@haticezulal_242719
|
İyi Okumalarrr🫠 Lütfen Bunu Okuyun:Şöyle birşey söylemek istiyorum ki YouTube, Pinterest veya başka bir uygulamada hesabı olan kişiler ve bununla ilgilenen kişiler varsa okurlarımın içinden yapabilirse kitabımla alakalı içinden alıntıda olabilir kısa shorts videoları yaparsa veya yapabilirse gerçekten çok mutlu olurumm beni acayipp sevindirirsiniz gerçekten🥹🥹 Yapmak isteyen veya yapan bana özelden yazıp kanalının ismini söyleyebilir mi? Bunun karşılığında abonede olacağımm🫶 Neyse umarım bölümü beğenirsinizz🥹lütfen başlamadan oy atmayı unutmayınn🫶 ~~~~~~~ Eğlence şimdi başlıyordu macerada... Medya:Toprak Akdemir Saatin kaç olduğunu dahi bilmiyordum, yemek vermiyorlardı arada sırada sadece şu veriyorlardı, konuşturmuyorlardı, sanki kaçabilecekmişim gibi beni bağlıyorlardı. Ne kadar geçti bilmiyordum, artık yaşadığımdan bile şüpheliydim, yanıma iki tane koruma göndermişti. Bu çocuk halimle bana koruma getiriyorsa, ablamı yakalasaydı kaç tane koruma koyacağını hesap bile edemezdim, adam açık açık sizden korkuyorum imajı veriyordu. Tabiki ablamın karşısında kimse duramazdı ki duramıyorlar da ama bu adamda göt korkusu baya yiyordu. Adamlara zar zor bakıyordum gece olmadığı zaten kesindi çünkü akşam burası zifiri karanlık oluyordu. Allah'tan böyle bir korkum veya fobim yoktu yoksa ne yapardım bilmiyordum. Biraz zaman geçtikten sonra adam elindeki suyu bana uzattı,hiç düşünmeden hızla elindeki suyu kaptım. Allah'tan bana bir suyu çok görmemişlerdi. Ablam onları bulduğunda ne yapacağını çok merak ediyordum. Aslında ablam demişken onlar gerçektende beni arıyormuydu?, çünkü bu zamana kadar ablamın beni bulamaması çok saçmaydı. Demekki adam bana doğru söylüyordu, belkide zaten beni aileden atmak için fırsat kolluyorlardı kim bilir. -Mal mısın Toprak, sence ailen seni bırakırmı hatta ailemiz Toprak:Belkide bırakmışlardır bile kim bilir -Gerçekten o saçma, sümsük, otistik, insana bile benzemeyen, adam demeye bin şahit varlığa mı inanıyorsun? Toprak:Belkide doğru söylüyor! yavaş yavaş içimde umudumu kaybediyorum ben! Kaç gün oldu haberin varmı! Sonraysa iç sesimden başka bir cevap alamamıştım, belkide almak istemediğim için duyularımı kapatmıştım. Ne kadar geçtiğini yine bilmediğim zamanda içeriye o şeytani varlık girdi, yüzündeki mutluluk tarif edilemezdi. Birşeyler planlıyordu ama ne? Korumalar ona selam verdiğinde kendisi ilerideki sandalyeyi alıp oturdu. Pis pis sırıtırken konuşmaya başladı. Alper:Eee Toprak nasılsın, bakıyorumda sevgili ablan hala daha gelmemiş ah ne kadar da üzücü Deyip sahte bir şekilde üzülmüş gibi yapıp yüzünü buruşturdu. Şu adama olan öfkem yavaş yavaş artıyordu ve bu söyledikleriyle ateşim harlanmıştı, ablamın bu adamla neden düşman olduğunu anlamıştım, kendisi çok kendini bilmiş ve ben liderim, buranın hükmü bende sorulur diye geziyordu. Abi HAYIRDIR yani kabadayımısın ya? Bende dişlerimi sıkıp cevap verdim. Toprak:Benim ailem beni bırakmaz, yalan söylüyorsun! Alper:Sanırım o videodan sonra tatmin olamadın, daha iyilerini göstermek isterdim ama zamanın az üzgünüm