Yeni Üyelik
15.
Bölüm

15. Bölüm

@haticegnyp_9

2 hafta sonra...

 

İyileşiyordum. Hızlı bir şekilde olmasa bile yavaş yavaş. Yanıklarım geçmişti. omzumdaki yara hala canımı acıtıyordu.

 

Canımı acıtan keşke bir tek bu olsaydı.

 

İki yıl boyunca görevde olmayacaktım. En acısı buydu. Sinir damarlarıma zarar gelmişti.

 

Annem, Ayşen teyze bile buradaydı. Annem burada olunca ege de buradaydı. Ali deniz de gelip gidiyordu ama şu an karargahtaydı.

 

Ege bana şebeklik yapıyordu. Telefonuma gelen bildirim ile telefonu elime aldım..

 

Ali Deniz: ne yapıyorsun güzelim

 

Ege bana şebeklik yapıyor bende onu izliyorum.

 

Ali deniz: hahhaha

 

Gelsene iki dakika aşağıya

 

Aşağıda mısınnn

 

Ali deniz: evet güzelim.

 

Tamammm geliyorum..

 

Anneme haber verip aşağı indim. Çınar ağacının altında beni bekliyordu Ali Deniz. Hemen yanıma geldi ve sarıldı.

 

"Seni 2 saat kaçırmam lazım" dedi. Tek kaşım havaya kalktı.

 

"Nereye" dedim elimden tutup arabaya bindirdi.

 

"Sürprizz"

 

"Sevgilim pijama ile indim" dedim

 

"Öncelikle sevgilin seni yesin, ayrıca nefes kesici görünüyorsun" dedi. Güldüm bu hallerine. Arabaya binip arka koltuktan Bir hırka aldı. Üzerime giydirdi.

 

"Nereye gidiyoruz" dedim. Yanağımdan makas aldı.

 

"Süpriz yavrum süpriz" dedi. Ofladım.

 

"Sevgiliye oflanmaz ayrıca ilaçlarını içtinmi bakayım" dedi. Başımı sağa sola salladım. Arabadan inip binaya doğru ilerledi. Ne yapmaya çalıştığını anlayınca arkama yaslandım.

 

Çok önem veriyordu ve benim için eriyordu o böyle yaptıkça. Biraz sonra geldi elinde ilaç poşetim vardı. Yüzüne gülümsüyerek baktım.

 

"Ne oldu niye öyle sırıtıyorsun" dedi. Aşkımdan öleceğim de ondan.

 

"Hiçç sadece sen böyle yapınca daha bir aşık oldum fazlası mümkün gibi." Bunu dememle o da gülmeye başladı.

 

"Hadi aç karnına içeceklerini iç sonra da kahvaltı yaparsın diğerlerini içersin" dedi. Şu yoktu ne ile içecektim ki.

 

"Eee su yok" dedim. Arka koltukta bir koliden su çıkarttı. Ne yapacak ki o kadar suyu.

 

"O kadar suyu ne yapacaksın" dedim. Suyun kapağını açıp verdi.

 

"Sana aldım. Musluk suyu içme diye" dedi. Tabi biz bir hoş olduk.

 

"Sevgilim zaten muslukta arıtma var" dedim. Ensesini kaşıdı. Yerdim ama.

 

"İşimi sağlam kazığa bağlayayımda ne olur ne olmaz" dedi. Ona yaklaşıp dudaklarına küçük bir öpücük bıraktım.

 

Gülüşü daha da büyüdü.

 

İlaçlarımı içince yola koyulduk.

 

 

"Ya söylesene nereye gideceğiz" dedim. Hiç takmadan arabayı sürmeye devam etti.

 

Arabayı durdurduğunda dışarı baktım. Bir kafenin önünde durmuştuk.

 

"Süpriz bu mu?"

 

"Cık değil. Kahvaltı yapmamışsın annem dedi. İlk önce karnını doyur" dedi. Ben meraktan çatlarım ama.

 

"Aç değilim ama" dedim. Beni dinlemeden arabadan indi. Etrafında dolaşıp kapımı açtı.

