Yeni Üyelik
45.
Bölüm

KIRK ÜÇ

@hayalrafya

Avukat Bey: Dün akşamdan beri mesajlarıma cevap vermiyorsun.

Avukat Bey: Mesajlarımı almamış olma ihtimalini düşünemiyorum, düşünmüyorum.

Avukat Bey: Bir anda alışkanlığım olmuş olman, doğrudan senin suçun.

Avukat Bey: Beni bu hale bizzat sen getirdin. Çünkü benim için sen hep oradasın.

Avukat Bey: Ama sessizliğinin sebebi için mantıklı bir yanıt bulamıyorum.

Avukat Bey: Pekâlâ... Bana mantığı bırakmamı öğütlemiştin ama...

Avukat Bey: Hiçbir saçmalık senin beni cevapsız bırakmış olmanı haklı çıkartmıyor.

Avukat Bey: Yoksa... Ne yani, küstük mü, şimdi?

Avukat Bey: Küstüysek sebepten benim de haberdar olmam gerekmez mi?

Avukat Bey: Dağ ve tavşan mevzusundan haberdarsın, değil mi?

Avukat Bey: Belki bu seni kızdıracak ama... Küsmenin sebebi bensem eğer ne yaptığıma dair hiçbir fikrim yok.

Avukat Bey: Böyle mi olacak, yani?

Avukat Bey: Monolog şekilde mi devam edeceğim?

Avukat Bey: Hadi ama, Ahu... Rolleri değişmişiz gibi hissediyorum.

Avukat Bey: Mesaj yazmaya gönülsüz olan kişi ben olmalıydım.

Avukat Bey: Çünkü sen, şu zamana kadar, benden vazgeçmeyen tek kişiydin.

Avukat Bey: Benden vazgeçmeyen tek kişisin.

 

Avukat Bey: Papatya falımdan mutsuzluk çıkarsa tek sebebi sensin, haberin olsun.

Avukat Bey: Hâlâ mu susuyorsun?

Avukat Bey: Tam da bu noktada, papatya fallarıyla ilgili destan anlatman gerekiyordu bana.

Avukat Bey: Bir an için varken bir an için yok olmanı kabul etmiyorum.

Avukat Bey: Çocuk değiliz, anlıyor musun?

Avukat Bey: Ansızın hiçliğe karışamazsın.

Avukat Bey: Gerekirse emrivaki yaparım.

Avukat Bey: Biraz empati yapabilmeyi dene.

Avukat Bey: Bunu yapan ben olsaydım mesaj yazmakla uğraşmaz, anında karşıma çıkardın.

Avukat Bey: Ama ben, senin karşına çıkamıyorum; elimi kolumu bağlayan sensin. Beni bilinmeze iten, sensin.

Avukat Bey: Bana dilediğin gibi yaklaşmaya hakkın var ama sana ancak senin istediğin kadar mı yaklaşabilirim, bu mudur?

Avukat Bey: Öyle bir dünya yok.

 

Avukat Bey: Sessizlik yeminini kırman için seni çileden çıkartmam mı gerekiyor?

Avukat Bey: İyi, öyleyse ağlarım ve bu cam tüpün içine olmaz.

Avukat Bey: Beceriksizliğimden dert yanıp kendimi karanlık odalara kapatırım.

Avukat Bey: Abimin beni kullanmasına daha çok müsaade ederim.

Avukat Bey: Katillerin karşına tekrar tekrar çıkarım ve mühimmat kuşanmam.

Avukat Bey: Monte Carlo’yu ateşe veririm...

Avukat Bey: Ya da bunu yapamayabilirim, arabanın ne denli destansı olduğunun farkındasın. Ona kıymak olmaz.

Avukat Bey: Devamlı başa sararım, bozuk kasete bağlarım, hayat bağlarımı kopartırım.

Avukat Bey: Parlak yıldızları gözlemem, varlığımın değerini bozdururum.

Avukat Bey: Gerekirse doğum günü dileğimden vazgeçerim.

Avukat Bey: Belki de senden önce bir başkasını severim.

Avukat Bey: Pekâlâ… Cümlelerim tükendi.

Avukat Bey: Hadi, yardım et de beni bitirecek olayların çetelesini tutalım birlikte.

Avukat Bey: Yapma Ahu, lütfen yapma.

Avukat Bey: Artık gerçekten endişelenmeye başlıyorum.

Avukat Bey: Seni organ mafyalarının kaçırdığını düşünmeden duramıyorum.

Avukat Bey: Ortalığı ayağa kaldırmak istiyorum.

Avukat Bey: Benden sakladığın tüm adresleri bir bir öğrenmek istiyorum.

Avukat Bey: Sırtını bana çeviren nedenleri bilmek istiyorum.

Avukat Bey: Gelecekten gelmekle ilgili masallarının devamını duymak istiyorum.

Avukat Bey: Karşıma çıktığın ikinci defada da seni kolayca bıraktığım için pişmanlığa batıyorum.

Avukat Bey: Ama hiçbirini yapamıyorum.

Avukat Bey: Sana verdiğim sözü bozmaya yanaşamıyorum.

Avukat Bey: Bu yüzden ben de hayatımda ilk kez birine yalvarıyorum.

Avukat Bey: Yalvarırım bana geri dön, Ahu.

Avukat Bey: Bana geri dön.

Loading...
0%