Yeni Üyelik
3.
Bölüm

Bölüm3:Gitmmek

@hazal758

22 Nisan2018

" Ben böyle bir kız istemiyorum ! Seni babanın yanına göndereyimde gör sen!" dedi Fatma Hanım sinirli bir şekilde. Karşısında Birgül ağlarken annesinin ona kızdığı için değil " seni babanın yanına gönderirim ! " dediğim için ağlıyordu. O babasının yanına gitmek istemiyordu ki. Babasını hiç görmemişti . Daha doğrusu hatırlamıyordu. Gitse ne diyecekti ?

Annesine bakarken Fatma Hanım arkasını dönüp odadan çıkmıştı. Birgül sınava hazırlanıyordu. 12. Sınıf olmuş derslerinde oldukça başarılıyken , aynı zamanda bursluydu. Birgül giden annesinin arkasından ağlarken Suzan teyzesinin geldigini duydu . Şuan onun ruh halini bir tek Suzan teyzesi anlardı. Suzan Hanım işten gelmiş salonun girişinde ağlayan ablası ile karşı karşıya gelmişti. Kaşları çatılırken Fatma Hanım sessizce oturma odasını işaret etti . Beraber oturma odasına geçetiler . Suzan kapıyı kapatırken Fatma Hanım koltuğa oturmuş ve sesiz sesiz ağlamaya devam etmişti.

Suzan ablasının karşısına yere oturmuştu. Ablasına dönüp " anlat dinliyorum ." dedi . Fatma Hanım " dayanamıyorum artık Suzan. Olmuyor, birine yetsemm birine yetniyormuşum gibi geliyor. " dedi. Suzan " ne oldu ki abla ?" dedi . Fatma " Birgül'ün okuluna gittim. Sınıf hocası görürgörmez 'nerede kaldınız Fatma Hanım ?' dedi . meğersem birgül dersleri boşlamış. Ben onun için uğraşırken o kendisini salmış. Sorduğumda çalışıyorum anne diyordu Suzan ." dedi. Ve devam ettirdi " benim gibi olmasın , benim kaderimi yaşamasın diye uğraşıyorum . Benim gene sığınıcak bir babam vardı . Arkamda duracak o da yok Suzan. Bir ortama girdiğinde bu Fatma'nın mı kızı denilir ya normalde . Bu ayrılan kadının mı kızı ? Deniliyor. üzülüyor görüyorum ." dedi . iç çekerken.

Suzan ablasına destek olmak istercesine gülüp " ablam sen çok güçlü birisin. Bunları yaşanan çok normal abla . Sen tek başına hem anne hem de baba oldun çocuklarına. Ben
Umut Can'a yetemediğimi düşünüyorum . sende düşünmen çok normal hatta ben daha erken patlamanı bekliyordum. " dedi. Fatma derin bir nefes alıp ayağa kalktı " ben biraz hava almaya çıkıyorum. Birgül arka odada " dedi. " Tamam abla sen bizi dert etme " dedi. Fatma evden çıkarken Suzan arka odaya Birgül'ün yanına gitti. Birgül çalışma masasına oturup bir yandan ağlarken bir yandan ders çalışmaya çalışıyordu.

Annesinin güvenini boşa çıkarmıstı. Ders çalışıp derslerini tekrar toparlması gerekiyordu. Hemde acilen. Suzan sessizce yaklaşıp Birgül'ün arkasından yaklaşıp boynuna sarılarak yanağına öpücük kondurdu. " Benim yeğenim ağlar mıymış ? " dedi şaka ile karışık. Birgül daha çok ağlarken dönen sandalyesi ile dönüp teyzesine sarıldı ve ağlamaya devam etti . Suzan Birgül'ün" saçlarını okşayarak yatağa oturduklarında Birgül hâlâ ağlıyordu .

Birgül " beni annem babamın yanına gönderir mi teyze ?" diye sordu çocuk gibi. Suzan Birgül'ünlü saçını okşarken " asla gülüm ." dedi . Birgül " ' annem seni babanın yanına gönderirim . ' dedi . Ben babamın yanına gitmek istemiyorum ki . " dedi ve devam etti " kız çocuklarının ilk aşkaları babası olurmuş benim ise aşık olacak bir babam olmadı ." dedi .

