45. Bölüm

35.BÖLÜM

Merve
hayaldeyazar

Bölüm şarkısı

Gel, saçlarına gözlerine yüzümü süreyim
Gel, ağlatma
Gel, bu devran ayrılığın devranı değil
Gel, yalvartma

Ömrüne ömrümü, nefesine nefesimi ah katayım, hadi gel
İsmini dağlara, taşlara yazayım

Düşerim, nolur yamacından bırakma beni
Sevdan ile, sevdan ile tut ellerimi
Dışarısı ayaz, dışarısı hasret, yüreğimde yangın var
Sevdan ile, sevdan ile söndürme beni

🥀
 

 

 

Akşam karanlığı çökmeye başlamasıyla Osman ağalarda konaktan ayrıldılar Berat'ın gitmesi üz çokerine daha fazla konuyu uzatmadılar zaten Kadir ağa son sözü söylemişti. Osman ağalar konaktan ayrılırken kardeşini de davet etti.

 

"Nazif kızını da çağır bize gidelim saat geç oldu"

 

"Ben kendi evime giderim abi kaç yıl oldu buralara ayak basmayalı"

 

Kadir ağa lafa atlayıp misafirlerini ağırlamak istedi.

 

"Geç saat oldu Nazif yarın kalırsın evinde bu gece bizim misafirimizsiniz Esma boş odaları hazırlayın"

 

"Olur bey"

 

Esma hanım kocasının seslenmesiyle yardımcıları Suzan'la beraber odaları hazırlamaya gittiler.

 

Kadir ağa Nazif'le yalnız kaldığından kimsenin duymayacağı şekilde konuyu tekrar açtı.

 

"Nazif gerçekten Naze'yi götürecek misin?"

 

"Evet Kadir abi neler yaşamış burada dediğimde haksız değilim değil mi aşiret öğrenince baskı yapacak kızımın daha fazla yara almasını istemiyorum"

 

"Haksız değilsin ama böyle birşeyin olmasına ben müsade etmem kaç yıldır onların önünde durdum Naze'nin başına gelenlerden en çok biz suçluyuz oğlumla gelinimin hayatlarını karartmam böyle birşey olursa ilk karşılarında ben dururum"

 

"Seni biliyorum Kadir abi Esma yengemle nasıl evlendiğinizi de biliyorum kızımın oğlunla evlenmesine de mutlu oldum Berat'ın çocukluğunu bilirim kızımı çok sevdiği belli ama Naze'nin bu olayları yaşamasını istemiyorum zaten kaç yıl onu yalnız bıraktım bundan sonra yanımda olsun istiyorum"

 

"Kızının sana her zaman ihtiyacı oldu da sen yoktun işte Nazif ben yine de Naze istemediği sürece göndermem"

 

"Yarın konuşacağım kızımla"

 

Nazif ayağa kalkıp odasına gitmek için müsade istedi. Kadir ağa sıkıntıyla ayaklanıp kendi odasına gitti. Esma hanım olanlardan dolayı üzgündü yenice yüzleri gülmeye başlamıştı yine hüzün kaplanıyordu.

 

"Ne olacak Kadir ya aşiret öğrenirse baskı yapmaya kalkarlarsa"

 

"Saklasakta öğrenecekler zaten biz onları dinlemedik bundan sonra da dinleyecek değiliz bu konağa kuma gelemez"

 

"Berat hayatta kabul etmez ya Naze de dedikodulara inanıpta babasıyla giderse ne yaparız"

 

"Onu bilmiyorum işte ben sözü Naze'ye bıraktım kızcağız bizim yüzümüzden bu duruma düştü onu sahipsiz bırakmam kalsa da gitse de benim gelinimdir"

 

"Naze giderse Berat'ı toparlayamayız yavrularımın yuvası bozulmasın ben Ahsen'i görmeden yapamam"

 

Esma hanım konuşurken dolan gözlerine hakim olamayarak ağlamaya başladı.

 

"Evham yapma hanım birşey olduğu yok inşallah ta olmaz"

 

"İnşallah bey ne kızımdan ne torunumdan olmak istemiyorum"

 

Karı koca düşünceyle başlarını yastığa koydular aşiret öğrenirse kuma diye tutturacaklarını biliyorlardı çocukları için bir hal çare düşünmeye başladılar.