Toprak:Sen varya şerefsizin önde gidenisin! Alper:Bakalım birazdan da böyle söyleyebilecek misin? Deyip oturduğu yerden kalkıp saçımı tuttu, ardındanda yanağımda bir acı hissettim. Annem ve babamdan dayak yemişliğim olmuştu o yüzden bunlar benim için hiçbir şeydi. Ah canım acıyor muydu? , tabikide acıyordu ama göstermiyordum. Zaten o tokatla beraber sandalyeyle yere düşmüştüm. Sonraysa korumalara baktı ve hızla dışarıya çıktı. Yani ben anlamıyorum bunlar kendileri yeni bir dilmi yaptılar, çünkü bir bakışıyla adamlar her boku anlıyor anasını- O sırada karnıma sert bir tekme yemiştim, demek ki söylediği şey (aslında söylemedi sadece bakıştılar) benim dövülmemmiş. Biraz sonraysada yavaş yavaş gözlerim kaymıştı evet bayılmıştım. -AY BİDE BAYIL FERİHA! Toprak:İÇ SES SENİN ALLAH.......... 🩶 Ne zaman ayıldığımı hatırlamıyordum ama tek hatırladığım adamların beni dövdükten sonraki odadan çıkış şekilleriydi. Zaten daha sonra O adam gelip beni yaka paça çözüp sürükleyerek kapının oraya doğru bırakmıştı. Birde boşuna ümitlenip beni bırakacakmısınız diye sormuştum bende ayrı malım işte, gerizekalı! Adam seni madem bırakacak neden kaçırsın değil mi? Mal! Hala ismini bilmediğim adam az ileriyi gitti ve ardından burdan çıktı bir odaya girdi. Etraf sürü gibi koruma kaynıyordu, yada ben bu kafayla öyle görüyordum çünkü şuan karşımdakini bile 2 değil 3 tane görüyordum. ALLAH'IM AKLIMA MUKAYET OL! Artık gerçekten de ümidi kesmiştim, zaten beni kurtarmak isteselerdi uğraşırlardı ve beni kısa sürede bulacaklarına eminim ki zaten bulurlardı. Demekki beni bulmak istemiyorlardı çünkü ortalıkta kimse yoktu, en azından insan başka bir depoya gider de oraya baskın yapardı ama yok! Ben burada kesin ölecektim, zaten burda çürüyüp ölmesem bile ben bu adamın gıcıklığından kendim yüzde yüz intihar ederdim anasını satim. Gözlerim yavaş yavaş benden izinsiz kaymaya başlıyordu, kafamı düz tutacak halim yoktu zaten karşımdaki kapıya bile zar zor bakıyordum. Korumalar o sırada bana ne yaptılar bilmiyorum ama sanırım beni tekrar bağlamışlardı. Tam gözlerim kapanacağı sırada kapı sert bir gürültüyle açıldı, irkilmemiştim bile çünkü duyularım yavaş yavaş kapanıyordu belkide ölüme doğru gidiyordum. Kapıya güçlükle baktığımda karşımda ablamı gördüm, beni kurtarmaya gelmişlerdi. Ama benim için artık çok geçti onlara karşı fazlasıyla kırgındım... Medya:Arya Akdemir Kapıyı sert bir tekmeyle açtığımda gördüklerim yutkunmama sebep oldu. Toprak zar zor gözünü açmaya çalışarak bize bakıyordu, yorgun ve bitkin gözüküyordu. Ne hale getirmişlerdi benim kardeşimi! Onun için çok geç kalmıştım hemde çok. Kaan abim ileriye atılmaya çalıştığında onu tek elimle durdurdum. Arya:Bekle öyle çatkapı giremezsin! Kaan:Şuan öyle zor duruyorum ki! Dedi, çenesini kasıyordu. Arya:Sanki ben normal duruyorum Ardındansa pislik bir kahkaha duyuldu. Alper:Hoşgeldiniz Arya hanım sonunda buraya gelmeyi terfi edebildiniz, gözümüz yollarda kaldı Arya:Kardeşime ne yaptın lan sen! Alper:Sadece birazcık benzettik o kadar ama şuna bak ne kadar tatlı değil mi? Deyip Toprağa