Yeni Üyelik
4.
Bölüm
@hayalrafya

Avukat Bey: Nereden biliyordun? Nasıl öğrendin?

Siz: Demek bilginin doğruluğunu teyit ettin.

Avukat Bey: Sana nereden biliyordun, dedim.

Siz: Seni araştırırken yanlışlıkla keşfettim, diyelim.

Avukat Bey: Beni neden araştırıyordun?

Siz: Anladım, sen iflah olmaz bir iltifat bağımlısısın.

Avukat Bey: Sorularımı iki kez yazmak zorunda mıyım?

Siz: Pekâlâ… İlgimi çekiyorsun dedim ya. Daha kaç farklı şekilde anlatmam gerekecek?

Avukat Bey: Bu… Çok mantıksız.

Siz: Başhekime söyleyeyim de burada sana bir yatak hazırlasın.

Avukat Bey: Nerede?

Siz: Akıl hastanesinde. Her şeyde mantık ararsan geleceğin yer benim yanım olacak çünkü.

Avukat Bey: Gerçekten, akıl hastanesinde misin?

Siz: Her türlü pisliği yaparım ama yalana asla bulaşmam.

Avukat Bey: Akıl hastanesindeysen beni nasıl gördün ki? ... Beni gördün, değil mi?

Siz: Tabii ki. Mantıken, takıntım olabilmen için seni görmüş olmam gerekir, evet.

Avukat Bey: Mantıken?

Siz: İstisnalar kaideyi bozmaz.

Avukat Bey: Hayatımda hiç… Bir akıl hastanesinin önünden bile geçmedim.

Siz: Zaten ben de ezelden beridir burada değilim.

Avukat Bey: Öyleyse beni nerede gördün?

Siz: Sağda solda.

Avukat Bey: Düzgün cevap ver.

Siz: Düzgün cevap vermem için beni mesaj kutundan kovmayacağından emin olmalıyım.

Avukat Bey: Emin olman için ne yapabilirim?

Siz: Kim olduğumu araştırma, yeter.

Avukat Bey: Bu kadar mı?

Siz: Bir de bana mesaj yazmayı bırakma yeter.

Avukat Bey: Başka emrin?

Siz: Bir de kimseye âşık olma, yeter.

Avukat Bey: Yeter dedikçe yeni maddeler ekliyorsun.

Siz: Huyum kurusun.

 

Siz: Anlaştık mı?

Avukat Bey: Anlaşmaktan başka çarem var mı?

Siz: Merakının seni yiyip bitirmesini istemiyorsan, yok.

Avukat Bey: Anlaştık.

Siz: Evet… Ben kazandım. Bir davayı daha kaybettin, Avukat bey.

 

Loading...
0%