@hayallerin_senfoni
|
2. BÖLÜM Hayatım 18 yıldır böyleydi işte. Mutlu olmak artık korkutuyor beni. Çünkü mutsuz olmaya alıştım ama ya mutlu olduktan sonra tekrar mutsuzluğa esir olursam. O zaman tutunamam, o zaman kendimi korumak için kurduğum tüm duvarlarım yıkılır işte. Belki saatlerce ağladım o koltukta. Bu evde şahit olmuştu artık mutsuzluğuma yalnızlığıma. Yalnız olmak zor olmuyordu gerçi artık alışmıştım. Kabullenmiştim. Eğer hayat sizi bir şeyi yaşamaya mecbur bırakıyorsa sizde bir şekilde kabulleniyorsunuz. Acı ama gerçek. Gözlerim ne ara kapandı bilmiyorum. Ama göz kapaklarım açılmayacak kadar acıyordu. Duş aldım üzerimi giyindim ve evden çıktım. Önce bir kahve dükkanına uğradım ardından iş yerine geçtim. İşten çıktıktan sonra eve geri döndüm kendimi pek iyi hissetmiyorum bu gün. Koltuğa uzanıp uyumaya çalıştım. Tama uyumak üzereyken telefonum çaldı. "Alo balım" "Büge abla bir şey oldu ama sakin ol" "Ne oldu balım söyle" "Masal yok " "Ne demek yok?" "Kaçmış" "Nasıl kaçmış ya güvenlik neredeymiş? Tamam ben geliyorum şimdi " "Saat oldukça geç olmuştu bu saatte sokakta olması çok tehlikeliydi. Hızla evden çıktım taksiyi beklerken telefonum tekrar çalmaya başladı. "Merhaba Büge Argun ile mi görüşüyorum?" "Evet buyrun" "**** karakolundan arıyorum küçük hanım burada. Masal yani tanıyorsunuz değil mi?" "Evet evet hemen geliyorum " . Hızla gittiğimde soracak birilerini ararken bana koşan Masal ı gördüm. "Birtanem " derken ona sarıldım. "Büge ağlama ben sana geliyordum ama yolu kaçırdım galiba bu abi bana yardım etti." Ne zamana ağlamaya başlamıştım ben? "Bora " "Büge" "Sen mi buldun Masal ı" "Evet saat geç tek görünce yardım etmek istedim prensese" "Ben prenses miyim gerçekten. Prensesler şatolarında yaşar Büge bana öyle bir masal anlatmıştı. Ama benim şatom yok ki? Büge ben seninle gelmek istiyorum oraya gitmek istemiyorum." "Biliyorum,bilmezmiyim bende istiyorum söz elimden geleni yapacağım kelebeğim. Ama simdi oraya dönmen gerek söz her gün geleceğim yanına. Ama birdaha kaçmak yok Masalım bak çok korktum." "Tamam Büge" "Teyze ederiz" "Ne demek insanı görevim,sizi bırakabilirmiyim zaten senin evin orada bir kaç isim var benim. " "Bu saatte?" "Önemli olan bu mu sence Büge?" "Tanımıyorum ben seni?" "Tanışırız belki" "Büge gidelim mi artık?" "Tamam birtanem" . Bir anda Bora ile yolda buldum kendimi. Çok saçma ama maalesef gercek. Merak etmeyin bende neden böyle bir şey yaptığımı düşünüyorum. Ama sanırım bu saatte en mantıklı olan buydu. Ama kafamı karıştıran bir şey vardı o da Selen ablasının Bora için tekin biri değil demesi. Bu beni korkutmuyor değil di. İlk önce Masal ı yetimhaneye bıraktık. İçimde ki sebepsiz korku yüzünden Bora ile tek kalmak istemiyordum. "Beni buralarda indirir misin biraz sahilde yürümek istiyorum" dediğimde Bora kenarda durdu. "Teşekkür ederim tekrardan " diyerek cevabını beklemeden arabadan inip sahilde yürümeye başladım. Kayalıklara doğru otururken içimde zar zor tuttuğum gözyaşlarımı serbest bıraktım. Bende kaçmıştım oradan ailemi bulmak istemiştim. Sonra bi teyze beni polislere teslim etmiş onlarda yetimhane görevlilerine... Sonrası kavga kıyamet zaten. Birdaha çıkmak istemedim oradan... Ağlarken aynı zamanda titriyordum. Hava çok soğuktu. Ama bu soğuk yüzüme çarptıkça ben yaşadığımı hatırlıyordum. İnsanlar yaşadığını;sıcak bir tebessüm,sevgi dolu bir sarılma,arkadaşları,ailesi sayesinde hatırlarken bana hatırlatan şey soğuktu. Hayata karşı böyle konuşmak ne kadar mantıklı bilmem ama benim için hayat acımasızdı. Ağlarken aniden omuzlarıma koyulan ceket ile irkildim. Başımı arkaya çevirdiğimde Bora yı gördüm. Elinde ki kahve bardağını bana uzattı. Gülümsemeye çalışarak aldım.Gülümsemek ne kadar uzak bir kavram bize Büge Argun. "Tekrar tekrar teşekkür ederim." "Kaçıncı teşekkür bu bu gün" "Saymadım ama borçlandım sana,niye gitmedin Bora?" "Bu saatte seni yalnız bırakamazdım,zaten iyi gözükmüyordun. " "Saol" "Artık sende benim ufak isteğimi yerine getirirsin herhalde" "Neymiş o" "Yarın saat 9 da kapıda ol ve kalk gidiyoruz yoksa bir sonra ki durak hastane inan hiç hoşlanmam hastanelerden." Hastane... Hastane benim ilk yalnız bırakıldığım yerdi..."Bende sevmem zaten. Bora beni eve bıraktı ve ardından gitti. Kimsin sen Bora aniden neden düştün hayatımın ortasına ve içimde ki bu koşulsuz güven niye sana...Eğer sokağınız karanlıksa, önünüze çıkan ilk ateş böceğine sorgusuz sualsiz inanabilirdiniz çünkü...Bir gün o ateşin sizi kül edeceğini bilmeden...
İyi okumalar. Desteklerinizi bekiyorum♡ |
0% |