 

Osman ağa ve Hesna hanımda dalgın bir şekilde konağa girdiler Osman ağanın üzüntüsü Naze'nin kendi ağzından öğrenmesi oldu kardeşine kızmıştı kızını üzmek istememişti.

 

Rezan onları avluda bekliyordu içi gitmişti yanlarına gitmek için ama yanlarında olmak için bir manası yoktu oturup anne babasının gelmesini bekledi.

 

"Baba amcam nerede ne diye bunca yıl sonra çıkıp gelmiş"

 

Osman ağa sıkıntıyla soluk verip konuşmaya başladı.

 

"Naze vurulup bebeğini kaybettiğinde ben aramıştım gel kızını gör diye oda yenice gelmiş gelmez olaydı keşke"

 

Babasının konuşmasından Rezan'ın içini kötü bir his kapladı kim bilir neler olmuştu.

 

"Ne oldu Naze nasıl babasını görünce ne yaptı"

 

"Ne yapsın kızcağız kendini odasına kapatmış o amcanın yatacak yeri yok birde orada aile kurmuş kızını da almış gelmiş yanına Asya'ymış adı"

 

Rezan şaşkınca annesinin söyledikleriyle ona döndü kızını da mı getirmişti.

 

"Ne yuh artık bu kadarı da pes be kaç yıl buradaki kızını görmedi de birde ordaki kızını mı takmış getirmiş yanında"

 

"Getirmiş vallahi oğlum onca bağırışın içinde kız sessizce izledi bizi öyle amcan birde Naze'yi götüreceğim diye tutturmasın mı?"

 

Annesinin dediğiyle Rezan'ın şaşkınlığı hüzne döndü sessizce çıktı sesi.

 

"Naze'yi mi götürecekmiş?"

 

"O benim yüzümden oldu belki aklında öyle birşey yoktu Naze'nin çocuğu olmayacak diyince kuma gelir kızımı götüreceğim diye tutturdu"

 

Rezan şaşkınlık üzerine şaşkınlık yaşadı bunlar yaşanırken Naze ne yapmıştı.

 

"Ne kuması baba ne diyorsun sen bunlar olurken Naze ne yaptı duydu mu bunları"

 

"Duydu tabi ya benim dediğimi duydu haberi yokmuştu nasıl üzüldü bir bilsen babasına bağırdı çağırdı geri gitti odasına"

 

"Kızın hayatını mahvettik zaten yaralı bir kuştu o şimdi tamamen ölmüştür"

 

Rezan üzgünce son sözünü söyleyip yanlarından kalkıp odasına gitti. Hesna hanım da Osman ağa da oğlunun yüzünde ki hüznü görmüştü bazı aşıklar için unutmak kolay olmuyordu.

 

Naze kardeşi gittikten sonra yatağa yattığında düşünmekten gözüne uyku girmedi kapının sesini duyduğunda kocasının geldiğini anladı ama kalkıp bakmadı.

Berat kendini dışarı attıktan sonra sakinleşip konağa geri döndü kimseye görünmeden odalarına gitti karısının yatakta yattğını görünce sessizce yatağa girip yanına kıvrıldı sırtı dönük olan karısına doğru dönüp belinden sarılıp kafasını boynuna gömdü sarılmasıyla karısının ağladığını hissetti ses etmeden gözlerini yumdu.

 

Naze kocasının sarılmasıyla gözünde tuttuğu yaşları bir bir akıttı sabaha kadar düşündü durdu amcasının dediği kafasının içinde döndü durdu "doktor bir daha çocuğu olmaz dedi" Berat'la evliliklerini düşündü piknik yaptıklarında ki konuşmaları aklına geldi 5 çocuk isterim ben kardeşsiz sen kardeşsiz büyüdün Ahsen'imizin çok kardeşi olsun büyük ailemiz olsun dediği aklına geldi ama hayalleri yarım kalmıştı hayallerinde ki çocuklara sahip olamayacaklardı Naze bundan sonra kendini hep eksik hissedecekti herkes onun hakkında ileri geri konuşmaya başlayacaktı kusurlu eksik kadın diyecekti her söylenen Naze'nin yüreğinde yara açacaktı kocasına kuma diye baskı yaparlarsa ne yapardı Berat'ın kabul etmeyeceğini biliyordu ama onu hayallerinden de mahrum bırakmak istemezdi o istediği çok çocuklu aileyi başkasıyla kurardı düşüncesi bile canını çok yakıyordu buralarda durursa dayanamazdı kardeşinin dediğini düşündü seni götüreceğiz demişti en doğrusu buralardan gitmek olacaktı.

