Pazartesi Sabahı

Sevgi Saraç: Eylül kahvaltını bitir

Eylül: anne sana söyledim aç değilim karnım ağrıyor

Sevgi Saraç: Heyecandandır o hem türkiyeye dönüşümüz anı bir karar oldu biliyorum senin için de kolay değil ama uyum sağlayacağından eminim birtanem

Eylül: Öyle umuyorum..

Sevgi Saraç: Fatih, okula geç kalacak kız sen hala aynanın karşısında kendini mi izliyorsun?

Fatih Saraç: Sevgi abartma istersen son kez bakıyordum eksik bir şeyim var mı diye ,hem yetiştiririm ben dünyalar güzeli kızımı okuluna

Babam bana göz kırptı ona aynı şekilde karşılık verdim

Annem şakayla karışık

-Aman size de bir şey söylenmiyor canım bildiğiniz gibi yapın ben geç kalacağım şirkete erken çıkıyorum saat 6 gibi dönerim

Annem çantasını aldı ve bana ve babama birer öpücük kondurduktan sonra bizi evde bıraktı.

Eylül: Ben. Hazırım , gidelim mi baba

Fatih Saraç: Olur kızım çıkalım

Evden çıkıp arabaya bindik babam radyoyu açtı

Radyoda Tiryakinim şarkısı çalıyordu Ben düşüncelere dalmışken arabanın durmasıyla kendime geldim.

Fatih Saraç: Geldik yeni okuluna

Eylül: Teşekkürler beni bıraktığın için baba

Babam beni başımdan öptü

Fatih Saraç: Ne demek birtanem ilk gününde başarılar

Babama el salladıktan sonra okulun giriş kapısından içeri girdim

Birkaç adım yürüdükten sonra tanıdık bir yüz gördüm Aysu bana doğru geliyordu

Aysu: Eylül!

Eylül: Aysu!

Aysu hatırladığım aysuydu tabii ki ufak tefek değişiklikler vardı ama genel hatlarıyla aynıydı

Birbirimize sarıldık

Aysu: Hoşgeldin Okulumuza

Eylül: Hoşbuldum hanımefendi

Aysu: Zilin çalmasına 15 dakika var istersen okulu gezelim

Eylül: Aslında daha sınıfımı bile bilmiyorum ilk onu öğrenip öyle gezelim olur mu?

Aysu: Bu daha mantıklıymış öyle yapalım . Müdürün odası 2.katta

İkinci kata doğru yürüdük

Merdivenlerden çıkarken bir kızın elindeki kitapları düşürdüğünü gördüm

Eylül: Yardım edeyim

Yere eğilip olduğum tarafa düşen kağıtları topladım

Topladıktan sonra kıza uzattım kızın boyu kısaydı kumral saçları kahverengi gözleri ve gözlerine büyük gelen bir gözlük takıyordu

?: Teşekkürler dengemi kaybettim herhalde

Eylül: Rica ederim ben Eylül

?: Güzel bir kıza yakışan güzel bir isim....ben de meltem.. tanıştığıma memnun oldum

Eylül: Ben de memnun oldum

Meltem: Okulda yeni misin ilk defa görüyorum seni

Eylül: Evet Buraya naklimi aldırdık ilk günüm bugüne

Meltem: Hayırlı olsun o zaman ilk günün , ayrıca dikkatli olmanı öneririm bazı insanların ikinci yüzleri sonradan ortaya çıkıyor herkese güvenmek gibi bir hata yapma

Gülümsedim

Eylül: Teşekkürler tavsiyen için aklımda bulunduracağım

Meltem: Benim şu kağıtları bir yere yetiştirmem gerekiyor, görüşürüz tekrardan

Meltemle vedalaştıktan sonra aysuyla birlikte müdürün kapısının önüne geldik kapıyı 2 kez tıklattım

İçeriden kalın bir ses geldi

-Girin

İçeriye girdiğimde gözüme çarpan ilk şey müdürün siyah masası ve odada bulunan siyah deri koltuklardı Perdeler bile siyaha yakın bir renkti ama her nasılsa oda gözüme boğucu gelmemişti

Müdür: Buyrun kızlar

Aysu: Hocam Eylül okula yeni nakil oldu da sınıfını öğrenmek için geldik

Müdür: Hoş geldin Eylül okulumuza

Eylül: Sağolun hocam

Müdür önündeki kağıtları hafifçe süzdükten sonra bir noktada durdu

Müdür: Buldum Eylül Saraç 11/A numaran da 678

Eylül: Teşekkürler hocam

Müdür: Rica ederim , zilin çalmasına 5 dakika var oyalanmadan geçin sınıflarınıza

Aysu: Tamamdır hocam tekrar teşekkür ederiz

Odadan çıkarken Aysu beni dürtüyordu

Aysu: Eylül aynı sınıftayız!

Eylül: Ne ciddi misin

Aysu: Evet ciddiyim

Sınıfın önüne geldiğimizde Aysu benimle birlikte içeri girdi

Sınıf büyüktü rahat 32 kişi vardı sınıf camları açtıkları için içeri tatlı bir rüzgar giriyordu , arkamızdan da sınıf hoca olduğunu düşündüğüm bir kadın içeri girdi o gelince Aysu yerine geçmişti ben ayaktaydım

Hoca beni görünce gülümsedi

Hoca: Demek yeni öğrencimiz sensin

Eylül: Evet hocam benim

Hoca: Ben Esin , ingilizce öğretmeniyim , inşallah güzel bir sene geçiririz . kendini arkadaşlarına tanıtmak ister misin?

Eylül :Tabii tanıtayım