Yeni Üyelik
31.
Bölüm

29.Bölüm(ARKADAŞ)

@hayaldeyazar

Balayından döndükten konaktaki herkes bizi sevgiyle karşıladı. Hepsiyle teker teker görüştük. Onlara Dubai'den aldığımız hediyeleri verdik hepsi mutlu oldular. Dubai'nin nasıl bir yer olduğunu merak edip sordular Murat pek anlatmasa ben heyecanla neler yaptığımızı anlattım. Hem anlatıp hemde gezdiğimiz yerlerde çekindiğimiz fotoğrafları gösterdim.

 

"Ayy gelin ağam buralar çok güzelmiş Baran ağam bizde gider miyiz Dubai'ye" bunu diyen Zerde'ydi Baran'a merakla sordu.

 

"Kim ne yapıyorsa bizde aynısını yapmak zorunda değiliz Zerde ben gezmeyi sevmem" Baran'ın cevabı pekte hoş olmadı memnun olmadığı belliydi kalkıp odasına gitti. Onu gören Zerde'nin yüzü düştü oda mutfağa gitti. Ah Baran ah şu kızın etrafında döndüğün günleri merakla bekleyeceğim.

 

Bende yol yorgunluğuyla odama gittim bavulları yerleştirip akşam yemeğine kadar yatacaktım.

 

Bir kaç saat uyuduktan sonra yataktan kalkıp akşam yemeği için aşağıya indik. Yemeklerimizi yedik çaylarımızı içtik herkes odalarına çekildi böylece birgünün daha sonuna gelmiştik.

 

Balayından geldikten sonra hayatımız rutine dönmüştü. Murat'ı zorlada olsa şirkete yolluyordum. Yoksa sürekli başımda bitiyordu yapacağım işleride yaptırmıyordu. Beyimiz tam bir hanım köylü olmuştu aslında bende bu durumdan hiçte şikayetçi değildim az zamanda değil 5 yıl beklemiştim bugünlerin gelmesi için ama artık bundan sonraki yarınlar hep bizimdi.

Bugünde nazlanarak şirkete gitmemeye karar verdi. Allah'tan Asaf abi öğleden sonra işinin olduğunu söylediği için onun yerine öğleden sonra gidecekti.

 

"İnsanı karısıyla bir yalnız bırakmıyorlar ha ne işi varsa sanki kim bilir hangi kızın duygularıyla oynayacak"

 

"Ağam Asaf abininde hakkını yeme bence kaç günlerdir evdesin oda yorulmuştur dinlenmek onunda hakkı"

 

"Çok iş yaptıda dinlensin biz burada yuva kurduk bizimki daha mühim iş" diyip yanağıma uzun öpücük kondurdu.

 

"Yaa ağam yapma hadi git ya senin yüzünden hiç bir iş yapamıyorum ayıp oluyor herkesede gündüz odaya kapanmak olmuyor vallahi bakamıyorum yüzlerine Emine abla bile laf çarpıtıyor."

 

"Kime ne benim hayatımdan istersem hiç çıkmam oda benim kadın benim"

 

"Geç kalacaksın haydi hayırlı işler"

 

Murat'ı işe geçirecektim ki telefonun çalmasıyla durdum. Telefonu alıp açtım arayan Eda'ydı.

 

"Alo Ayşe hanım nasılsın ya Urfa'ya gittin unuttun bizi'

 

"Yaa Eda iyiyim sen nasılsın kusura bakma yoğundum gerçekten aramaya fırsatım olmadı."

 

"Eminimki yoğunsundur tabi çiçeği burnunda gelin seni"

 

"Eda deme şöyle şeyler ee sen ne yapıyorsun gelecek misin buraya"

 

"Bende onun için aradım canım yarın geliyorum"

 

"Çok sevindim buyur gel canım yarın biz seni karşılarız"

 

"Tamam canım görüşürüz"

 

"Görüşürüz" diyip telefonu kapattım.

 

"Eda kim arkadaşın mı?"

 

"Evet İstanbul'daki tek arkadaşımdı yarın buraya geliyormuş"

 

"Buyursun gelsin tanışmış oluruz bizde"

 

"Ayy benim bir sürü hazırlık yapmam lazım iki ayağımı bir pabuca soktu görüyor musun insan 1 gün önceden mi haber verir"

 

"Telaşe etme sen en güzel şekilde ağırlarsın hadi ben gideyim de Asaf çıldırmasın sende işlerine bak çok yorma kendini sen bana lazımsın" diyip göz kırptı. Beraber odadan çıktık Murat şirkete bende yarına neler yapsak diye mutfağa gittim.

 

Mutfağa girdiğimde Zerde vardı biraz sohbet etmek istedim Baran'la nasıl sözlenmişlerdi acaba?

 

"Kolay gelsin Zerde"

 

"Sağolasın gelin ağam"

 

"Ne bu yüzünün hali solgun gözüküyorsun"

 

"Hiç sevilmeyecek olmama üzülüyorum Baran beni hiç sevmeyecek yüzüme dahi bakmıyor"

 

"Sevecek böyle düşünme bak bize biz nelerden geçtik sen kendin şahitsin sabırla bekle oda seni sevecek"

 

"Bekliyorum hepte beklerim küçücük bir umudum bile olsa dünyalar benim olur"

 

"Sahi siz nasıl sözlendiniz?"