 

Sabah olduğunda Nazif kızı Asya'nın yanına gelip ablası Naze'yi çağırmasını istedi. Asya onaylayıp ablasının odasına gitti.

 

Naze zaten sabahı zor ettiğinden erkenden kalktı üzerini değiştirip kızının uyanmasını bekledi. Berat'ta Naze'nin tıkırtılarına gözünü açmıştı kendisi de sabaha karşı uykuya dalmıştı yataktan kalkıp karısıyla konuşmak istedi ama Naze dönüp bakmamıştı yine de yaklaşıp lafa girdi.

 

"Naze'm yüzüme bak konuşalım yemin ederim sen üzülme diye söylemedim"

 

Naze kocasının dediğiyle yüreği sızladı arkasına dönüp yüzüne baktı kötü niyetinin olmadığını biliyordu ama böyle birşeyi de bilmek hakkıydı böyle öğrenmek yerine keşke kendisi söyleseydi. Kapının tıklatılıp açılmasıyla gelen kişiye baktı.

 

"Enişte müsadenle ablamın yanına gelebilir miyim?"

 

Berat Asya'nın gelmesiyle kafasıyla onaylayıp odadan dışarı çıktı.

 

Naze kardeşinin gelmesine şaşırıp merak edip sordu.

 

"Asya birşey mi oldu?"

 

"Babam seni çağırıyor seninle konuşmak istiyor"

 

"Ben konuşmak istemiyorum Asya öyle söylersin"

 

Asya ablasının dediğiyle yaklaşıp elinden tutup masumca yüzüne baktı.

 

"Abla lütfen babama bir şans ver dinle emin ol geçen yılların telafisini edeceğiz Almanya bizi bekliyor Arda da bir ablamız olduğunu öğrense çok sevinir gidelim buralardan Ahsen'e çok güzel bir gelecek sunarız orada kızınıda düşün kendini düşün dün ki dedikleri şeyin olması seni üzmeyecek mi?"

 

"Üzer üzmez olur mu hiç buralar da yaşam zor ben Berat'la evlendiğim için kendimi şanslı hissediyordum ama bir daha evladımızın olmayacak olması buralarda hoş karşılanmayacak durursam dayanamam"

 

"İşte bu yüzden gideceğiz tamam mı hadi gel gidelim babamın yanına"

 

Naze kardeşinin ısrarıyla ayaklanıp kızınında elinden tutup odadan dışarı çıktılar. Babası aşağıda avluda onları bekliyordu merdivenden inip yanına gittiler. Nazif kızının geldiğini görünce yaklaşıp kollarının arasına alıp sarıldı. Naze babasının sarılmasına tepkisiz kaldı karşılığını veremedi canından kanından olan babası şuan ona yabancı geliyordu.

 

"Bana kırgınsın kızgınsın biliyorum kızım giden günlerimiz geri gelmez ama bundan sonraki günlerimiz hep beraber olacak gideceğiz buradan götüreceğim seni"

 

"Berat benim gitmeme izin vermez"

 

"Mecbur verecek başına geleceklerinin farkındasın değil mi kızım yakında tutturacaklar kuma diye ozaman ne yapacaksınız kabul mu edeceksin"

 

Babasının dediğiyle Naze'nin vücudunu korku kapladı gece hepsini düşünmüştü.

 

"Hayır böyle birşeyi asla kabul etmem Berat'ı başkasıyla görmeye dayanamam"

 

Kadir ağa baba kızın konuşmalarını uzaktan izleyip yanlarına gitti daha ortada birşey yokken gelinin aklının karışmasını istemiyordu.

