Yeni Üyelik
13.
Bölüm

12.BÖLÜM

@hayaldeyazar

Bölüm şarkısı

Sen benim ilk göz ağrımsın

Ömrümün fidanısın

Gözlerimin ilk yaşısın

Gönlümün parçasısın

Annesinin bal kızı

Annesinin biricik canısı

Cennetimin ilk kapısı

Mutluluğumun sırrı

💕

 

 

Sabah olduğunda konak halkı kahvaltıya oturmuşlardı. Kahvaltıdan sonra salona geçip oturdular Naze yengesiyle sohbet etmeyi özlemişti tabi Rezan yine işe gitmemişti. Hesna hanım yine her fırsatta konuyu Rezan'ın evlenmesine getiriyordu.

 

"Rezan diyorum ki teyzenin kızı Zilan'ı mı alsak sana"

 

Naze hem Zilan'ın adını duyduğundan hemde Rezan'ın evlilik konusu açıldığından istemsiz gerilmeye başladı. Rezan daha ağzını açmadan Ezo lafa atladı.

 

"Nee anne saçmalama Zilan Berat abiye yanıktı abime başka kız mı kalmadı."

 

Rezan şaşkınca Ezo'ya baktı ne diyordu bu kız.

 

"Aa Zilan Berat'ımı istermişti olmaz öyleyse"

 

"Anne ne diyorsunuz siz Naze'nin yanında. Kaç sefer diyeceğim şu konuyu açmayın diye insanı evde kaldığına pişman ediyorsunuz"

 

Rezan yine kalkıp gitti. Naze de gerilmesiyle duramadı aşağı mutfağa indi biraz birşeyler atıştırıp sinirini yatıştıracaktı.

 

Sinirlenince canı çikolata isterdi dolaptan çıkardığı çikolatayı hem yiyip hemde sakinleşmeye çalışıyordu Zilan denen gudubet kızdan nefret ediyordu resmen gözü kocasındaydı. Düşünürken aklına Berat düştü aramaya karar verdi.

 

"Berat nasılsın"

 

"İyim delalım bende seni arayacaktım sen nasılsın ağrın sızın var mı?"

 

"Şükür yok iyiyim amcanı görebildiniz mi ne zaman geliyorsunuz?"

 

"Yenice gördük şimdi yola çıkıyorduk bir kaç saate geliriz nasipse"

 

"Dikkat et kendine dikkatli gelin"

 

"Ederim Naze'm sende kendine dikkat et görüşürüz"

 

"Görüşürüz" Naze kocasının sesini duymasıyla birazda olsa rahatlamıştı kaç aydır Berat'la beraberdi ilk defa onsuz bir gece geçirmişti özlemiş miydi yoksa alışmış mıydı kendini değişik hissetti.

 

Rezan odasına giderken Ezo'nun telefonun sesini duydu odasına girip baktı ekrandaki yazıyı görünce siniri tepesine çıktı sevgilim yazıyordu telefonu açtı bakalım Ezo'nun sevgilisi kimdi.

 

"Alo kimsin lan sen"

 

Karşı taraf Rezan'ın sesini duymasıyla telefonu hemen kapattı. Rezan sinirinin daha da zıplamasıyla bir hışımla Ezo'nun odasından çıktı bağırarak salona girdi.

 

"Ezoooo"

 

Naze Rezan'ın sesini duymasıyla yerinde sıçradı elindeki çikolatayı bırakıp yukarı ne olduğuna bakmaya çıktı.

 

Rezan salona girer girmez Ezo'nun kolundan tutup sarstı Hesna hanım zorla aralarına girdi.

 

"Oğlum dur napıyorsun sen ha"

 

"Anne çekil önümden senin kızın sevgili yapmış kendisine"

 

Ezo annesinin arkasından bakarak konuştu.

 

"Nereden çıkardın onu abi yok öyle birşey"

 

"Bak birde yalan söylüyor gebertirim lan seni"

 

"Ezo abin doğru mu diyor ne sevgilisi"

 

Annesinin sorusuyla Ezo daha fazla saklamak istemedi zaten eninde sonunda öğreneceklerdi.