 

"Herşey bir anda gerçekleşti ben cesaret edip ona sevdiğimi söyledim onun birşey demesine fırsat vermeden gittim. Sonra hanım ağam Baran'ı evlendirmek istedi bir kaç kişiye görücü gitti Baran her defasında istemediğini söylesede buna Nasuh ağamda dahil olunca oda geldi bana söyledi evlenmek ister misin diye başta inanamadım sonrada kabul ettim öylelikle sözlendik."

 

"Baksana Zerde bu bile bir umut yabancı biriyle evlenmek istememiş seni istemiş senin sevginle olmak istemiş"

 

"Öyle mi dersin gelin ağam"

 

"Öyle tabi sen onu sevmekten vazgeçme"

 

Baran inat sert bir karakterdi ama Zerde'nin sevgisi onu sakinleştirecekti sadece zamana ihtiyaçları vardı.

 

Mutfakta yarın için bir kaç hazırlık yaptım. İkindi namazımı kılmak için odama çıktım. Namazımı kıldım Kur'an'ı mı okudum. Akşam olduğunda Murat geldi onu her zamanki neşemle karşıladım. Yemeklerimizi yedik çaylarımızı içtik odalarımıza çekildik. Yarın için heyecanlıydım Eda buraları beğenecek miydi memnun kalırmıydı.

 

Sabah ezanıyla gözlerimi açtım abdestimi aldım Murat'ı da kaldırdım beraber namazımızı kıldık. Kahvaltı masasına indik. Kahvaltımızı yaptıktan sonra Eda'yı almaya gittik.

Uçak iniş yapmıştı. Elinde bavuluyla gelen Eda'ya koşup sarıldım.

 

"Hoşgeldin arkadaşım"

 

"Hoşbuldum canım bu ne güzellik yüzüne neşe gelmiş"

 

"Merhaba Eda ben Murat hoşgeldin"

 

"Hoşbuldum enişte Ayşe senden okadar çok bahsettiki gelip tanışmak istedim buralarıda çok merak ediyordum hem arkadaşımı göreyim hemde gezeyim diye düşündüm."

 

"İyi düşünmüşsün istediğin zaman gelip kalabilirsin"

 

"Sağol enişte"

 

Eda'yıda aldıktan sonra ilk konağa gittik. Eda odaya yerleştikten sonra onu Urfa'nın meşhur yerlerini gezdirdik. Murat'ta benim gibi düşünmüştü ki Asaf abiyi arayıp yanımıza çağırdı akşam beraber restorana yemeğe gittik.

 

"İyi akşamlar herkese" diyen Asaf abiyle ayağa kalkıp görüştük.

 

"Yenge böyle güzel bir arkadaşın vardı da bu zamana kadar neden tanıştırmadın beni"

 

"Eda benim İstanbul'dan arkadaşım Asaf abi bugün geldi Urfa'ya" Asaf abi mest olmuş şekilde Eda'yla tokalaştı.

 

Yemeklerimizi yerken sohbet ettik daha çok Eda ve Asaf abi sohbet etti tanımaya başladılar birbirine bizde birbirimize bakıp oldu bu iş diye gülümsedik onların bu haline.

 

Eda 3 gün burada kaldı onu her gün başka bir yere götürmeye çalışıyordum en son da şirkete gidip ordan konağa geliyorduk Asaf abide bizle beraber konağa geliyordu Eda başta pek yüz vermek istemese de Asaf abi galip gelmişti tekrar görüşmek üzere numarlarını aldılar beraber Eda'yı İstanbul'a uğurladık.

Eda'nın nasibininde Urfa'dan çıkması da ayrı bir detaydı.

Havalimanından sonra konağa geri döndük Asaf abiye de gelmesi için davet ettik ama beyfendi bizi beğenmedi kendi evine gideceğini söyledi. Bizde daha fazla ısrar etmeden konağa geldik. Murat tok olduğumuzu söyleyip elimden tuttuğu gibi odamıza çıkardı.

Kapıyı kapattığı gibi duvara yasladı.

 

"Murat napıyorsun niçin tokuz dedin belkide ben açtım."

 

"Cık cık aç değilsin arkadaşın geldi diye zaten ihmal ettin beni özledim seni"

 

"Bende seni özledim ama ben sana ne dedim sen yine geceyi gündüzü karıştırdın. Geceyi bari bekleseydin aklın fikrin hep başka yerlerde"

 

"Allah Allah sevdiğimi söylüyorum özlediğimi söylüyorum kötümü oluyorum yani napayım kızım seni gördükçe duramıyorum kaç yılın özlemi var daha içimde"

 

"O özlemin hiç bitmesin çok sev daha çok sev beni" dememle Murat elimi tutup kalbinin üzerine koydu.

 

"Bu kalp ilk defa bu denli çarpıyor senin hasretinle yanıyor senin sevgini haykırıyor seni çok seviyorum Ayşe'm"

 

"Bende seni çok seviyorum"

 

Kadelerimizi gönüllerimizi birleştiren Rabbime şükrettim.

 

 

 

 

Bölüm sonumuz oylarınız ve yorumlarınızı bekliyorum 😊

 

Loading...
0%