacaksan neden kucağına aldın be adam?" Dedim ben de ona karşı sinirlenerek.

"Gözlerinden anladığım kadarıyla sen Kontes Alexandra olmalısın, mezarlıkta tek başına kalmış ne yapıyordun? Sakın bana o koca domuz için yas felan tuttuğunu da söyleme" dedi.

Lan bu adam da kimdi? O domuza tabiki yas tutmuyordum. Ama bir kontun arkasından böyle konuşuyorsa kesin halktan biri felan bu ama vücudu baya da güçlü duruyor asker olabilir mi üniforma da yok.

"Sen benim sorumu cevaplamadın ki ben seninkini cevaplayayım. Ayrıca sen de kimsin?" dedim küçümseyici bir bakış atarak.

"Ben Eldon senin gibi bir paçavrayı kucağıma aldığım için pişmanım. Sırf soylu olduğun için seni kucağıma alıp beklememi isted-" diye cümlesini tamamlamasına fırsat vermedim. Kesin soylu değildi kendisi soyluları eleştirdiğine göre.

Elimi kaldırdım🤚🏻 "Bu kadarı kafi öncelikle hizmetçilerime gitmelerini ben söyledim. Burada da aç olduğum için (yalanke) ufak çaplı bir baygınlık geçirmiş olmalıyım. Ayrıca senin demir gibi kollarına kafamı koymaktansa yerde baygın yatmayı tercih ederdim" dedim tek solukta.

Cümlemi bitirir bitirmez hızla soluk aldım.

Karşımdaki adam iyice sinirlenmişe benziyordu. Dev gibi bir şeydi. Burnundan soluyarak üzerime doğru geliyordu. Ben de cebimden bıçağı çıkartıp kolumun içine doğru attım sonra geri geri adım atmaya başladım sırtım bir anda ağaca çarptı.

Ben ağaca yaslıyken iki elini ağacın yanlarına koyup beni araya sıkıştırmıştı.

"Senin gibi kızlar benim bu demir olmuş kollarımda yatmak için can atıyorlar, ayrıca ayılıp bayılarak bana kur yapmaya çalışma Kontes, tek yaşayacağın duygu acı olur" dedi gözlerini kısıp yüzüne ince bir sırıtış yerleştirdi.

Demek beni o diğer kızlarla bir tutuyorsun Eldon bey sana dersini verelim bakalım.

Sonra ben de ellerimi kaldırdım onun boynuna doğru uzanıp ellerimi usulca saçlarında gezdirdim en son boynunda durdum bir yandan gözlerimi kırpıştırdım ve ona uzunca baktım.

Bunu yapmamla birlikte şaşırdı ve bütün vücudu kasıldı. Ama bu şaşırmışlık hissini gizlemek için gülmeye başladı "işte dediğim gibi hepiniz aynısınız cazibeme hiç karşı koyamıyorsunuz bu yüzden senin de bir paçavradan farkın yok Kontes!" Dedi.

Onun gözlerinin içine bakıyordum. Yavaşça ayaklarımın ucunda yükseldim ve kulağının yanına dudaklarımı getirdim. Nefesimle birlikte vücudunun irkildiğini hissettim.

"Tıch Tıch, boynunda tek hissettiğin ellerim mi sence Eldon? İyi odaklan." Dedim.

Sonra geri çekildim. Yüzü dumura uğramıştı.

"Boynumdaki o metal soğukluk bir bıçak mı se-" onu daha fazla dinlemek istemiyordum bana yaptığı ithamların uyarısını almalıydı.

Hızla elimdeki bıçakla ensesine bir çizik attım. Bunu yapmamla birlikte elini ensesine götürüp hızla benden uzaklaştı.

"Bana yaklaşmasan iyi edersin Eldon ben senin sandığın kızlara benzemem" dedim.

O sırada uzaktan birisi koşarak geliyordu bir yandan "Bay Eldon" diyordu. Eldon başını çevirip oraya baktı.

"Delisin sen" diye kendi kendine mırıldanıyordu.

Bana başka bir şey söylemesine fırsat vermeden koşarak oradan uzaklaştım.

Beni bekleyen at arabasına atlayıp eve doğru yol aldım.

Ah şimdi kafamı hızla toparlayayım. Şimdi ben bir kitabın içindeyim. Bu tamam ve kitapta bu krallığın içinden geçilecek 2.prens de diğer krallıkların içinden geçecek. Sonra da tek başına bir monarşi sistemiyle ülkeyi otoriter bir tutumla yönetecek ve kıyamet gelecek.

Yani otoriter süreçte herkesi kölesi felan yapacak. Bu olayların başlamasına yanılmıyorsam 2-3 yıl var.

