Neee aziz ama nasıl niye camdan giriyor bu salak, bir de zorla aklını yetirmiş bu ..

Korkuyla nabzına baktım, atıyordu. Ohh, en azından katil olmadım. Onu yüz üstü çevirip yüzüne vurdum.

"Aloo, orada mısın aziz? Hop bilader, duymuyor musun?" Ses yok. Ne yapsam, en iyisi kolanya koklatayım. Sanki ne çarptı ki, attarafı 4000 volt. Umarım ölüp başıma kalmaz. Tamam, kolanya pek işe yaramadı. Tabii ki en mantıklı şeyi yapıp kafasının altına yastık koyup üstüne de ince bir pike atıp evden çıktım.

Neee, o kadar hazırlandım, başörtüm çok güzel oldu. Tam istediğim gibi. Onun uyanmasını mı bekleyeceğim? . İşlerimi bir saatt halledip eve döndüm. Evde ses yoktu. Yukarı odama çıktım, aziz yatakta yatıyordu. Oh, paşamın rahatı yerinde.

"Şİİİ, Aloo abicim, rahat mısın? Ben geldim rahatsız olacaksan gideyim." Aziz, "Geldin mi peri? Ben çok kötüyüm, sırtım çok acıyor." Peri, "Cildimisin, bak şaka yapmıyorsun değil mi?" Aziz, "Tabii ki hayır, bir baksana." Tişörtünü kaldırıp baktım, sırtının bir kısmı mosmordu. İçerden gidip krem getirip sürmeye başladım. Bu salak darp raporu almaz değil mi? Valla polise saldırıdan Allah bilir kaç sene yatarım. Ne yapsam, dur, ilk bir doktora göstereyim. Vurdu kaçtı olayı gibi olmasın. En azından pişmanım, tedavi ettiririm derim. Sonuçta hangimiz hayvan sevmiyoruz ki...

Peri: "Alo Hamza, ya benim bir tanıdığa bir şey oldu da iki dakika bize gelip baksan olur mu?"

Hamza: "Tamam, geliyorum. 10 dakikaya evdeyim zaten."

Tamam, bunu da hallettik." Krem işe yaradı mı, nasılsın?" Aziz, "Evet, biraz rahatlattı. Hamza kim?" Ben, "Okuldan hem sanene, kimse kim?". "Doktor sana bakacak şimdi. Seni affetim sanma, başıma kalma diye baktırıyorum seni." Aziz, "Anladık onu canım, beni yerde bırakıp dışarı çıkmışsın." Ben, "Yastık koydum ya başının altına, daha ne istiyorsun? İyilikte beğendiremiyoruz," diyip çıktım odadan. O hala bir şeyler söyleniyordu.

Hamza gelip baktı, pek önemli bir şey olmadığını ama doku zedelenmesi varmış. Sardı, krem sürdü, 3 gün rapor verdi, işe gitmesin diye.

Asıl kötü olan, bu 3 gün ona ben bakacağım. Yoksa neymiş, o polismiş, beni hapse atarmış. Zaten ona inanırmış falan filan, boş boş konuştu. Şöyle kanun, böyle madde, bana neyse işte. Buna 3 gün ben bakacağım...

"Peki, üç gün sana ben bakarım. Benim için de tecrübe olur. Sivime 3 gün ayı ya baktım, yazarım."

Tatlı şeyler ya, olacak olacak aziz, biraz daha zorla...