@hellikcantansiyonl
|
Günaydınnnnn. Arkadaşlar kitaba başlamadan önce surlarda yaşanan olayı duymuşsunuzdur.Ne kadar hayvanca ne kadar psikopatça. Ve ben İstanbul'da yaşıyorum. O iki kız daha gencecikti. Biz kadınlara bu ülke çok şey borçlu. Geçelim bölümümüzeeee.
Sabah uyandım ve şortumda bir ıslaklık hissettim. Abimi uyandırmadan yanından kalktım ve hızla yatağa baktım. Rabbimin şanslı kuluymuşum.Sadece şortuma geçmiş.
Hızla kendi odama geçtim ve duşa girdim. Banyodaki çamaşır makinesine hızlı programa kirlenenleri attım. Temiz kıyafetlerimi giydim. Rabbim,hareket ettikçe sancı giriyor.Yardım et bu kuluna.
Yeniden abimin yanına gittim, yattım,abim beni kendine çekti. Saate baktım.9.00'idi. Dizlerimi kendime çektim ve sancılar arttığı için gözlerimi sıkı sıkıya yumdum.
Bir süre sonra gözümden yaş gelmeye başladı. Ebesini siktiğimin regli bende antibiyotik ağızdan işe yaramıyordu. İlla damardan istiyor ibne.
"Birazdan geçer belki"diye düşünüp karnıma daha da bastırdım. Acıdan gözüm dolmuştu. Bir 5 dakika daha bekledim. Yok anam bu böyle olmayacak.
"Abi"dedim zar zor ama sesim iniltiden farksızdı. Abim gözünü açtı ve hızla yatakta doğruldu. "Ayça ne oldu birtanem?"dedi. Gözümün içine baktı ve "Sen neden ağlıyorsun güzelim?"dedi. "Abi anlatacağım ama telaş yok"dedim.
Elimi bastırdığım yere baktı. Anladı sanırım"Regl mi?"dedi Kafamı salladım. "Çok şiddetli ise vereceğim ağrı kesici antibiyotikler var"dedi ve çekmecesinden bir antibiyotik çıkardı.
"Abi bana ağızdan alınan antibiyotik reglken işlemiyor"dedim. "Tamam hastaneye gidiyoruz o zaman"dedi ve üstüne birşeyler giydi. Efendimizi gece sıcak bastığı için tişörtü çıkarmıştı. Abimdi sonuçta ben de ondan çekinmiyordum.
"Abi diğerleri telaş yapmasın sonuçta bir serum yiyip geliceğim büyük ihtimalle"dedim. Derin bir nefes aldı ve "Seni en iyi ben anlarım birtanem"dedi ve de ekledi "Beraber gezme bahanesi ile çıkacağız sen sadece istiyorsan üstünü değiştir gel,ben bizimkileri halledicem"dedi.
Ben odama gittim.Bizim köyün çeşmesi gibi sürekli akıyor maşşalah.Bizim köydeki çeşme de sürekli akıyordu. Üstüme rahat bir şeyler giydim.
Aşağı indiğimde diğerleri yemek masasında idi. Poyraz abim ayakta beni bekliyordu. Onu da alıp dışarı çıktım.
Yolda bir pastanenin önünde durduk. Benim sancılar geri baş göstermişti. O arabadan indi. Ben sancıdan gözümü açamıyordum. Rabbim acı bana.
Abim elinde iki tane çikolatalı açma ile arabaya bindi. İkisini de benim kucağıma koydu. "Aç karnına serum daha kötü yapabilir seni, en azından tok tutacak kadar ye de serum etki etsin"dedi.
Uzanıp yanağına öpücük kondurdum. "Seviyorum ulen seni abi"dedim. Ve açmayı yemeye başladım.
🍁
Serum takmıştık.Abim yanımda idi.Serum yarım olmuştu. Yatakta da yan yatmış,bir elimde serum bir elimde karnımda idi.