 

"Doğru anne ben Bayram'ı seviyorum onunla evleneceğim"

 

"Bak birde seviyorum diyor utanmaz, Ezo senide o şerefsizide gebertiririm duydun mu beni"

 

"Rezan abi dur sakin ol" Naze Rezan'ın kolundan tutup sakinleştirmeye çalıştıda nafileydi.Rezan eliyle Naze'nin elini çekti.

 

"Sen karışma Naze"

 

Ezo abisinin hakaretlerine daha fazla dayanmayarak patladı.

 

"Sen sevdiğini alamadın diye bu kadar kızıyorsun demi ben evlenemedim kimsede sevdiğiyle evlenemesin"

 

Hesna hanım şaşkınca iki kardeşe baktı napıyordu bunlar böyle neler diyorlardı.

 

"Ne diyorsun Ezo sen abin kimi severmiş"

 

"Kimi seviyor biliyor musun anne senin oğlun deli gibi Naze'ye aşık olduğu halde gitti onu Berat'a verdi."

 

Rezan Ezo'nun dediğiyle dahada sinirleri tepesine çıktı.

 

"Kes sesini Ezo"

 

Naze şaşkınca baktı kuzenine neden demişti şimdi bunu.

 

"Ezo sus lütfen"

 

Hele Hesna hanımın başından aşağıya kaynar sular döküldü bunca yıl oğlunun sevdasını nasıl görmemişti oğlu bunu ondan nasıl saklamıştı ya Naze oda seviyor muydu kızı bu evliliğe en çok kendisi itmişti belkide Naze'nin ahını almıştı nasıl yaşardı.

 

"Ezo doğru mu söylüyor Rezan sen Naze'yi mi seviyorsun"

 

Sessiz kaldı Rezan başını yere eğdi. Hesna hanım anladı oğlu aşıktı. Hesna hanım Naze'ye dönüp sordu.

 

"Ya Naze sende seviyor muydun?"

 

Naze de sessiz kaldı ne diyecekti sevdim hemde çok sevdim mi diyecekti.

 

Hesna hanım onunda sessiz kalmasından sonra daha da yıkıldı.

 

"Rezan benden bunu neden sakladın ha ben bu kızı zorla evlendirdim bana neden söylemediniz siz"

 

Rezan yine birşey diyemedi böyle öğrenmemesi gerekiyordu Ezo'yu gebertecekti. Naze olanlardan etkilendiği için birden suyu geldi.

 

Naze bacaklarından sızan suyla korkarak yengesine seslendi.

 

"Yenge"

 

"Aman Allah'ım suyun mu geldi korkma kızım şimdi hastaneye götürürüz seni"

 

Ezo Rezan şaşkınca bakakaldı sanki birden kal geldi.

 

"Rezan durma öyle Naze'yi kucağına al çabuk hastaneye götürelim"

 

Rezan Naze'yi kucaklayıp arabaya doğru götürdü. Naze sancılarında girmeye başlamasıyla hem canı yanıyordu hemde korkuyordu. Arkaya Hesna hanımın kucağına yatırdı. Hızla hastaneye doğru sürmeye başladı.

 

"Ezo Berat abini ara hemen yola çıksınlar"

 

"Berat'lar yolda yenge geliyorlar telaş etmesin şimdi hız yaparsa"

 

"Yavrum sen şuan kendini düşün Berat aklı başında nasıl geleceğini bilir ara sen Ezo"

 

Ezo annesinin yönlendirmesiyle Berat'ı arayıp haber verdi.

 

"Kızım sıkma kendini korkma hiç birşey olmayacak şimdi varırız hastaneye"

 

Naze dişlerini sıkıyordu derin derin nefes almaya başlamıştı sancısı çok giriyordu.

 

"Korkuyorum yenge çok sancım var ahh"

 

"Naze'm dayan az kaldı sağ salim alacaksın kızını kucağına"

 

Hesna hanım kesin bir dille oğlunu uyardı.

