Selam aşklarım,

Kendimi ara sıra Wattpadde sanıyorum

Özür dilerim 👉🏻 👈🏻 🤗

Bu arada WhatsApp kanalı açtım, görsel vesaire buradan olmuyor eğer merak ederseniz orayı takip edip bakarsınız, yorumlara link eklerim 🎀

Vote vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınız 🤍 😻 🎀

✨

Mesai bitimine 2 saat vardı ve ayaklarımı artık hissetmiyordum. Küçücük odada ne bir pencere nede başka birşey. Hava girsin diye kapıyı açık bırakıyordum.

Sıcaktan terleyen saçlarımı topuz yapıp kıskaçlı toka ile tutturmuştum.

Kapıda yareni görünce elimdeki işleri yapmaya devam ettim.

"Seninki geldi." Dedi. Benimki derken.

"Benimki derken." Dedim.

"Yavuz." Dedi.

Beni bir mektupla terk edip giden yavuz...

"Ne güzel, hoş gelmiş de ben ne alaka." Dedim. Gözlerini devirip kapının pervazından ayrıldı.

"Kafeteryada seni bekliyor, ister gidersin, ister gitmessin. Sana kalmış birşey." Dedi ve odadan ayrıldı.

Mesai bitimine beş dakika kalmıştı yavaş yavaş hazırlanıp mesaim bittiğinde şirketin ana binasindan çıktım.

Tam önümdeki taksiyi durduracaktım ki iki farklı sesten adımı duydum.

Tolga bey ve yavuz.

Ha?

"Efendim Tolga bey." Dedim elinde bir dosya vardı.

"Bu odanda kalmış, üstünde şirketin adı yazmayınca özel bir şeydir diye getireyim dedim." Dedi. Ah salak kafam, çizimlerimin olduğu dosyadı bu.

"Çok teşekkür ederim Tolga bey." Dedim. Hafifçe gülümsedi. Gülümserken gözleri kısıldı.

"Teşekküre gerek yok." Dedi. Başımı sallayarak dosyayı çantama koydum.

"İyi akşamlar." Dedim. Başını önüne eğdi.

"Sanada." Dedi. Önüme dönüp taksi durağına ilerledim, yavuz arkada kalmıştı.

Bir taksi ayarlayıp eve varmıştım, zor bir günü daha bitirmiştim.

🎀

Sabahları uyanamak nedir bilir misiniz siz? Ben bilirim.

Dün gece uyumadan Tolga bey aramış ve bu gün evde çalışacağını, dosyaları evine götürmem gerektiğini söylemişti.

Sabah erken kalkıp yolda bir poğaça ve çay alıp içerek evine varmak için metroya binmiştim, ve çok kalabalıktı. Duran metrodan inip evi bulmaya çalışmıştım.

Konuma baktığımda karşımdaki evin Tolga beyin evi olduğunu anlamıştım.

Evin bahçesinde spor yapan Tolga beyde bunun kanıtıydı.

Bahçeden sessiz bir şekilde girip bahçedeki oturma yerindeki sehpanın üzerine dosyaları koydum.

"Hoşgeldin Minel." Dedi.

"Hoşbuldum Tolga bey." Dedim. Ayağa kalkıp, havluya araçlarındaki teri aldı.

O kaslar halis mi?

İlk kez kas görmüyoruz.

Hayır ilk kez kas görüyoruz.

Doğru.

"Saat 07:00 bir saat erken geldin, bunu neye borçluyuz." Dedi.

"Biliyorum çok erken ama şirket buraya çok ters büyük ihtimalle buraya erken gelirken oraya geç kalacağım." Dedim. Başını sağa sola salladı gülerek.

"Ben şirkette yokken orada olmana gerek yok Minel." Dedi. Nasıl yani.

"Ama Tolga be-"

"Patron ben değil miyim Minel, ben bu gün evdeyim ve sende buradasın, anlaşıldı mı?"

Gülümseyerek, "anlaşıl-"

"Tolga bey, İrem hanım geldi." Dedi bir kadın, büyük ihtimalle evin çalışanıydı. İrem kimdi ki?

"Çalışma odama götür, 20 dakikaya geliyorum." Havlusunu koltuğun üstüne atıp bana döndü.

"Daha çok erken, birazdan kahvaltı hazırlar. Kahvaltını edip işlere başla." Deyip gitti.

🎀