Yeni Üyelik
26.
Bölüm

26. Bölüm

@helinaksy0

25.BÖLÜM:FİNAL

Yiğit ve ben mutlu bir şok ile birbirimize bakıyorduk. bebeğimiz bir erkekti! yiğit gibi biri daha olacaktı!

karnımdaki jeli sildim ve ayağa kalktım. bir yandan karınımı okşuyordum. "fazla kendinizi yormayın" dedi doktor. yiğit gülümseyerek "duydun değil mi hayatım?" dedi. eve gidip işe koyulayacağımı biliyordu. güldüm.

arabaya binmiş eve gidiyorduk. yiğitin bir eli karnımda diğer eli direksiyonda. gülümserken birden aklıma bir soru takıldı. ya yiğit beni bırakırsa? bunca yıl ona alışmış biri olarak ya beni bırakırsa?

yiğit sanki zihnimi okumuş gibi "sor güzelim" dedi. bu adamın bu mükemmel huyları beni deli edecekti! "beni bırakmazsın değil mi?" derken sesim oldukça kısık çıkmıştı. "bırakmam güzelim" dedi ve bu sefer elimi tuttu "ömrümün sonuna kadar..." elimi bıraktı ve kendi kalbinin üzerine koydu "buradasın"

bende elimi kalbimin üzerine koyup "sende buradasın" dedim. gülümsedi,gülümsedim.

eve gelmiş rahat kıyafetlerimizi giymiş koltukda oturuyorduk. "sence ismi ne olsun?" dedim. yiğit düşünerek "dursun? dedemin ismi" dedi gülerek. yüzümü buruşturdum. özür dilerim dursun dede ama kötü bir isimdi.

ani bir parlama ile gözlerimi kocaman açtım "yavuz!" dedim heycanla. yiğit gülümseyerek "tamam" dedi ve elini karnıma koyup "yavuz'um" dedi. gülümsedim.

3 ay sonra

hamilelik sürecimin son aylarıydı. yavuzun odasına son dokunuşlarımı yapıyordum. ultroson fotoğraflarını çerçeve yaptırıp yavuzun odasındaki komidine koydum. odaya son kez baktım. maviye boyanmış bir oda,bebeklere uygun yatak,komidin,giyinme dolabı... daha bir sürü eşya.

gülümserken yiğit arkamdan bana sarıldı. gülümseyerek ona döndüm ve saçına öpücük kondurdum.

1 ay sonra

yazarın anlatımıyla

sılanın doğum anı gelmişti! sıla doğumhanedeyken tüm aile telaş içerisinde bekliyordu. yiğit bir ileri bir geri gidiyordu. barış yanına geldi ve omzuna dokundu "kardeşim,endişelenme sıla güçlü kız. ikiside sağ salim atlatacak diye morel vermeye çalışıyordu. yiğit endişeli gözükmemeye çalışsada endişeliydi.

hemşire elinde bebek ile çıktı. bu bebek yavuzdu! hemşire yavuzu yiğitin kucağına bıraktığında herkes yiğitin başında tplaşıp yavuzu sevmeye çalıştı.

yiğit yavuza baktı sonraysa hemşireye "karım? o nasıl" dedi panikle. korkuyordu. hemde çok fazla. hemşire gözlerini yere eğdi ve tekrar yiğite baktı "başınız sağ olsun" dediği an herkes durdu. derin bir sessizlik olmuştu o sessizliği bozan yavuzun çığlık çığlığa ağlamalarıydı.

gerisi ise feryat figan. herkes delicesine ağlıyor fakat yiğit hala inanmış gözükmüyordu. kucağında ağlıyor olan yavuzu umursamıyordu. aklında sıla ile anılar geçiyordu. "beni bırakmazsın değil mi?" demişti. bırakmamıştı ama kader onları ayırmıştı...

3 sene sonra

yiğitin anlatımıyla

senelerce yavuzu kendi başıma büyütmeye çalışıyordum. elime sürekli sıla ile olan bir fotoğraf alıp öpüyordum. yavuz sürekli "annem nerede baba?" derdi bana. yine bana o soruyu sordu "baba annemi çok özlüyorum" dedi ve duraksadı "annemi tanımasamda özlüyorum baba" dedi. boğazım acımaya başladı. "annen..." dedim ve kendimi kontrol edemeden sesim titredi "melek oldu" dedim.

yavuz bilmiş bilmiş konuştu "bizi izliyor dimi baba!" dedi. bu yaşta konuşmaya başlamıştı. "evet babacığım" dedim ve yavuza sarıldım.

ertesi gün

yatak odasında çekmecelerde hap arıyordum. buraya hap bırakmıştım. elime bir kağıt geldi. kağıtı alıp içine baktım.

söze nasıl gireceğim bilmiyorum. ben 19 yaşıma kadar dışlandım,zorbalık gördüm. sonra hayatıma biri girdi yiğit. hayatımı güzelleştirdi. bu cümleleri muhtemelen onu çok sevdiğim yiğit okuyor. hani ben sana bir keresinde "beni bırakmazsın değil mi?" demiştim ya beni sen bırakmadın,ben seni bıraktım. ben öleceğimi biliyorum. doktora gittiğimiz gün sen bana kantinden su almaya gittiğinde doktor bana "doğumda ya bebeğiniz ölecek ya da siz. seçiminiz sizin" dediğinde her şey yıkıldı o an. bir seni düşündüm. bensiz napar diye? birde daha doğmamış çocuğumuzu. daha doğmamıştı bile. seni,sizi seviyorum kendinize dikkat edin özür dilerim...

sıla

sıla yazısının üzerine bir göz yaşım düştü.

bizim hikayemiz okulda başlamıştı. bir hemşirenin "başınız sağ olsun" demesiyle tüm hikeymiz bitti sandım. fakat birini eklememiştim. güzeller güzeli karım bana çocuğumuzu emanet etmişti. hikayeme çocuğum ile devam ettim. ama asla sılayı unutmadım. her gece her daim onu düşündüm.

sevdiklerinizin değerini bilin,bilmezseniz bir gün elbet pişman olursunuz.

merhaba! hikayemiz burda bitti. bu hikayeyi yazarken bin bür türlü duyguların içindeydim. güldük eğlendik şimdi veda zamanı. bir hikayeninde sonuna gelmiştik. kendinize dikkat edin.

yeni bir kitap yazdım ve yayımladım. ismi kaza ilk texting kitabım olacak. kendinize iyi bakın görüşürüzz♡

 

 

 

 

 

"sevdiklerinizin değerini bilin"

 

Loading...
0%