Siz: Ağlama.

Avukat Bey: Ne?

Siz: Ağlama. Gözyaşlarına yazık oluyor.

Avukat Bey: Yanlış numara herhalde?

Siz: Hayır, gayet doğru adresteyim. Ah, şu anda yanında olsaydım… Gözyaşlarını cam tüpe akıtmanı sağlar, onları saklardım.

Avukat Bey: Hasta mısın sen?

Siz: Sahip olduğun eşsizliğin yok olmasına izin veremeyecek kadar hastaysam ne olmuş yani?

Avukat Bey: Pardon, kiminle görüşüyorum?

Siz: Akıl hastanesinden bir deliyle.

Avukat Bey: Telefon sapığı mısın?

Siz: Bak, bir sapığa sapık mısın diye soramazsın. Elbette hayır, der.

Avukat Bey: Sapık mısın?

Siz: Evet, ama sadece senin için.

Avukat Bey: Çattık ya!

Siz: Teknik olarak sen bana değil, ben sana çattım. Mesajımdan önce depresif hayatında mutsuz mutsuz yaşıyordun.

Avukat Bey: Mutsuz olduğumu da nereden çıkarttın?

Siz: Ha, depresif olduğunu kabul ediyorsun yani?

Avukat Bey: Sabah sabah bir deliyle uğraşamayacağım, tamam mı? Beni rahatsız etme.

Siz: Seni rahatsız ettim bile.

Avukat Bey: Yani?

Siz: Yanisi… Bir kez başladıysam devam ederim.

Avukat Bey: Numaranı polise veririm.

Siz: Vermeyeceksin.

Avukat Bey: Yok ya, nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?

Siz: Çünkü ben, gelecekten geldim.