Ağrının biraz kesildiğini hissedince yatakta doğruldum. Abim yüzüme dikkatlice bakıp "Evvveett Ayça hanım sırada sorgu var"dedi. "Ne çarşafı ya?"dedim Zeynep Ergül gibi. "Bu antibiyotik mevzusu ne?"dedi.
Kafam öne düştü. "Ben reglken sürekli ağrım geçsin diye antibiyotiğe başladım.Bir süre sonra da bağışıklık yaptı.Normalde kullanınca işe yarıyor ama reglken pek işe yaramıyor"dedim.
Düşen kafamı çeneden tutarak kaldırdı ve "Kaç yaşında yaptın birtanem ve ne kadar sürdü?"dedi. "İlk regl olduğum yıl 13 yaşında, her canım yandığımda içerdim,14 yaşımda artık işe yaramadığını fark ettim, ondan sonra bıraktım"dedim.
Bana sarıldı.Abime sarıldım.
🍁
Eve geri gelmiştik ben bugünü dinlenerek geçirmek istiyordum ki yarın adam akıllı çalışabileyim.
Kapı tıklatıldı."Gel"dedim.İçeri Yusuf girdi. Yatakta uzanıyordum.Koltuğu gösterip "Oturayım mı?"dedi. "Otur"dedim.
Topaya topallaya oturdu, canı sıkkındı. Buketten sonra normaldi. "Pişmanım,it gibi"dedi. "Dediklerinden sonra normaldir"dedim. "Yapma abla nolur it gibi pişmanım yapma affet beni nolur"dedi yalvararak. Affetmek istiyordum ama. O dedikleri boyunu aşardı.
"Dediklerini nasıl affetirmeyi düşünüyorsun?" dedim. Kafasını eğdi."Kaldır kafanı,sen Yusuf Göksel'sin"dedim ilk günde dediği lafa itafen.
"Abla yapma,ne olur"dedi. Sesi ağlamaya yakındı. Kalktım ve sarıldım ona.Daha küçüktü ben bu sefer onu affederek de büyük bir ders verebilirim.
Önce şok oldu.Kaldı put gibi,daha sonra da sımsıkı sarıldı. O oturduğu ben ayakta olduğum için bir süre sonra ayrıldık. "Bu da sana bir ders olsun bir daha boynundan büyük, altından kalkamayacağın, pişman olacağın laf etme"dedim.
O güldü, ağlıyordu ama. "Tamam Simay ,ağlama Simay, bundan sonra anan da benim baban da"dedim ve kafasını göğüsüme yatırdım. Gözündeki yaşları sildi.
"Evvet biraz birbirimizi tanımaya ne dersin?"dedim. Evet, zamanında Saide annemin karnında ölen erkek kardeşime yapamayarak içimde ukde kalan erkek ablalığını Yusuf'a yapacaktım. Her ne kadar 'o benim düşmanım bile değil' demiş olsam da zamanında.
"Sen başla"dedi. "Sevgilin/flörtün/plotoniğin var mı?"diye girdim Kafası öne düştü. "Bir flörtüm vardı o da kardeşim dediğimle sevgili şuan"dedi. "O kardeşim dediğin ile arkadaşlığın devam ediyor mu peki?"dedim. "Yok,belki yolda karşılaşsak geçmişin hatırına baş selamı"dedi.
Çok saçma gelirdi beni daha 14 yaşında saçma sapan sebeplerle bitirilen arkadaşlıklar.
"Siz Hasan ile kaç senedir berabersiniz?"dedi. Hasan kim lan? "Hasan kim ?"dedim Ciddi ciddi"Yokmu hani sevgilin,senden kan alan"dedi. Ben hunhar bir kahkaha attım. "Hasan, sevgilim Hüseyin'in kuzeni,Hasan yenge diyor, Hüseyin'le de 14 yaşımın başından beri sevgiliyiz"dedim.