Şimdiki Zaman Birgül Arık

Gelen misafirlere hoşgeldin derken teyzelerin maşallahlarını alıyordum. Yıllardır uğruna emmek verdiğim hayalime kavuşmuştum. Ben başarmıstım işte . Gelen teyzelerim ellerini öperken artık başım eğil kalk yapmaktan dönmeye başlamıştı . Son teyzenin elini " hoşgeldiniz " diyip öptüm . Tam gidecekken teyze kolumu tutup " Sen hangisinin kızısın ?" diye sordu. Gülümseyip " Bana Fatma'nın kızıyım " dedim . Teyze baştan aşağı beni süzüp " ha sen şu kocasını elinden tutamayanın kızısın " dedi. Tam ağızımı açıp cevap verecekken Bağdat yengem " Sen kocanı elinde tut o zaman abla . Mevlüttesin edebinle geldiysen edebinle git . Şuan Zazalar sınırları içerisindesin laflarına dikkat edeceksin ." dedi . Ardından bana dönüp " sen hadi gelenleri karşıla kuzum " dedi. Kafamla onaylarken moralim bozulmuştu . Yüzüm ister istemez düşerken Küçük hatice yanıma gelip kolunu omuzuma atarak " ne oldu kanki kim ne dedi ?" dedi . Omuz silkip " yok birşey " dedim. Hatice koluma vururup " bana yalan söyleme " dedi. Nefes alıp " Şu sondaki kadın anneme laf söyledi moralimi bozdu " dedim . Gösterdiğim yere bakıp " şu baştaki çıyan bakışlı olan mı " dedi. Kafamı onaylayınca Hürü Melek ablamı çağırdı. Hürü Melek ablam gelince " abla şu baştaki kadın halama laf etmiş hadi çökkek ." dedi. Hatice'ye saçmalama bakışı atarken Hürü Melek ablam kaşlarını çatmıştı bile. Ona dönüp " bağdat yengem cevabını verdi " dedim . Hürü Melek ablam " tamam o zaman yine de birşey söylerse gel bana , elim kaşınıyor zaten ." dedi. 'Yok artık ' diye bakarken Adem abim elinde çay tepsisi ile gelip " kanki şu çayları dağıtsan da ben Sultanımın yanına gitsem " dedi. Hürü abla çay tepsisini alıp " sen git abi hadi ben Sungur'a dağıtırırım bunu " dedi ve gitti . Hatice " kanka gel fotoğraf çekilelim " dedi. Poz verip fotoğraf çekilince o çay başına giderken ben de gelen cami imamının yanına gittim " Hocam hoşgeldiniz ." Malik Hoca gülümsedi . " Hoşbulduk Birgül , afferin sana hedefine ulaştın . Seninle gurur duyuyoruz. " dedi . Ben " siz duyuyorsunuz da bazıları duymuyor hocam ." dedim . Hoca gülerek " seni çekemeyenler , annenin güçlü bir kadın olduğunu görmek istemeyenler Birgül onlar. Sizin soyadınız bile yetiyor bazen onların nefret etmesi , kin tutması için " dedi . " Anladım Hocam" dedim .

Bu sırada Ahmet abi yanıma geldi. Ahmet abi ; kuşculuydu. Küçük yaşta havale geçirdiği için çocuk ruhlu biriydi. Tüm gün köyleri gezer camilerinde namazını kılardı.

Ahmet abi yanıma gelip " asker mi oldun sen şimdi ? " diye sordu. " Evet asker oldum ." dedim . " ben biliyordum ki senin asker olacağını bak oldun ," dedi. Evet yaklaşık üç yıl önce demişti hedefine ulaşacaksın diye. Gülerek " evet demiştin " dedim . Sonra " yemek verilecek mi , ne zaman verilecek ?" dedi. Ahmet abiyi kenara oturtup " sen şuraya otur ben sana yemek getiririm şimdi " dedim . Mevlüt başlamıştı. Giderek kalabalıklaşırken ben bu kadar kalabalık olacağını tahmin etmiyordum .

Salona girdiğimde murfağın kapısı kapalıydı. Biraz yaklaştığımds içerden oldukça az konuşma seslerine şahit oldum ." tamam kızım bir alt dudak ya insafsız ." dedi Adem abim . " Olmaz şimdi biri gelir ayıp olur , hem mevlüt başladı günah " dedi Sultan yengem . " Abim Birgül'den başka bizi basan olmaz onu da çay dağıttırıyorum " dedi . Ah değilim doğru , bunlar ne zaman kenarda köşede birbirine yakınlaşsa ya ben ya da jünyır Arık bu işi bozuyordu .Yengem hamileydi ve ne zaman yakınlaşsalar tekme atıyordu .