 

"Sen önüne bak Rezan"

 

Biraz zaman sonra hastaneye vardıklarında Naze'yi doğuma aldılar. Rezan yerinde duramıyordu ya bişey olursa diyede korkuyordu. Ezo da abisinden farksız sayılmazdı onun yüzünden olduğu için kendini suçlu hissediyordu. Hesna hanım Erdağ konağının yardımcısını aramış doğum çantasını istemişti.

 

Berat Ezo'nun aramasıyla yolu yarılamışlardı da iyice gaza yüklenerek hızla Mardin'e gelmişti aklı Naze'ydi deminden konuşmuşlardı iyi olduğunu söylemişti ne ara doğum başlamıştı anlamamıştı karısını ve kızını sağ salim doğumdan çıkması için içinden dualar etti.

 

Hastaneye vardığında koridorda bekleyen Rezan ve Hesna hanımları görünce koşar adım yanlarına gittiler.

 

"Hesna teyzem sabah konuştuk bir şeyi yoktu ne oldu da birden doğum başladı."

 

"Oğlum birden suyu geldi kendi de anlamadı zaten bizde korktuk hemen getirdik onlarda doğuma aldılar"

 

Heyecanlı bekleyiş Berat'ı da sarmıştı kolidorda bir gelip bir gidiyordu.

 

Biraz zaman sonra hemşire gelip bebeklerinin doğduğunu Naze'yi odaya aldıklarını söylediklerinde herkesin yüzünü sevinç kaplamıştı. Berat hemşirenin dediğini duyar duymaz koşar adım odaya gitti.

 

Naze kızını kucağına alır almaz annelik duygusunu iliklerine kadar işlemişti hem sevinçli hemde duyguluydu gözleri yaşlı kucağında ki küçük kızını izliyordu. Küçük meleğinin cennet kokusunu içine çekip kokladı hafifçe yanağına öpücüğünü kondurdu hissettiği en güzel duyguydu aklına annesinin bırakıp gitmesi geldi dolu olan gözlerinden yaşlar akmaya başladı bir anne küçücük bebeğini nasıl bırakıp gider diye düşündü düşüncesi bile çok kötüydü korkarak bebeğini göğsüne bastı onu asla bırakmayacaktı bu hayattaki en değerli varlığı kızıydı.

 

Berat odaya girdiğinde karısıyla kızını görünce yanlarına gidip karısının alnından öpüp kızınıda kucağına almıştı. Naze kocasının geldiğini görünce sevindi yüzüne gülümsemesi geldi.

 

"Naze'm iyimisin?"

 

"İyiyim Berat şükür geldin ya sende"

 

"Nasıl geldiğimi ben bile bilmiyorum Naze'm şükür size kavuştum"

 

"Bizde sana"

 

Ardından Esma hanım gelinin yanaklarından öpüp torununu sevdi.

Hesna hanım da duygu yüklemesiyle gözündeki yaşlarıyla tebrik etti yeğenini

 

"Allah sağlıklı ömürler versin inşallah kızım"

 

"Sağol yengem"

 

Ezo hem çekindi hemde çok sevinçliydi küçük bebek katılmıştı aralarına kucağına almak istesede daha küçük olduğu için cesaret edemedi Naze'nin kucağından sevdi.

 

"Bu prenses Ahsen aynı annesi ya"

 

Rezan uzaktan izledi onları kan kardeşi baba olmuş sevdası anne olmuştu ikisinin gözünde de aile olduklarını gördü sevinçlerini gördü. Ezo'nun bebeği Naze'ye benzetmesiyle küçük bebeğide merak etti yavaş adım gelip küçük bebeğe baktı. Adının da Ahsen olduğunu duyunca ayrı sevindi Naze unutmamıştı kızının adını Ahsen koymuştu.

 

"Gözünüz aydın kardeşim"

 

"Sağol kardeşim"

 

"Ah Rezan'ım Allah sanada nasip etsin inşallah en kısa zamanda" Esma hanım iyi dileklerini oğlu gibi gördüğü Rezan için diledi.

 

Hesna hanım burukça "amin" dedi.

Oğlunun haline içi acıdı gözlerindeki kederi daha yenice görebiliyordu. Keşke en başından söyleselerdi şimdi doğan kendi torunu olurdu Naze'yi kimseye vermez oğluna alırdı.