Parmakları ile saydı ve"14,15,16,17.Oha 4 senedir sevgili misiniz?"dedi. "Bak sana ne anlatayım,ben bir keresinde Hüseyinle yazışırken anneme,yani Saide anneme yakalandım.O zamanlar da Instagram'dan adımızın belli olmadığı hesaplardan yazışıyoruz"dedim ve derin bir nefes aldım. "Eeee devam et merak ettim"dedi.
"Bir gün annem fark etmiş, anlamış ama Hüseyin olduğunu bilmeden bağırdı çağırdı telefondan Instagram'ı sildi,tabi kızının 14 yaşında adı belli olmayan biri ile yazışmaları onu çıldırttı,ben de mallık yaptım belki daha da sinirlenir diye Hüseyin olduğunu söylemedim. Biz 15 yaşımıza kadar neyden yazmıştık biliyor musun?"dedim. "Neyden?"dedi.
"Google notlardan ortak hesap açtık ordan yazmıştık daha hâlâ o hesap duruyordur belki telefonda"dedi. "Oha çok mantıklı"dedi. Saçlarımı savurdum ve "Tabi ablan zeki" dedim.
"Abla ben Anestezi Hemşireliği okumak istiyorum ama sence bizim kolej lisesine mi gitmeliyim yoksa sağlık meslek lisesine mi, bizimkiler benim kaydımı yaptırdılar ama ikna edersem alırlar,sence Hangisi daha mantıklı?"dedim. "Yusuf sen kendinde bu yaşında sabah 8'den akşam 7 'ye kadar çalışacak özgüveni buluyor musun, kırmak amacım değil sadece yapabileceksen geçmeni tavsiye ederim" dedim
Biraz düşündü ve "Sanırım hayır abla"dedi. "Bak ablam sen kendi kolejinizde derslerine biraz dikkat edersin.Güzel bir ortalama ve sınav notu ile güzel bir üniversiteye girip o zaman yaşına uygun staj görürsün"dedim. "Sağlık Meslek Lisesi nasıl bir yer abla?"dedi merakla.
Derin bir nefes alıp"Bak ablam sağlık meslek lisesinde 9. Sınıfta işi öğreniyorsun,10. Sınıfta hem öğrenip hem staj dönemi başlıyor,10. Sınıfın sonun da sana çıraklık belgesi veriyorlar,11.sınıfta da iki gün okula gidiyorsun üç gün staja gidiyorsun, 11. Sınıfın sonunda sana kalfalık belgesi veriyorlar, 12'de de soruyorlar Yks'ye gireceksen okul dışı kurs veriyorlar,mezun olurken de sana ustalık belgesi ve dükkan açma belgesi veriyorlar.En sonda da isteyen YKS'ye girip üniversitesini de okuyor.İstemeyen ustalık ve dükkan açma belgesi ile yoluna devam ediyor" Huh ne konuştum be. (Burası tahmini yazım)
"En sevdiğin renk ne"diye sordum. "Açık mavi"dedi ve "Senin?"dedi. "Lila ve mor aslına açık mavi de hoşuma gidiyor"dedim. "Benim de o tonlar hoşuma gidiyor"dedi.
O sırada kapının açılması ve birinin üzerimize uçması bir oldu. Yusuf'un"Ya abi sikicem belanı,ezdin beni ne oluyor amına"demesini duydum.
Aytaç aramızda doğruldu ve"Siz barıştınız mı?"dedi. "Evet"dedim kafamı salladım.
Aytaç"Benim canım sıkılıyor ne yapsak"dedi. Yusuf"Offff ne yapicaz?"dedi "Valla benim bugün için tek isteğim yatıp tiktok izlemek"dedim. Onlar hemen yataktan yatar pozisyon alıp telefonları çıkardılar.
"Öyle değil"dedim ve ortalarına yattım ve kendi telefonumu çıkardım. Onlarinkini kapattım.