Vakit bu vakit deyip kapıyı sertçe açtım . L tarzı tezgahın kenarına sıkıştırmıştı Adem abim yengemi . Yengem korkudan abimi sertçe itti. Abim ağızından bana küfür edecekken annem içeri girdi. Abimin bana olan bakışlarını görünce " yine yakınlaşmasına izin vermedin değil mi ?" dedi. Yılmışlık dolu sesi ile. Sultan yengem bana bakıp " Birgül kaç !" dedi . Ben kaçarken anneme " Ahmet abi geldi anne yemek veririm misin ?" dedim . Annem onaylarken dışarı çıktım. Abim kendisine çeki düzen verip sen görürsün manasında bana parmağını salladı. Dışarı çıkıp Oktay abimlerin yanına gidip gelene hoşgeldin demeye başladı ...

Karam'dan

Yılmışlık ile karşımdaki kardeşim ile kızıma bakıyordum . Resmen kızımı yanına çekmiş sevdiği kızı kızıma anlatıyordu . Telefonuna bildirim gelince " ALLAH FOTOĞRAF PAYLAŞTI ." dedi. Telefondan birşeyler yaptı. Daha sonra telefonu kızıma çevirip " bak Açelya senin öğretmenin bu abla olacak ." dedi . Kızım kardeşim aşık aşık telefona bakarken bir anda elinden telefonu çekip bana doğru koşmaya başladı. Elinden telefonun çekilmesi ile kendisine gelen kardeşim kızımın peşinden koşmaya başladı. Kucağıma çıkıp telefona sıkıca sarıldı . Başını gögüsüme yaslayıp "Açelya dok burada. Dit . Dit " dedi. Elinden telefonu alıp kimmiş bu kız diye baktım.

hatice_snsar

 

100 beğeni +70 yorum


Açıklama : Gidiyor iki gözümün çiçeği ...

Birgül Arık : Aynı yerdeyiz yanlız knk
Hatice_snsar: olsun knk

Bağdat_ylmaz : Hayırlı olsun gülüm .
Birgül Arık: sağol yenge .

Devamını görmek için dokunuz.

Kardeşime dönüp " hani müstakbel yengemizin yüzü görünmüyor. " dedim. Telefonu elimden çekerken başka bir postunu dönderdi bana .

Hatice_snsar :


2000 beğeni

Yorumlar kapatılmıştır.

" hani hiç yüzünü göstermemiş ki ?" dedim . Dalga geçercesine bana ters ters baktı . Anneme dönüp " oğlun benimle dalga geçiyor. " dedi. Açelya kucağımdan inip , bacağına tekme atarak kaçtığında Açelya'nın arkasından koşmaya başlamıştı ...

Umay Kılıç

Ankara'ya geldiğimde ilk işim askeriyeye gelmek olmuştu. Kapıdan kimlik kontrolü ile geçtikten sonra askeriyeye giriş yaptım . Danışmadaki askerlerin yanına gidip kimliğini göstererek Nurullah Albay'in odasını öğrendim. Odasının önündeki postasına (yanlış yazmış olabilirim) Albay ile görüşmek istediğimi söyledim. Postası içeri girerek bilgi verdikten sonra , " içeride sizi bekliyor . Buyurun ." dedi . Baş selamı verip kapıyı çalarak içeri girdim . Albaya " Teğemen Umay Kılıç , Emir ve görüşlerinuze hazırdır komutanım !" dedim . Albay " Hoşgeldin teğmenim erken gelmişsin?" dedi sorarcasına . " evet komutanım ev bakmak için erken geldim ," dedim . Anladım Teğenim . Ama biz lojmandan ev ayarladık zaten size " dedi. " Anladım komutanım . " dedim . Albay güldü sonra " madem erken geldin yeni gelen Er'ler seni bekler ." dedi. Albaya her ne kadar , acıyın bana , temalı bakış atsamda "Emredin komutanım ." demekten başka çarem yoktu.

Albay " Erdal bura bak oğlum!" dedi . Kapı açıldı kapıdaki erken içeri girip baş selamı vererek " Emredin komutanım " dedi . Albay ben göstererek " yeni kurulan timden Teğem Umay Kılıç odasını göster . Daha sonra yeni gelen Er'leri içtima alanına getir. Teğmen Umay gelene kadar başlarında dur . Yemesinler birbirlerini " dedi . Erdal " Emredersiniz komutanım " dedi. Baş selamı vererek odadan beraber çıktık . Alt katta odaya geldiğimizde kapıdaki isimliğe baktım . "Teğmen Umay Kılıç , Teğmen Birgül Arık " soran gözler ile yanımdaki Erdal'a baktığımda " sizin oda arkadaşınız aynı zamanda silah arkadaşınız .komutanım " dedi . Kafamı salladım. Baş selamı vererek yanımdan ayrıldı. Bende odaya girdim...

