Bu bölümde +18 cinsel içerikli sahneler vardır.

O Prenses Elina mıı???

Peki ya öpüştüğü kişi kimmm???

Daha iyi görebilmek için dolabın kapaktaki deliğine iyice yaklaştım ve gördüğüm kişiyle iyice şaşırdım.

Prenses Elina şuan abim Owen ile öpüşüyordu.

"Ahh Alexandra ile bu gece harika görünüyordunuz" dedi Owen.

"İkimizi de ben hazırladım Owen hoşuna gitti mi?" Dedi Elina.

"Hem de nasıl görür görmez içimden hırladım" dedi Owen.

Bunu söyleyince Elina kıkırdamaya başladı.

Sonra Owen, Elina'nın elbiseni alttan tutup yukarı doğru kaldırdı. Elina'da hızla onun düğmelerini açtı.

Ardından Elina diz çöküp Owen'in pantolonunun kemerini çıkartıp aşağıya doğru sıyırdı.

Owen'in erkekliği Elina'nın yüzüne çarpınca gülmeye başladı.

"Oww ne kadar büyük ve ıslak bir şey bu Owen" dedi Elina.

Bu görüntü karşısında şok olmuş bir şekilde kalmıştım. Yavaşça başımı sağımda duran Eldon'a çevirdim.

O da aynı şekilde bana döndü.

Ona bakmak daha da utanmama sebep oldu. Neyseki dolabın içi karanlıktı yoksa domatese dönmüş yüzüm ortaya çıkacaktı.

Sessizce fısıldadım.

"Bunlar ne zaman gidecekler Eldon?" Dedim.

O da kulağıma eğilip sessizce fısıldadı.

"Bilmiyorum Alexandra inan ki ama içmiş gibi görünüyorlar kendilerinde değiller. Onları takip edelim kendilerinden iyice geçtikleri vakit veya sızdıkları vakit hemen çıkalım" dedi.

"Peki tamam" dedim ben de.

Tekrar dolabın deliğinden bakmaya başlamıştım.

Şuan onlar ne yapıyorlar?

Owen önünde eğilen Elina'nın saçlarından tutmuş erkekliğini onun ağzına veriyordu.

Elina'nın boğazından garip sesler çıkıyordu. Bu görüntü karşısında Eldon'un da elini sıkıp sinirlendiğini gördüm.

Benimle böyle bir duruma düştüğü için o da çok sinirli olmalıydı.

Eğer şuan çıkarsak hemen farkedilebilirdik.

Sessizce geri onları izlemeye devam ettim.

Owen yavaşça Elina'nın başını erkekliğinden çekti ve onun üzerindeki iç çamaşırlarını çıkarmaya başladı.

Ardından Elina'yı kucağına alıp yatağın üzerine yatırdı.

Onun üzerine çıkıp tüm vücudunu somurmaya başladı.

"Ahh Alexandra harika bir vücudun var her gece hayal ediyordum seni" dedi.

Elina da şaşırmış ama hala sarhoş olduğu için kendini ana kaptırmış bir şekilde "yanlış söyledin Owen ben Elina'yım kırmızı elbiselerimizden bizi karıştırdın herhalde hahaha" diyerek güldü.

Bu sözler karşısında Eldon hızla başını bana çevirdi.

O şerefsiz Elina'ya benim ismimle seslenmişti.

"Bu ne demek oluyor Alexandra bu piç ne saçmalıyor?" Dedi Eldon sinirlenmiş, kısık bir sesle sordu.

"Off hiç sorma Eldon bu şerefsiz abim benimle evlenmek istemişti onu çok feci bir şekilde reddettim ama şimdi bana takıntılı gibi hareketler sergiliyor" dedim.

"Şuan yakalanmayı umursamadan onu öldürsem ne olur ki?" Dedi.

"Saçmalama istersen Eldon sarayda bir Dük oğlunun ölümü büyük bir skandal yaratır. Aynı zamanda onun dersini ben vereceğim sen merak etme. Şimdi bir an önce bu ortamdan kurtulalım" dedim.

"Evet haklısın daha fazla dayanamayacağım buna" dedi o da bıkkın bir sesle.

O sözlerini söylerken Elina ve Owen'den şap şap sesler gelmeye başladı.

Başımı oraya çevirdiğimde Owen erkekliğini Elina'nın içine geçirmiş.

Hızlı bir şekilde kadınlığını dövüyordu.

Ardından onun içinden çıkıp Elina'yı yüz üstü çevirdi.

Dizlerinin üstünde durdurdu onu sonra arkadan onun kadınlığının içine tekrar yerleşti.

Bir yandan kalçasına şaplak atıyordu. Hızlı hızlı Elina'nın içine giriyordu. Elina inliyordu.

Bu görüntüyle birlikte içimde garip bir yanma hissettim. Farketmeden Eldon'un elini sıkıyordum.