 

"Naze kızım şu yaşadıklarının sorumlusu biziz kendini suçlu hissetme sakın baban dün ortaya birşey attı ama bunun aslı astarı yok ben dün babanla da konuştum ama hala seni götürmekte ısrarcı beni baban olarak görüyorsan eğer ben sana söz veriyorum bu konağa kuma girmeyecek biz seni gelinimizden öte kızımız belledik ben yinede sözü sana bıraktım ama Berat'ı düşün yavrunuzu düşün bizide kendinizden mahrum bırakmayın ona göre kararını ver"

 

Naze kayınpederinin söylediklerinden sonra konuşmaya başlayacakken kayınvalidesinin ağlayarak seslenmesiyle ona döndü.

 

"Yavrum yapma Allah aşkına biz babanla neleri atlattık sizde Berat'la bunları atlatırsınız herkesin lafına bakıp yuvanı bozup gitme sen benim kızımsın sende beni annen gibi gördüysen eğer bizi sizden ayırma ben Ahsen olmadan duramam bu konak bize zindan olur"

 

Naze gözyaşlarıyla bakıp kayınvalidesinin yanına gidip ellerinden tutarak konuşmaya başladı.

 

"Annem o nasıl söz siz benim ailemsiniz desteğinizi her zaman hissettim sizi suçlamadım asla ama sizde beni anlayın babam kuma gelemez diyor ama kim ne kadar dinler her lafı açıldığında kalbimdeki yara daha da büyüyecek herkes bana acıyarak bakacak buralarda nasıl dururum Berat üzerinde ki baskıyla nereye kadar önlerinde durabilecek hayalindeki aileyi ben ona veremeyeceğim siz ne zaman isterseniz gelir görürsünüz Ahsen'i gitmem herkes için en hayırlısı olacak"

 

"Kadir abi Esma yenge Naze'yi hemen götürecek değilim burada ki evimize gideceğiz şimdi iyice düşünsün taşınsın öyle kararını versin ben gönlüm götürmekten yana"

 

Nazif sözünü söyledikten sonra Naze'ye dönüp konuştu.

 

"Naze hadi kızım gidelim"

 

"Gidelim"

 

Esma hanım gelinini durdurmak istedi.

 

"Naze gitme kızım biz Berat'a ne deriz"

 

"Anne Berat'ta anlayacaktır beni"

 

Naze kayınvalidesini de ikna etmeye çalışarak dolu gözleriyle bakıp tuttuğunu elinide çekti arkasına dönerek babası ve kardeşiyle beraber konaktan çıktı.

 

Konaktan çıkınca derince nefes alarak gözlerinde dolan yaşları geri itti. Arabaya binerek kendi konaklarının önüne geldi. Yavaşça arabadan inip konağın önünde durdu öylece izledi babası onu bırakıp gittiğinden beri bir kez dahi olsun gelmemişti sokağın önünden bile geçmemişti. Babası kapıyı açıp içeri girdi Naze'ye baktığında öylece durup izlediğini gördü.

 

"Naze kızım gelsene"

 

Naze babasının seslenmesiyle dalgınlığından dolayı olduğu yerde sıçradı babasına bakıp kızınında elinden tutup içeriye girdi. Avluya girer girmez küçüklüğünde ki anılarını çat pat hatırlamaya başladı babasıyla avlunun içinde koşturup saklambaç oynadıkları gözünün önünde canlandı.

 

"Babacığım saklambaç oynayalım mı?"

 

Nazif masumca bakan deniz gözlüsü kızına kıyamayarak oyun oynamayı kabul etti.

 

"Oynayalım kızım"

 

"Baba sen say ben saklanacağım tamam mı hadi dön arkanı saymaya başladı sakın bakma ama"

 

"Tamam hadi kapadım gözlerimi sayıyorum , 1 2 3...10 önüm arkam sağım solum sobe saklanmayan ebe oldu mu?"

 

"Oldu babacığım beni bulamazsın ki"

 

Nazif kızının kıkır kıkır gülmesiyle sesin geldiği yöne doğru gülerek gitti sedirin arkasından küçük ayakları görüp usulca yaklaşıp seslendi.