Bu hikayenin akışını değiştirmem gerekiyor. Daha mana kullanmasını da bilmiyorum, vücudum da sağlam değil, silah da yok tek seçeneğim bıçaklar ve teknikler kalıyor. Ama bununla da net ölürüm gibi. Uzaktan beni büyüyle yere çalan birisine bıçak fırlatsam ne yazar.

Ayrıca krallığın hiçbir şey olmayacakmış gibi yatmaması gerekiyor. Bunun için krallığa yakın olup bilgi edinmem gerekiyor. Biraz siyasete karışmalıyım.

Offf kafam ağrıdı. Öncelikle kontluğu düzene bindireceğim. Yas süreci olduğu için bana hemen evlenme teklifi göndermezler.

Maalesef buradaki sistemde kontes tek başına yeterli olmuyor bir konta ihtiyaç duyuluyor. Evlilik teklifleri yığılacaktır.

Yas sürecini sporla, kılıç tutmayla ve büyü öğrenmeyle geçireceğim.

Ama her şeyden önce şimdi evde gereksiz ailemle ilgilenmem gerekiyor.

Onlarla şimdi yüzleşmek istedim ama yeterince istediğim gücü elde edemedim. Alexandra'ya yaptıkları işkencelerin hepsinin bedelini burunlarından fitil fitil getireceğim.

.

.

.

.

İçimden söve söve cümlelerimi tane tane kurmaya çalışarak dilimin ucundan "Eh Dük Ferguson artık gitmeyi düşünmüyor musunuz?" Dedim.

Artık bunlar cidden sıkmıştı yas bahanesiyle bu küçük saray yavrusuna yerleşmeye çalışıyorlardı.

"Kızım sen hala yaslısın sana destek olmak için geldik biliyorsun" dedi babam baya düşünüyormuş gibi.

Mezarlıkta kralın gözlerime karşı tutumunu görünce bunlar da bana yanaşmaya çalışıyorlardı. Ama 16 yaşına kadar Alexandra'ya yaptıkları hiçbir işkenceyi unutmadım. Onlar layığını bulacaklar.

"Tamam bugün son yarın için hizmetçilere söyledim eşyalarınızı ve arabanızı ayarlayacaklar bu sayede direkt gidebilirsiniz" dedim.

Annem atladı "ah Kontes kızım neden bizim erkenden gitmemizi istiyorsun?" Elini de kalbine koydu gözlerini kırpıştırdı.

Yani en iyi araba bile bu kadar hızlı r yapmadı. Daha düne kadar beni bir kaşık suda boğacak kadının söylediklerine bak hele.

"Düşes Jolie sizin de söylediğiniz gibi ben bir kontesim buranın idaresi artık tamamen benim elimde, işlerim çok yoğun olacak, para konusunu da merak etmeyin ayrıca mektuplaşıp konuşuruz bu yüzden yarın giderseniz sevinirim" dedim.

Düklüğün müşkül durumda olduğunu biliyordum amaçları paraydı. Benim elime düşmüşlerdi şimdi. Peki ben ne mi yapacağım. Tabiki parayı istediğim şeyler karşılığında vereceğim.

"Peki kızım sen nasıl istersen öyle olsun" dedi babam araya girerek. Elime düşünce nasıl da kuzu kuzu kabulleniyorlar daha bunların hepsi başlangıç sevgili ailem.

Onlarla fazla oturmayı istemiyordum saat de iyice geç olmaya başlamıştı bu yüzden yatacağımı söylemiştim.

Yine de Nomi ve Jayla'ya anne ve babama göz kulak olmaları için tembihledim. Ne olur ne olmaz buradan bir şey çalmaya çalışabilirler dikkat etmeliyim.

Odama girdiğimde üstümü değiştirip direkt yatağa attım kendimi.

Sonra odanın kapısı tıklatıldı. Kızlardan birisinin geldiğini düşündüğüm için direkt gir dedim.

"Alexandra uyuyor musun?" Diye bir erkek sesi duymamla bunun Owen salağı olduğunu anladım.

"Off ne işin var senin burada Genç efendi Owen?" Dedim belimi doğrultup yatağa oturarak.

"Sakin ol Alexandra benim sana söylemem gereken bir şey var" dedi.

Bana ne söyleyecekti ki bu şerefsiz. Sinirlerim geriliyordu şu ailenin her bir üyesini gördükçe.

"Alexandra şey, benimle evlenir misin?"

"WTF?"

.

.

.

.

Bir bölümün dahaa sonuna gelmiş bulunmaktayız🤓

Eveet neler düşünüyorsunuz yorumları alayım bebeklerim??

Alexandra'nın abisi hakkında ne düşünüyorsunuz pekii?

Bu arada oyları ve yorumları unutmayalım pleaseee💃🏻

Artık Darci evrene açılıyor yeni karakterler de girmeye başladıı peki Eldon hakkında ne düşünüyorsunuzz???