@hazelmono
|
Gözlerini Labirent'te açtın,(Kayran'da değil, bildiğin Labirent'in içindesin,)hava aydınlık, öğle vakitleri gibi sıcak. Gözlerini şok içinde etrafta gezdirirken neler olacağından habersiz bir şekilde ayağa kalkıyorsun.
Üstünde basit bir tişört ve altında da bir şort var. Nasıl buraya geldiğini anlamaya çalışıyorsun. Etrafında sarmaşıklarla dolu duvarlar dışında hiçbir şey yok.
Önünde iki uzun yol uzanıyor,birisi karmaşık görünse de daha aydınlık, diğeri ise dümdüz gitmesine rağmen karanlık.
Hangi yolu seçiyorsun?
Karışık ama aydınlık (~)
Dümdüz ama karanlık (*)
*
Dümdüz ama karanlık yola doğru yürümeye başlıyorsun, nedense o parlak güneş ve bulutlar kaybolmaya başlıyor,sanki yerini gri bir gökyüzü alıyor.
Ürkmeye başladığın için adımların hızlanıyor,fakat hızlandıkça yerdeki yapış yapış o sıvı ayaklarının altında ses çıkarıyor. Yolun başında böyle şeyler yoktu diye düşünüyorsun ama yolun başını da göremiyorsun çünkü etraf iyice kararmış durumda.
Değişik sesler duyduğunda koşarak duvarın arkasına saklanıyorsun. Duvarlar gri ve çıplak, bu tarafa gelen biri olsa seni direk görür.
Elin ayağın birbirine giriyor,ve duvara yaslanıyorsun ne yapacağım diye düşünürken karanlığın içinden gelen kocaman ve çirkin varlıkları görüyorsun. Ömründe daha önce böyle birşey görmedin. Gerçi hatırlamıyorsun. Akrep ve örümcek karışımı gibi bir varlık ama metal parçaları da var. Bir delikten çıkıyor gibi gözüküyor ve arkasından birkaç tane daha. Saklanmanın hiçbir anlamı yok çünkü savaşacak hicbirşeyin yok. Elinden gelebildiği kadar hızlı koşmalı ve doğru yolu bularak burnlardan kurtulmalısın.
Fakat tam arkanı döndüğünde

ölümün çirkin yüzüyle başbaşa kaldın.
~ Karanlıktan hayır gelmez diyerek girdiğin karışık yol bitmek bilmiyor,okadar çok sarmaşık ve duvar var ki,bir süre sonra miden bulanmaya başlıyor.
Biraz dinlenmek için bir duvarın önüne oturuyorsun ve gözlerini kapatıp kendini dinlendirmeye çalışıyorsun. Neredeyse 1 saattir koştun durdun,acaba buradan bir çıkış yok mu? Kafandaki düşünceler sakinleşmeye başladığında uyku bastırdığını farkediyorsun ama böyle bir yerde uyumaman gerek. Oflaya puflaya ayağa kalktığında sesler duymaya başlıyorsun.
Korkudan nefesin kesiliyor fakat bu sesler bir insana ait. Sert adım seslerinin arasında iki farklı ses duyuyorsun.
Bu kişiler iyi mi,kötü mü,benim gibi burada mahsur mu, kaldılar ya da çıkışı biliyorlar mı? Beynine hücum eden düşüncelerin arasında bir seçim yapmaya çalışırken sesler gittikçe yaklaşıyor.
Hemen sarmaşıkların arasına saklanıyorsun,daha ne yapacağına karar vermedin.
Sesin sahipleri senin bulunduğun yere iyice yaklaştı. İki genç,seninle aşağı yukarı aynı yaştalar. Birinin Asyalı olduğunu gözlerinden anlıyorsun, diğeri de beyaz tenli kahverengi saçlı bir çocuk. İkisi de ortalamanın üstünde yakışıklılığa sahip.
"Kapılar kapanmadan dönebilir miyiz,bir daha ıstırapverenlerle karşılaşmak istemezsin çaylak."
"Bu sayıları daha önce gördün mü?"
"Elbette, buradaki her yeri adım adım biliyoruz,keşfedebileceğimiz başka bir yer kalmadı. Newt çocukların umudu kaybetmemesi için bunu açıklamayı düşünmüyor."
Çocuklar 7 yazan düz duvara doğru ilerlerken "Durun!" diye haykırıyorsun.

İkisi de yerinden sıçrıyor ve Asyalı olan sırtındaki bıçağı çekiyor.
Saklandığın yerden ellerini yukarı kaldırarak çıkıyorsun. Aranızda 2 metreye yakın bir mesafe var.
"Zarar vermek istemiyorum..." diyorsun.
Seni görünce çocukların ağzı kocaman açılıyor hatta Asyalı çocuk elinde tuttuğu bıçağı yere düşürüyor.
Yıllardır insan görmemiş gibi görünüyorlar, yavaşça onlara yaklaşıyorsun.
"Kendimi tanıtmak isterdim fakat adımı,neden burada olduğumu,hiçbir şeyi bilmiyorum,anlayamıyorum benim sorunum ne...?"
Onlara yaklaştıkça şaşkınlıkları artmasına rağmen toparlanıyorlar.
"Ben Thomas." diyor kahverengi saçlı olan.
"Bu da Minho."
Minho boğazını temizleyip yere düşürdüğü bıçağı alıyor.
"Yarın kaldığımız yerden devam ederiz seni Kayran'a götürmeliyiz."
"Kay- ne?"
"Gidince öğrenirsin." diyor Minho gülerek.
"Emin ol çok şaşıracak ve şaşırtacaksın."
Neyden bahsettiğini anlamıyorsun ama yapacak birşey yok, onlar senin tek şansın.
°°°
Birçok okuyucumdan ve takipçimden Labirent'le ilgili bir kurgu yazmamı istediklerini söyleyen mesajlar aldım bunun için minnettarım... Ama çok yoğun bir hayat temposuyla boğuşuyorum yazarken de cidden önemli bir vakit ayırıyorum. Eğer beğenirseniz beğendiğinizi belirtmeyi ve oylamayı unutmazsanız çok sevinirim. Kitaba devam edip etmemem gerektiğini bu şekilde anlayacağım. Şimdiden herkese teşekkür ederim.🥳 ...
Çoğumuz gibi bende Wattpad kapandıktan sonra bu platforma geçiş yaptım. Tüm kurgularıma ulaşmak isterseniz oraya da bakabilirsiniz, umarım hepimiz en kısa zamanda okuduklarımıza yazdıklarımıza kavuşuruz. Hepimiz için en güzel dileklerimle... |
0% |