@hayaldeyazar
|
Bölüm şarkısı Neyine güveniyor kalbim? Boyumdan büyük bu sevda En zorunu buldum aşkın Kendini bana sakla Yaşamazsam bugünü Hayat beni bağışlamaz Yarını bilmem, unut dünü Sana zararım dokunmaz Bozuyorum aşk orucumu Yıllar sonra seninle Aşığım, hayranım her bir zerrene Bakmaya kıyamadım bir kez yüzüne Nazar değmesin, eğilsin alem dizine ❣️
Sabah olduğunda konak halkı telaşla kalktılar Hesna hanım sabah ezanından sonra yatmamış eksikler var mı diye bakınıyordu yanına ahiretliğide gelip yardım ediyordu. Naze akşam ki konuşmadan sonra kendi de Berat'ı sevdiğini anlamaya başlamış daha fazla ilgi göstermeye başlayıp kocasınında anlamasını istiyordu. Kızının mıyırdanmasıyla yataktan kalkıp kucağına aldı.
"Oyy benim annem uyanmış mı acıktın mı sen"
Küçük annesinin sözlerine ağzını kıpırtadarak karşılık vermeye çalışıyordu yeni yeni sesler çıkarmaya başlamıştı.
"Ma ma"
Naze acıkan kızını doyurmak için emzirmeye başladı kızı hem emiyor hemde mama yiyordu yavaştan ek gıdaya da başlamışlardı hafif hafif tattırıyordu. Ahsen'in karnı doyduktan sonra üzerini değiştirip kocasının yanına gidip yanağından öpüp uyandırdı.
"Berat hadi kalk kahvaltıya geç kalmayalım"
Berat Naze'nin öperek uyandırmasına mutlu oldu karısının ilgisini farkediyordu.
"Kalktım gülüm" oda hem kızının hemde karısının yanağından öptü. Hazır olduklarında odadan çıkıp avluya indiler düğün olduğu için herkes erkenden kalkmıştı.
Konak kapısının açılıp içeriye girenleri görmesiyle sinirleri tepesine çıktı. Yengesinin kardeşi Havva hanım oğlu Ferhat ve kızı Zilan'dı. Gelen misafirleri karşılamaya gittiler Naze Zilan'la görüşmek istemesede nezaket gereği hoşgeldin diyip sarılmıştı aynısı Zilan içinde geçerliydi gözünü Berat'tan ayırmıyordu Naze'nin de dikkatini çekmişti. Berat Zilan'a baş selamı versede Zilan elini uzatmıştı Berat elini uzatıp uzatmamakta kararsız kalmıştı elini uzatırken Naze Zilan'ın sulanmasına sinir olup kocasının elini uzatırken tuttuğu gibi kahvaltı sofrasına doğru götürmüştü arkadan eli boşta kalan Zilan'a dönüp bakış attı.
Berat Naze'nin neden böyle birşey yaptığını anlamasada üstüne düşmedi kıskanması hoşuna gitmişti Zilan'ı da pek hazetmezdi iyi de olmuştu.
Kahvaltı sofrasında herkes bir ağızdan konuşuyorlardı kimin ne dediği pek belli olmuyordu Ferhat bakışlarını Naze'den çekmeden bakıyordu zamanında oda istemiştide Naze ona hiç yüz vermemişti evlendikten sonra sanki daha da bir güzelleşmiş daha alımlı olmuştu herkesin dilinde dolandığı gibi bakan bir kez daha bakardı. Naze üzerinde ki bakışları hissettiği için rahatsız olmuştu kafasını kaldırıp Ferhat'a bakmıyordu bile hiç bir zaman umrunda olmamıştı zaten şimdide tek umrunda olan kocası Berat'tı.
Zilan önündeki yemeği yemekten daha çok sanki Berat'ı yiyordu öyle rahatsız edici bakışları vardı tamda karşısına oturmuştu. Suyu mana edip Berat'a laf attı.
"Berat bardağıma su koyar mısın?"
Berat kafasını kaldırıp su isteyen Zilan'a baktı ardından karısına izin istercesine baktı Naze'ye yanlış hareket yapmak istemiyordu.
"Ben koyarım Zilancığım bana daha yakın"
Naze Zilan'ın durmayacağını anlayıp engel olmak istedi evli adama sulanmakta neyin nesiydi Berat evli ve babaydı.
Naze'nin tepkisiyle Zilan'ın yüzü düştü. Berat'ın da bir kez dahi yüzüne bakmaması daha kudurttu. Kahvaltı masasında daha fazla eğlenmeden kalktılar herkes bir işe girişti öğleden sonra gelin alıcı olup ordan meydana geçilecekti Naze de ilk Ezo'nun yanına gidip onu hazırlamaya başladı.