Yusuf"Tek telefondan izlemek?"diye sordu. "Yes beybi"dedim.
Beraber bir telefondan tiktok izledik.Arada reels baktık. Bazen de insanları yorumladık.
🍁
Akşam yemeğine inmiştik. Sinan Baba"Kızım, Çarşamba günü bir davet var, ortaklar falan olucak,senin de yaşadığını duymuşlar, tanışmak istiyorlar,gelmen gerekiyor"dedi. Bana mı yatırım yapıcak,bana mı ortak olacak demek vardı amma vardı işte.
"Tamam baba katılırım,saat kaçta?"dedi. "Akşam 9'da başlayacak"dedi. İç ses"Desene sen Perşembe işe topallayarak gidicen"dedi.Öyle görünüyor iç ses.
Yemek bittikten sonra odamın açıldığı balkona çıktım. Burada iki tane koltuk vardı. Birine kendimi attım ve Saide annemi aradım. "Annelerin kraliçesiiiii nabiyon?" "Giriş güzeldi sonda sıçtın Ayça"dedi. "Kalbim çıt gözyaşım pıt"dedim "Götün zırt"onun espirilerini ciddiye almıyorum.
"Ee ne var ne yok anne " "Valla ne var ne de yok annem,sen ne yaptın nasıl oldu elin"dedi "Bandajı çıkardık anne iyileşti ya pek zorlamıyorum ben yine de" "İyi yapıyorsun annem,nasıl alışabildin mi biraz"dedi.
Herkes bu soruyu soruyor ama ben bilmiyorum. "İyi anne ya alıştım gibi yani en azından sevenim var"dedi. "Güzeli kim sevmez"dedi
Bir zil sesi geldi.Eve gelmişti. "Neyse anne sen işten geldin dinlen yemek falan ye tutmayayım ben seni"dedim. "Görüşüz kızım öpüyorum seni "dedi "Ben de seni"dedim ve kapattım.
Gökyüzüne baktım çok güzel bir manzarası vardı ve ben de hemen fotoğrafını çektim.
O sırada kapı açıldı ve içeri Rüzgar girdi. Bu kattaki herkese açılıyordu bu balkon.
Geldi ve karşımdaki koltuğa oturdu. Ben de umursamadım.Bana yaptıkları ortada idi.Kalktım, odamdan örgümü,tığımı ve kulaklığımı alıp geri geldim.
Koltuğa oturduğumda"Yusuf ile barışmışsınız?"dedi.Niye sorgular gibi soruyor bu ibne?. "Evet, sorgulaması sana mı kaldı?"dedim ve cevap beklemeden kulaklığımı takıp 'Diken Mi Gül Mü' açıp Yusuf için ördüğüm dondurmaya devam ettim.