 

Hesna hanımlar Esma hanımlarında gelmesiyle artık hastaneden çıkıp konaklarına geri döndüler.

 

"Bana bak Ezo bebek geldi diye bu konuyu unuttum sanma sakın telefonunu ver birdaha ne telefon nede dışar yüzü yok sana anne bak son kez söylüyorum bu kız bu konaktan adımını dahi atarsa çok fena yaparım duydunuz mu beni , ayrıca şu Bayram şerefsizi kimmiş bakalım namussuz herif"

 

"Abi sözünden çıkmayacağım asla ona zarar verme sakın nolur" Ezo ağlayarak abisini ikna etmeye çalıştı.

 

"Gözüme gözükme Ezo odana git" Ezo daha fazla karşı gelmeyerek odasına gitti. Rezan da yaşadığı karışık duygulardan dolayı kendini odasına attı şu Bayram denen iti araştıracaktı.

 

Hesna hanım olanları anca idrak edebiliyordu bugün öğrendikleri yüreğine fazla gelmişti neler duymuştu öyle kızının odasına konuşmaya gitti.

 

"Anlat bakalım Ezo bu Bayram kim?"

 

"Anne hani bizim tarlada çalışan Cahit amca var ya onun oğlu işte biz 3 yıldır konuşuyoruz onunla çok seviyoruz birbirimizi"

 

"Ezo başka adam mı bulamadın ha itsiz sapsızın teki o çocuk benim onlara verecek kızım yok ben en başından dedim eli yüzü düzgün iyi bir kısmet olacak diye eğer bir daha Bayram konusu açılırsa seni Hancı'ların oğlu Fırat'a veririm bilmiş ol"

 

Ezo annesinin kesin konuşmasıyla daha da çok ağlamaya başladı annesi otoriter bir kadındı dediğini yapardı.

 

Hesna hanım Ezo'nun odasından çıkıp Rezan'ın odasına girdi. Rezan annesini görünce elindeki sigarasını söndürüp toplandı.

 

"Rezan bugün ki duyduklarım doğruydu değil mi ne sen nede Naze sesinizi bile çıkaramadınız madem severdiniz birbirinizi ne diye onu Berat'la evlendirdin ha oğlum"

 

"Ana olan oldu yaramı deşme herşeyi Berat için yaptım o benim kan kardeşim ona ihanet edemezdim"

 

"Şimdi yaptığın ne peki he hala Naze'nin etrafında dolanıyorsun kendini topla çeki düzen ver Naze'den uzak dur düzgün bir kız bulup evlendireceğim seni aile kuracaksın Naze'yi de unutacaksın başka yolu yok"

 

"Anne daha kaç sefer diyeceğim evlenmeyeceğim diye eğer öyle bir şey yaparsan gelin olarak aldığın kızı da mahvederim acımasız olduğumu bilirsin"

 

"Rezan ömrünün sonuna kadar bekar kalacak değilsin aşiret çocuk isteyecek senden evin tek oğlusun sen mecbursun bunu yapmaya"

 

Hesna hanım kesin bir dille konuşup çıktı odadan kafasına koymuştu oğlunu tez zamanda evlendirecekti.

 

Rezan annesinin çıkmasıyla bir sigara daha yaktı evlenmek mi asla Naze'den başkasıyla evlenmeyi asla düşünmemişti yüreğinde hala o varken başkasına dokunamazdı.

 

Esma hanım Naze'nin yanında refakatçı kalmıştı. Beraber bebeğe bakıyorlardı Esma hanım altını değiştiriyor Naze de emzirerek karnını doyuruyordu Berat onların yanında kalmak istesede izin vermemişlerdi el mecbur konağa gitmişti aklı karısı ve kızındaydı sabaha kadar gözüne uyku girmemişti. Tek uyayamayanda Berat değildi Esma hanımda uyumamıştı hiç sürekli bebeğin başındaydı acıktığında gelinini uyandırıp karnını doyuruyorlardı Naze kayınvalidesinin büyük desteği sayesinde rahat bir gece geçirmişti.