"Gelin hanım hadi hazırlayalım artık seni"
Ezo hevesle gelinliğini giymeye gitti. Gelinliğini giyinip çıkan Ezo'ya hayranlıkla baktı Naze gelinlik kuzenine çok yakışmıştı.
"Çok güzel olmuşsun canım benim"
"Teşekkür ederim Naze senin kadar olmasamda"
"Olur mu öyle şey gelinliği kim giyse çok güzel olur , hadi makyajınla saçını yapalım"
Naze ilk makyajını yaptı ardından maşayla saçlarını kıvırcık yapmaya başladı. Hem kuzeniyle konuşup hemde onu hazırlıyordu. Kapının açılmasıyla Zilan'ı görmesi bir oldu.
"Ezo bana deseydin ben daha güzel yapardım seni olmamış böyle"
Naze göz devirerek baktı hoşnutsuz olan Zilan'a Ezo yine acımayıp cevabını verdi.
"Hiç sanmıyorum ben çok beğendim Naze'nin eli beceriklidir sende öyle marifet var mı bilmiyorum"
"Belli belli ne yaptı etti kendini zaten Berat'a yamadı birde kız çocuk vermişsin yakında kumada gelir üzerine belki o kuma ben olurum"
Naze Zilan'ın dediklerine iyice dellendi sabrını taşıran son şey oldu.
"Bana bak Zilan edebinle dur Berat'ın adını dahi ağzına alırsan seni mahvederim duydun mu beni defol git buradan ona baktığını görmeyeceğim o kem gözlerini oyarım"
Naze ilk defa bu denli sinirlenmişti Ezo bile şaşırmıştı kuzenini hiç böyle sinirli görmemişti Zilan'ın birşey demesine fırsat vermeden onu odadan çıkardı yoksa Naze saçını başını yolardı.
"Edepsizin dediklerine bak ya kumam olacakmış yolarım ben bu kızı hala Berat'a sulanıyor sofrada yaptığını gördün değil mi sende içine düşecek neredeyse"
Ezo Naze'nin sinirle söylediklerine gülerek karşılık verdi.
"Neden gülüyorsun Ezo komik mi?"
"Sana gülüyorum ilk defa seni bu kadar sinirli gördüm kıskanınca böyle oluyorsun demekki"
"Tabiki kıskanırım benim olana kimse bakamaz dokunamaz"
"Berat abi yandı desene sen adamı kapı dışarı çıkarmazsın böyle kıskanırsan"
"Gerekirse çıkarmam oda beni çıkarmıyor zaten bir odada yaşar gideriz"
"Ey aşk sen nelere kadirsin be"
"Hadi çene yapmayalım gelirler birazdan" Naze Ezo'nun hem saçını yapıp aynı zamanda da düşünüyordu ne ara Berat'ı kıskanır sahiplenir olmuştu Zilan'ın dedikleri beyninde döndü durdu kuma olmak mı Berat'ın başkasına bakmasına dahi dayanamazdı o kocasının sevgisine ilgisine bakışlarına konuşmalarına ince düşüncelerine herşeyine aşık olmuştu. Olmuştu değil mi aşk mıydı bu artık Berat'ı görünce kalbi deli gibi atmaya başlıyordu hele dokunduğunda yangın yerine dönüyordu işe gittiği zamanlar özlüyordu bakışlarını arıyordu sesini duymak istiyordu hep sarsın sarmalasın istiyordu.
"Naze daldın gittin iyi misin?"
"Aa Ezo kusura bakma ya evet dalmışım iyiyim birşey yok bitmiş zaten saçında biraz toplayıp tacınla duvağını takalım"
Ezo tamamiyle anlamıştı artık kuzeni aşık olmuştu biliyordu Berat'ı sevecekti hatta daha çok sevecekti.
Ezo hazır olduktan sonra kendide odasına giderken bir elin ağzını kapatıp odaya kapatmasıyla şok yaşadı.
"Ferhat napıyorsun sen delirdin mi çekil önümden"
"Delirdim bu ne güzellik daha da güzelleşmişsin hayran kaldım neden varmadın bana Naze seni çok mutlu ederdim Berat senin kıymetini biliyor mu?"
"Ne saçmalıyorsun sen vallahi basarım çığlığı görürsün gününü"
"Hep böyle hırçındın sen heryerine tutuldum senin keşke kaçırsaydım şimdi benim karımdın"
"Hala konuşuyorsun ya hiç bir zaman benim gözüm seni görmedi her seferinde demekten bıktım bir daha karşıma çıkma vallahi Berat'a söylerim seni" Ferhat Naze'nin dediklerine alay edercesine gülüp onu biraz daha duvara yaslayıp öpmeye çalışmasıyla eliyle Ferhat'ı ittirip yanağına tokadı basıp hızla kendi odasına geçti.
Esma hanım gelinin yüzünün beti benzi atmış şekilde görünce telaşla sordu.
