Merhabalarr nasılsınız? 1. Bölümün eski halinde çok fazla mantık hatamız olduğunu fark ettik ve bölümleri düzenleyerek atıyoruz (ilk bölümden Meryem'in gözü çıktı PDKDPWŞSŞ). Bölümümüze yıldız atmayı unutmayın lütfenn💗 (ya böyle çok konuşuyorum biliyorum ama siz aldirmayin bana 🥰).

***

"Hayattaki en üzücü şeylerden biri, insanın hatırladığı şeylerdir. - Agatha Christie"

Bende tam şuan hafızamı kaybetmek, hatırlamamak istiyordum.

Hızlıca eşyalarımı küçük bir sırt çantasına koydum. Hatta koymak değil adeta çöp gibi içine atıyordum! İşim bitince aynaya baktım. Siyah peruğumu takmadığımı farkeder etmez hemen taktım. Saçlarım nedenini asla bilmesem de doğuştan beyazlardı, annem bunun yüzünden beni bir sürü doktora götürmüştü ama hiçbiri bunun neden olduğunu açıklayamamıştı. En azından gece uçağa binen halim gibi gözlerimin altı mor, gözlerim kıpkırmızı ve saçlarım Einstein'nın ki gibi uçmuyordu. Daha dün aldatıldığını öğrenen birine göre iyiydim. Dikkatimi aynadan çekerek telefonumdan saate baktım. Safari saatini kaçırmak üzereydim! Aceleyle otel odasından çıktım. Ne yani kafa dağıtmaya Kenya'ya gelmiş olamaz mıyım? Safari alanına koşuyordum. Hatta koşmak ne kelime adeta depar atıyordum! Sonic görse benimle gurur duyardı. Ve en sonunda Safari otobüsüne yetiştim. Tam o sırada telefonum çaldı. Newt arıyordu. Yüzsüzlük, bir insan olsaydı bu kesinlikle Newt olurdu. Telefonumu kapatarak tur otobüsüne bindim.

Huzurluydum, ta ki onun sesini duyana ve yanıma oturduğunu görene kadar. Şaşırarak yanımdaki adama bakıyordum. Bu aptalın burada ne işi vardı? "Newt!?" Newt, beni dün aldatan eski erkek arkadaşımdı. Havalimanına gittiğimden beri arıyordu. Hiçbirini açmamıştım. Newt gülümsedi. Sıfatına sıçayım senin. Konuşmasına fırsat vermeden ben konuştum. ”Nerden buldun lan beni? Ya hadi İstanbulda olsak neyse! Ulan elin kenya’sın da beni nasıl buldun?" Götüme gps mi takmıştı bu herif!? Newt gergince nefesini verdi. ”Üvey annenle konuştum.İlk başta yalan söylüyor sandım ama senin gecenin körü evden çıkman doğruladı.Yani Allah aşkına Life360 hala açık farkındasın değil mi?” Üvey annen bile demesi sinirlerimi bozarken alnımı ovuşturdum. ”Siktir git burdan.Aslanlara mı yem oluyorsun ne oluyorsun umurumda değil!” Life360 zımbırtısını kesinlikle kapatmalıyım.Tam konuşmak için ağzımı açmıştım ki otobüsün ağaçlara doğru son hızda ilerlediğini gördüm. Her korkan insan gibi çığlığı bastım! O sırada Newt kedi yavrusu gibi koluma yapışıp çığlık atıyordu. Bu haline gülemeden karanlığa teslim oldum..