Aygah Ateşoğlu

"Selemunaleyküm dayı " dedim dükkana girerken . Ankara'ya gidecektim ve eksiklerin vardı. Tamamlanmadan gitmek istemiyordum . Dükkan sahibi "aleykümsalam yeğen buyur hoşgeldun ." dedi. " hoşbuldum dayı , bavul bakacağdum ben ." dayı bana bakarken "bavul çeşitleri ha onlardur hayurdur yoluculuk nereyedur ?" dedi .

" Ankara dayı " dedim . Beni süzerek " asker misun da sen? " kafamı onaylar anlamda sallarken "evet dayı " dedim.
" kimlerdensin sen de bağa bakayum ?" dedi. " Ateşoğularındayım dayı " dedim.

Dayı birşey hatırlamış gibi " ha sen şu çapkın uşaksun " dedi hatırlamış gibi. " Dayı öyle demesek ." dedim " ne deyeceğum da başka ?" dedi . Bavulu alıp parasını ödedim . " Hadi sana kolay gelsin dayı " diyip oradan çıktım yoksa ortalık karışacaktı...

Toprak Yılmaz

Ortamda sadece bıçak kaşık sesleri duyulurken masa oldukça sesizdi . Bu sessizlik hiç hayra allemet değildi .Yuvarlak masanın bir ucunda babam varken diğer ucunda Elife'nin babası , benim use pek kıymetli kayınbabam vardı . Beni her ne kadar sevmesede .

Kayınbabam elindeki kaşığı ve bıçağı masaya koydu . Daha sonra boğazını temizleyerek dikkatimizi üzerine çekti . Dikkatlerimizin onda olduğunu anlayınca " şimdi sen gidiyor musun ?" , " evet efendim ," dedim . Kaşları çatılırken " düğününüz var haftaya o ne olacak hazırlık falan , çocuk oyuncağı mı bu işler ?" sesi normal tonda olsada sinirlendiğini hisediliyordu .

"Çoğu şey bitti . Eşyaları zaten düzünlememiştik , eşyalar oradaki lojmana gidecek. Gelinlik işine zaten ben karışmıyorum, Elife nasıl birşey istiyorsa öyle olacak bize karışmak düşmez. Sonuçta kendi düğünü ve bir kez evleniyoruz. " dedim . Bir de bu vardı . Pek kıymetli kayınbabam beni damat olarak istemiyordu ne yazık ki . Ama umurumda dışıydı .

Kaşları çatılırken " nasıl gelinlik işine sen karışmıyorsun ! Hadi açık saçık bir gelinlik giyerse senin nereden haberin olacak !" dedi. Kaşlarım çatıldı . Ona neydi , karışmasın hakkını kim veriyordu ona ?" Birincisi düğünden önce gelini gelinlik ile görmek uğursuzluk getirirmiş. İkincisi benim ile evleniyor ve Elife öyle açık saçık birşey alacağını sanmıyorum. Ki alsada artık karışma hakkınız yok sonuç olarak benim eşim olacak ve istediği gibi giyebilir . " dedim oldukça sakin bir sesle . Normalde bu tür şeylere inanmazdım ama sırf Elife rahat olsunda üye öyle demiştim.

Ama sinirleniyordum da yan tarafımda oturan elife sinirlendiğimi anlamış olucak ki masanın altında elimi tuttu. Ona bakınca gözlerini açıp kapattı . Bu onun değimi ile " sorun yok " demekti ama vardı. Bu adama artık kimse benim karıma karışmaz hakkını vermiyordu . Yemeğin geri kalanı nasıl olduysa sakin geçerken kayınbabamın gözü sürekli bendeydi ...

Bölüm sonu...

 

Yeni bölüm hakkında düşünceleriniz ?

 

H


aticenin hesabı gerçektir. Postlar ise fake .shsh

İsta:Hazal_snsar

Toprak sizce haklı mı ?

 

Tarihleri buraya alalım .

 

Karakterler hakkında sorular varsa alalım ?

 

Diğer bölümde görüşmek üzere

 

ALLAH'A EMANET OLUN

 

HAZAL SANSAR

 

Loading...
0%