Yeni Üyelik
3.
Bölüm

Çekim

@haticegnyp_9

Herkese selamlar

Burada bölüm yazmak çok zor

Vote vermeyi unutmayınız 🤍 😻 🎀

 

İrem denen kadın geldiğinden beri aşağı inmemişlerdi, bense yanımda getirdiğim dosyaları inceliyordum. Merdivenlerden gelen topuklu ayakkabı sesi ile oraya döndüm, bir kadın iniyordu. Büyük ihtimalle İrem dedikleri kadındı.

 

İşime döndüğümde kadının bakışlarının üzerimde olduğunu hissettim.

 

Bir süre sonra, "gece uğrarım, galiba şu an müsait değilsin." Konu bensem çekinmeyin gözümün önünde yapın ne yapacaksanız.

 

Onlara döndüğümde iremin kolu Tolga beyin omzundaydı.

 

"Ne konuşacaksak burada konuşalım İrem." Bana dönüp. "Kahvaltını ettin mi?" Dedi. Başımı olumlusuz anlamda salladım.

 

İreme dönüp, "kahvaltıya kalacaksan durmaya devam et, kalmayacaksan çık İrem çok isim var." Dedi. Kadını mı kovdu o az önce.

 

Öyle oldu biraz.

"Bende yapmamıştım zaten kahvaltı, kalayım." Dedi. Tolga bey bana dönüp,

"E ne bekliyorsun kalksana." Dedi. Yerimde kıvranarak,

"Ben gelmesem olur mu?"

"Olma-"

"Kız istemiyor işte Tolga bıraksana, hem nerede görülmüş asistanın patronunun evinde yemek falan yediği." Dedi. Pardon.

what does this say.

Harbiden ne diyor bu.

"Ev benim, çalışan benim, kahvaltı ettirdiğim masa benim. Sen ne diye karışıyor-" sözünü kesip,

"Pardon ama asistan olmam neyi değiştirir." Dedim. Kadın göz devirip.

"Farklı kültürler bir kere." Dedi. Kültürden bahsettiği gittiği özel okullar falan mıydı yani.

"Kültürden kastın ne." Dedim.

"Sen bir kere dil biliyor musun?" Dedi.

"Emin olun sizin bildiğinizden daha fazlasını biliyorumdur." Dedim.

"Güldürme beni cidden saçmalık b-"

"Tamam yeter, hadi masaya geçelim." Dedi Tolga bey. Oturduğum sandalyeden kalkıp,

"Lavabo hangi tarafta Tolga bey." Dedim. İçeriye seslenip lavaboya yonlendirmelerini istedi. Lavaboyu bulup girdim.

Sakin ol Minel, sakin ol kızım. Sinirlenmek yok. Evet böyle huh. Elime şu tutup boynuma götürdüm.

Lavabodan çıkıp bahçeye çıktım.

"Otur artık minel." Dedi Tolga bey. Sandalyeyi çekip oturdum.

"Hadi ama nerede kaldı kahvem." Dedi İrem. Elinde kahve tepsisi ile içeri giren yardımcı Şengül abla elindeki kahveyi masaya bırakıp içeri geçti.

"Tolga." Dedi İrem. Babanın uşağıydı çünkü Tolga.

"Ne var?" Dedi Tolga bey. Bu da biraz kaba oldu.

"Diyorum ki şirketin dekorasyonunu değiştirelim." Dedi. Kahveyi masanın üzerinden bir anda çekince üstüme döküldü. Sanırsam yandık.

"Minel iyi misin?" Dedi. Sanırsam değilim. Yüzümün kıpkırmızı olduğuna emindim.

"Ay kıpkırmızı oldu kız." Dedi İrem. Acaba neden.

"ŞENGÜL." bağırdı içeri doğru.

"Çok yanıyor." Dedim. Yanıma gelip kucağına almaya çalıştı.

"Ne yapıyorsunuz." Dedim. Yüzünüzün arasında milim bile yoktu.

"Kucağıma alıyorum." Dedi. Ha? Wtf? Efendim?

"Neden?" Dedim.

"Kahve döküldü Minel, yoksa bende çok meraklı değilim seni kucağıma almaya." Deyip kucağına aldı.

Merdivenlere tırmanıp bir odaya girdi, odadaki bir baska odaya girip elinde bir t-shirt ile çıktı.

"Bunu giy üzerine, eşofman da olur mu bilmiyorum." Dedi. Başımı salladım.

Odadan çıkıp giyinmemi bekledi, T-shirtü giydiğimde çok büyük olmuştu, resmen diz kapağımın biraz altında bitiyordu.

Bence sebebi 1,62 olman.

Sus sen.

Çıkarttığım kıyafetleri elime alıp kapıyı açacaktım ki içeri Tolga bey girdi.

"Giyindin mi?" Dedi. Başımı salladım. Elimdeki kıyafetleri aldı, alırken eli elime değmişti.

 

Gözlerini gözlerime dikti, elini çekip odadaki diğer kapıya yöneldi, birkaç dakika sonra geldi.

"Biraz beklersen yarım saate temizlenir." Dedi. Üzerime baktım.

"Böyle mi?"

"Ne varmış?"

"Sadece t-shirt ile."

"Evet." Dedi ve odadan çıktı. Bende arkasından çıkarken İrem salonda kahvesini içiyordu. Bizi görünce fincanını sehpaya koydu.

"İyi misin Minelcim, tekrar kusura bakma kaza işte." Sinsi sinsi gülmesi sinirimi bozarken Tolga bey konuştu.

"Bizim çalışma odasında işimiz var, ister kal ister git." Dedi. Merdivenleri tekrar çıkarken bende masanın üzerindeki dosyaları alıp bende arkasından çıktım.

Loading...
0%