"Kızım noldu ne bu halin"
Naze hala etkisinden çıkamadığı için dalgındı kendini düzeltip kayınvalidesine döndü.
"Birşey yok anne tansiyonum düştü heralde"
"Aman kızım dikkat et kendine tuzlu ayran yapıp getireyim ben sana"
"Yok annem sağol iyiyim şimdi geçti"
"Eminmisin yavrum korkutma beni kötü hissedersen söyle hemen"
"Merak etme annem iyiyim hazırlanıp ineriz şimdi"
"Tamam kızım ben iniyorum ozaman"
Kayınvalidesinin gitmesinin ardından ilk banyoya geçip elini yüzünü yıkayıp kendine geldi. Kızının yanına gelip öpüp kokladı üzerine beyaz gelinlik giydirdi.
Kocasınında gelmesiyle kızını babasına teslim etti.
"Allah'ım Naze ne kadar da tatlı olmuş Ahsen'im benim güzel kızım"
"Çok yakışmış demi babası"
"Hemde nasıl annesi gibi ne giyse olur benim kızımada" Naze yine kocasının iltifatının karşısında mutlu oldu kocasının onu sürekli beğenmesi çok hoşuna gidiyordu.
Berat kızıyla ilgilenirken kendi de hazırlanmaya başladı krem renginde üzerinde gold işlemeleri olan yöresel kıyafet giymişti takılarını ve altın kemerini de taktı saçlarını da hafif su dalgası yapıp bir tarafını kulağının arkasına aldı gözlerinide ön plana çıkaran makyajınıda yapıp banyodan çıktı.
Berat karısını görür görmez iç çekip yanına gelip belinden tutup kendine yasladı.
"Güzelliğin beni benden alıyor delalım keşke seni kimse görmese tek ben görsem"
"Bende aynısını düşünüyorum sende tek bana öyle görünsen keşke çok yakışıklısın"
"Hmm beni beğeniyorsun yani" Berat karısına daha da yaklaşıp nefesini yüzüne vererek konuştu.
Naze gözlerini kocasının gözlerine bakarak konuştu sevdiğini söylesemiydi kalbi küt küt atıyordu.
"Evet hemde çok beğeniyorum" kocasının elini tutup heyecanla çarpan kalbinin üzerine koydu.
"Kalbimin nasıl attığını duyuyor musun Berat"
"Benim için mi atıyor"
"Evet senin için atıyor , seni seviyorum Berat"
Berat Naze'nin dediğini idrak etmeye çalıştı bunca zamandır duymak istediği cümleyi sonunda duymuştu karısının gözlerinde ki sevgiyi görmeyi ne çok istemişti şimdi isteği olmuştu Naze artık Berat'a aşkla bakıyordu. Karısının çenesinden hafifçe tutup dudağını dudağına değdirip öpmeye başladı Naze de hiç gocunmadan karşılığını verdi öpüşmeleri aşkla daha da derinleşti kapının tıklatılmasıyla kendilerine geldiler.
"Oğlum hala hazır değil misiniz gelin alıcı gelecek neredeyse" Naze kayınvalidesinin sesini duyunca utandı. Berat sesini düzeltip annesine seslendi.
"5 dakikaya geliyoruz anne"
Naze aynanın karşısına geçip makyajını düzeltti Berat'ta takımlarını değiştirip kızınıda kucağına alıp beraber odadan çıktılar. Herkes avluda gelin alıcıyı bekliyordu Naze'nin gözleri Rezan'ı aradı.
"Rezan abi nerede"
"Odasında gelmiyor"
"Ne demek gelmiyor ben konuşmaya gidiyorum"
Berat ne kadar da karısının tek Rezan'ın odasına girmesini istemesede birşey demedi. Naze Rezan'ın odasına kapıyı tıklamadan direk girdi. Rezan Naze'yi görmesiyle elindeki sigarasını söndürüp ayağa kalkıp yanına gitti.
"Naze neden geldin buraya"
"Seni götürmeye geldim kardeşin gelin çıkacak sen ne yapıyorsun burada"
"Beni ne hale düşürdü birde gelin mi çıkaracağım onu"
"Tabi ki çıkaracaksın o senin kardeşin yanında olman gerekir Ezo seni bekliyor"
Rezan Naze'yle bayadır görüşüp konuşmuyordu Naze artık ona eskisi gibi bakmıyor konuşmuyordu bir iki adım daha atıp önünde durup gözlerinin içine baktı.
"Hiç mi için acımıyor Naze şimdi de sen mi beni kendi ellerinle vereceksin" Rezan'ın söyledikleriyle Naze'nin yüreği eskisi gibi ne çarptı nede acıdı düz bir tavırla cevap verdi.
"Ben mecbur değildim ama sen mecbursun böyle olması ikimiz içinde en hayırlısı umarım mutlu olursun" Rezan Naze'nin tavrından anlamıştı artık onu sevmiyordu bunca zaman korktuğu başına gelmişti artık kalbide Berat'a aitti.