yaklaştı ve saçından tutup bize bakmasını sağladı. Hala daha zar zor bize bakmaya çalışıyordu. Arya:Ben seni öyle bir benzeteceğim ki! Ölümden ölüm beğeneceksin Alper Karadağ, hemen şimdi bırak kardeşimi! Alper:Yok o öyle kolay olmayacak Arya:Ne istiyorsun Alper:İntikam... Merak etme küçük birşey zaten öyle değil mi? Etrafıma baktığımda bizden olan herkes Alperleri çevresine almıştı. Ama şuana kadar Alper'in altına sıçmış olması lazımdı, korkmuşta gözükmüyor olduğuna göre bir planı vardı. Bu sefer Ayaz abim ileriye atıldığında bir adam onu hemen kendi tarafına çekip rehin aldılar. Arya:Abi! Ben demedim mi size! Ne diye sözümden çıkıyorsunuz! Deyip silahımı çıkardım ve Alper'e doğrulttum. Ben çıkarınca otomatik olarak herkes çıkarmıştı.Onlarda bize silah çektiklerinde arada sadece "Oscar Çöllerde" (Bir çizgi film umarım doğru yazmışımdır.) olan çalı eksikti. Alper:Bir taşla iki kuş vurmak çok güzel Arya:Ne planlıyorsun adi pislik Alper:Ah, ne konuştuğumuzu hatırlamıyormusun? Yoksa yanındakilere anlatmadın mı? Yanımda olan Kaan abim söze atladı. Kaan:Neyi? Alper:Seninle telefonda görüşmüştük ve- Arya:SUS ARTIK! Dediğimde en yakınımdakini es geçip Alperin dibindeki korumayı vurdum. Koruma yere yığıldığında çoğu silah bana döndü. Arda:Arya! Sen bize neyi anlatmadın! Evet şuan anlatmadığım için çok pişmandım, ama bunu geri dönüşü yoktu. Keşke zamanında anlatsaydım, ama keşkelerle zaman geriye gitmiyordu. Onlardan gözlerimi kaçırdığımda Alper hiç bozuntuya vermeden konuşmasına devam etti. Alper:Hatta sana bir adres göndermiştim diye hatırlıyorum doğru mu? Kuzey:Arya sen ne yaptın! Alper:Ah doğru tahmin, arkadaşlarının hiçbirine bu olayı anlatmamışsın ne o yoksa korktun mu? Beni şuan tuzağına düşürmek için gaza getirmeye çalışıyordu ve getiriyordu da. Ne kadar dirensemde sinirim bedenimi ele geçiriyordu. Öne bir adım attım, ardından histerik bir gülüş çıktı ağzımdan. Arya:Ben, senden, korkacağım. Ya Alper şuan altına sıçtığını bile söyleyebilirim ama kanıtlayamam. Karşımda şuan köpek gibi korkuyorsun ama senin arkanda birisi var değil mi? yoksa bu kadar rahat olmazdın Bir kişinin daha acımadan kafasına sıktığımda, bu sefer öndekiler bana yaklaşmaya başladı, bende onlara. Ben yaklaştığımda bizimkilerde yavaş yavaş onlara yaklaşıyordu. Ayaz abimse kurtulmaya çalışıyordu. En yakınımdaki adamın kafasına yumruğumu indirdiğimde herkes artık birbirine girmişti. Silahımla adamın ensesine vurduğumda yere düşmüştü. Diğer adam bana koşarken karnına sert bir tekme indirdikten sonra üstüne çıkıp art arda yumruklarımı suratına vuruyordum, kendisinden geçince onu bıraktım. Etrafıma baktığımda az kalmışlardı yavaş yavaş azalıyorlardı, Alper'e baktığımda bana sırırtarak bakıyordu bir eliylede hala Toprağın kafasını sıkı sıkı tutuyordu. Ona doğru hızlı adımlarla yaklaşmaya başladığımda dışarıdan art arda silahlar sıkılmaya başlamıştı. Yanımdaki Ardanın bir küfür savurduğunu duydum, tuzağa düşmüştük, herşey planlanmıştı ben bunu nasıl anlamamıştım. Hızla bizimkilere bağırdım. Arya:HERKES SİLAHINI ELİNE ALSIN!, TETİKTE OLUN! VE