Yeni Üyelik
2.
Bölüm

2. Bölüm

@hayalet_yazar

"Hanımefendi bu dansı bana lütfedermisiniz?" Onun olmamasını ummadım zaten onunla ilgilide bir görevimiz olduğu için bu aslında bize katkı yapardı.

"Tabiki neden olmasın." Verdiğim cevap oldukça nazikti ve şu anlık beni böyle bilsede olurdu.

Beni dans alanına çekiştirirken bizimkilerin sesini duydum.Doku , "Hayalcim sen bu şahsiyeti nereden buldun?Kendisi bizim bir sonraki görevimizin oğlu?"

Evet öyleydi kendisi bizim " Kara Holding Sırrı" adlı projemizdeki Kamil Kara'nın oğluydu.Sonat Kara.

"Lan Hayal sen şaka mısın?" diyen kişi ise Güvenç'ten başkası değildi.

En sonunda onları dinlemeyi bırakıp sadece dansa odaklandım , odaklanmak uzmanlık alanımdı.

Bu ritmi ben gayette iyi biliyordum. Sonat sağ eli ile sol elimi tuttu ve diğer elini ise belime sardı.Bende ona uyarak sağ elimi omzuna koydum ve giyime olabildiğince ayak uydurduk.

İki adım ileri.Bir adım geri .Bir adım ileri.Seni kendine çekip kendi etrafında döndürsün.Tekrar.Iki adım ileri.Bir adım geri .Bir adım ileri.Seni kendine çekip etrafında döndürsün.

Ben şu anda gayet huzurlu bir dans ettiğimizi düşünüyordum.Çünkü ilk defa çıktığım görevlerde ki yaptığım danslarda çoğu erkek ayağıma basmıştı.Azcık dahi utanmasam ayakkabıma 'BASMAYIN LAN ARTIK' adlı pankartımı takacaktım.Çünkü benim ayaklarım o dönem mosmor olmuştu.

"Hanımefendi sormayı unuttum adınız nedir?"Görevlerde yalan isimler kullanırdık yani şu an bilmiyordum.

"Sizce gelecekte yanınızda olabilir miyim? Adımı öğrenip ne yapacaksınız?"

"Şahsen benim şu an ilgilendiğim tek şey karşımdaki güzellik."

"İsmim Sanem."

"Çok hoş bir isim."Biraz aptal rolü oynasak bir şey çıkmazdı.

"Sizin adınız neydi?"diye sordum biliyordum ama rolünün hakkını vermek bana kalmıştı.

"Sonat...Sonat Kara."

"Güzelmiş."

"Güzeldir." Ne güzeldir mi?Bunu yaparken ne hissetti:☻🖤🤴🏻🕶 Güzeldir.Kendimi zorlamasam şu an gülmekten ölebilirdim.Ama bence anlaşılması gereken bir şey vardı. Sonat'ın ismi güzel miydi? GÜZELDİR.

Yavaş yavaş şarkının sonuna gelirken,buradan havalı bir çıkış yapmam gerektiğini düşündüm.Çünkü o zaman daha fazla akılda kalırım.

Derken tamda o şans geldi.İlerde oturan alkoliklerden biri tamda Sonat'ın kafasına bir kaşık atmıştı ki son anda tuttum.Ve tuttuğum gibi adama geri attım .Adamı alnının çatından vurmuştum.

 

"Bu arada koruma arıyorsan ara beni.

Teşekkür'e gerek yok."

Adamın beti benzini atmıştı ne.Göğüs cebimden çıkardığım Tanıtım Kartımı Sonat'a uzattım.Sonradan jeton düşmüş olacak ki Tanıtım Kartını aldı.

(Tanıtım Kartı Sanem için.)

Ardından yanından uzaklaştım ve görünmemeye özen gösterdim.Sonat biraz kızarmıştı ve dışarı doğru yürümeye başlamıştı.Çıkarken bir adama kafa işareti yaptı .O adam ise az önce Sonat'a kaşık atan admin yanına gitti, sanırım bu gece işler biraz karışacak.

 

Arkadan Doku'nun sesini duyarak Doku'ya döndüm."Bu dansın Harika,Sıcak ve Ateşli olması dışında hiçbir sorun yok. Bu arada ben sizi çoktan dedikodu listeme aldım ve ayrıca çok yakışıyorsunuz."

Çok mu yakışıyoruz?Ateşli?Sıcak?Harika Dans? Ben sadece Ayağıma basmadığı için mutluydum.Değil mi? Neyse.

Şimdi ise sıradaki kurbanımız. Ding dont oyun vakti.Doku ile 10dakika gecikmeli masaya gideceğimiz hakkında bir anlaşma yaptık

Yürüdüm,yürüdüm ve adam beni fark etti.Beğeni dolu bakışları ilk önce vücuduma odaklandı ardından yüzüme baktı gözlerimi kaçırmadım ve karşılık verdim.

Bana bakmadığı an yanındaki 16 17 yaşlarında olan küçük kızı fark ettim.Yüzündeki gülümseme zoraki ve mecburiyettendi başka hiçbir şey değildi.

Biraz daha yaklaşıp adamın yanına ilerledim ve "Şeref Bey biraz konuşabilir miyiz?" Dedim.'Konuşabilir miyiz ' sözcükleri onun için oldukça farklı bir anlam taşıyordu.Kadınlar ona konuşabilir miyiz dediğinde onun anladığı ise 'sevişebilir miyiz?' oluyordu.

Adam onaylarcasına başını salladı ve masadakilerden özür dileyerek ayağa kalktı.Biz giderken Doku'nun işe girdiğini görmüştüm.Evet artık o da yavaşça hakimiyeti kurmalıydı.

Uzunca bir süre yürüdük ve en sonunda bir kapının önünde durduk.Adam kapıyı açıp içeri girene kadar hiçbir hamlede bulunmadım çünkü kamera vardı.

Odaya girdiğimiz an ise ortam bambaşkaydı.Ilk önce içeriyi inceledim bir masa ve masanın üzerindeki panolar vardı.Ve bir yatak.Bitti.

Adam yavaşça bana doğru yürüdüğünde sabırsızlığını anlamıştım.Adam'ın tam iki bacağının arasına bir tekme geçirdim.Adam bir çiğlik attı ama bu duvarların ses geçirmez olduğuna emindim.

Hemen ardından adam yere eğildiği için sırtına da nır tekme attım fakat adam da sanırım jeton anca düşmüştü.Yavaşça hareket ederek bana vurmak için bir şey aradı odada eşya bulundurmuyordu ki gerzek.Kendi kazdığı kuyuya düştü.Hemen elbisenin altındaki silahı çıkardım ve kabzasıyla adama vurdum .Ardından silahı ona doğrulttum.

"Dökül Bakalım."

 

Loading...
0%