✨️✨️✨️

Simsiyah bir yerdeydim, hiçbir şey göremiyordum. Bir anda Newt'in "Bana bak Laura uyan!" diyen sesini duydum. Yok, bakamam. Gözlerimi açtığımda Newt üzerime eğilmiş, elleri yanaklarımdaydı. Sanki elektrik çarpmış gibi uzaklaştım ondan. "Ne yapıyorsun be!?" Sanki tuhaf bir şey söylemişim gibi bakmaya başladı. "Bayılmışsın uyandırmaya çalışıyordum." Allah'ım bu salak yüzünden katil olacaktım. "Sağol ya,çok iyisin.Beni bu kadar düşünme.” Farkında olmadan bağırmaya başlamış olmalıyımki yüzünü ekşitmeye başladı. Yavaşça yattığım yerden oturur hale geldim. Etrafa bakındım ormanın ortasındaydık, otobüs yan dönmüştü ve camlarında boydan boya kan vardı, tek bir boşluk bile yoktu. Gariban ben ise otobüsün içinden çıkmış, dışarı yuvarlanmıştım. Telaşla otobüse yürüdüm. Şuan bir yanım korkuyor bir yanım ise yaşayan olması için dua ediyordu. Newt ise arkamdan bağırıyordu. ”Hey! Nereye gidiyorsun?" Öfkeyle ona döndüm. ”Farkındaysan şuan önümüzde bir otobüs dolusu belki ölü belki de yaralı insanlar var!” Korkuyla yutkundu. "Sadece biz varız. Herkes ölmüş ve burası hiç Kenya'ya benzemiyor Laura." Harika! Bir otobüs dolusu ölü insanla ve Newt'le tek başıma kaldım! Ama yinede ona güvenmiyordum.O otobüsün içine girecek kadar cesaretli değildi. ”Kenya'da olmayıp da nerede olabilirz Newt? Cevabı biliyorum ama yinede soracağım, sen aptal mısın?" Newt yüzünü buruşturdu. "Laura ya başka bir evrendeysek? Ben daha çok gencim! Ya ruh emiciler bizi yerse!" Sabır çekiyor gibi başımı iki yana salladım.Keşke bu salak ölseydi de kurtulsaydım. "Sorun yok ya ben Harry Potter'ı aradım, gelip bizi alacakmış. Ya sen mal mısın?" Newt korkuyla bakmaya devam etti. "Ne bileyim kızım ya." Gözlerimi devirerek önüme döndüm. Ormana doğru yürümeye başlarken yine onun sesini duydum. "Nereye gidiyorsun Laura?! Beni bırakma!" Ona döndüm. "Ne o korkuyor musun? Korkma Harry seni ruh emicilerden kurtarır." Koşarak bana yetişti. "Dalga geçme! Nereye gidiyorsun?" Sıkıntıyla nefesimi verdim. "Burada öylece duracak değiliz Newt. Hala Kenya'da olduğumuza eminim. Bir yerlerde diğer otobüsler vardır. Tek bizim otobüs yoktu. Onları buluruz belki." Bunu söylerken bile endişelenmeden edemiyordum. Sonuçta Kenya’yı avucumun içi gibi bilmiyordum ve karşıma aslan çıkarsa çığlığı basardım. Aslında telefonumu alarak çekiyor mu diye bakmak istiyordum fakat telefonum etrafta yoktu. Büyük ihtimal Newt'in de yoktu olsaydı benden önce bunu denerdi. Yürümeye devam ettim. Newt'te beni takip etmeye devam etti.

"Laura.. ya gerçekten bizi yerlerse, aslanlar falan?" Keşke seni parçalara ayırsalarda kurtulsam. "Kapa çeneni ve yürü Newt." Uzun bir yürüyüşün ardından bir mağaranın önüne geldik. "Sakın içeri girme, tehlikeli birşey olabilir." Newt alayla bana baktı ama korkuyordu. Sadece erkeklik gururuna yediremiyordu. "Tehlikeli mi? Beni iyice korkak sandın sende ha!" Gözlerimi devirdim ve mağaraya arkamı dönerek etrafa bakındım.

Ta ki çığlık sesini duyana kadar. Ses mağaradan geliyordu. Ve bu çığlık kesinlikle Newt'e aitti. Mağaradan tekrar sesler gelince hemen çalıların arasına geçtim. Ve içeriden sadece kitaplarda görebileceğim birşey çıktı. Bir ejderha. Gövdesi siyahtı ama kanatları, sırt kısmı, boynunun iç tarafı, kuyruğu ve gözleri maviydi.

Etrafa bakındı. Benimle göz göze gelince duraksadı. Bir dakika ne? Çalıların arasından çıkmıştım! Gözlerimi kaçırmadan ona baktım. Yanlış görmüyorsam mavi gözleri parlamaya başlamıştı. İçimde bir şeyler koptu. Korkmam mı gerekiyordu? Evet. Ama şuan sanırım mantıklı düşünemiyordum aksi halde bu ejderhayı büyüleyici bulmam aşırı saçmaydı! Ejderha mağaraya geri girdi. Temkinli adımlarla mağaraya yaklaştım. Newt kesin içerideydi. Birinin daha ölüsünü görmek istemiyordum. Ve tam o anda mağaradan fırlayan şeyle olduğum yerde donakaldım. Newt parçalar halinde önümdeydi. Ölmüştü! Hemde parçalanarak.

***

Merhabalarr bölümü nasıl buldunuzz? İnstagram hesabımızı takip etmeyi unutmayınn 💗

İnstagram: hayaldenyazarr