 

Arabadan inip kafeye doğru ilerledik. Eli belimdeydi.

 

Bir masaya geçtik. Ali deniz sipariş verirken bende anneme geç geleceğimi yazdım.

 

Kahvaltıyı yaptıktan sonra arabaya geri bindik ve ben ne kadar darlasam da hiç bir şey söylememişti.

 

bir çiçek bahçesinin önünde durmuştuk. Ali deniz kapımı açıp indirdi beni. Çok güzeldi ve çok güzel kokuyordu her taraf.

 

"Burası çok güzel" dedim. Gerçekten çok güzel ve ferah bir ortamı vardı. Ali denize döndüm.

 

"Çok güzel burası" dedim. Arkamdan bana sarıldı. Başını yaralı olmayan omzuma dayadı.

 

"Senin kadar olmasa da var bir güzellikleri" dedi. Anında eridim bittim tabi. Ali denize döndüm. Elinden tutup çekmeye başladım.

 

"Hadi gidip bakalım" dedim. Benim yürümeme izin vermeden kucağına aldı.

 

"Yorulmanı istemem." Dedi. Kollarımı boynuna dolayıp başımı omzuna koydum.

 

"Ben halimden son derece memnunum" dedim.

 

İlerledikçe çiçeklerin mis gibi kokusu burnuma doldu.

 

Bahçenin sonun geldiğimizde bir ağaca hamak bağlanmıştı ve hamak bağlı ağacın yanındaki ağacta dilek ağacı vardı.

 

"Dilek tutalım mı?" Dedim sonra aklıma gelenle dudaklarımı büzdüm.

 

"Ama kumaş falanda yok. Başka sefere artık." Dedim. Uçurumdu ve nehre bakıyordu Demirler ile çevrelenmişti.

 

"Bende var" dedi Ali Deniz. Döndüm ondan tarafa.

 

"Nasıl yani" dedim. Arka cebinden iki tane bandana çıkardı.

 

"Odamdan aldım" dedi. Hayretle ona baktım.

 

"Al hadi al. Bakma öyle şaşkın ördek yavrusu gibi" dedi. Bandanayı alıp dileğimi tutup bağladım.

 

Ali deniz ile çok mutlu olayım.

 

Amin.

 

Zöhre ile evleneyim ve boy boy çocuklarımız olsun ve mutlu olalım.

 

Sana da amin.

 

"Çok saçma falan dersin sanıyordum" dedim. arkamda olduğu için döndüm. Ama Ali deniz dizinin üstüne çökmüş elinde bir yüzük kutusu vardı.

 

 

 

 

(Hoay maşallah)

 

Elimi tuttu.

 

"Belki daha erken diyeceksin belki de yeni bir hayata hazır değilim diyeceksin ama ben daha fazla ne beklemek ne de bekletmek istiyorum. Kaderin bize vurduğu prangaları daha da güçlendirir misin benimle Yeni bir yaşama imza atarmısın benimle evlenir misin?"

 

"senin her şeye varım Ali Deniz.

evliliğe de yeni bir yaşamada" ayağa kalkıp yüzüğü parmağıma taktı. Sonra da sarıldı.

 

Yüzüne baktım. "Keşke aşağıdayım deyimce üzerimi değiştirseydim. Pjama ile evlilik teklifi aldım" dedim. Kahkaha attı dediğime.

 

"Her halinle çok güzelsin. Her halinle canıma okuyorsun" dedi. Kollarımı boynuna doladım. Ayak parmaklarımın üzerine çıkıp dudaklarımızı birleştirdim.

 

Fazla yormak istemiyordu o yüzden bir kaç saniye sonra ayrıldı.

 

"Sen bir iyileşte ben sana neler yapacağım" dedi. Canıma minnetti.

 

Dil bir şekilde kucağına aldı beni.

 

"Hadi gidelim daha fazla yorulma" dedi. Başımı aşağı yukarı salladım.

 

 

🫀

 

Hello bebeklerimm.

 

Vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın 💚

Loading...
0%