O da bir şey demeden benim elimi sıkıyordu.

Birbirimize bakmıyorduk çünkü bu daha da utanç verici olurdu. Önümüzdeki ikilinin bir an önce yatağa yığılmasını bekliyorduk.

Elina inlemelerinin arasından konuşuyordu "Hah, Huh Owen daha hızlı"

Arkasından Owen "Haahh.. upfhh geliyorum" diye bağırdı.

Owen yavaşça erkekliğini Elina'nın içinden çıkardı. Çıkarmasıyla birlikte beyaz bir sıvı Elina'nın bacaklarından aşağıya doğru akmaya başladı.

Elina kendini yatağa attı. Owen'de kendini onun üzerine bırakıp üstlerine bir çarşaf çektiler.

İkisi de alkolün etkisiyle bayılmış gibilerdi.

Eldon kulağıma yaklaştı "şimdi" dedi.

Yavaşça dolabın kapağını açtı ve tuttuğu elimi bırakmadan beni çekti kendine.

Çok sessiz adımlarla önce pencerenin oraya gittik. Kimse yoktu bu yüzden halatı tekrar aşağıya sarkıttık. Eldon beni tekrar kucağına aldı ve yavaşça halattan aşağıya doğru bahçeye indik.

Sonra hızlıca koşmaya başladık.

Saraydan çıktığımızda ikimizde derin bir nefes aldık.

"Oh sonunda kurtulduk o lanet yerden" dedim soluklanarak.

"Haklısın az kalsın katil oluyordum" dedi Eldon.

"Neyse yaa lütfen bunu konuşmayalım olur mu?" Dedim ve arkasından ekledim.

"Ben bugün sarayda bir iş kaptım naberr? Hem de çok önemli bir iş" dedim sırıtarak.

O da biraz önceki tuhaf durumu konuşmak istemediğinden bana ayak uydurmaya başladı.

"Senin gibi bir cadıya hangi salak iş verdi çok merak ediyorum. Sen anca zarar getirirsin onlara" deyip gülmeye başladı.

"Bak bir de gülüyor seni işe yaramaz koca ayı ben çook büyük bir iş aldım bir kere. Hem sen de büyü kullanabildiğin halde bizi ışınlayamadın bile. Senin yüzünden abimle prensesin sex sahnesini izlemek zorunda kaldım" dedim oflayarak.

"Işınlamak başlı başına çok mana tüketiyor. İki kişiyi ışınlamak daha da fazla mana harcatıyor. Sana büyü gücümün çoğunu kullandığımı söyledim manamın yenilenmesi gerekiyor. Ayrıca dikkat edersen o sahnelere ben de tanıklık ettim" dedi son sözlerini bastırarak.

"Tamam neyse ne sen bana küreden bahsettin tam olarak ne yapacağım ben?" Dedim.

"Bu sihirli küreye kişi sadece kendi rızasıyla manasından aktarabilir. Yani zorla kimsenin büyüsü çalınamaz. Bu mana aktarıldıktan sonra onu küre sahibi kullanabilir. Şuanda çok güçsüz durumdayım ve manaya ihtiyacım var" dedi Eldon.

"Tamam sihirli kürenin görevini anladım ama manamdan ne kadar aktaracağımı nasıl hesaplayacağım. Ya şuanda bana eksik anlatıyorsan ve bu küre tüm manamı emecekse" dedim.

Bu küreyi Tatum'a ve birkaç kişiye sormuştum ama onlarda bilmiyordu.

"Böyle bir şeyin olmasına imkan yok Alexandra gücün özü sen de onun kontrolü de sende sadece birazını aktardığını hayal edeceksin. Hem karşılığında benden istediğin bir şeyi yapabilirim" dedi.

"Tamam olur, ama şimdi bir şey istemeyeceğim zamanı geldiğinde senden istediğim bir şeyi yapacaksın söz mü?" Dedim.

O da "söz veriyorum sana" dedi.

Sonra çıkardığı kürenin üzerine ellerimi koydum.

Ve manamın birazını küreye akıttığımı hissettim.

"Hah oluyor Alexandra harikasın" dedi Eldon.

Ardından gözlerimi açtım kürenin içinde mavi siyah manamın sis şekilde dönüşünü gördüm.

Hemen arkasından Eldon elini küreye koydu ve içindeki gücü kendine çekti.

"Şimdi güçlerimi geri kazanma vakti" derken gözleri ışıl ışıl parlıyordu...

.

.

Bir bölüm sonuna daha gelmiş bulunmaktayız.

Eveet yoğun bir cinsellik sahnesi ekledim utanarak yazdım her satırı 🥹😶 ne düşünüyorsunuz?

Bu bölümde en beğendiğiniz kısım neresi oldu?

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınn🤌🏻

Sizleri seviyorumm❤️❤️❤️