Öyle güle güle gel Öyle seve seve gel Seni gördüğüm gün ben buldum belamı
Hadi içe içe gel İnadına yine gel Bir gülsen ölüme ben vercem selamı
Gönlüm dize gel (miş) Ya da sen bize gel Bir gün de olsa ben sürsem sefamı
Yanlış düzene Aşkmış kime ne Gördüm ben amma hiç etmem kelamı
Diken mi? gül mü? Sen bülbüle gel Yandım ben yandım ah yokmuş devamı
Ateş mi? kül mü? Deniz mi? çöl mü? Yanan bir bensem sensin meramım
Öyle güle güle gel Öyle seve seve gel Seni gördüğüm gün ben buldum belamı
Hadi içe içe gel İnadına yine gel Bir gülsen ölüme ben vercem selamı
Gönlüm dize gel (miş) Ya da sen bize gel Bir gün de olsa ben sürsem sefamı
Yanlış düzene Aşkmış kime ne Gördüm ben amma hiç etmem kelamı
Bir günüm, bir dünüm, bir senim Bir külüm, bir dönüm, bir görün, Mecnun'a çölüm Her şey değişti yok çöllerde sürün, yalancı aşklarda herkes bir ürün Yürü baba aşkımı görmezsem körüm, elini tutmazsam her gün bir ölüm Kalbime geçmez bir çift bile sözüm, her yol yokuş bize ben hala düzüm Yağmurum düzüm, ıslanır gözüm, gerçekler sert bir de her yanım hüzün Varsa bir yanlışım gurbete sürün, bülbülüm kayıp ben dikende gülüm
Diken mi? gül mü? Sen bülbüle gel Yandım ben yandım ah yokmuş devamı
Ateş mi? kül mü? Deniz mi? çöl mü? Yanan bir bensem sensin meramım
Diken mi? gül mü? Sen bülbüle gel Yandım ben yandım ah yokmuş devamı
Ateş mi? kül mü? Deniz mi? çöl mü? Yanan bir bensem sensin meramım
Ben şarkıyı 4. kere dinledim,bu sefer son düğümü attım ve içeri kaçtım. Hızla Yusuf'un odasına çıktım. Ona en başından beri sıcak davranmak istiyordum.Arada çok sorun yaşadık ama seviyorum.Tamam aptalca olabilir ama ben onu çok süründürmek istemiyorum.
Yatağa uzanmış, ışıkları kapatmış,bir noktaya odaklanmış duruyuyordu. Yanına yaklaştım. Beni fark edince doğrulup sarıldı. Bu aile sarılma bağımlısı.Ben dahil.
"Abla sen nasıl bir insansın, oturdum düşündüm , empati yapmaya çalıştım, dediklerimizi, yaşadıklarını,sen nasıl dayanıyorsun, üstüne bir de çalışıyorsun"dedi. "Lan manyak sen o yüzden mi dalıp gittin" dedim.
Omzuna gömdüğü kafasını salladı. "Lan raporlu deli ben zaten bu eve gelerek herkese bir şans daha verdim.Sen niye üzülüyorsun"dedim. Sanırım kendi dediklerine, yaptıklarına ağlıyor.
Bir süre sonra sakinleşti. Ben de sırtını sıvazladım. "Benim seni affetigimi bu anahtarlıkta anlayabilirsin"dedim ve anahtarlığını uzattım. "Arda Abimle de barıştığımızda anahtarlık yapmıştım"diye ekledim.
"Abla"dedi ayrılırken. "Efendim"dedim. "Bu gece benle beraber uyur musun, kaç gündür kıskanıyorum da"dedi. "Ablam senin ayağın çatlak,ben sabah işe gidecem ve ben yatarken pek rahat durmam, tekme atabilirim, uyurgezer olabilirim,senin ayağın kırılmasın,bak benim de zamanında kolum çatlatmıştı sonra bilmeden zorlamışım kırığa döndü daha kötü olmayasın"dedim hızlı hızlı.
"Bir şey olmaz"dedi ve yüzü düştü. "Yatmak istemiyorsam yatma abla zorlayamam seni"dedi. "Oy ablan kurban olsun sana "dedim ve yatağa yattım.
O da karnıma yattı. Biraz saçları ile oynadım.
Gece de tam dalmadım bilerek uykuya. Her ne kadar'bir şey olmaz'desek de bir şey olursa sıkıntı olurdu. Tam dalmadım, gözlerimi kapattım ve bilincim çoğu zaman gidip geldi. Nasıldı bölüm? Karakterleri bir suraya yorumlayın. İstek şarkı istek sahne? Arkadaşlar hep dediğim gibi kendinize çok dikkat edin,kimseye çok fazla güvenmeyin,eğer bir sıkıntınız olursa birine mutlaka diyin,kendinizi koruyun, bakın ülkenin geleceği kötü siz kendinize dikkat edin,siz bilmeseniz de sizi burada seven biri var💋❤️🩹 Allah'a emanet olun 💋
|
0% |