 

Sabah olduğunda Berat hastaneye gitmeden önce çiçekçiye uğradı yapay çiçek yerine taze çiçeklerden koca bir buket yaptırdı karısı her çiçeği severdi ama en çok gülü sevdiğini bilirdi en çok kırmızı güllerden koydurdu eline kartı alıp üzerine yazı yazdı 'Bir kadına yakışan en güzel sıfat annedir. Sen annelerin en güzelisin Gülgüzelim... Adının geçtiği heryerde çiçek açsın bahar koksun hoşgeldin Ahsen'im.' çiçekçiden çıkıp hastaneye gitti. Elindeki çiçekleri karısına uzattı. Naze Berat'ın bu kadar ince düşünceli olmasına hayran kaldı hiç mi eli boş gelmezdi bu adam babası Berat olduğu için kızı çok şanslıydı.

 

Hastaneden çıkıp konağa geldiler Kadir ağa torununu sevinçle karşıladı kucağına alıp sevdi kulağına ezan eşliğinde adını koydu. Gelini ve torununa birer bilezik taktı. Ahsen için ayrıyetten de çiftlik hediye etti.

 

"Gözünüz aydın kızım hayırlı evlat olur inşallah"

 

"Amin babam inşallah çok teşekkür ederim hediyelerin için"

 

"Lafı dahi olmaz o benim birtanecik torunum daha neler alır yaparım ben ona"

 

"Allah sizleri başımızdan eksik etmesin anneminde çok desteği oldu" Naze mahçup halde söyledi bunları ne annesinden nede babasından böyle sevgiyi değeri görmemişti ama kızı çok şanslı olacaktı.

 

"Anneler kızlarına her daim destek sağlarlar sende benim kızımsın hadi şimdi çıkın odanıza dinlenin ben torunumun yanına gider gelir bakarım"

 

Esma hanım Naze'yi küçüklüğünden beri kızı gibi görmüş çok severdi hele gelini olunca ondan kıymetlisi olmamıştı.

 

Naze ve Berat onaylayarak odalarına çıktılar. Naze Ahsen uyurken duşa girdi hastane pisliğini üzerinden atmak istedi. Berat'ta kızının yanından hiç ayrılmadı uyurken hep kızını izledi. Naze banyodan çıktığında kızını başında duran kocasını görünce gülümsedi.

 

"Bakıyorum da kızını görünce beni unuttun"

 

"Asla seni unutmam mümkün değil senin yerin ayrı kızımın yeri ayrı" Berat karısının yanına gidip yanaklarından öptü çokta özlemiştide karısı lohusaydı 40 gün daha bekleyecekti.

 

Naze beşikten kızlarını alıp yatağa koydu yanlarına da uzanıp Ahsen'i sevip izlemeye başladılar.

 

"Naze ne kadar da güzel değil mi aynı senin gibi" Berat karısının gözlerinin içine bakarak söylemişti hislerinin karşılığını ondan da almak istiyordu.

 

"İkimizden bir parça Berat huylarıda senin gibi olsun" Naze'de daha tam sevgisini gösteremesede sevmek için herşeyi yapacaktı Berat sevilmeyi hak eden bir adamdı.

 

Kızlarının uyanıp ağlamasıyla yeni anne baba bu kadar sesin küçücük çocuktan nasıl çıktığına şaşırıp küçük kahkaha attılar.

 

"Ahsen hanımın karnı acıktı heralde ben emzireyim" Naze ağlayan bebeğini sakinleştirmek için kucağına alıp öpüp kokladı sonrada göğsüne dayayıp emzirmeye başladı iştahla emen küçük kızı babası keyifle izledi emerken uyuyakalan bebeği annesi beşiğe koyup kendiside kocasıyla beraber tatlı uykuya daldı.

 

 

Bölüm sonumuz Hesna hanım Rezan ve Naze'yi öğrendi bakalım sizce Rezan'ı evlendirir mi? Bebeğimiz geldi küçük aileleri tamamlandı Naze Berat'ın kalbinin güzelliğini görmeye başladı. Bölüm hakkında ki düşünceleriniz neler oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum 🥰

Bölüm oy sınırı 40🌸

 

Loading...
0%