 

"Naze neredeymiş bulamadım seni ya mutfakta mısın yoksa?"

 

Naze babasının mutfağa doğru gittiğini görünce ayaklanıp gülerek ebelemeye gitti.

 

"Ebe ebe nasılda ebeledim seni baba bulamadın beni"

 

Nazif kızını gülerek izleyerek yanına gidip kucağına alıp döndürerek sevmeye başladı.

 

"Heryer toz içerisinde ama idare ederiz artık Naze sen hiç gelmedin mi?"

 

Naze babasının seslenmesiyle anılarından çıkıp ona doğru döndü.

 

"Ne?"

 

Asya ablasının yanına gelip babasının dediğini tekrarladı.

 

"Babam gelip gelmediğini soruyor abla iyimisin?"

 

Naze kardeşinin dediğiyle kalbi deli gibi çarparken vücudunu titreme almışken zoraki gülümsemeye çalıştı.

 

"İyiyim , beni bıraktığından beri hiç gelmedim"

 

Nazif kızına üzüntüyle baktı aralarında koca bir uçurum vardı hissediyordu.

 

"Abla hadi gel içeri geçelim"

 

Naze kardeşinin dediğini kafasıyla onaylayıp arkasından yavaş adımlarla odasına doğru gitti. Kapıyı açtığında kaç yıldır görmediği odası hala aynıydı tek farkı heryer toz içerisindeydi küçüklük fotoğrafını eline aldı üzerindeki tozu silip baktı nasılda neşeli poz vermişti şimdi o küçük kızdan eser yoktu yüzünü neşenin yerine keder kaplamıştı. Kardeşine bir kaç eşyasını gösterip konağın öteki odalarını dolaştırdı babasıyla Asya üstün körü temizlik yaparak biraz da olsa oturalacak dereceye getirmişlerdi.

 

Berat konakta duramayacağını anlayarak şirkete gelmişti biraz da olsun kafası dağılsın istedi karısının kırgın olduğunu biliyordu içi içini yesede babasını dinleyerek üstüne gitmemeye çalışıyordu. Ama aklıda hala karısındaydı yalnız bırakmanında doğru olmadığını düşündü şirkette duramayarak konağa doğru gitti. Konağa geldiğinde avluda sedirde oturmuş ağlayan annesini görünce korkup yanına gitti.

 

"Annem noldu neden ağlıyorsun"

 

"Naze babasıyla gitti"

 

Berat duyduğuyla kalbi sızladı kan beynine sıçradı sanki hem sinir hem üzüntüyle konuşmaya başladı.

 

"Ne nereye nasıl gider anne nasıl gönderirisiniz onu benim haberim dahi olmadan bu konaktan nasıl çıkar"

 

Kadir ağa oğlunun geldiğini görünce merdivenlerden inip yanına geldi.

 

"Buradaki evlerine gitti biz göndermedik gitmesini istemedik ama sanada söylemiştim son sözü Naze söyler diye düşünmek istedi babasının evine gitti"

 

"Neyi ya neyi düşünecekmiş düşünecek ne var neler dönüyor benim haberim dahi yok gidip geri getireceğim"

 

"Oğlum bir dur sakinleş zaten doğru kararı verip kendi dönecektir"

 

"Ne yani baba elim kolum bağlı oturup karımın gelmesini mi bekleyeyim he ya gelmezse ozaman ne yaparım böyle birşey olmayacak gidip getireceğim"

 

Berat son sözünü söyleyip hızla konaktan çıkıp Naze'nin yanına gitti.

 

Konaklarına geldiğinde sinirle kapıyı açıp bağırmaya başladı.

 

"Naze neredesin dışarı çık çabuk"

 

Naze kocasının sesini duyunca geleceğini bildiğinden sakin kalmaya çalışarak odadan çıkıp avluya indi.

 

Berat Naze'nin indiğini görünce kolundan tutup kapıya doğru götürmeye çalıştı.

 

"Yürü gidiyoruz"

 

Naze kocasının tavrına şaşkınca bakarak kolunu hızla çekti.