BİRBİRİNİZDEN AYRILMAYIN! Hızla kapıya döndüğümde önümde sürü gibi adamlar duruyordu, hemen biraz ileriye arkaya baktığımda dahasınında geldiğini gördüm. Kapana sıkılmıştık, buradan çıkmamız yüzde bir ihtimaldi yani bu kadar kişiyle birlikte. Karşıdakilerde bize silah çıkarttıklarında, ben o sırada kimin adamları olduğunu bulmaya çalışıyordum. Çünkü böyle temkinli ve düzenli bir grup asla Alper'in adamları olamazdı. Bir silah sesi duyduğumda aynı zamanda da yere savrulmuştum, yukarıya baktığımda Ardayı gördüm. Arda:Kızım sen manyak mısın! Ya silah sana gelseydi! Hem bu Alper'in anlattığı şey ne! Sen ne işler karıştırıyorsun! Arya:Ben- Arda:Boşversene gene başka bir oyun çıkar belki altından! Dediğinde üstümden kalkmıştı, bende hemen ayağa kalktığımda karşı tarafa silahımı doğrulttum ama doğrultamaz olaydım. Neredeyse bütün korumalar yerde yatıyordu, diğerlerine baktığımda rehin alınmışlardı,Allahtan onlara birşey olmamıştı. Kalan kişiler olarakta bir tek Ardayla ben kalmıştım. İki saniye arkamızı dönmüştük ya! Nasıl hepsi paketlenmişti!, bunlar kimse gerçektende işlerini iyi ve temiz yapıyorlardı, ha birde sessiz. Arya:Kahretsin! , Arda ne yapacağız! Arda:Bilmiyorum Arya bilmiyorum Alper:Ah hadi Arya, teslim olunda bitsin bu işkence Arya:Asla! Sana teslim olacağıma ölürüm daha iyi hem sen söylesene bunlar senin adamın değil kaç paraya satın aldın veya kimle çalışıyorsun, aslında senin o kadar paran da yoktur ki bu korumalar senin boyunu aşar! Alper:Bana bak! Arya:Bakmama değmezsin, beş paralık adı herif seni! Arkamda hareketlilik hissettiğimde hemen arkama dönüp, arkamdakine karşı yüzüne tekmeli savurdum. Diğer adamlarda üstümüze geldiğinde 2 kişiye karşı 30 kişiyi geçik güçlü adamlara karşı çıkamayacağımız için bizide yakalamışlardı. Tabiki ben biraz daha direndim ama nafile, bunlar nasıl eğitilmişti! Ardayıda diğerlerinin yanına aldıklarında benide sürükleyerek Alper'in önüne getirdiler. Hangi durum da olursam olayım hala daha başım dik ve ayakta duruyordum. Arkamdaki kişiler diz kapağımın arka tarafına tekme attığında Alper'in önüne çökmek zorunda kaldım. Ne kadar direnip ayağa kalkmaya çalışsamda yine aynı konuma dönüyordum. Alper:Artık elimdesin acaba sana ne yaparak başlasam ha! Dediğinde sertçe menemen tutup kendine yaklaştırmıştı, hiç istifimi bozmadan rahat bir tavırla Arya:Senden korkmuyorum Alper Karadağ! Bana şuan istediğini yapmakta özgürsün, ama şunu unutmaki gün gelip sen benim önümde eğildiğinde sana yapacaklarımın haddi hesabı olmayacak! Son yaptığım şeyse yüzüne karşı tükürmek ve onun bana sert bir bakış attıktan sonra yüzünü silip tokat atmasıydı, zaten o ödleğin bana karşı yapacağı başka birşey yok... Evettt bir bölüm sonu daha bu bölüm biraz daha aksiyonlu istedim umarım beğenmişsinizdirr🫶🥹 1450 Kelimeee🌸 Lütfen fikitlerinizide yorumlar kısmına yazar mısınız çünkü kitabın ilgi görülüp görülmediğini merak ediyorumm eğer beğenilmiyorsa hiç yazmama değmez🫠 Bu arada baştaki yazdığımı okumadıysanız lütfen okumadan geçmeyin Ballarımm🍯 Bir dahaki bölümde görüşmek dileğiyle🦋💫
|
0% |