Önden Naze arkasından Rezan odadan çıkıp avluya geldiler Berat'ın içi içini yedi ne dedi de Rezan'ı odasından çıkarmıştı Naze'yi o kadar mı seviyordu. Rezan Berat'ın yanına geldi.
"Ezo'nun kuşağını sen bağla sende abisisin"
Berat Rezan'ın dediğiyle memnun oldu hiç kardeşi olmamasına rağmen onları kardeş gibi bellemişti. Kuşağı alıp Ezo'nun karşısına geçip kuşağı üç sefer çevirip en sonunda bağladı hediyesini de takıp kırmızı örtmesini yüzüne örttü. Hesna hanım Esma hanım ve Naze onları gözleri yaşlı bir şekilde izlediler. Gelin alıcının gelmesiyle meydana doğru gittiler.
Rezan gelin alıcı yapmadığı için Ceylan da damat tarafıyla beraber geldi. Hesna hanım ve Osman ağa gelinini karşılayıp altın takılarını taktılar. Naze merak ediyordu kızı yengesi duvağını açınca gördü esmer güzeli bir kızdı. Nikah memurunun gelmesiyle iki çiftinde nikahları kıyıldı Naze bunları görebileceğini tahmin etmiyordu hayat onları nelerle karşılaştırmıştı.
Halayın başına geçen kocasına hayranlıkla izledi nasılda yakışıklıydı diğer kızların hala Berat'a bakmalarına sinir oldu kızı durmadığı için halaya girememişti. Zilan Berat'ı boşta görünce fırsat bu fırsat diyerek Berat'ın elinden tutup halaya girdi Berat biraz tedirgin olsada belli etmedi Naze görmesin diye içinden geçirdi.
Naze kızıyla oyalanırken tekrardan kocasına baktığında Zilan'ın elinden tutmuş Berat'ın da gülerek baktığını görünce kıskançlığı hissi heryerini sardı sinirleri iyice tepesine çıktı kızını kayınvalidesinin kucağına verip bir hışım yanlarına gitti. Zilan'ın elini tuttuğu gibi savutturup çekti.
"Ben sana Berat'a yaklaşmayacaksın demedim mi sen canına susamışsın belli saçını başını yolmadan defol git burdan elaleme rezil olma birde"
Zilan Naze'nin gelmesiyle morali bozulmuş oflayıp puflayıp halaydan çıkmıştı. Naze misafirlere karşı gülücük atarken Berat'a delici bakışlarını attı.
"Seninle sonra görüşeceğiz Berat ağa sen nasıl gülerek bakarsın o yılana senin gözlerini oyarım"
Berat karısının kıskançlığını görünce hoşuna gitti gülümsedi nasılda sinirlenmişti ses edip daha da kızdırmak istemedi. Halaydan çıktıktan sonra Naze hala kızgın bakıyordu kocasına sinirini üzerinden atamamıştı.
"Yanımdan ayrılırsan seni mahvederim otur şuraya elimi tut sakın bırakma"
Berat Naze'nin hala sinirli olduğunu gördüğü için yanından ayrılmamıştı elinide tutmuş düğün biteseye kadar bırakmamıştı sürekli gözünün içine bakıyordu o birşey yapmamıştı ama yinede kabak onun başına patlamıştı. Geç saat olduğu için Ahsen durmuyordu Esma hanım torununu alıp konağa döndü. Naze ve Berat düğün bitimine kadar durup düğün bitiminin sonunda Ezo'yla vedalaştılar.
"Ezo'm kendine çok iyi bak sakın beni bırakma herzaman ara gel özletme kendini"
"Canım Naze'm ben sensiz duramam zaten sende herzaman buyur gel bende beklerim Ahsen'imi de öp göremedim onu"
"Öperim teyzesi" Naze kuzeniyle sıkı sıkı sarıldı.
Ardından Ceylan'ı da tebrik etti.
"Hayırlı olsun Ceylan"
Ceylan Naze'yi hiç görmemişti ama herkesin dilinde olduğu için güzelliğinden tanımıştı.
"Sağol Naze" çekingen tavırla cevap verdi.
Berat'ta dostu Rezan'ı tebrik etmişti.
"Damat bey bugün bari yüzün gülsün"
"Uğraşma Berat sinirlerim tepemde"
Berat arkadaşının sırtını sıvazlayarak konuştu.
"Merak etme rahatlarsın" diyip arkadaşına göz kırptı Rezan Berat'ın dediğiyle daha da sinir oldu. Berat arkadaşının haline güldü karısının elinden tutup konağa gittiler.
Bölüm sonumuz Naze Berat'a sevdiğini söyledi bölüm hakkında ki yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum 😍
|
0% |