 

"Bırak Berat ne yaptığını sanıyorsun sen ben hiç bir yere gelmiyorum"

 

Berat karısının kolunu çekip hala gelmemesine daha da sinirlenerek konuşmaya başladı.

 

"Sana gidiyoruz dedim Naze beni deli etme bu zamana kadar senin kalbini bir kere bile kırmadım beni zor duruma sokma ben senin kocanım ve gidiyoruz diyorsam gidiyoruz ötesi yok"

 

"Yeter Berat gelmek istemiyorum zorla mı götüreceksin ben kararımı verdim onlarla gideceğim ayrılmamız en doğrusu"

 

"Ayrılma mı Naze sen beni sınıyorsun anlaşılan lan sen sana babalık bile yapmamış bu adamı ne çabuk affettin de beni terk edip gideceksin"

 

Berat'ın dediği Naze'nin içine oturdu gerçeği nasılda pat diye söylemişti. Bıkkınla bağırarak konuşmaya başladı.

 

"Affetmedim affetmeyeceğim başka çarem yok gidecek yerim yok"

 

"Ya sen ne diyorsun hala gitmeyi düşünüyorsun sen gidince ben ne olacağım sen beni düşündün mü lan beni bırak şu küçücük kızımızı düşündün mü sen nasıl annesin nasıl yüreğin el verecek kızını babasından ayırmaya ne olacağını sanıyorsun sen gideceksin ben başka kadın alacağım ondan çocuk yapacağım mutlu mu olacağım bunu mu düşünüyorsun sen Naze?"

 

Gerçeklerle yüzleşmek Naze'nin canını yakıyordu Berat'ın söyledikleri kor bir ateş gibi kalbine düşüyordu anneliğini bile sorgulamıştı sahi Naze kötü bir annemiydi sırf kendi mutluluğu için kızını mı feda ediyordu?

 

"Berat git lütfen böylesi daha iyi olacak"

 

Berat hayret edercesine karısına baktı hala inatlaşıyordu.

 

"İyi olan ne Naze kendi ağzınla söyle bakalım bir ağzından çıkabilecek mi çabuk bu saçmalıktan vazgeç evimize gidelim sen olmazsan kızım olmazsa ölürüm ben görmüyormusun halimi hiç mi acıman yok"

 

"Yok yok anlıyormusun yok sen beni neden anlamak istemiyorsun bir daha sana çocuk veremeyeceğim o hayalini kurduğun aileyi ben sana veremeyeceğim benimle mutlu olamayacaksın Berat boşa beni kızını ne zaman istersen görürsün seni ondan mahrum bırakamam"

 

"Lan benim çocuğa mı ihtiyacım var benim çocuğum zaten var benim ailem zaten var ben mutluyum mutlu Naze yapma kurban olduğum sen benden gidersen yemin olsun öldürürüm kendimi"

 

Berat Naze'nin gözlerinin içine bakarak silahını çıkarıp şakağına dayadı. Naze Berat'ın yaptığıyla yüreği ağzına geldi ağlayarak kocasına yalvardı.

 

"Beratt dur yapma Allah aşkına bırak o silahı nolur"

 

"Beni getirdiğin şu duruma bir bak Naze ben sensiz nasıl yaşarım sen yoksan bende yokum eğer beni terk edersen sıkarım kafama"

 

Berat'ın gözlerinde ki kararlılık Naze'nin yüreğini yaktı yaklaşıp elinden tutup sıkıca kocasına sarıldı.

 

"Terk etmeyeceğim yemin ederim söz veriyorum hiçbir yere gitmeyeceğim seni çok seviyorum yemin ederim çok seviyorum"

 

Berat sarılan karısıyla elindeki silahı yere atıp sarıldı.

 

"Ben sensiz yaşayamam Naze'm"

 

İkiside ağlayarak birbirlerine sarıldılar sanki dünya onlar için durmuştu Naze giderse Berat bir hiçti Berat olmazsa Naze de olamazdı ikisi de ayrılmaları mümkün olmayan bir bütündü.

 

 

 

Bölüm sonumuz oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum ❤️

Bölüm : 26.12.2024 14:39 tarihinde eklendi
Okur Yorumları Yorum Ekle
Hikayeyi Paylaş
Loading...