Yeni Üyelik
1.
Bölüm

ŞEHİRLİ DAMAT | TANITIM

@hayalrafya

 

 

 

(gelecek bölümlerden alıntıdır..)

 

 

 

ŞEHİRLİ DAMAT | TANITIM

“Beni iyi dinle Karaevren.” Sırtı ağaca çarpınca duraksamak zorunda kaldı. “Birincisi,” dedim bırakmadığım parmaklarını geriye doğru bükerken. “Bir daha bana el kaldırmaya cüret edersen eklemlerini parçalar önüne atarım duydun mu?” parmaklarını bükerek bedenine yolladığım acı karşısında sadece çenesini kasıyordu.

“İkincisi…” parmak uçlarımda yükselip yüzümü yüzüne yaklaştırdım. “Paşa paşa evleneceksin benimle. Kıracaksın dizini oturacaksın Mardin’de.”

Parmaklarıyla olan temasımı kesip ceketinin yakalarını kavradım sertçe. “Kan davası bitecek denildiyse tüm saçmalıklara rağmen bitecek.” Geleceğim uğruna savaşmaya atılmışken beyefendinin kaprisleri yüzünden kurduklarımı tehlikeye atamazdım. Zorla ya da güzellikle…

Evlenecektik işte. Karaevren olacaktım bir yerde.

Bileklerimi tutup beni ceketinden ayırdı. “Kendini yükseklerde gören bir hayalperestsin değil mi?” diye sordu deli olduğumu tescillemiş gibi. “Uçuk rüyalarda yaşıyorsun. Aptal tehditlerinle beni korkutabileceğini mi sanıyorsun?”

Hayatta tahammül edebildiğim şeylerin sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi. Belki de bu yüzdendir ki muhatabım olan adama tahammül etmeye bile yeltenmiyordum.

Kısacık sessizlik arasında ağaçların kıyısına doğru yürüdü. Ellerini pantolonunun ceplerine ukalaca yerleştirmişti. “Asıl sen beni iyi dinle kızım!” dedi ve ben bir daha zorladım tahammül sınırlarımı. “Dünya yansa da evlenmeyeceğim seninle.”

Sanki ben onunla evlenmeye çok meraklıymışım gibi aramıza sınıf farkı benzeri bir çizgi çekmesi çıldırtıyordu beni. Lakin hüküm verilmişti bir kere. Ben de yapacaklarımı ayarlamıştım. Beyefendinin istediklerine göre oynamıyorduk burada. “Benimle evlenmeyeceksin öyle mi?” diye sordum tek kaşımı kaldırarak.

İmamı anlamadı ya da anlamamış gibi yaptı bilemiyorum. Hiçbir zaman da bilemeyecektim tabii.

“Evlenmeyeceğim.” Ufak adımlarla tekrar yaklaştı bana. “Ne yapacaksın? Ne yapabilirsin ki? Senin gibi bir Hanım Ağa, ne yapabilir bana?” kullandığı ifadeler buram buram alay kokuyordu. Başını geriye yatırarak küçük çapta bir kahkaha attı. “Seninle evlenmezsem topuğuma mı sıkarsın yoksa?”

“Hayır,” dedim soğukkanlılıkla. Eteğimin beline sıkıştırdığım silahı onun takip edemeyeceği bir hızda çekip namluyu alnına bastırdım. “Topuğuna sıkmam,” derken de dişlerimin arasından konuşuyordum. “Topuklardan ziyade kafataslarında açılan deliklerle ilgileniyorum.”

Loading...
0%